Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/968 E. 2022/155 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/968 Esas – 2022/155
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2018/968 Esas
KARAR NO : 2022/155

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI :…
DAVALI :…
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait araçların bir kısmının müvekkili şirkete ait servise giriş yaptığını ve yapılan bakım onarımlarının ardından davalı şirkete eksiksiz ve çalışır vaziyette teslim edildiğini, bu girişlere ilişkin farklı tarihlerde farklı miktarlarda faturaların tanzim edildiğini, yine bu servis hizmetlerine ek olarak davalının vermiş olduğu senetlerin protesto masraflarının da davalı hesabına kaydedildiğini, diğer taraftan davalı için bir cari hesap tutulduğundan önceki dönem borçlarından kaynaklanan vade farklarının da müvekkili şirket hesaplarında açığa sebebiyet verdiğini, bu nedenle vade farkı faturası kesilerek davalıya gönderildiğini, davalının 12.01.2016 tarihinde 4.956 TL, 26.02.2016 tarihinde 4.000 TL, 25.05.2016 tarihinde 2.500 TL, 14.11.2016 tarihinde 662,19 TL olmak üzere toplamda 12.118,19 TL ödediğini, ancak kalan cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için Ankara…Müdürlüğünün 2018/6022 E. numaralı dosyasından takip başlatıldığını ancak davalının haksız itirazıyla takibin durduğunu iddia ederek, davalının icra takibine itirazının iptaline takibin devamına, takip alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; …İcra Dairelerinin ve Mahkemelerinin yetkili olduğu, fatura düzenlenmesinin borcun olduğunu ispatlar mahiyette olmadığını, iddia olunan cari hesap sözleşmesinin TTK 89.maddesine göre yazılı olarak yapılmış olması gerektiğini, bu sözleşme yoksa hesabın TTK 94.maddesine göre yılsonunda kapatılmış sayılacağını, davacı tarafa borçlu olmadıklarını beyan ederek davanın reddine, davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, davacının faturaya dayalı olarak bakiye alacağın tahsili amacıyla başlattığı icra takibine karşı davalı tarafça yapılan itirazın iptaliyle icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Ankara…Müdürlüğü’ nün 2018/6022 Esas sayılı takip dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir. Takip dosyasının incelenmesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 8.090,01 TL asıl alacak yönünden takip başlatıldığı, boçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak davaya ve takibe konu BA-BS formlarının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflara Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222. Maddesi uyarınca ticari defterlerini ibraz etmek üzere süre verilmiş, taraf vekillerinin müvekkili şirketin ticari defterlerinin bulunduğu adresi ve irtibat kurulacak kişiyi bildirdiği görülmüştür.
Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi’ ne talimat yazılarak davalı defterleri üzerinde yerinde inceleme yapılmak suretiyle rapor tanzim edilmesi istenilmiştir. 30/01/2020 talimat raporunda özetle; davalı… Otom. Nak. Pet. Tur. İnş. San. ve Tic. A.Ş.nin 2016 ve 2017 yılına ait defterlerinin incelenmesi sonucunda; 2016 yılı kayıtlarında davacı …Tic. Türk A.Ş’ye ait 25 adet fatura kayıtlarının faturaların açık kesildiği halde kayıt edilirken nakit olarak ödenmiş gibi kayıt edildiği, 2017 yılı kayıtlarında …Tic. Türk A.Ş ne ait her hangi bir fatura ve kaydının olmadığı görülmüş olup bu nedenle davacı şirkete ait her hangi bir borç alacak bakiyesinin olup olmadığı kayıtlardan tespit edilemediği belirtilmiştir.
Dosyanın Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile davacının ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle ticari defter ve kayıtlarında akdi ilişkinin ne şekilde yer aldığı, ticari defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, ticari defterlerinde uyuşan ve uyuşmayan kayıtların neler olduğu, Vergi Dairesi’nden gelen müzekkere cevapları ve Gerede Asliye Hukuk Mahkemesince talimatla gönderilen rapor da değerlendirilerek, mahkemece yapılan uyuşmazlık tespiti çerçevesinde rapor tanzim edilmesi istenilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
16/10/2020 tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: Davacının huzurdaki davada cari (açık) hesap alacağını talep ettiği, davacı defter kayıtlarına göre taraflar arasında cari hesap ilişkisinin olduğu, davacı defterlerine göre, davacının açık hesap çerçevesinde 2015 yılından 2016 yılına 8.957,35 TL alacağının devir ettiği, davalı defterlerinde ise böyle bir devrin olmadığı, davacı …A.Ş. ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalı defterlerinin kapanış tasdiki olduğuna dair bir değerlendirmenin talimat raporunda yer almadığı, takdir Mahkemeye ait olmak üzere ; davacının 2015 yılından 2016 yılına devir eden 8.957,35 TL alacağının olduğu kabul edilecekse; davacının toplamı 31.807,66 TL olan 28 adet e-fatura banka masraf dekontu nedeniyle davalının borçlu olduğu, karşılığında davalı tarafça 32.675,04 TL ödendiği, bu durumda davacının takip ve dava tarihleri itibariyle 8.089,97 TL alacaklı olacağı, aksi durumda davacının takip ve dava tarihleri itibariyle bir alacağının olmayacağı, davacının icra takibinde 8.090,01 TL, huzurdaki davada ise 8.089,97 TL talep ettiği, davacının hukuki nitelikteki inkar tazminatı talebindeki takdirin mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Gerede Asliye Hukuk Mahkemesine yeniden talimat yazılarak Mahkememizce alınan rapor irdelenerek, Vergi Dairesinden gelen müzekkere cevapları da incelenerek dosyanın önceki mali müşavir bilirkişi…’a tevdii edilerek ek rapor tanzim edilmesi istenilmiş gelen bilirkişi ek raporu dosyamız arasına alınmıştır.
04/01/2022 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle; davalı… Otom. Nak. Pet. Tur. İnş. San. ve Tic. A.Ş.nin 2016 ve 2017 yılına ait defterlerinin açılış tasdiklerinin yapıldığı fakat kapanış tasdiklerinin yapılmamış olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir.
2004 sayılı İİK 67. Maddesinde; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği, bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlunun; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği hüküm altına alınmıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri müddeasını ispata mecburdur. Bu hüküm,“bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
İspat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddesine göre;
“(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
6100 sayılı HMK’nın 222.maddesi gereğince usulüne uygun olarak tutulan ticari defter kayıtları sahibi lehine delil teşkil edebileceği gibi, aleyhine de delil teşkil edebilir. Buna göre davacı yan kendi iddiasını ispatlamak için kendi ticari defterlerine dayanmış olmasına rağmen, ticari defterlerindeki kayıtlar kendisi aleyhine delil oluşturacak nitelikte olabilir.
Faturanın, onu teslim alan muhatabı borç altına sokabilmesi için her şeyden evvel borç doğurucu bir hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeni ile düzenlenmiş olması gerekir ve öncelikle taraflar arasında böyle bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının gözönünde tutulması zorunludur.
Davalının yetki itirazı TBK’ nın 89. Maddesi uyarınca reddedilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı, davalı ile hizmet sözleşmesine ilişkin alacaklarının tahsili için başlattığı icra takibine davalının yaptığı itirazının iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı borçlunun takip dosyasında yetkiye, borca ve ferilerine yönelik itirazda bulunduğu görülmüştür. Somut olayımızda bedeli 30.698,66 TL olan 25 faturanın her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca 21/12/2016 tarihli 99,99 TL bedel, 14/04/2017 tarihli 2 adet e-fatura ve 14/04/2017 tarihli 250,01 TL tutarındaki senet protesto bedelinin davalı defterlerinde kayıtlı bulunduğu ve kayıtlı bulunan toplam bedelin 31.807,66 TL olduğu, davacı defterlerine göre toplamda 32.675,04 TL ödemenin kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki e-fatura bedellerinin peşin bedelle ödenmediği, açık hesap şeklinde ve banka sistemi üzerinden ödeme yapıldığı, davalı kayıtlarında bulunmayan 3 adet e-faturanın davalıya tebliğ edilmiş olduğu, davaya ve takibe dayanak faturadaki hizmetin ifa edildiği taraf defterleri, vergi dairelerinden gelen müzekkere cevapları ile fatura içeriğinden görüldüğünden tarafların arasındaki hukuki ilişkinin varlığı ve bakiye bedel talep edilen hizmetin ifa edildiği, davacı tarafından ispat edilmiştir. Ödemeye yönelik ispat külfeti kendisinde olan davalı/borçlu bakiye borcun ödendiğine dair belge ibraz etmemiştir. Sunulan bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatiyle söz konusu raporlar hükme esas alınmıştır. Davacı tarafından faturaya dayalı başlatılan takipte, faturaya konu bakiye 8.089,97 TL bedelin davalı tarafından ödenmediği anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalının Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2018/6022 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 8.089,97 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, davalı tarafça yapılan itirazın haksız ve alacak miktarının likid olduğu anlaşılmakla davacının tazminat talebinin yerinde olduğu görülerek hükmedilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davalının Ankara 16.İcra Müdürlüğünün 2018/6022 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 8.089,97 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Hükmolunan 8.089,97 TL’nın %20’si olan 1.617,99 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 552,63-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 97,71-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 454,92-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 97,71-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.150,00-TL Bilirkişi ücreti, 787,60-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.071,21TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
8-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı/vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza