Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/621 E. 2022/749 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/621 Esas – 2022/749
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2018/621 Esas
KARAR NO : 2022/749

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :…
DAVALI :…
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/09/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 02.10.2010 tarihinde müvekkili…’in, yönetimindeki … plakalı motosiklet ile seyir halinde iken, plakası belirlenemeyen bir kamyonetin önüne çıkması sebebiyle kamyonete çarpıp dengesini kaybederek, karşı şeritten gelen İlhan Gedayiğit idaresindeki 31 UU 644 plakalı motosiklete çarpması sonucu meydana gelen kazada ağır şekilde yaralandığını, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde tedavi gördüğünü, ameliyatlar geçirdiğini, kalıcı sakatlık meydana geldiğinin alınan raporlara tespit edildiğini, davalı Güvence Hesabının sigortası bulunmayan 31 UU 644 plakalı motosiklet ile plakası belirlenemeyen aracın neden olduğu zararlardan, 2010 yılı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi teminat limiti dahilinde sorumlu bulunduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonunun kararı üzerine % 15 maluliyet oranına göre Güvence Hesabı tarafından müvekkiline 08.05.2017 tarihinde 39.950,00 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin maluliyet oranının daha fazla olduğunu, maluliyetinde artış meydana geldiğini, bu sebeple bakiye tazminat alacağının ödenmesi talebiyle davalı Güvence Hesabına yeniden başvuru yapıldığını, ancak bu talebin daha önce ödeme yapıldığı gerekçesiyle reddedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla bakiye 1.000,00 TL geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatının ilk temerrüt tarihi olan 22.09.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalından tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Güvence Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dayandığı ve dosyaya giren tüm delil ve belge örneklerinin kendilerine tebliğinin gerektiğini, davanın 31 UU 644 plakalı aracın işleteni/sürücüsü konumunda olan İlhan Gedayiğit’e ihbarını talep ettiklerini, Güvence Hesabı Yönetmeliğinin 15. maddesi uyarınca davacıya yapılan ödeme ile borçtan ve yükümlülükten kurtulduklarını, davacı tarafından davadan önce ikame edilen, Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde görülen dosyada belirlenen ve davacının ıslah tutarı olan 39,950,00 TL tazminatın Ankara 2. İcra Müdürlüğünün 2017/8342 E sayılı dosyasına tüm ferileri ve yargılama giderleri ile birlikte ödendiğini ve dosyanın kapatıldığını, kararın kesinleştiğini, kabul anlamına gelmemek üzere müvekkili kurumun 31 UU 644 plakalı aracın kusur oranı ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi nezdinde kusur incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, maluliyet oranı ve kaza ile illiyetinin de Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi ile Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Bölümünden alınacak raporla tespitinin gerektiğini, davacının kask ve koruyucu elbise giymemesinin zararı artırdığını, bu sebeple hesaplanacak tazminattan müterafik kusur indirimi yapılmasını talep ettiklerini, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilebileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 02/10/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalıdan bakiye sürekli işgöremezlik, geçici işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya HMK’nın 150. Maddesi uyarınca 1106/2019 tarihinde işlemden kaldırılmış, davacı vekilinin yenileme talebi üzerine yeniden işleme konulmuştur.
Davacı vekili 02/10/2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, davanın müddeabih yönünden ıslah edilmesi ve davanın değerinin toplam 50.000-TL’ye çıkartılmasını talep etmiştir.
Dosyanın konusunda uzman kusur ve aktüer bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktaları ile sınırlı olmak üzere tespitinin yapılması istenilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
04/02/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: 02.10.2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu % 27,2 oranında malul olan ve % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilen davacı için Güvence Hesabı ödeme tarihi ile hesap tarihi verilerine göre ayrı ayrı tazminat hesabı yapılmış, Güvence Hesabı ödemesiyle zararının ödeme tarihinde karşılanmadığı tespit edilmiş, hesap tarihi itibariyle 208.919,09 TL bakiye işgücü kaybı yönünden maddi tazminat belirlenmiş olduğunu, kazaya sebep olan kamyonetin plakası ve sürücüsü tespit edilememiş olduğunu, davacı tarafından uğranılan maddi zararın tazmini için 07.09.2016 tarihinde davalı Güvence Hesabına başvuruda bulunulduğu, belirtilmiştir.
Mahkememizce alınan maluliyet raporunun dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşıldığından İstanbul ATK’ya yeniden müzekkere yazılarak dosya kapsamında bulunan maluliyet raporlarının düzenlenmesinden sonra davacının dava konusu 02/10/2010 tarihli kaza nedeniyle maluliyetinde artış olup olmadığı, “gelişen durum” var ise başladığı tarih ve bu gelişen durumun çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybına yönelik yönetmeliğe göre oranının ne kadar olduğuna ilişkin yeniden rapor tanzim edilmesinin istenilmesine, müzekkere ekine Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Adana Eğitim ve Araştırma Hastanesinin raporları ile ATK’dan mahkememizce daha önce alınmış bulunan raporun eklenmesine karar verilmiştir.
12 Ağustos 2020 tarihli ATK Raporunda Özetle; %27.2 (yüzdeyirmiyedinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği kanaatine varılmıştır.
İstanbul Adli Tıp 2. İhtisas Kurulu’na yeniden müzekkere yazılarak, Mahkememiz 25/05/2021 tarihli celse ara kararında dava konusu kazadan sonra “gelişen durum” sormadığı 17/04/2012 ve 06/02/2012 tarihli maluliyet raporlarından SONRA davacı maluliyetinde artış olup olmadığı ile ilgili gelişen durumun sorulduğu raporların düzenlenme tarihi itibariyle kazaya bağlı yaralanmanın/maluliyetin tamamlanıp tamamlanmadığı hususunun ve 2012 tarihli raporlardan sonra tamamlanmayan maluliyet var ise başladığı tarih ile bu gelişen maluliyetin çalışma gücü ve meslekte kazanma gücüne yönetmeliğe göre oranının ne kadar olduğuna ilişkin rapor tanzim edilmesi istenilmiş gelen rapor Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
13 Ağustos 2021 tarihli ATK Raporunda Özetle; İyileşme süresinin tamamlanmasından itibaren geçerli olan meslekte kazanma gücü kaybı oranı; 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 IV(1……….41)A %45×1/5=%9 Gr1 IV(9……….0)A %3 Gr1 XII(22Ga……….20)A %24 Balthazard formülüne göre:%32.9 olup E cetveline göre %27.2 (yüzdeyirmiyedinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği, özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, dolayısıyla Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 06/02/2012 tarihli raporu ile Kurulumuzun 17/07/2020 tarihli mütalaası arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği belirtilmiştir.
Kesin hüküm hususu 6100 sayılı HMK’nın 114/1-i maddesinde dava şartı olarak düzenlenmiş olup, aynı davanın daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması gerektiği belirtilmiş ve aynı yasanın 115. maddesi gereğince mahkemece dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacağı hükme bağlanmıştır.
YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2019/1154 Esas,2020/2405 Karar sayılı ilamı;”…Hakem Heyetinin ilgili kararı tarafları, konusu ve sebepleri aynı olduğundan işbu dosyada davacı ile davalı … Sigorta A.Ş arasında kesin hüküm teşkil ettiğinden destekten yoksun kalma davasının davalı… Sigorta A.Ş yönünden kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” şeklindedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının dava konusu kaza nedeniyle iş göremezlik tazminatı talep ettiği görülmüştür. Uyuşmazlık aynı kazaya ilişkin verilmiş kesin hüküm bulunup bulunmadığı, davacının artan maluliyeti olup olmadığı, varsa davacının artan maluliyetten kaynaklı zarar miktarı, davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığına ilişkindir. Dava konusu kazaya ilişkin Sigorta Tahkim Komisyonu 2016 E, 33494 karar sayılı ilamı ile 17/04/2012 tarihli rapor dikkate alınarak davacının % 15 maluliyet oranına göre 39.950 TL tazminata hükmedildiği ve kararın kesinleştiği, karara dayanak rapor sonrasında davacının kaza nedeniyle gelişen durumun olup olmadığı hususunda rapor tanzimin için ATK’ya yazılan müzekkere cevabında gelişen durumun olmadığı bildirildiği, anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-HMK 114/1-i maddesinde düzenlenen ” aynı davanın daha önce kesin hükme bağlanmış olması ” dava şartı bulunmadığından aynı yasanan 115/2 maddesi uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 126,20-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip…
e-imza

Hakim …
e-imza