Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/355 E. 2021/216 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/355
KARAR NO : 2021/216

DAVA :Bakiye Hak Ediş Bedelinin Tahsili ve Banka Teminat Mektubunun İadesi, Depo Edilmesi
DAVA TARİHİ : 05/07/2019
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Bakiye Hak Ediş Bedelinin Tahsili ve Banka Teminat Mektubunun İadesi, Depo Edilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :

1.Davacı vekili iddiasında özetle;Müvekkili şirket ile … Holding’in iştiraki bulunduğu … Enerji, … Enerji ve davalı … Enerji şirketleri arasında aynı nitelikte ve fakat 3 ayrı HES işletme sözleşmesi akdedildiğini, davalı ile 30/12/2014 tarihli “… Regülatörü ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme Ve Bakım Hizmet Sözleşmesi” nin akdedildiğini, bu sözleşme uyarınca davalı şirkete …’dan temin edilmiş 00151-GT-000000003029 sayılı 24/02/2016 tarihli 100.000 TL bedelli kesin teminat mektubu verildiğini, teminat mektubunun süresinin 1’er yıl süre ile 31/01/2020 tarihine kadar uzatıldığını, sözleşmenin 9. maddesi uyarınca taraflar bir araya gelerek 01/01/2016 tarihli zeyilnameyi imza altına aldıklarını, bu zeyilname ile sözleşmenin 1 yıl daha uzatıldığını, işyerlerinde çalışacak personel sayısındaki artış da göz önüne alınarak sözleşme bedelinin artırıldığını, sözleşmenin 01/03/2019 tarihli fesih protokolüne kadar devam ettiğini, 01/01/2016 tarihli zeyilname hariç 2017, 2018 ve 2019 yılları için taraflar arasında sözleşmenin süresinin uzatılmadığına veya bedeline ilişkin başkaca bir zeyilname veya protokol imzalanmadığını, müvekkili şirketin fesih protokolünde üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, davalı şirketin protokolün 3.4. maddesinde hüküm altına alınan ödenmemiş hak ediş ve alacaklarla ilgili hiçbir adım atmadığını, müvekkili şirketin alacaklarını ödemekten imtina ettiğini, bu yönde muhataplara ulaşılmaya çalışıldığını fakat hiçbir netice alınamadığını, bunun üzerine müvekkili şirketin Ankara …. Noterliği’nin 23/05/2019 tarih, …yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, ihtarnamede ödenmesi gereken hak edişlerle ilgili herhangi bir ödeme yapılmadığını, ödeme takvimi hazırlanmasından bilinçli olarak haksız ve kötüniyetli kaçınıldığının anlaşıldığını, bu nedenlerle sözleşmenin feshine kadar gerçekleşmiş 1.484.595,27 TL bakiye hak ediş alacağı ile sözleşme uyarınca 2017,2018 ve 2019 yıllarına ait ÜFE-TÜFE farkından doğmuş 634.742,29 TL alacak ve bu alacaklar için işlemiş 608.229,66 TL faizin ödenmesinin istenildiğini, ancak davalı şirket 25/05/2019 tarihli yazısı ile müvekkili şirketin sözleşme hükümlerine göre taahhüdünü yerine getirmediğini beyanla, teminat mektubunun tazmini için muhatap bankaya müracaat ettiklerini, bunun üzerine … Ticaret Mahkemesi’nin …. D.İş sayılı dosyasında yaptıkları başvuru neticesinde teminat mektubunun nakde çevrilmesinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verildiğini, müvekkili şirketin kestiği faturalara bağlı ve ticari defterlerinde kayıtlı bakiye hak ediş alacaklarının bununla birlikte davalı tarafından geçmişte ödenmiş ve fakat vadesinde ödenmemiş tüm hak edişlerin, sözleşmeye göre belirlenen kesin vadeye göre işleyecek avans faizi ile birlikte 1.484.595,27 TL tahsili ile, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edilmesi gereken hak ediş alacaklarının kesin vadeye göre işlemiş/işleyecek faizi ile birlikte şimdilik 10.000 TL’sinin tahsili ile 00151-GT-000000003029 sayılı 24/02/2016 tarihli 100.000 TL bedelli kesin teminat mektubunun müvekkili şirkete iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili, 25/02/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edilmesi gereken hak ediş alacağına ilişkin talebini 901.687,71 TL’ye yükseltmiştir.

2.Davalı vekili savunmasında özetle; Davacı şirketin müvekkil şirkete ait … Regülatörü Ve Hidroelektrik Enerjisi Santrali’nin işletme firması olarak hizmet sunduğunu, taraflar arasında 30.12.2014 tarihinde “… Regülatörü ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme ve Bakım Sözleşmesi” ve 01.01.2016 tarihinde “Süre Uzatımı ve Fiyat Artışı Zeyilnamesi” imzalandığını, 01.03.2019 tarihli Fesih Protokolü ile de Ana Sözleşme ve Zeyilnamenin 01.03.2019 tarihinden geçerli olmak üzere feshedildiğini, sözleşmenin tasfiyesinin ne şekilde yapılacağı da Fesih Protokolü ile düzenlenmiş olduğunu, Kura havzasında bulunan ve Ardahan ili DSİ 24. Bölge Müdürlüğü sınırlarında yer alan, … Enerji Üretimi ve Ticaret A.Ş. tarafından işletilen Köroğlu ve Kotanlı Barajları’nın su tutumunun tamamlanarak işletmeye alınmasının geciktiğini, … Enerji firmasının mansap şartlarını düşünerek düzeltici faaliyet yapmamasından ötürü müvekkili şirkete ait Kayabeyi Barajı’nın enerji üretiminin ciddi şekilde olumsuz etkilendiğini, davacı şirketin bu durumu bilmekle ve müvekkil şirkete bildirmekle yükümlü olmasına rağmen su tutumunun uzadığını ve bu nedenle ciddi bir üretim kaybı gerçekleştiğini müvekkili şirkete bildirmediğini, gerekli başvuruların yapılarak konu ile ilgili tedbir alınmasına böylece engel olduklarını, salt bu nedenle meydana gelen üretim kaybının 27,23 GWh olup, 20.08.2017-07.02.2018 tarihleri arasında ortalama satış fiyatı 27,96 Krş/kWh olduğu dikkate alındığında, müvekkili şirketin yıllık gelir kaybı 7.613.500.-TL olduğunu, davacı şirketin bu boyutta bir zararın meydana gelmesinde … Enerji firması ile birlikte ortak kusurlu olduğunu, davacı şirket ile ana sözleşmenin bir fesih protokolü ile sonlandırma ihtiyacının da bu olaydan kaynaklandığını, teminat mektubunun nakde çevrilmesini talebinin haklı bir talep olduğunu, bu konuda verilen tedbir kararının teminat mektubunun varlık sebebini ortadan kaldıran haksız ve hukuka aykırı bir karar olduğunu, öncelikle teminat mektubu üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3.Deliller: Tarafların dayandıkları tüm deliller getirtilmiş, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış,

4.Bilirkişi heyetinin 20/01/2021 tarihli raporunda özetle; Tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacının ticari defterlerine göre davalının yaptığı ödemeler düşüldükten sonra davacının dava tarihi itibari ile 1.484.595,27 TL davalıdan bakiye alacağının olduğu, davalının ticari defterlerindeki kayıtların da bu alacağı doğruladığı, davacının 2015 yılı Ocak ayından, fesih tarihine kadar davacının işletme faaliyetlerinde bulunduğu, kontrol teşkilatı tarafından davacının edimlerini eksik yerine getirdiğine dair tespit bulunmadığı, davacının aylık faturaları ve hak edişleri düzenleyerek davalıya gönderdiğini, davalının kusur olarak belirttiği hususların farklı sözleşmeye ait olduğunu, Sözleşmenin 5.2. ve 9. maddesine göre sözleşmenin süresinin 1 yıl olduğunun ve tarafların mutabakat ile 1 yıl uzatılabileceğinin ve sözleşmenin yenilendiği yıl Ocak ayı ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edileceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasında düzenlenen 01/01/2016 tarihli zeyilnamede sözleşme bedelinin 100.000 TL/ay+KDV olarak değiştirilip, iş sonuna kadar birim fiyatının sabit kalmasının kararlaştırıldığını, davacının 2017, 2018 ve 2019 yılı aylık faturalarını KDV dahil 118.000 TL olarak düzenlediğini, ilave edilecek hizmet bedeline dair fatura düzenlemediğini, mahkemece eylemli zeyli kabulünün kabul edilmemesi halinde 901.687,71 TL ilave hizmet bedeli alacağı olduğunun kabulünün gerekeceği, Sözleşmenin 11.4.1.maddesi uyarınca sözleşmenin sona erdiği tarihten itibaren 6 ay içinde SGK İlişiksiz Belgesinin getirilmesi halinde teminat mektubunun iadesinin düzenlendiği, yüklenicinin 16/05/2019 tarihli SGK İlişiksiz Belgesini sunduğu belirtmiştir.

5. İddia, savunma ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, bakım ve işletim sözleşmesine dayalı olarak bakiye alacağın tahsili ve teminat mektubunun iadesi taleplidir.

Taraflar arasında 30/12/2014 tarihli “… Regülatörü ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme Ve Bakım Hizmet Sözleşmesi” ve 01/01/2016 tarihli “Sözleşmedeki Fiyat Artışı Ve Süre Uzatımına Yönelik Zeyilname” ‘ye dayalı akdi ilişki varlığı ve 01/03/2019 tarihli fesih protokolü ile sözleşmenin feshedildiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı, bakiye hakediş alacağını, sözleşmeye dayalı olarak ÜFE-TÜFE farkından kaynaklanan alacağının tahsilini ve teminat mektubunun iadesini talep etmekte, davalı ise, barajların işletmeye geç alınması sebebi ile oluşan zararından davacının sorumlu olduğundan bahisle davanın reddini istemektedir.

Taraflar arasındaki sözleşme ve zeyilname incelendiğinde; Sözleşmenin 4. maddesine göre sözleşmenin konusunun “İşverene ait olan … Regülatörü ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin, tesisleri ile müştemilatının çalıştırılması sureti ile elektrik enerjisi üretilmesi ve üretilen enerjinin iletim ve dağıtım şebekesine verilmesi için gerekli işletme, bakım, onarım ve revizyon işleri ile diğer yardımcı hizmetlerin, hizmet alımı yoluyla yaptırılması” olduğu, 5.2. ve 9. maddesine göre sözleşmenin süresinin 1 yıl olduğu, tarafların mutabakatı halinde sürenin 1 yıl uzatılabileceğinin ve sözleşmenin yenilendiği yıl Ocak ayında TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edileceğinin kararlaştırıldığı, 01/01/2016 tarihli Zeyilnamenin 3. maddesine göre zeyilnamenin konusunun “sözleşme bitiş süresi ve sözleşme bedelindeki değişiklik” olduğu, 3.2. maddesine göre sözleşme bedelinin 100.000 TL/ay+KDV olarak değiştirilip, iş sonuna kadar birim fiyatının sabit kalmasının ve hiç bir sebep ve nedenle sözleşme ve zeyilnamede belirlenen sürede değişiklik yapılamayacağının kararlaştırıldığı, Sözleşmenin 11.4.1.maddesinde, taahhüdün, sözleşmeye uygun ifa edilmesinden sonra 6 ay içinde SGK’dan ilişiksiz belgesinin getirilmesi, yüklenicinin işverene borcunun olmaması ve yüklenicinin iş kazasından dolayı açılmış veya açılabilecek davalardan dolayı ortaya çıkabilecek borcunun bulunmaması halinde, kesin teminatın iade edileceğinin düzenlendiği görülmüştür.

Somut olayda, taraflar arasındaki sözleşme, zeyilname ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi tarafların birbirini teyid eden ticari defterlerine ve kayıtlara göre davacının bakiye hakediş bedeli olarak dava tarihi itibari ile 1.484.595,27 TL alacağının olduğu, davalının, barajın işletmeye geç alınmasına yönelik itirazının dava konusu sözleşme kapsamındaki … Regülatörü ve Hidroelektrik Enerjisi Santraline ilişkin olmayıp, Kura Havzasında bulunan ve Ardahan ili DSİ 24. Bölge Müdürlüğü sınırlarında yer alan, … Enerji Üretimi ve Ticaret A.Ş. tarafından işletilen Köroğlu ve Kotanlı Barajları’na ilişkin olduğu, davalının bunun dışında cevap ve ikinci cevap dilekçesinde davacıya yönelik eksik ve ayıplı ifa iddiasının bulunmadığı, delil sunmadığı, bekletici mesele yapılmasını istediği … Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyanın taraflarının ve dava konusunun farklı olduğu, bu sebeple bilirkişi raporundaki hesaplamaya istinaden 1.484.595,27 TL bakiye hakediş alacağı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı iş sahibinin, taahhüdün, sözleşmeye uygun ifa edilmediğini ispatlıyamadığı, yüklenicinin işverene borcunun olmadığı, yüklenicinin iş kazasından dolayı açılmış veya açılabilecek davalarının dosyaya bildirilmediği, davacı/yüklenicinin 16/05/2019 tarihli SGK İlişiksiz Belgesini davalıya sunduğu görülmüştür. Bu durumda sözleşmenin 11.4.1.maddesine göre davacı tarafından davalıya verilen teminat mektubunun iadesi şartlarının oluştuğu kanaatine varılarak, buna ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.

Davacı tarafından her ne kadar, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edilmesi gereken hak ediş alacağını talep edilmişse de; taraflar arasında düzenlenen 01/01/2016 tarihli Zeyilnamenin 3. maddesine göre zeyilnamenin, taraflar arasındaki sözleşmenin “bitiş süresi” ve “sözleşme bedelindeki değişiklik” için yapıldığı, 3.2. maddesine göre ise sözleşme bedelinin 100.000 TL/ay+KDV olarak değiştirilip, iş sonuna kadar birim fiyatının sabit kalmasının ve hiç bir sebep ve nedenle sözleşme ve zeyilnamede belirlenen sürede değişiklik yapılamayacağının kararlaştırıldığı, buna göre zeyilname ile “Sözleşmenin 5.2. maddesine göre, sözleşmenin yenilendiği yıl Ocak ayında TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edileceğine” ilişkin hükmün kaldırıldığı, yukarıda açıklanan bakiye hakediş bedeli dışında davacının ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edilecek alacağının bulunmadığı kanaati ile davacının bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiştir.

Yukarıda belirtilen gerekçeye göre aşağıdaki hüküm verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1)1.484.595,27 TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2)Dava konusu iş sebebi ile davacı tarafından davalıya verilen ….a ait 24/02/2016 tarihli, 100.000 TL bedelli, 00151-GT-000000003029 sayılı teminat mektubunun davacıya iadesine,
3)Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 108.243,70 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin alınan 42.461,71 TL harcın mahsubu ile kalan65.781,99 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 42.506,11 TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 88,20 TL tebligat ve posta gideri, 4.500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.588,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 2.924,10 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 88.260,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 62.134,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2021