Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/694 E. 2022/471 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/694 Esas
KARAR NO : 2022/471

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
DAVALI : … –

VEKİLİ : …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile Müvekkili … … 32. İcra md.2017/22193 E sayılı dosyasından aleyhine icra takibi yapıldığını, E Devlet üzerinde ilgili sayfada tesadüfen gördüğünü, … 32. İcra md.2017/22193 e sayılı dosyasını incelemesinde, hiçbir şekilde kendisine ait olmayan, sahte bir imza ile senet tanzim edildiğini ve takibin bu sahte kambiyo senedine dayandığını öğrendiğini, menfi tespite konu icra dosyası, 28.11.2017 tarihinde açıldığını, bu dosyadan gönderilen ödeme emri, 07.12.2017 tarihinde davacı/müvekkilin hiçbir şekilde haberi olmadan tebliğ olmuş ve takip kesinleştiğini, müvekkilin, bir çok resmi kurumda ve resmi evraklarda kullandığı imzaları ile basit gözle muayenede bile imzanın benzetilerek atılmaya çalışıldığı aşikar olduğunu, kaldı ki Senet üzerinde yer alan iki imza bile, birbiri ile bile bir benzerlik taşımadığını beyanla, davamızın kabulü ile … 32. İcra md.2017/22193 esas sayılı dosyasının, davacı yönünden borçlu olmadığının tespiti ile iptaline, davalının % 20 den az olmayacak şekilde tazminata mahkumiyetine, yargılama gideri ve davacı vekiline ait olmak üzere vekalet ücretine davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalıya usulüne uygun tebligata rağmen davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava;Kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ” Madde 72 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/43 md.) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmisinden aşağı olamaz.
Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.
Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.
Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.” hükümlerini haizdir.
Dosyamız arasına icra dosyası, bono aslı, davacıya ait imza örneklerinin bulunduğu kurum belgeleri, tatbike medar imza örnekleri alınarak, grafoloji raporu alınmıştır.
Jandarma Kriminal Daire Başkanlığının 18/05/2022 tarihli raporundan özetle; inceleme konusu senet üzerinde “…” adına atfen atılı bulunan imzalar ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada; 1. İmzaların başlangıcındaki “A” harfinin tersimi, – 2. İmzalardaki el hareketlerinin yapılışı, 3. İmzalardaki dikey çıkış hareketlerinin yapılışı, 4. İmzaların bitim hareketinin yapılışı, 5. Kaligrafik ve karakteristik özellikler yönünden farklılıklar görülmüş olup, inceleme konusu senet üzerinde atılı bulunan söz Konusu imzaların … eli ürünü olmadığı ” şeklinde rapor vermiştir.
6100 sayılı HMK 211 maddesi gereğince gerekli incelemeler yapılmış, yapılan incelemelerde dava konusu bononun davacının elinden çıkmadığı kriminal raporu ile ortaya konulmuştur. Bu haliyle icra takibine konu olan bono ve icra takibinin iptali gerekmiştir. İnkar tazminatı talebinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, dava konusu 08/08/2017 keşide tarihli, 30/10/2017 vade tarihli, Nazif Açıkyürek lehtarlı, 5.081,00-TL tutarlı bonodaki imzanın davacıya ait olmadığından bononun iptaline, bononun takibe konu edildiği, … 32. İcra Müdürlüğünün 2017/22193 esas sayılı icra dosyasının iptaline,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 358,38-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 89,60-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 268,78-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bölüm) göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 44,40-TL Başvuru Harcı, 89,60-TL Peşin/nisbi Harcı, 325,48-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 459,48TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 15/06/2022

Katip …

Hakim …

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR