Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/963 E. 2022/431 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/963 Esas – 2022/431
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2018/963 Esas
KARAR NO : 2022/431

HAKİM :…

DAVACI :…
DAVALILAR : …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 25/02/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı İdare ile davalılar arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca Seyitömer işletmesindeki santralin sahasında davalılara ihale ile iş verildiğini, davalılar işçilerinden… ÖRNEK’in iş sözleşmesinin haksız olarak feshi nedeniyle, … 1. İş Mahkemesinde açtığı dava sonunda verilen 2015/236 Esas, 2015/757 Karar sayılı karar ile işçilik tazminat ve alacaklarının davacı idareden tahsiline karar verildiği, Mahkeme kararının 22. Hukuk Dairesinin 2015/33024 Esas, 2017/29393 Karar sayılı ve 19.12.2017 tarihli kararı ile onandığı, Mahkeme kararının Tavşanlı İcra Müdürlüğünün 2018/90 sayılı dosyası ile takibe konulması üzerine icra dosyasına ödeme yapıldığı belirtilerek 12.025,59-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketlerden tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.

Davalı … Akar. İnş. Hay. Ür. Nak. Gıda Day. Tük. Zir. Ve Orm. Ür. Mad. Tem. Taş. Taah. İht. İhr. Tic. Ve San. Ltd. Şti. cevap dilekçesinde özetle; Ramazan ÖRNEK’in davalı şirketin çalışanı olmadığı, davacı şirkete ait Kırşehir Hirfanlı HES Santrali İşletme Müdürlüğünün ihale yolu ile 01.03.2005-28.02.2006 tarihleri arasında 1 yıl süre ile davalı şirket tarafından alındığı ancak ihalenin yapılmadığı, ihale yapılmadan işin süresinin 8 ay 15 gün daha uzatıldığı, Ramazan ÖRNEK’in 01.03.2005-15.11.2006 tarihler arasında asıl işveren davacı şirkete ait iş kapsamında çalıştığını, Ramazan ÖRNEK’e tüm hakları ödenerek kendisinden 08.09.2006 tarihli ibranamenin alındığını, davacı genel müdürlüğün asıl işveren olarak işçilerin tüm alacaklarından sorumlu olduğu, davalı şirketin denetim ve yönetim hakkının bulunmadığından işçilik tazminat ve alacaklından sorumlu tutulmasının kanuna aykırı olduğu, idare ile imzalanan sözleşme eki idari şartnamede teklif fiyata dahil giderler arasında kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin vs. için herhangi bir kalem belirlenmediği, cevap dilekçesi eki kararlarda da asıl işverenin muvazaalı şekilde işçi çalıştırdığı gerekçelerine yer verildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Hisar Ticaret Ltd. Şti. cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığı, işçilik alacak davası davacısının… ÖRNEK’ın bir dönem şirketleri nezdinde çalıştığı, davacı genel müdürlük ile davalı şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, davalı şirketin kendi insiyatifi ile bir işçiyi işten çıkarmasının mümkün olmadığını, işten çıkarma işleminin davacı genel müdürlük tarafından gerçekleştirildiğini, muvazaa iddiası kabul edilmediği takdirde, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin işyeri devri kurallarına göre çözümlenmesi gerektiğini, davalı şirketin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren 2 yıl süreyle sınırlı olduğu, davalı şirket işçinin kıdem tazminatından sorumlu olacaksa bile sadece kendi dönemi ile sınırlı sorumlu olması gerektiği, feshe bağlı ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağından son işverenin sorumlu olması gerektiği, davalı şirket temerrüde düşürülmediğinden ödeme tarihinden itibaren faiz talebinin yerinde olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet alımına dair sözleşme uyarınca dava dışı işçiye yapılan işçilik alacağına ilişkin ödemenin davalı şirketlerden rücuen tazmini istemine ilişkindir.

Davalılar … … Ltd. Şti., … … .. Ltd. Şti.’ne karşı açılan davanın işbu davadan tefrik edilmesine karar verilmiştir.
SGK’ya, … İş Mahkemesi’ne ve Tavşanlı İcra Müdürlüğü’ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği, cevabi yazıların dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Dosyanın iş ve sosyal güvenlik hukuku konusunda uzman bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktaları ile sınırlı olmak üzere var ise davacı alacağının tespitinin istenilmesine karar verilmiştir.
09/08/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davalı şirketler ile davacı Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğü arasında imzalanan sözleşmeler dosya içerisinde mevcut olmadığından, davalı şirketlerin sorumluluğu yönünden değerlendirme yapılamadığı, davalı şirketlerin dava dışı işçi için yapılan ödemeden ihale dönemleri ile sınırlı olarak sorumlu olacaklarının kabulü halinde, davalı şirketlerin sorumlu olacağı miktarların tabloda gösterildiği gibi olabileceği,
S.
İŞVEREN
KIDEM TAZMİNATI VE FERİLERİNDEN SORUMLU OLDUĞU MİKTAR (12.025,59-TL)
1
… Elektrik Üretim Dağ. A.Ş.

1.127,71
2
… Elektrik Üretim Dağ. A.Ş.

1.261,72
4
Hisar İnş. Ltd. Şti.
2.575,74
5
… Gıda San. Tic. Ltd. Şti.
1.353,25
6
… Özel Sağlık Hizm. Ltd. Şti.

42,49
7

1.513,41
9
Hisar İnş. Ltd. Şti.
1.611,48
10
… …
1.176,74 / 116,88
11
Hisar İnş. Ltd. Şti.
1.255,18

TOPLAM
12.025,59-TL
Davalı … Ltd. Şti. Tarafından dava dışı işçi için 527,81-TL ödeme yapıldığının kabul edilmesi halinde bakiye sorumlu olduğu miktarın 116,88-TL olarak hesaplandığı, 12.025,59-TL’nin ödeme tarihi olan 27.02.2018 tarihinde ödendiği, dava açılmadan önce davalı şirketlerin temerrüde düşürüldüğüne dair belgenin dosyada mevcut olmadığı yönündeki tespit ve değerlendirmeleri içeren raporu sunarak görüşlerini bildirmişlerdir.
11.09.2014 gün ve 29116 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan 6552 sayılı Kanun’un 8.maddesi ile bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatını düzenleyen 4857 sayılı İş Kanunu’nun 112.maddesinde; “…4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatları;
a) Alt işverenlerinin değişip değişmediğine bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen toplam çalışma süreleri esas alınarak tespit olunur. Bunlardan son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında farklı kamu kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından, işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenir…” şeklinde düzenleme yapılmıştır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6. maddesinde, “Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.” hükmü bulunmaktadır. Dava konusu olayda da davacı ile davalı arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi mevcut olup, davacı asıl işveren, alt işverenlerin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak İş Kanunu’ndan kaynaklanan yükümlülükler nedeniyle, alt işverenlerle birlikte müteselsilen sorumludur. Burada kanundan kaynaklanan bir teselsül hali söz konusu olup, asıl ve alt işverenler, dava dışı işçiye karşı müteselsilen sorumludurlar. Asıl ve alt işveren arasındaki ilişkide Borçlar Kanunu ve sözleşme hukuku esas alınacağından, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir.

Alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular, kendi aralarındaki iç ilişkide, bu husustaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda bir anlaşma yapabilirler. Nitekim 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 167.maddesinde düzenlenen, “Aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar. Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme hakkı vardır.” şeklindeki hükümde de, müteselsil borçlulardan her birinin alacaklıya yapılan ifadan birbirlerine karşı genel olarak eşit paylarla sorumlu oldukları, ancak bunun aksinin kararlaştırılabileceği de açıkça belirtilmiştir. Somut olayda, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve eklerinde sorumluluğun yükleniciye ait olduğuna ilişkin açık hüküm bulunmaktadır.
YARGITAY 23. Hukuk Dairesi’nin 2019/1781 Esas, 2020/2747 Karar sayılı ilamı; “İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.” şeklindedir.
Taraflar tacir olduğundan davalının görev itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi çerçevesinde on yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından dava açılmış olduğundan davalı tarafın zamanaşımı itirazına itibar edilmemiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi çerçevesinde TBK’nın 89. Maddesi uyarınca davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının hizmet alım işi için davalılar ile sözleşme imzaladığı, dava dışı işçinin hizmet alımına ilişkin davalı şirketler nezdinde belirli bir dönem içinde çalıştığı görülmüştür. Alınan bilirkişi kök raporu ve ek raporu denetime elverişli, usul ve yasaya uygun olduğundan hükme esas alınmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraflar arasında akdedilen sözleşmede işçilik ödemesi bakımından alt işverenin sorumluluğu konusunda açık hüküm bulunduğu, davalıların işçinin çalıştığı dönemler sınırlı olmak üzere tam sorumluluğunun bulunduğu, yargılama giderleri ve diğer feriler yönünden sorumluluklarının bulunduğu, davalılar … ve … …. Ltd. Şti.aynı döneme ilişin işçilik alacağından müteselsil sorumlu olacağı, davalı … …. Ltd. Şti.’nin kısmen ödeme yaptığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, asıl alacağa ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
2-116,88-TL’nin 27/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …… Limited Şirketi’nden
3-2.389,43-TL’nin 27/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …… A.Ş.’den,
4-5.442,40-TL’nin 27/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı Hisar… Limited Şirketi’nden,
5-1.310,76-TL’nin 27/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …… Limited Şirketi’nden,
6-42,49-TL’nin 27/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …… Limited Şirketi ve …… Limited Şirketi’nden müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
8-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 635,42-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 205,37-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 430,05-TL harcın; 5,40-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 110,47-TL’sinin …… A.Ş.’den, 251,61-TL’sinin Hisar… Limited Şirketi’den, 60,60-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 1,96-TL’sinin …… Limited Şirketi ve …… Limited Şirketi’den, alınarak hazineye irad kaydına.
9-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 205,37-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 241,27TL harcın ; 3,03-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 61,98-TL’sinin …… A.Ş.’den, 141,16-TL’sinin Hisar… Limited Şirketi’den, 34,00-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 1,10-TL’sinin …… Limited Şirketi ve …… Limited Şirketi’den, alınarak hazineye irad kaydına.
10-Davacı tarafından yapılan; 1.200,00-TL Bilirkişi ücreti, 696,25-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.896,25-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.466,78-TL lik kısmının 18,43-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 376,78-TL’sinin …… A.Ş.’den, 858,19-TL’sinin Hisar… Limited Şirketi’den, 206,69-TL’sinin …… Limited Şirketi’den, 6,70-TL’sinin …… Limited Şirketi ve …… Limited Şirketi’den, alınarak davacıya verilmesine,
11- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar/vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza