Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/504 E. 2021/53 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/504 Esas – 2021/53
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/504 Esas
KARAR NO : 2021/53
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 26/09/2019
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde; müvekkili şirketçe dava dışı …’a ait “…nkara” (… parsel) adresinde bulunan İşyeri İçin 14.11.2018/14.11.2019 tarihleri arasını kapsayan İşyeri Paket Sigorta Poliçesi tanzim edildiğini, 14.12.2018 tarihinde … ‘ye ait su borularından sızan suların sigortalı işyerinin deposuna sirayeti neticesinde sigortalı işyerinde maddi hasar meydana geldiğini, olay sebebiyle sigortalı işyerinde oluşan zarar miktarı bağımsız sigorta eksperi vasıtasıyla tespit edilerek, 1.230,00 TL zarar miktarı 27.12.2018 tarihinde sigortalısına ödendiğini, Poliçe Genel Şartları ve özellikle Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. Maddesi uyarınca müvekkili şirket, ödediği tazminattan dolayı sigortalısına halef olarak, bu hasara sebep olan kişiye ve zarardan kanunen sorumlu bulunanlara rücu etmek hakkına haiz olduğunu, davalı taraf, sorumluluğunda bulunan su şebekesinin bakım ve onarım işlerini layıkıyla yerine getirmediğinden sigortalı işyerinde vuku bulan zarardan ötürü sorumlu olduğunu, Dava konusu hasarın müvekkili şirketin halef olduğu sigortalısının ticari faaliyetlerini yürüttüğü iş yerinde gerçekleşmesi sebebiyle iş bu davaya bakmaya Ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu, davalının avans faizinden sorumlu olduğunu, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 1.230,00TL’nin ödeme tarihi olan 27.12.2018’den itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmektedir.
SAVUNMA
Davalı idare vekilinin 31.10.2019 tarihli cevap dilekçesinde ; Davacı dava dilekçesi ile; sigortalısı bulunan …. adresinde bulunan iş yerinin 14.12.2018 tarihinde İdareye ait olduğu iddia edilen su borularından sızan suların sigortalı iş yerinin deposuna sirayet etmesi neticesinde taşınmazda hasar meydana geldiği iddiası ile İdare aleyhine dava açtığını, İ d a re ilgili birimince dava konusu adreste 14.12.2018 tarihlinde 153 mavi masa aracılığı ile arıza ihbarı yapılmış olduğu, arıza ihbarına istinaden Çankaya Su Ve Kanalizasyon Müdürlüğü ekipleri tarafından arıza adresine gidildiğini, 85/B nolu binanın abone şube hattında meydana gelen bir arızanın söz konusu olduğunun tespit edildiğini, abone şube hattında meydana gelen arıza için gerekli çalışmaların yapılarak sorunun giderildiğini, Söz konusu arızanın abone şube hattından kaynaklandığının açık olduğunu, arızanın oluşumu ile ilgili idarelerinin hiç bir kusuru ve kusursuz sorumluluğunun bulunmadığını, hasara sebebiyet verdiği iddia olunan arızanın ” Abone Şube Hattından” kaynaklandığını, buradaki kusurun ve sorumluluğun İdareye atfının mümkün olmadığını, İdarenin Tarifeler Yönetmeliğinin 20. maddesinin 4. Bendi gereği; “Şube yollarının bakım ve onarımı İdareye, korunması ve sayaçtan sonraki arızalar ise aboneye aittir. Ayrıca; yine Tarifeler Yönetmeliğinin 20. maddesinin 7 bendi ise; ” Şube yolunun bina parsel sınırının içerisinde kalan kısımda abonelerin ihmal veya kusurundan meydana gelebilecek hasarlardan … (İdare) sorumlu tutulamaz, bu nedenle üçüncü şahısların uğradığı zararların tazmin yükümlülüğü abonelere ait olduğunu, İdare üçüncü şahısların uğradığı zararları tazmin etmek durumunda kalır ise ihmal veya kusuru olan abonelere rücu edilir.” şeklinde olduğunu, davaya konu olan arızada, hasarda; koruma sorumluluğu aboneye ait olan bina parsel sınırının içerisinde kalan abone şube hattında gerçekleştiğini, arızanın söz konusu olduğu yer sigortalının iş yerinin bulunduğu taşınmaz olduğu bina ya da taşınmazın parsel sınırları içerisinde kaldığını, sigortalı malik, mülk sahibi, davacı abone müstakil taşınmazlarının sınırı içerisine kalan şube yolunu koruma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ihmalleri neticesinde, dava konusu hasarın oluşumuna sebebiyet verdiklerini, Davalı idare Tarifeler Yönetmeliğinin ilgili bendi gereği; bakım ve onarım yükümlülüğünü yapılan arıza ihbarı üzerine yerine getirerek arızayı giderdiğini, Sigortalının üçüncü kişilerin uğradığı zararlardan İdarenin sorumluluğu düşünülemeyeceğini, üçüncü kişilerin uğradığı zararın tazmini yükümlülüğü abonelere (sigortalıya-müIk sahibine) ait olduğunu, Sigortalı şahıs/iş yeri sahibi koruma yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, kendi ihmali kusuru sonucunda meydana gelen zararın tazminini de İdareden talep edemeyeceğini, bahse konu hasar sigortalı iş yerinin bina parsel sınırı içerisinde kalan kısmında gerçekleştiğini, arızanın ve sızmanın abone şube hattından kaynaklandığını, su depod an/depoya sızdığını, hasar gördüğü iddia olunan yerin bodrum katında, yerin oldukça altında olduğunu, zararın oluşmasının sebebinin muhtemel emita, eşya demirbaş vs. nin bodrum katta bulunmasından kaynaklandığını, İdareye yüklenen kusurun veya kuşu rsuz soru m tuluğun kabulünün mü m kün olmadığını, sigortalı iş yerinin iskan ruhsatının bulunup bulunmadığı, sigortalı İş yerinin tasdikli mimari projesine uygun kullanılıp kullanılmadığı hususunun araştırılması, Fen ve teknik açıdan kullanılması uygun olmayan iş yerinin sigortalı tarafından kullanılması, yahut tasdikli mimari projesinde kömürlük olarak gözüken bir yerin iş yeri yahut depo olarak kullanılması dan sigortalının hasarın meydana gelmesinde kusurunu oluşturduğunu, İdare aleyhine açılan haksız ve mesnetsiz davanın usul ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; sigorta şirketinin zararı ödemesi nedeniyle rücuen tazminat talebine ilişkindir.
İnşaat Mühendisi bilirkişiden alınan raporda özetle, Dosya kapsamında bulunan … Ekspertiz Hizmetlerince hazırlanmış olan 25.12.2018 tarih ve 12415 rapor nolu Ekspertiz Raporunun Hasar Dökümünde belirtilen işyerinde meydana gelen 3 maddelik (Emtia ve Dekorasyon hasarları) hasar toplam tutarının 1.230,00 TL olduğu, Sigortalıya alt işyerinde oluşan hasarın tespitine yönelik … Genel Müdürlüğü Çankaya Su Ve Kanalizasyon Müdürlüğü ekipleri tarafından binanın abone şube hattında meydana gelen bir arızadan kaynaklandığını sorunun giderildiği, … Tarifeler Yönetmeliğinin 20. maddesinin 7 bendinde; Şube yolunun bina parsel sınırının içerisinde kalan kısımda abonelerin ihmal veya kusurundan meydana gelebilecek hasarlardan … (İdare) sorumlu tutulamaz, bu nedenle üçüncü şahısların uğradığı zararların tazmin yükümlülüğü abonelere ait olduğunu, İdare üçüncü şahısların uğradığı zararları tazmin etmek durumunda kalır ise ihmal veya kusuru olan abonelere rücu edilir. Şeklinde olduğunu meydana gelen olayda ASKI’nin sorumluluğunun bulunmadığı, Kiralanan Şeyin Cinsinin Dükkan, kiralayanın Nilüfer Üçbudak, Kira Başlangıç Tarihinin 08.10.2018 (1 yıl süreyle), İşyeri Ticaret olarak kullanılacağına ait taraflar arasında Kira Sözleşmesinin bulunduğu, Mimari Proje ve Yapı Kullanma İzin Belgesi Dosya kapsamına kazandırılmadığından Fen ve teknik açıdan sigortalı tarafından iş yerinin olarak kullanılmasının uygun olup olmadığı değerlendirilmesi yapılamamıştır, tespitinde bulunulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu “VI – HALEFİYET
Madde 1472- (1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” hükümlerini haizdir.
Davalı tarafından dava dışı …’ın 14.12.2018 tarihli …’ye ait Mavi Masaya bildiriminde ….’de temiz su patlağı vardır, tamirini talep ediyorum, şeklinde talebi bulunduğu görülmektedir.
Dava konusu zararın davalının kusuru veya ihmalinden mi, yoksa davacının kusuru veya ihmalinden mi kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususunda bilirkişi marifetiyle araştırma yaptırılmış, dava konusu hasarın dava konusu tekel bayiinde bulunan temiz su borusundan kaynaklandığı tespiti yapılmıştır. Bu haliyle temiz su borusunun binanın içinde olduğu, tamirinin bina sahibi tarafından yapılması gerektiği anlaşılmıştır. Davalı …’nin sorumluluk sahası dışındadır. Bu halde davalı yanın herhangi bir kusur ya da ihmalinden bahsedilemez, dolayısı ile hukuken sorumluluğuna da gidilemez. 18.02.2020 tarihli bilirkişi raporu açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğundan hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden kötüniyet tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2–Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 14,90-TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 1.230,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 21/01/2021