Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2019/224 Esas
KARAR NO : 2021/147
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında sözleşme akdedildiğini, akdedilen sözleşmede yapılacak işlerin ve ödemenin nasıl yapılacağının düzenlendiğini, davacı tarafından işlerin tamamlandığını ancak davalının yapılan işlere ilişkin bakiye ücreti ödemediğini, bu nedenle aleyhine takip başlatıldığını, … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı ile davalı arasında … Güzellik ve Estetik Merkezi adlı davalıya ait iş yeri için İç Dekorasyon Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede belirtilen bedelin taraflarınca ödendiğini, dönem dönem ödemenin nakit olarak yapıldığını, davacı tarafa herhangi bir borçlarının olmadığını belirterek, açılmış hukuki dayanaktan yoksun, art niyetli ve haksız kazanç elde etmeyi amaç güden iş bu davanın reddi gerekmekte olduğunu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan incelenmesi halinde davanın reddine haksız ve kötü niyetle başlatılmış takip nedeniyle davacı yanın asıl alacak üzerinden %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, itirazın iptali icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup uyuşmazlığın, taraflar arasında akdedilmiş eser sözleşmesi sonunda edimlerin karşılıklı yerine getirilip getirilmediği, davacının davalı borçludan bir alacağının olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne, Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne, Vergi Daireleri’ ne müzekkere yazılmış, gelen cevabı yazılar dosyamız arasına alınmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” şeklindedir.
6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”, aynı Kanunun 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı”düzenlemesi yer almaktadır. Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK’nın 4/1. maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi her iki tarafın da tacir olduğu ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması gerekmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3. maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Dava, taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi olduğu ve ödenmediği iddia edilen bedelin tahsili istemine ilişkin başlatılan takipte yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Vergi dairesinden gelen cevabı yazıda davacının bilanço esasına göre vergilendirildiği belirtilmiş ise de; davalı esnaf olup tacir sıfatı taşımamaktadır. Dava konusu uyuşmazlık 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan ticari davalardan olmadığı gibi, davalı tacir olmayıp dava, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava da değildir. Bu durumda dava konusu uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Görevli mahkeme Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
2-HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2021
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza