Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/656 E. 2021/310 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/656 Esas – 2021/310
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/656 Esas
KARAR NO : 2021/310

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/09/2013
KARAR TARİHİ : 25/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/06/2012 tarihinde … plakalı araçla … sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın kazasında yolcu konumunda olan müvekkilinin ağır yaralandığını, … plakalı aracın ZMSS poliçesinin davalı şirketçe düzenlendiğini, müvekkilinin cismani zarardan doğan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200,00-TL maddi zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirkete 10/08/2011-2012 tarihleri arasında geçerli ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalının kusuru oranında sorumluluğu bulunduğunu, poliçe teminatı 225.000,00-TL olup kusur ve maluliyetin tespiti gerektiğini, davacının davadan önce başvuru yapmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; ZMSS poliçesine dayalı cismani zarardan doğan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, ceza dava dosyası sureti ile davacıya ait hastane evrakları getirtilerek, A.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından geçici iş görmezlik ve varsa maluliyet oranını belirler rapor alınmış, SGK ile kaza nedeniyle davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise rücuya tabi olup olmadığı hususunda yazışma gerçekleştirilmiş, sürücülerin kusur oranının, davacının varsa zarar miktarının tespiti yönünde mahkemece oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Uyuşmazlık; davalının zarardan sorumlu olup olmadığı, sigortalı sürücünün kusurlu olup olmadığı, davacının kaza nedeniyle geçici iş görmezlik süresi ve varsa maluliyet oranı, davalı zarardan sorumlu ise davacının zarar miktarı ile davalının sorumlu olacağı zarar miktarı hususlarındadır.
Dava dosyası içinde bulunan tüm belgelerin tetkikinden; davacının 29/06/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasında cismani zarara uğradığı, davalı … Sigorta A.Ş.’nin kazaya karışan … plakalı aracın ZMSS poliçesini kaza tarihini kapsar şekilde düzenlediği, poliçe teminat limitinin 225.000,00-TL olduğu anlaşılmıştır.
A.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı raporunda; vücut çalışma gücünden davacının %5,1 oranında kaybettiği, bir ay süre ile iş görmezlik halinde kaldığı kanaati bildirilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığının …. nolu soruşturma evrakında; şüpheli … hakkında taksirle yaralamaya neden olma suçundan … Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldığı, 10/09/2012 tarihli Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığından alınan kusur raporunda … plakalı araç sürücüsü …’in asli kusurlu, sürücü …’ün kusursuz olduğu bildirilmiş, … Ağır Ceza Mahkemesince alınan 31/11/2013 tarihli kusur raporunda da aynı görüş tekrarlanmıştır.
Davacı, davalıya zararın giderilmesi yönünde davadan önce başvuru yapmamıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda; kazaya karışan aracın davalı şirket tarafından ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçe teminatının kaza tarihinde 225.000,00-TL ile sınırlı bulunduğunu, araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunu, davacının vucüt çalışma gücünden %5,1 oranında kaybettiği, iyileşme sürecinin 1 ay olduğu, elde edebileceği gelir ve PMF 1931 işaretli yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü gözetildiğinde davacının maluliyet zararının 31.879,39-TL olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili davasını ıslah etmiş, asıl raporda bildirilen miktarın davalıdan tahsilini istemiş, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ olunmuştur.
…. Ticaret Mahkemesi…. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne dair karar verildiği, itiraz üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 28/03/2019 tarih ve 2016/8879 Esas, 2019/3815 Karar sayılı ilamıyla karar bozulmakla, dava Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
10/01/2021 tarihli kusur ve hesap alanında uzman bilirkişi raporundan özetle, davacı …. %5,1 oranında sürekli maluliyetine ilişkin güncel hesaplama ile Yargıtay 17. Hukuk Dairesi bozma kararı ve kabulleri doğrultusunda 85.784,17-TL hesaplama yapıldığı ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Davalı vekili 23/03/2021 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile sulh olmamız üzerine davacı davasından feragat etmiştir. Dosya kapsamında yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz olmadığı beyan etmiştir.
Davacı vekili 18/03/2021 tarihli dilekçesi ile Karşılıklı olarak masraf ve vekalet ücreti talebimiz bulunmamaktadır. Alacağımızı tahsil etmiş olmamız nedeniyle davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanunu, 310. Maddede ferafat ve kabulün hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Feragat hüküm kesinleşmeden önce yapılmakla değerlendirmeye alınmıştır. Davacının vekaletnamesi incelenmiş, davadan feragat yetkisi bulunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davanın feragat nedeniyle reddi gerekmiştir. Davalı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın vaki feragat sebebi ile reddine,
2-Yargılama giderleri ile vekalet ücretin talebinin takdirine yer olmadığına,
3-Harçlar kanunu gereğince Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan, karar ve ilam harcının üçte ikisi olan 91,54-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 45,77-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2021