Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/243 E. 2021/4 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2019/243 Esas
KARAR NO : 2021/4

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/12/2017
KARAR TARİHİ : 12/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı 06/12/2017 tarihli dava dilekçesinde; davalının … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi başlattığını, başlatılan takibin usul ve kanuna aykırı olduğunu, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmadığını, dayanak senet ile takip başlatılamayacağını, senette belirtilen borca karşılık kendisi tarafından yeterli miktarda eşya tesliminin yapıldığını, taraflar arasında protokol olduğunu, dayanak senette unsurların eksik olduğunu belirterek yapılan takibin haksız olduğunu, bu nedenle takibin iptaline ve tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 30/01/2018 tarihli cevap dilekçesinde; mahkemenin görevsiz olduğunu, adli yardım koşullarının bulunmadığını, esas yönünden de haksız olan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava İİK 72.maddesi uyarınca davaya ve takibe konu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 06/12/2017 tarih … Karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilmiştir.
Ankara …. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyasının fiziken mahkememize gönderilmesi istenilmiş dosyanın celbi sağlanarak dosyamız arasına alınmıştır. Takip dosyasının incelenmesinde; davalı/alacaklı tarafından davacı/borçlu aleyhine, 28/07/2016 keşide tarihli, 01/09/2016 ödeme tarihli, keşidecisi dosyamız davacısı, lehtarı dava dışı Yasin Kaküllü ve davalının ciro yoluyla devralan son hamil olduğu bono dayanak gösterilerek toplam 6.026,63 TL takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği görülmüştür.
Davacı dilekçesinde takibin iptali ile haciz işlemlerinin kaldırılmasını talep etmiştir. İlke olarak bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir ve davaya bakan hakim dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar ve istemin hukuki mahiyetini, tarafın nitelendirmesi ile bağlı olmaksızın belirlemelidir. Davacı Ankara …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasındaki senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Menfi tespit davası 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Menfi tespit davalarında, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkâr ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda ispat yükü kendisine düşecektir.
Davacı takip ve dava konusu senedin teminat senedi olduğunu, davalı ise davaya konu senedin davacı tarafından borcu nedeni ile verildiğini iddia etmiştir. Bu durumda ispat külfeti davacıda olup dava konusu senedin teminat senedi olduğunu yazılı delille ispatlamalıdır. Takip konusu bonoda davacının keşideci davalının ise ciranta durumunda olduğu, bononun şekil şartlarında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, bonodaki keşideci imzasının davacıya ait olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, TTK’nın 778/1-f maddesinin yollaması ile 680/1. Maddesi uyarınca tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bono düzenlenmesinin mümkün olduğu, yetki itirazının iş bu davada ileri sürülemeyeceği, 6102 sayılı TTK’nun 776. maddesi uyarınca bonolar kayıtsız ve şartsız belli bir bedeli ödeme vaadini içermekte olup, bunun aksine bononun teminat bonosu olduğunun yazılı bir şekilde ispatının gerektiği, ispat yükü kendisine düşen davacının dava konusu senetin teminat senedi olduğunu ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine, ihtiyati tedbir talebi kabul edildiğinden davalının tazminat talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının tazminat talebinin kabulü ile İİK’nin 72/4 maddesi uyarınca icra takibine konu 6.026,63 TL’nin %20’si olan 1.205,33 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
6-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, davacının yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza