Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/97 E. 2021/796 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/97 Esas
KARAR NO : 2021/796
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2018
KARAR TARİHİ : 03/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olduğu Şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait araçların ücret ödemeden geçişleri nedeniyle yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla Mersin … Müdürlüğünün 2016/15926 sayılı dosyasında başlatılan icra takibinde gönderilen ödeme emrine davalı şirket tarafından yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiğini belirtmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 89/1 maddesi uyarınca mahkemenin yetkili olduğunu, davalının esasa ilişkin itirazlarının haksız olduğunu, Müvekkili Şirketin, 3996 sayılı “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet- Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun” ve 2011/1807 (eski 94/5907) sayılı “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin” Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulmuş olup, ülkemizdeki en büyük alt yapı projelerinden biri olan “… (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları Dahil) Otoyolu Projesi” nin yap-işlet-devret modeli ile yapımı ve işletilmesini, Karayolları Genel Müdürlüğü ile imzalamış olduğu 27 Eylül 2010 tarihli Uygulama Sözleşmesi çerçevesinde üstlendiğini, işbu davaya konu borcun sebebini teşkil eden ihlali geçiş fiilinin tanımlanması gerektiğini, Müvekkili Şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerden nakit, kredi kartı/banka kartı tahsilatı yapılabilmesi mümkün olduğunu ücret toplama sisteminin geçiş süresi içerisinde OGS bankasından/HGS’den provizyon alınamaması ve bu nedenle OGS veya HGS’den geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerler açılmamakta ve gişe memuru tarafından geçiş ücretinin gişede nakit, kredi kartı/banka kartı ile ödenmesi talep edildiğini. Nakit, kredi kartı/banka kartı ile de ödeme gerçekleşmez ise oluşan ihlali geçiş kaydına ilişkin ihlali geçiş bildirimi, müvekkili şirket için yasal bir yükümlülük olmasa da sadece bilgilendirme amaçlı olarak düzenlenerek ihlali geçiş anında, araç sürücüsüne teslim edildiğini, söz konusu ihlali geçiş bildiriminde “Otoyoldan geçiş ücretini ödemeden çıkış yapmış bulunmaktasınız. 6001 Sayılı Kanun uyarınca geçiş tarihini izleyen 15 (on beş) gün içinde geçiş ücretini cezasız ödeyebilirsiniz. Bu itibarla, xx.xx.xxxx tarihine kadar geçiş ücretini ödemediğiniz takdirde, hukuki süreç başlatılacak olup geçiş ücreti ile birlikte geçiş ücretinin 10 (on) katı tutarındaki ceza ve oluşacak tebligat, yargılama ve takip masrafları, avukatlık ücreti, işleyecek yasal faiz ve diğer her türlü yasal giderler de takip ve tahsil edilecektir.” ifadesi yer aldığını, müşterilerin farkına varmaksızın ihlali geçiş yapmasını engellemek ve mağduriyetlerini önlemek amacıyla Karayolları Genel Müdürlüğü sisteminden farklı olarak Otoyol’da tüm gişelerde personel bulundurulduğunu, dolayısıyla ihlali geçiş yapıldığı fark edilmeden otoyoldan ücret ödemeksizin geçiş yapılması mümkün olmadığını, müvekkili şirket tarafından işletilen otoyoldaki sistem Karayolları Genel Müdürlüğü sisteminden farklılıklar gösterdiğini, geçiş ücretinin geçiş sonrası, fakat geçiş tarihinden itibaren 15 (on beş) gün içerisinde, otomatik olarak cihaz/etiket hesaplarından tahsil edilmesi de mümkün olmadığını, kanunen araç sahiplerinin geçiş tarihinden 15 (on beş) gün içerisinde geçiş ücretini cezasız ödeme hakları bulunduğundan, geçiş ücreti ödemeyen araçların Otoyol’dan geçişinin engellenmesi mümkün olmadığını, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30/5. maddesine göre müvekkili şirkete işletici şirket sıfatıyla geçiş tutarının 10 katı tutarındaki ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verildiğini. Geçiş ücretinin on katı fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının yüzde altmışı (%60) ise, tahsilini izleyen ayın yedinci günü mesai bitimine kadar, hazine payı olarak, müvekkili şirketin yıllık kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine müvekkil şirket tarafından ödendiğini, yukarıdaki ilkeler kapsamında davalı şirketin itirazı incelendiğinde; geçişin yapıldığı hususunda bir çekişme bulunmayıp, soyut olarak borca itiraz edildiği anlaşıldığını, davalı şirkete ait aracın otoyolu kullandığına ilişkin fotoğraf kaydı, davalının aracına ait ayrıntılı ihlali geçiş tablosu ve müvekkil şirket tarafından düzenlenen bir adet ihlali geçiş bildirimi ve aracın sürücüsüne çıkış esnasında verilen ihlali geçiş bildirimi sureti de ekte sunulduğunu, davalı şirkete ait aracın müvekkil şirket tarafından işletilen otoyol ve köprüyü kullandığını ancak kullanım ücretini ödememiş olması nedeniyle geçiş ücreti ve ceza tutarı yönünden başlatılan icra takibine vaki itiraz haksız olduğu, itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini, İİK’nun 67/2 nci madde hükmündeki düzenlemeye göre, borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, somut olayda, alacağın belirlenebilir nitelikte olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu sabit olmakla icra inkar tazminatı talep ettiğini, yapılacak yargılama neticesinde Davalının Mersin … Müdürlüğünün 2016/15926 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına ve aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin Davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekili 14/03/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; vekile davanın bildirilmemesine itirazları: Davacı taraf dilekçe ekinde sunduğu itiraz dilekçesinden de anlaşılacağı üzere İcra müdürlüğü dosyasına itirazı vekil yani taraflarınca yapılmış olması nedeni ile müvekkile dava dilekçesi gönderilmesi usul ve yasaya aykırı olup yok hükmünde olduğunu, zira vekille yapılan işlerde muhatab vekil olması zarureti yasal olarak düzenlemiş olması nedeni ile müvekkilini çıkartılan tebliğin yok hükmünde kabulünü, yetkiye ilişkin itirazları: Davacı vekilince bir para alacağı olması nedeni ile dava açıldığından yetkili mahkemenin Ankara olduğundan bahisle açılan bu dava yetkisiz mahkemede açılmış olup sayın mahkeme yetkili olmayıp mersin mahkemeleri yetkili olduğunu, esasa ilişkin itirazları: davalı tarafından açılan İtirazın iptali davası, borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazın alacaklıya veya alacaklının vekiline tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılması gerektiğini, bu bir yıllık süre hak düşürücü süre olup, dava için mahkemeye başvurulduğu takdirde bu süre hâkim tarafından resen gözetileceğini, bundan dolayı 2 yıla yakın geçmiş olmakla birlikte açılmış olan itirazın iptali davası sayın mahkemenin de takdir ve resen gözeteceği üzere süresinde yapılmamış olduğundan davanın reddi gerektiğini, müvekkili firmanın HGS geçişlerinde herhangi bir ihlali geçişi bulunmadığını beraber bundan dolayı oluşmuş bir para borcunun da olmadığını, davacı tarafça gösterilen fotoğraflar gerçeği yansıtmadığını, müvekkili firmaya ait tüm araçların HGS sistemi mevcut olduğunu bu duruma ilişkin ilgili merciden müzekkere ile sordurulmasını talep ettiği, davacı taraf icra takibini Mersinde açmakla yetkili yerin Mersin olduğunu ikrar ettiğini, 2 yılı aşkın süre sonra açılan itirazın iptali davası karmaşa oluşturma çabası olduğunu. İcra dosyasını, açtıktan 1 yıl sonra dahi itirazı görmüş olması durumunda da dava açma süresi aşılmış olduğundan bu davanın esastan da reddi gerektiğini, davacı tarafın açtığı haksız ve gerçeğe aykırı davasını kabul etmediklerini açıkça itirazlarını arz ettiklerini, sayın mahkemece öncelikle yetki yönünden davanın reddine, aksi kanaatte ise hak düşürücü sürede dava açılmamış olması nedeni ile esastan davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, öncelikle yetki yönünden davanın reddine aksi kanaatte ise hak düşürücü sürede dava açılmamış olması nedeni ile esastan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davacı tarafa yükletilmesine ayrıca %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilerek karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava: otoyol ücretinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu “Madde 67 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/37 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.” hükümlerini haizdir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun (16.05.2018 tarihli kanunla değişik) “30-5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
İcra dosyası ve ihlale ilişkin kayıtlar dosya arasına alınıp incelenmiştir. Davalı tarafından yetki itirazında bulunulmuştur. Dava konusu alacak para alacaklarına ilişkindir. Götürülmesi gerekli borçtur. Bu nedenle alacaklının ikametinde tediyesi gerekmektedir. Davalının mahkememizin yetkisine ilişkin itirazının reddi gerekmiştir.
Davalının HGS bakiyesinin yeterli olup olmadığına dair bilirkişi incelemesi yapılmış,
21/04/2021 tarihli bilirkişi raporundan özetle, Ayrıntısı sunulan inceleme ve değerlendirme sonucunda, Mahkemenin denetimine açık ve hüküm tesis edici rapor düzenlenebilmesini teminen; İhlalli geçişlerin incelenebilmesi için *… plakalı aracın 01.05.2016 tarihinde HGS’te tanımlı olup olmadığı, geçiş tarihi itibariyle hesapta para olup olmadığı -miktarı konusunda, * … plakalı aracın 30.07.2016 tarihi ile 16.08.2016 tarihleri arasındaki HGS hesap hareketlerine (para yükleme, kullanma, bakiye v.b.) konusunda bilgilerin… Baş Müdürlüğünden celp’i gerektiği ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
02/08/2021 tarihli bilirkişi ek raporundan özetle, … plakalı araçların geçiş esnasında HGS’lerinde geçiş ücretini karşılayacak kadar bakiyenin olduğu geçiş ücretleri HGS tarafından teknik bir sorun sebebiyle çekmediği – hesaplarda görünmediği, tahsil edilmediği değerlendirilmektedir. 33 DUM 22 plakalı aracın 30.07.2016 tarih saat: 10:04 de Köprü çıkışı görülmekte olup, HGS hesabına (-223,60 TL) olarak yansıdığı, bakiyenin (- 130,35 TL) düştüğü aynı gün saat: 10:06:38 de (223,60 TL) bakiye yüklemesi yapıldığı, saat: 10:06:39 da bu bakiye yüklemenin iptal edildiği, saat: 10:06:40 da GO Geçiş ücreti olan (223,60 TL) tutarın iptal edildiği, bakiyenin bu esnada 316,85 TL olarak gözüktüğü, bununla birlikte bakiye yükleme işlemi ve geçiş ücreti tahsilatının iptal edildiği görülmektedir. HGS sisteminde bakiye yüklenmesi sonrasında yüklenen tutarın neden iptal edildiği tarafımızca anlaşılamamıştır. HGS sisteminden kaynaklı bir sorun olduğu değerlendirilmiştir. Yukarıda açıklanan sebeplerden; anılan 4 adet geçiş ücretinin HGS sisteminden kaynaklandığı değerlendirilen sorundan dolayı tahsil edilemediği. Bu sorundan dolayı da mevcut bilgiler ışığında Davacının geçiş ücretlerini tahsil edemediği davalıdan toplamda 286,90 TL geçiş ücreti alacağı olduğu hesaplanmıştır. Anılan geçiş ücretlerinin geçiş esnalarında davalının araçlarında bulunan HGS’lerden tahsil edilebilecek durumda olduğu, HGS sistemindeki sorundan dolayı geçiş ücreti tahsilatının yapılamadığı, davalının geçiş ücretlerinin tahsili konusunda ihmalinin olmadığı değerlendirilerek kaçak geçiş ücreti cezasının davalıdan tahsil edilip edilmeyeceği Sayın Mahkemenin takdirine bırakılmıştır. ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere davalının HGS hesabında bakiye bulunduğu anlaşılmış, teknik bir arızadan kaynaklı tahsilatın yapılamadığı anlaşılmıştır. Davalının kusuru yoktur. Bu haliyle davalıyı ihlal cezasından sorumlu tutma imkanı bulunmamaktadır. Bu nedenle sadece geçiş ücreti yönünden davalıyı sorumlu tutmak gerekmiştir.
Otoyol hizmeti veren kurumlar, hizmetin teknik şekilde hizmet vermesi konusunda gerekli teknik altyapıyı işler tutmakla mükelleftir. Bu nedenle meydana gelen teknik arıza nedeniyle oluşan ihlal cezası nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutmak gerekmiştir.
Bilirkişi raporu açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınmıştır.
Dava konusu alacak yargılamayı gerektirmekle likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, Mersin … Müdürlüğünün 2016/15926 sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 286,90-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, icra inkar tazminatının reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 59,30-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 53,90-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 5,40-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 286,90-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 2.869,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 53,90-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 89,80TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Davacı tarafından yapılan; 814,95-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 814,95-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 74,09-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 03/11/2021
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza