Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/107 E. 2022/453 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/107 Esas – 2022/453
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2019/107 Esas
KARAR NO : 2022/453

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI :….
DAVALI : …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/03/2019
KARAR TARİHİ : 10/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 11/07/2016 tarihli “41 Kişiyle Kırma-Eleme İşçiliği Hizmet Alımı” işine ilişkin sözleşme akdedildiğini, hizmet alımı ihalesinin 4734 sayılı Kamu İhele Kanunu’nun 3(g) maddesi gereğince istisna kapsamında olduğunu, ceza ve ihalelerden yasaklanma hükümleri hariç 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na tabi olmadığından hareketle Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü’nün davacıya cevabiı yazısında belirtilen İhalesi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 3, Maddesinin (g) bendi kapsamında yapılan bir işle ilgili Teşekkül firmaya TİS’ten kaynaklı fiyat farkı ödemesi yapılması imkanının bulunmadığı belirtildiğinden davalıdan TİS’ten kaynaklı olarak hesaplanan KDV dahil 148.288,10 TL tutarındaki fiyat farkına ilişkin yapılan ödemenin iadesini talep ettiğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla haklı davanın kabulü ile 148.288,10-TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, davacının taraflar arasında akdedilen ” 41 kişiye kırma eleme işçiliği hizmet alımı” sözleşme sonrasında fiyat farkından dolayı yaptığı ödemeleri davalıdan tahsil istemine ilişkin alacak davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmalarını karşılar,mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık çerçevesinde,dosyadaki tüm bilgi ve belgeler dikkate alınarak , varsa davacının alacağının icra takibinde talep edilen asıl alacak ve faiz yönünden tespitine yönelik rapor tanzimi için dosyanın mali müşavir ve nitelikli hesap uzmanı bilirkişi heyetine tevdii edilmesine,bilirkişi heyetine yerinde inceleme yetkisi verilmesine karar verilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
13/11/2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na tabi sayılan kurumlar arasında olduğu; dava konusu hizmet alımı işinin, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’mun 62 nci maddesinin birinci fikrasının (e) bendi uyarınca ihale edilen iş olduğu; Dava konusu hizmet alımı işinin 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı T.C. Resmi Gazetede Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Fiyat Farkının Ödenmesine Dair Yönetmelik’e tabi olduğu; Yetkili sendika ile yapılan Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanmasına rağmen, uyuşmazlığı 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmeleri Kanun hükümleri kapsamında yürütüldüğü ve T.C. Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığınca karara bağlanarak sonuçlandırıldığı; kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafın itirazlarını karşılar ek rapor tanzim edilmek üzere önceki bilirkişiye tevdiine karar verilmiş gelen bilirkişi ek raporu dosyamız arasına alınmıştır.
05/03/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Kök raporda belirtildiği üzere taraflar arasında imzalanan sözleşme 4734 sayılı Kamu İhale Kanunun 3/g maddesine göre yapılmış olsa da davacının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na tabi sayılan kurumlar arasında bulunması, dava konusu hizmet alımı işinin, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ihale edilen işler arasında bulunması, dava konusu hizmet alımı işinin 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı T.C. Resmi Gazetede Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Fiyat Farkının Ödenmesine Dair Yönetmelik’e tabi bulunması sebebi ife sehven ödendiği iddia edilen TİS farklarından davacı idarenin sorumluluğu bulunduğu sonucuna varılmakla birlikte, sözleşmenin eki sayılan ve tarafları bağıtlayan teknik şartnamenin 5.25 maddesi göz önüne alındığında ise; Personel alımına ilişkin tarafların imzasını havi Teknik Şartnamenin 5.25 maddesinde; “Zeşekkül iş akdi, Toplu İş Sözleşmesi, İş Kanunu, ilgili mevzuat hükümleri ya da Yargıtay içtihatları gereğince ücret, fazla mesai, izin ücreti, tazminat vb. işçilik hak ve alacakları bunlara ilişkin prim, vergi, fon v.s ile iş kazası veya meslek hastalığı gibi nedenlerle, yüklenici çalışanlarına, Sosyal Güvenlik Kurumuna, Vergi Dairesine ilgili mercilere ya da üçüncü şahıslara her hangi bir ödeme yaparsa yüklenici bu ödemeleri ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte Teşekküle derhal ödemekle yükümlüdür.” hükmü karşısında TİS farklarından yüklenici davalının sorumlu olması gerektiği, görüş ve kanaatine ulaşılmıştır.
25/05/2021 tarihli duruşmada; taraflarca takip edilmeyen dava dosyasının HMK 150 maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, davacı vekilinin yenileme talebi üzerine tekrar işleme alınmıştır.
Tarafların beyan ve itirazlarını karşılar ek rapor tanzimi için dosyanın yeniden bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş gelen bilirkişi ek raporu dosyamız arasına alınmıştır.
26/01/2022 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle; Davacı alacağının dava tarihi itibariyle 85.454,73 TL olarak tespit edildiği, bu alacağın ödeme tarihi 28.08.2017’ den dava tarihi 12.03.2019’ a kadar değişen oranlarda ticari faizin 24.938,20 TL olarak hesap edildiği, taraf itirazları gerekçeleri ile yukarıda karşılanmış olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Dosyanın ek rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdii ile, dosyaya sunulan belgeler de incelenerek tarafların beyan ve itirazlarını karşılar, takdiri Mahkememize ait olmak üzere dava tarihi itibariyle davacı alacağının tespitinin yapılması istenilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
14/03/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacının itiraz dilekçe ekindeki belgelerin geçerli olarak Mahkemece sayılması halinde; Davacı asıl alacağının dava tarihi itibariyle 148.288,10 TL olduğu, bu asıl alacağa davacının dava dışı kişilere yapmış olduğu ödeme tarihi 28.08.2017’den dava tarihi 12.03.2019′ a kadar işleyen ticari faizin 43.143,70 TL olarak hesap edildiği, görüş ve kanaatine varılmıştır.
… Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2020/979 Esas, 2022/442 sayılı ilamı; “Davacının iade talebi, ihale konusu işin bedeli itibariyle Kamu İhale Kanununa tabi olmamasına dayalıdır. Fiyat farkı ödemesi yapılması için ihalenin KİK na tabi olması gerektiği yönünde uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak, ihale yapılırken dahi bu durum açık olduğundan ve sözleşme, tacir olan iki taraf arasında serbestçe düzenlendiğinden davacının baştan beri belli olan şartlara rağmen rızaen yaptığı ödemeleri iade talebinde haklı değildir. Zira sözleşmenin 10. maddesinde açık olarak “fiyat farkı ödenecektir” ifadesine yer verilmiş, davalı bu şekilde sözleşmeyi imzalamış ve işçilere de ödeme yapmıştır. Buna göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken…” şeklindedir.
Cevap dilekçesi sunmayan davalının sonradan ıslah yoluyla zamanaşımı itirazında bulunamayacağı anlaşıldığından zamanaşımı itirazına itibar edilmemiştir.
Taraflar arasında sözleşme akdedildiği ve Toplu İş Sözleşmesinden kaynaklanan fiyat farkı ödendiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.Uyuşmazlığın, davacının taraflar arasında akdedilen ” 41 kişiye kırma eleme işçiliği hizmet alımı” sözleşme sonrasında yapılan ihale neticesinde toplu iş sözleşmesi fiyat farkından dolayı yaptığı ödemeleri davalıdan tahsil edip edemeyeceği, yapılan ihalenin kamu ihale kanunuda belirtilen istisnalardan olup olmadığı hususlarından kaynaklandığı görülmüştür. Usul ve yasaya uygun 13/11/2020 tarihli kök raporu hükme esas alınmıştır. Davacının KİK kapsamında olduğu, dava konusu hizmet alım işinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 62/1-e uyarınca ihale edilen işlerden olduğu, sözleşme eki teknik şartnamedeki düzenlemelerin iş bu davaya konu yapılan ödemeye ilişkin dikkate alınamayacağa, yukarıda değinilen Bölge Adliye Mahkemesi kararı uyarınca da taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca da fiyat farkı ödemesinden dolayı davalının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
Davanın REDDİNE,
3-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 2.451,07-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 18.037,37-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/06/2022

Katip …
e-imza

Hakim…
e-imza