Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/328 E. 2021/695 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C… 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/328
KARAR NO : 2021/695

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … – … …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -…

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 07/10/2021
G.K.YAZILDIĞI TARİH : 07/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1.Davacı vekili iddiasında özetle; Davacı iş ortaklığı ile davalı ….Bölge Müdürlüğü Emlak ve İnşaat Servis Müdürlüğü arasında 27.12.2016 tarihinde “Ankara Kayseri hattı Km: 91+535’de Karayolu Üstgeçidi Yapılması İşine Ait Anahtar Teslimi Götürü Bedelli Sözleşme” imzalandığını, işin yer tesliminin 18.01.2017 tarihinde taraflar arasında imzalanan tutanak ile yapıldığını, iş programının 06.02.2017 tarihinde idareye sunduğunu, idarenin 08.02.2017 tarihli yazıyla… Şirketleri ve …’dan üst geçidin inşaatı için uyuşmazlık konusu üst geçidin inşa edileceği yerden geçen alt ve üstyapı tesislerinin yerinden kaldırılmasını istediğini, davalı idare 14.03.2017 tarihli projesini sunduğunu bildirdiğini ve işin buna uygun yürütülmesini talep ettiğini, gönderilen bu yazı ekindeki uygulama projesinde, işin ihale dokümanında yer almayan sözleşme dışı ikinci bir köprü imalatının bulunduğunun görüldüğünü ve bunun davalı idareye bildirildiğini, bu hususun idareye bildirilmiş olmasına rağmen İdarenin yaklaşık maliyeti hesaplanırken yapıları çalışmalarda ikinci köprüye de yer verildiğini iddia edildiğini, müvekkilleri tarafından 17.04.2017 tarihinde Yüksek Fen Kurulu’na görüş sorulmasının istediği halde, İdarenin ancak 29.01.2018 tarihinde Yüksek Fen Kurulu’na gerekli başvuruyu tamamlayabildiklerini ve böylece işin 9 ay boyunca geciktiğini, …’a ait Enerji Nakil Hattı kablolarının ve direklerinin deplasesiyle ilgili sorunları çözemediğini, bu hususun 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu m. 62/1-c kapsamında idarenin sorumluluğunda olduğunu, işin yapılacağı yer ile ilgili mevzuata uygun şekilde yer teslimi yapılmadığını, köprünün yapılmasının istendiği yerde, köprünün o anki şartlar altında uygulama projesine uygun yapılmasının mümkün olmadığını ve bu sebepler dahilinde davacı tarafın sözleşmeye göre yer tesliminden itibaren 180 gün süresi olan işin iki sene boyunca uzatıldığını, davalının köprünün …’a ait direklerin üzerine denk geleceğinin göz önünde bulundurmadan projeyi hazırladığını, ihale öncesinde ilgili izin ve muvafakatleri ve sözleşme sonrasında direklerin deplasesi için gerekli tedbirleri almadığını, aradan geçen zamanda meydana gelen fiyat artışı dikkatle alındığında ve işin hala devam ettiği gözetildiğinde, sözleşmede kararlaştırlan götürü bedelle işinin yapılmasının son derece güç olduğunu, tüm hakkedişlerin Yapım İşleri Genel Şartnamesinde öngörülen usule uygun ihtirazi kayıtla imzaladığını, sözleşmenin uyarlanarak kendilerine fiyat farkı ödenmesi gerektiğini, TBK m. 138’de ve 480/2’de öngörülen uygulama şartlarının somut olayda gerçekleştiğini, bu nedenle fiyat farkının ödenmesi gerektiğini, eser sözleşmesinin fiyat farkı ödenmeyeceğine ilişkin 14’üncü maddesinin TBK m. 138 ve m. 480/2 hükmü gereği uyarlanarak, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre İhale Edilen Yapım İşlerinde Uygulanacak Fiyat Farkına İlişkin Esaslar da yer alan hükümlere göre hesaplanacak fiyat farkı için 60.000,00 TL’nin davalıdan tahsilen ödenmesini ve davalı idarenin sözleşmeye aykırı kusurlu davranışları sebebiyle davacının uğradığı zararı için de 40.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar yerilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili 08/12/2020 tarihinde davayı ıslah ederek, fiyat farkı alacağına ilişkin talebini 836.582,15 TL’ye, uğranılan zararın tazminin ilişkin talebini ise 259.320,00 TL’ye yükseltmiştir.

2.Davalı vekili savunmasında özetle; Dava konusu işe ilişkin 4745 Sayılı Kanunun fiyat farkı ödenmesini, mücbir sebeplerin varlığı halinde dahi sözleşme ve idari şartnamede bu hususta düzenleme olması şartına bağlandığını, dolayısıyla davacının fiyat farkı talebinin reddi gerektiğini, davacı ile aralarında imzalanan sözleşmenin Kamu İhale Kanunu kapsamında bir sözleşme olduğunu, Bu kapsamda bahsi geçen Kanunun 8. Maddesi gereğince fiyat farkına ilişkin değişiklik yapılamayacağını, ihaleye dahil olmadığı iddia edilen ve sözleşmenin uyarlanmasına dayanak gösterilen “U Dönüşü” işi hususunda da %10 keşif artışıyla yüklenici ile uzlaşıldığını, davacının basiretli bir tacir olarak sözleşmeyi imzaladığını ve süreç sözleşme, ve mevzuata uygun olarak işletildiğini, yapılacak ilave iş için %10 tutarında iş artışına gidilerek uzlaşıldığı halde bir de sözleşmenin uyarlanmasının istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının dava dilekçesinde hak edişlerin ihtirazi kayıtla imzalandığı belirtilse de yapılan işlerin ayrıntılarını günü gününe kayıt altına almak için örneklerine göre; şantiye günlük defteri, röleve ve ataşman defterlerinin yüklenici ile birlikte yapı denetim görevlisi tarafından tutulduğunu, yüklenicinin bu defterleri imzalamak zorunda olduğunu bu sebeple yüklenicinin bu belgelerle defteri imzalamış olmakla içindekileri ve yapılan hesapların doğruluğunu kabul etmiş olacağı sonucunda somut olayda geçerli bir ihtirazi kayıttan bahsedilemeyeceğini, tazminat talebinin yerinde olmadığını, iddia edilen masraf kalemlerinin 1,5 yıl boyunca boş yere yapılmış olduğunu ve bunun kusurunun idareye ait olmadığını, ticari faiz talebine de itiraz ettiklerini bildirerek, davanın reddine talep etmiştır.

3.Deliller: Tarafların dayandığı tüm deliller celbedilmiş, tarafların sunduğu deliller, ticari defter ve kayıtları ile ihale dosyası üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu ve itirazları karşılar ek rapor dosyaya sunulmuştur.

3.1Bilirkişi heyetinin hükme esas alınan 15/06/2021 tarihli raporunda; Dava konusu işin yapım süresinin gecikmesinin ve sözleşmeye göre zamanında bitirilememesinin nedeninin idarenin işyerini teslim edimini zamanında ve uygun şeklide yerine getirmemesinden kaynaklı olduğu, gecikmeden kaynaklı davacı iş ortaklığının talep edebileceği tutarın 796.578,79TL, gecikme nedeniyle davacı yüklenicinin genel gider zararının ise126.120,00TL olduğu, geçici hakediş tarihleri itibarıyla faiz talebinin yerinde olmadığı belirtilmiştir.

4.Tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, götürü bedelle yapılan eser sözleşmesinde, davalı iş sahibinden kaynaklanan sebeplerle işin uzadığı ve ilave iş yüklendiği iddiası ile yüklenicinin, iş sahibinden TBK. m.138 ve 480/2 maddelerine dayalı olarak fiyat farkı alacağı ve uğranılan zararın tazmini taleplidir.

Taraflar arasında “Ankara Kayseri Hattı Km: 91+535’de Karayolu Üstgeçidi Yapılması İşi” konulu 27.12.2016 tarihli anahtar teslimi götürü bedel sözleşmesi yapılmıştır. Davacı iş ortaklığı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.

Davacı/Yüklenici iş ortaklığı, sözleşmeden sonra teslim edilen CD içeriği uygulama projeleri ile ihalede yer alan uygulama projelerinin farklı olduğunu, idare tarafından sonradan verilen CD içerisinde U dönüşü için 2. bir köprünün uygulama projeleri içinde yer aldığını, işin yapılacağı yerde yer alan …’ait iletim hattı ve GSM Şirketine ait baz istasyonu bulunması sebebi ile işin yapılmasında gecikmeye neden olduğu gerekçesi ile uzayan iş bitim tarihi nedeniyle gecikmeden kaynaklı uğramış olduğu ilave mali külfetlerle, üretim fiyat farkını ve uzayan süre nedeniyle harcamış olduğu genel gider masraflarının karşılanmasını talep etmektedir. Davalı iş sahibi ise; işin anahtar teslimi götürü bedel olarak kararlaştırıldığını, sözleşmede fiyat farkı verilmeyeceğinin belirlendiğini belirtilerek fiyat farkı veya uyarlama talebinin yerinde olmadığını savunmuştur.

Eser sözleşmesinde, yüklenicinin edimi, yüklendiği işi proje ve teknik şartnameler ile fen ve sanat kurallarına uygun olarak meydana getirtmek, iş sahibinin edimi ise eserin bedelini ödemektir. Ancak eserin meydana getirilecek yerin yükleniciye teslimi yükümlülüğü iş sahibine aittir.

Dava konusu iş anahtar teslimi, götürü bedelli sözleşmedir. Götürü bedelli sözleşmelerde esas olan husus, işin proje ve şartnameler doğrultusunda belirlenen süre ve şartlarda teklif edilen bedel ile yapılmasıdır.

Taraflar arasındaki sözleşmenin işin süresine ilişkin (9.2.) maddesinde ki düzenleme; “Yüklenici taahhüdün tümünü, işyeri teslim tarihinden itibaren 180 (yüz seksen) gün içinde tamamlayarak geçici kabule hazır hale getirmek zorundadır.” şeklindedir. Davacıya iş yerinin teslimi 18.01.2017 tarihinde yapılmıştır. Buna tarihe 180 gün ilave edilmesi sonucu iş bitim tarihi bilirkişi heyetince 17.07.2017 olarak hesaplanmıştır. Dosyaya sunulu geçici kabul belgesinde geçici kabul itibar tarihi, yani işin bitirildiği tarih 01.03.2019 olarak yer almıştır. Buna göre işin 527 gün uzadığı açıktır. Bu konuda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.

“Aşırı İfa Güçlüğü” başlıklı TBK.’nun 138. maddesinde; “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır. “

“Götürü Bedel” başlıklı TBK.’nun 480. maddesinde; “Bedel götürü olarak belirlenmişse yüklenici, eseri o bedelle meydana getirmekle yükümlüdür. Eser, öngörülenden fazla emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile yüklenici, belirlenen bedelin artırılmasını isteyemez.
Ancak, başlangıçta öngörülemeyen veya öngörülebilip de taraflarca göz önünde tutulmayan durumlar, taraflarca belirlenen götürü bedel ile eserin yapılmasına engel olur veya son derece güçleştirirse yüklenici, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı veya karşı taraftan beklenemediği takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Dürüstlük kurallarının gerektirdiği durumlarda yüklenici, ancak fesih hakkını kullanabilir.
Eser, öngörülenden az emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile işsahibi, belirlenen bedelin tamamını ödemekle yükümlüdür.” düzenlemesi yer almaktadır.

Bilirkişi heyetinin yaptığı hesaplamaya göre; işin bitirilmesi gereken tarih olan 17.07.2017 tarihinde ÜFE endeksi 295,52 iken, işin bitirildiği tarihte geçerli olan ÜFE endeksi 425,26 dir. Toplam maliyet artışı ortalama olarak 425,26/295,52= 1,439023 (%44) oranında olmuştur. Bu hesaplamaya göre artan maliyetler dürüstlük kuralları çerçevesinde katlanılması mümkün olmayan maliyetlerdir. Artan maliyetlerin talep edilebilmesi için talep edilen tarafın/borçlunun kusurundan kaynaklanması gerekir.

Bilirkişi heyetinin yaptığı tespite göre; dava dışı …’ın sözleşme konusu inşaat işinin yapılacağı yerde 170.000 volt yüksek gerilim hattının geçtiği ve bu hattın ihale konusu projede yer alan köprü yakaları altındaki kazıkların güvenli bir şekilde yapmasını engellediği, ayrıca köprü ayağının yapılacağı yerde GSM firmasına ait istasyonun olmasının ve ihale evrakı arasında yer alamaması rağmen U dönüşü yapımına ilişkin uygulama projelerinin sonradan yükleniciden yapılmasının talep edilmesinin de işin zamanında yapılmasını engellediği anlaşılmıştır. Buna göre davaya konu işin ihale aşamasından önce davalı idarece inşaatın yapılacağı yerdeki altyapılara ilişkin deplase vb. sorunları halletmeden bu şekilde ihaleye çıkıldığı, davacı yükleniciye de yer tesliminin bu şekilde yapıldığı anlaşılmaktadır.

Enerji iletim hattı nedeniyle inşaatın yapılmasına elverişli olarak teslim edilmeyen yerin tesliminde çözüm olarak İdarenin 07.04.2017 tarih 145974 sayılı yazılarında kazık sayısı arttırılmak koşulu ile kazık boyaları 30 metren 20 metreye düşürdüğü; daha sonra ise 22.12.2017 tarih 490231 sayılı İdare yazısında kazık boylarının daha önce 20 metreye düşürülmek suretiyle projenin revize edildiğini, ancak ENH altında yapılacak imalatlar için …’tan enerjinin kesilesi istenmesine rağmen …’ın enerjiyi Eylül ayının 2. Haftasında kesebileceğini bildirmesi nedeniyle bütün ayakların mini kazık olarak revize edildiği belirtilmiştir. Dosyadaki mukayeseli keşiften kazıkların mini kazık olarak revize edildiği ve uygulamanın bu şeklide yapılarak enerji nakil hattından kaynaklı sorunların bertaraf edildiği anlaşılmaktadır. Şu halde idarenin işin yapılmasına elverişli şekilde yükleniciye teslim ettiği tarih 22.12.2017 tarih 490231 sayılı yazının yükleniciye tebliğ edildiği tarihtir.
Buna göre davalının işin gecikmesinden sorumlu olduğu, esasen bu sorumluluğunu sözleşmenin 18.1 maddesinde yer alan cezai müeyyideyi uygulamadan verilen süre uzatımları ile kabul ettiği, bu süre uzatımlarına göre revize iş programını imzaladığı anlaşılmıştır.

Davalı iş sahibi İdare işin geç ifa edilmesinden sorumludur. Taraflar arasında ki sözleşmede fiyat farkı verilmeyeceği belirtimmişse de, gecikmeden kaynaklı oluşan ilave mali külfetleri dürüstlük kuralları çerçevesinde idarenin yükleniciye ödemek zorundadır. Bu nedenle yüklenicinin uyarlama talebi ve buna bağlı fiyat farkı talebi ile şantiye giderlerine ilişkin talebi yerindedir. Sözleşme eki dokümanları arasında yer alan YİGŞ göre yüklenici davacı,bütün hakkedişleri itirazı kayıtla imzalamıştır.

Bu kapsamda davacının, dosya kapsamına uygun denetlenebilir bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre; TBK 138 ve 480/2. maddeleri kapsamında uyarlama talebi doğrultusunda, davacı iş ortaklığının gecikmeden kaynaklı talep edebileceği fiyat farkı alacağının 796.578,79TL olduğu, işin gecikmesinden dolayı, personel gideri ve buna bağlı yemek gideri (Mühendis, yemek, topoğraf, akaryakıt), sigorta ve teminat giderleri (Allrsik, teminat), araç kirası ve akaryakıt, ev ve ofis kirasından oluşan davacı yüklenicinin genel gider zararının 126.120,00TL olduğu hesaplanmış, bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne, bu miktarların işin teslim tarihi olan 01.03.2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Gecikmeden kaynaklı fiyat farkı alacağı olarak 796.578,79 TL, gecikmeden dolayı oluşan zarar bedeli olarak 126.120 TL olmak üzere toplam 922.698,79 TL’nin işin teslim tarihi olan 01.03.2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 63.029,55 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin ve ıslah alınan 18.715,26 TL harcın mahsubu ile kalan 44.314,29 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan 18.759,66 TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacılar tarafça yapılan 189,25 TL tebligat ve posta gideri, 4.200 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.389,25 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 3.695,54 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan toplam 4.500 TL bilirkişi ücreti yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 711.21 TL’sinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacılar yararına takdir edilen 63.184,94 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
8-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 20.404,32 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
9-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)