Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/264 E. 2021/806 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/264 Esas
KARAR NO : 2021/806

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – …

DAVA : İtirazın İptali (Koop. Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA
Davacı vekili 30/06/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirebilmesi için — ana sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesinin gerektiğini, Yargıtay… Dairesi 2004/6647E..2004/6818K. Sayılı kararında kooperatif ortağı olsun veya olmasın yahut istifa etmiş ortak konumunda bulunsun, kooperatif hizmetlerinden yararlanan kişilerin bu hizmetler karşılığı olan aidatları ödemek zorunda olduklarını, kooperatif ortaklarının belirlenen aidatları ödemek zorunda olduklarını, Kooperatifler Kanunu 8. maddesi uyarınca kooperatife yazı ile başvurulmasının gerektiğini, davalının üyelik aidatını ödemekten imtina ettiğini, kooperatif aidatlarının genel kurulda belirlenmiş olması nedeniyle davalının borcun miktarını bilmek zorunda olduğunu ve alacağın likit olduğunu belirterek; Ankara …. İcra Müdürlüğü 2019/10454E. Sayılı icra takip dosyasındaki davalı itirazının iptali ve takibin devamı ile davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talep ve dava edilmiştir.
SAVUNMA
Davalı 26/11/2020 tarihli duruşmada: itirazımı tekrarla, böyle bir borcum olmadığını, 2015 toplantı yaptılar 7.000.TL. ödenmesi halinde başka bir borcunuz kalmadığı şeklinde bilgi verdiklerini yine de 2014 ve 2015 de aidat almaya devam ettiklerini, benim borcum olmadığını, şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, kooperatif aidat alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemidir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu “Madde 67 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/37 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.” hükümlerini haizdir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ” 7. kooperatife yeni giren ortakların sorumluluğu:
Madde 35 – Ortakları şahsan sorumlu, veya ek ödemelerle yükümlü bir kooperatifte, durumunu bilerek yeni giren kimse, girişinden önce doğmuş olan borçlardan diğer ortaklar gibi sorumlu olur. Buna aykırı mukavele hükümleriyle ortaklar arasındaki anlaşmalar üçüncü şahıslar hakkında hüküm ifade etmez.” hükümlerini haizdir.
Dosyaya sunulan hesap cetveli ve icmal kayıtları incelenmiştir. Davalının üyeliği tarihi olan 2007 yılından 2015 yılına kadar 32.866.TL aidat ödediği, bunun 2009 yılında 5.416.TL’sinin iade edildiği anlaşılmıştır. Davacı kooperatif tarafından ödemelerin iadesi daha önce yerine getirildiğinden yeniden iade edilmesi teklifi yerindedir. Daha önce aynı teklif kabul edilmiş, yeniden kabul edilmemesi dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Bu nedenle davacının iade teklifi yerindedir.
Davalı genel kurul toplantısına katılmış, muhalefet şerhi düşmemiştir. Genel kurulda alınan kararları kabul etmiştir. Genel kurul kararları tüm ortakları bağlayıcı niteliktedir. Genel kurulda belirlenen faiz oranları TBK’nin 120/2 maddesi gereğince sözleşmeler için belirlediği yıllık %18’in üzerinde ise bu sınıra indirilmelidir.
İcra dosyasında davacı yıllık %9 faiz talep etmiştir. Faiz oranı TBK’nin sınırlayıcı faiz oranının altındadır. İstenilen faiz oranı yerindedir.
İşlemiş faiz yönünden davalı daha önce temerrüde düşürülmediğinden istemin reddi gerekmiştir.
11/01/2021 tarihli bilirkişi raporundan özetle, davacı listede yazılı 2007-2019 tarihleri arasında yapılan genel kurul kararlarına göre tahakkuk eden aidat ile bazı ek ödemeler talep etmektedir. 1163 Sayılı yasa ve dosyaya sunulmamış olan davacı kooperatif ana sözleşmesinin tip sözleşme olması halinde Genel Kurul Görev ve Yetkileri başlıklı 23/6.maddesinde; “Ortaklardan tahsil edilecek tahsil miktar ve ödeme şartları ile gecikme halinde uygulanacak esasları takip etmek” denilmiştir. Buna göre, ortakların parasal yükümlülüklerini belirleme yetkisi münhasıran genel kurul yetkisindedir. Yine genel kurulca belirlenen aidat ve parasal yükümlülüklere uygulanacak gecikme faizi oranının da (TTK ve TBK hükümleri nazara alınarak) genel kurulca belirleneceği esası bulunmaktadır. Yasal mevzuat çerçevesinde davalının parasal yükümlülüklerinin tespiti gerekmektedir. Bunun için de genel kurul toplantı tutanaklarının dosyaya kazandırılması gerekir. Yine, belirlenen aidatlar dışındaki ek aidat, elektrik saatleri, su ve balkon demirleri gibi açıklamalar ile davalıdan talep edilen paraların dayanağı belgelerin de dosyaya sunulması gerekir. Yine davacı kooperatifçe tahsilatlar ile davalıya iade olarak gösterilen tutarın ve aidat tahakkuklarının gözüktüğü kooperatifin ilgili yıllara ait resmi defterleri veya muavin defterleri sunulmamış ve iadenin dayanağı belge de sunulmamıştır. Davalı tarafından ise davacı tarafından listelenmiş olan ödemeleri dışında ödemelerinin var olması halinde dayanağı belgeleri sunması gerekir. Bu yönde bir belge de sunulmamıştır. Dosyanın gecikmesine mahal verilmemesi bakımından Aralık 2020 ayı içinde davacı vekili telefon ile aranmış; Anasözleşme sureti, genel kurul tutanakları, muavin defter dökümleri ve diğer dayanak belgelerin mahkemeye sunulması halinde alınarak hesaplamaya dayalı rapor düzenlenebileceği belirtilmiştir. Davacı vekilince müvekkili kooperatif yetkilileri ile görüşerek eksik belgelerin sunulacağı belirtilmişse de makul süre beklenilmiş olmasına rağmen sunulmamıştır. Davacı kooperatifin ana sözleşme sureti, -2007-2019 yılları aidatları ve diğer ödemelerin belirlendiği genel kurul tutanakları, “Davacı kooperatif resmi defterlerinin veya resmi kayıtları içeren mali müşavir/yönetim kurulu imzalı muavin defter dökümlerinin, aidat dışındaki borçlandırmalara dair dayanağı belgelerin, dosyaya celp ve ibrazı halinde hesaplamaya dayalı kanaat bildiren raporun düzenlenebileceği, ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
31/08/2021 tarihli bilirkişi raporundan özetle, Davacı tarafından icra takibinde 25,09.TL. işlemiş faiz talep etmiştir. Hangi paraya hangi tarihler arası hesap yapıldığı anlaşılmamaktadır. Davacı kooperatifin sadece 26.06.2011 tarihli genel kurulunda %8 faiz uygulanma kararı alınmıştır. Alınan genel kurul kararının iptal edilinceye kadar uygulanması esası varsa da karara bağlanan faiz oranının yasal olarak uygulanma imkanı olmayacak kadar yüksek olması (şayet aylık %8 kastedilmek istenilmişse) ve kararın aidatı geçenleri verilen süre içinde bu oranlı faizle ödemeleri denilmek suretiyle sınırlı uygulama öngörülmüş olması ve başkaca genel kurullarda gecikme faizi kararı alınmadığından işlemiş faiz isteminin yerinde olmayacağı düşünüldüğünü, dosya kapsamı deliller ve belirtilen hesaplama esaslarına göre davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 9.719,00.TL. asıl alacak talep edebileceği, bu miktar için itirazın iptali ve takibin devamının gerekebileceği, fazlaya ilişkin asıl alacağın yerinde olmayacağı, yine az yukarıda belirtilen nedenlerle icra takibindeki işlemiş faizin yerinde olmayacağı, ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Aidat alacakları genel kurul kararları ile sabit olduğu, davalının genel kurul toplantılarına katılması nedeniyle likit niteliktedir. Bu nedenle icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
Bilirkişi raporları açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınabilecek niteliktedir. Bu nedenle bilirkişi raporu hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, Ankara …. İcra Müdürlüğünün 2019/10454 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 9.719,00-Tl asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile birlikte devamına,
Takip çıkışının % 20’si olan 1.943,80-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 663,90-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 218,35-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 445,55-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 218,35-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 272,75.TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
5-Davacı tarafından yapılan; 1.366,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.366,50-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 779,01-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin, davalının arabuluculuk görüşmelerine katılmaması nedeniyle davalıdan alınarak hazineye irat kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2021
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza