Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1 E. 2022/730 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1 Esas – 2022/730
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2018/1 Esas
KARAR NO : 2022/730

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI ….
DAVALI …

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/12/2017
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.06.2017 günü müvekkilinin sevk ve idaresindeki 06 RLB 80 plakalı motosiklet ile seyir halinde iken karayolu üzerinde plakası ve modeli tespit edilemeyen bir aracın yol üzerinde bulunan kaplama lastik parçalarına çarparak motosikletinin direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve tek taraflı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin polis olarak görev yapmakta olup, davalıya yapılan başvuru neticesinde 20.09.2017 tarihinde cevabi yazı göndermişse de herhangi bir ödemede bulunulmadığını beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere; 25,00-TL. geçici iş göremezlik sebebiyle, 25,00-TL. meslekte kazanma gücü kaybı nedeniyle, 25,00-TL. hasta-bakım masrafları , olmak üzere toplam 75,00-TL. maddi tazminatın , kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluk çerçevesinde davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davaya konu kusur oranlarının tespitinin ATK vasıtası ile yapılması, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına ATK 3. İhtisas Dairesinden Özürlü Sağlık Raporu alınması gerektiğini, yapılacak hesaplamada 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları hükümlerinin dikkate alınmasını talep ettiklerini, müvekkili Kurumun dolaylı zararlardan ( geçici iş göremezlik, tedavi ve bakıcı gideri) kaynaklanan tazminat sorumluluğunun bulunmadığını, hesaplanan tazminat üzerinden müterafik kusur indirimine gidilmesi gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, Güvence Hesabının sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi talebinin haksız olup, ancak, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 23/06/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalıdan sürekli işgöremezlik, geçici işgöremezlik ve bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili 23/09/2022 Tarihli Islah Dilekçesinde Özetle; fazlaya dair talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla, dava dilekçesinde belirtilen 25 TL Sürekli İş göremezlik tazminatı alacaklarını 51.074,07 TL artırarak 51.099,07 TL ‘ye , 25 TL bakıcı gideri tazminatını 419,37 TL arttırarak 444,37 TL’ye çıkardıklarını, alacaklarına kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Araç sahibi Mehmet Kuzu’ya davanın ihbarına karar verilmiş; dava dilekçesi ve cevap dilekçesi tebliğ edilerek Uyap üzerinden kaydı yapılmıştır.
Dava dosyasındaki alacaklı … alacağın devrini… 7. Noterliği 23/01/2019 tarihli 01592 yevmiye numarası ile…’ya temlikname etmiştir.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak 23/06/2017 tarihi itibariyle 06 RLB 80 plakalı aracın Sigorta bilgileri hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş gelen müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Davacıya 23/06/2017 tarihli kaza nedeniyle ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı, bağlandı ise peşin sermaye değerinin ve rücuya tabi olup olmadığının bildirilmesi sorulan hususlar ile ilgili belge suretlerinin gönderilmesi için Ankara SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış gelen cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının kaza tarihi olan 23/06/2017 tarihinde ve halen ne işle iştigal ettiğinin, aylık kazancının ve ekonomik sosyal durumunun zabıtaca araştırılması için Yenimahalle İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış gelen cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır.
Şereflikoçhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/2273 no’lu soruşturma dosyasının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş gelen cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır. Soruşturma dosyası kapsamında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Şereflikoçhisar Devlet Hastanesi’ne, Özel Hatay Hastanesi’ne ve Özel İskenderun Gözde Tıp Merkezi’ne müzekkere yazılarak davacının 23/06/2017 tarihli kaza nedeniyle yapılan tedavisine ilişkin hasta evraklarının celbi sağlanmış gelen evraklar dosyamız arasına alınmıştır.
Dava konusu kaza nedeniyle var ise davacıda oluşan maluliyet tespiti için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’na müzekkere yazılmıştır.
10/01/2019 tarihli ATK Raporunda Özetle: 31951636116 T.C numaralı, …’nun 23/06/2017 tarihli yaralanması neticesinde; Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri esas alındığında özür oranının %5(yüzdebeş) olduğu, 6 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin bakıcı ihtiyacına yönelik tazminat talebi olduğu göz önünde bulundurularak 10/01/2019 tarihli maluliyet raporunda bakıcı ihtiyacı süresinin tespitinin yapılmadığı anlaşıldığından Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına yeniden müzekkere yazılarak dava konusu kaza nedeni ile davacının bakıcıya ihtiyaç duyduğu sürenin belirlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
11/02/2022 Tarihli ATK Raporunda Özetle; davacının 23/06/2017 tarihli yaralanması neticesinde; 1(bir) ay süresince başkasının yardımına ihtiyaç duyduğu kanaatine varılmıştır.
Trafik tespit tutanağında dava konusu kazada davacının kusurlu bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı ve varsa başka bir motorlu aracın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olup olmadığı, araç lastik parçasına davacının çarpması nedeniyle meydana gelen bir kazada bir başkaca motorlu aracın kusuruyla kazanın meydana geldiğinin kabul edilip edilemeyeceği ve yine davacıyla sair sebepleri nedeniyle üçüncü kişilerin kusur oranlarını belirler rapor alınması için Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na müzekkere yazılmasına karar verilmiştir.
27/09/2019 tarihli Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın raporunda özetle; Birinci Hale Göre; Sürücü …’nun %75(yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, 06 RLP 80 plakalı motosikletin önüne başka bir araca ait lastik parçaları çıkmasının %25(yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu, başkaca kişi kurum ve unsurlara atfedilecek atfı kabil kusur olmadığı ikinci hale göre; sürücü …’nun kusursuz olduğu, 06 RLP 80 plakalı motosikletin önüne başka bir araca ait lastik parçaları çıkmasının %100 (yüzde yüz) oranında etkili olduğu, başkaca kişi kurum ve unsurlara atfedilecek atfı kabil kusur olmadığı kanaatine varılmıştır.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Daire Başkanlığına müzekkere yazılarak davacının davaya konu kazada kusurunun bulunup bulunmadığı, kazaya başka bir aracın sebebiyet verip vermediği ile ilgili rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.
07/04/2021 tarihli Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın raporunda özetle; Sürücü …’nun % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, Motosikletin önüne başka bir araca ait lastik parçalarının çıkması, kazanın oluşu üzerine % 25 (yüzde yirmi beş) oranında etkili olduğu, başkaca kişi, kurum ve unsurlara atfedilecek atfı kabil kusur olmadığına kanaat getirilmiştir.
Dosyanın konusunda uzman aktüer bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktaları ile sınırlı olmak üzere varsa davacının alacağının tespitinin istenilmesine, karar verilmiştir.
24/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kaza tarihi itibarıyla, Hazine Müsteşarlığınca belirlenen 27.11.2013 tarih ve 28834 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan tarifeye göre sakatlanma halinde şahis başına azami teminat limitinin 330.000,00-TL olduğu, Davalı Güvence Hesabinin temerrüt tarihi konusundaki hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirine ait olduğu, davacı …’nun, trafik kazası sonucu uğradığı, ZMMS Genel Şartları ve Eki Düzenlemelere Göre Değerlendirme ve Hesaplamada; davacının memur olarak çalıştığı ve memur çalışanların hastalık sonucu istirahati nedeniyle raporlu oldukları sürede maaşlarından herhangi bir kesinti yapılmadığı ve çalışıyormuş gibi tam maaş ödemesi yapıldığı dikkate alınarak,davacının geçici iş göremezlik süresinde maddi kayba uğramadığı, sürekli iş göremezlik nedeni ile oluşan maddi zararının, davacının %75 nispetinde kusurlu olduğu kabulüne göre; 20.007,96-TL, davacının kusursuz olduğu kabulüne göre; 80.031,86-TL, bakıcı gideri; nedeni ile oluşan maddi zararının, davacının %75 nispetinde kusurlu olduğu kabulüne göre, 2.106,09-TL. davacının kusursuz olduğu kabulüne göre; 8.424,36-TL olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosyanın önceki aktüer bilirkişiye tevdii edilerek gelen raporlar doğrultusunda seçenekli olarak davacı alacağının tespitine yönelik rapor tanzim edilmesi istenilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alımıştır.
12/09/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davacının gerçekleşen kazada % 75 oranında kusuruna göre sürekli iş göremezlik tazminatının 51.099,07-TL,bakıcı gideri tazminatının 444,37-TL olduğu belirtilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/12483 Esas, 2019/5260 Karar sayılı ilamı; “6098 sayılı TBK 51. md; hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “Tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. md ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.Müterafik kusura ilişkin yasal düzenlemeler gereği, zarar görenin ortak kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılması kabul edilmiş olmakla birlikte; bu sebeple tazminattan indirim yapılabilmesi için, zarar görenin ortak kusurunun bulunması yeterli olmayıp, bu ortak kusurun doğan zarar ile uygun illiyet bağı içinde olması gerekir. Zarar gören için kusur teşkil edebilen durum, eğer zararın doğumu ya da artması bakımından hiçbir illiyet değeri taşımıyorsa, artık müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirim yapılması olasılığı kalmayacaktır.” şeklindedir. Davacının müterafık kusuru ispat edilemediğinden davalının müterafık kusur yönünden yapılan itirazına itibar edilmemiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasa’nın 88. maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı Kanunun 90. maddesine göre ise, maddi tazminatı biçim ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklara yönelik zorunlu bir sigorta türü olduğundan, zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacağına ilişkin düzenleme olup geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı bu madde kapsamında değerlendirilemeyecektir.
Davacının yaralanması ile sonuçlanan kaza 23/06/2017 tarihinde meydana gelmiş olup, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin ve aynı işlerin devredildiği Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin kabulüne göre, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre sürekli ve geçici iş göremezlik oranı ve süresinin belirlenmesi gerekli olup, kaza tarihinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü…. Yönetmelik hükümleri yürürlükte olduğu için, bu yönetmeliğe göre düzenlenen rapora göre hesaplama yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili, 23/06/2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında davacının kusurlu bulunmadığını ve kaza nedeniyle maluliyetinin oluştuğunu belirterek sürekli işgöremezlik, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatının tahsil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ nın raporunda; davacının dava konusu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle genel vücut çalışma gücünden %5 oranında kaybettiği, 6 ay iş göremezlik halinde kaldığı ve 1 ay boyunca başka birinin bakımına muhtaç olduğu tespit edilmiştir. Davacının talep edebileceği tazminat miktarını belirler rapor tanzimi için dosya ayrı ayrı kusur ve aktüer bilirkişilere tevdi edilmiştir. Bilirkişi raporunda emniyet şeridinde seyir halinde olan davacı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğu, memur olduğu için ve geçici iş göremezlik döneminde maaş almaya devam ettiğinden geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, alınan maluliyet raporuna göre yapılan hesaplamada 51.099,07 TL sürekli iş göremezlik ve 444,37 TL bakıcı gideri tazminatını talep edebileceği belirtilmiştir. Usul ve yasaya uygun, denetime elverişli bilirkişi raporları kısmen hükme esas alınmıştır. Dosyadaki mevcut bilirkişi raporları ve davacının talep artırım dilekçesi göz önünde bulundurularak, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, davadan önce davacı tedavisi devam ettiğinden davalının dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü ve davacı aracı ticari olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, 51.099,07 TL sürekli iş göremezlik ve 444,37 TL bakıcı gideri tazminatının 26.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 51.099,07 TL sürekli iş göremezlik ve 444,37 TL bakıcı gideri tazminatının 26.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.520,93-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 911,40-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.609,53-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 31,40-TL Başvuru Harcı, 31,40-TL Peşin/nisbi Harcı, 880,00-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 942,80TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 774,21-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, 1.541,00-TL ATK masrafı olmak üzere toplam 3.065,21-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 3.065,21-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre reddedilen kısım yönünden 25,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2022

Katip …
e-imza

Hakim ….
e-imza