Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/616 E. 2021/208 K. 01.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/616 Esas – 2021/208
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2017/616 Esas
KARAR NO : 2021/208

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 01/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 08.11.2016 tarihinde seyir halinde olan … yönetimindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunmakta iken davacının bulunduğu araca davalı …’ya ait … plakalı aracın çarptığını, bu kaza neticesinde davacının yaralandığını, … plakalı aracın davalı sigorta şirketine 4101600746979 numaralı poliçe ile sigortalanmış olduğunu diğer aracının sigortasız olduğunu, davalı … Sigorta AŞ. tarafından sigortalı olan … plakalı aracın davacıya verdiği maddi zarardan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, … plakalı araç maliki …’nın aracın davacıya verdiği maddi ve manevi zarardan sorumlu olduğunu, davalı …’nın maliki olduğu … plakalı araç sürücüsünün olay sırasında kendisine kırmızı ışık yanmakta iken kuralları ihlal ettiğini, kırmızı ışıkta geçerek dava konusu olaya sebebiyet verdiğini, … plakalı araç sürücüsünün dava konusu olayda tam kusurlu olduğunu davacının herhangi bir mütefarik kusurunun bulunmadığını, davalı şirketçe sigortalı olan aracın işletilmesinden davacının zarara uğradığını, aracın işletilmesinden doğan maddi zararlardan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, davacının ağır şekilde yaralandığını, tazminat talebine konu olaya İlişkin de davalı … hakkında … Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında sanık olarak yargılanmakta olduğunu beyanla 25.07.2017 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte limiti aşmamak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizleri ile tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 10/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 14.054,20 TL ye çıkarmıştır.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı vekilinin dava dilekçesinde 08.11.2016 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığının belirttiği … plakalı aracın 31.03.2016 başlangıç – 31.03.2017 bitiş tarihleri arasında geçerli olmak üzere 4101600746979 numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçe limitinin şahıs başına 310.000,00 TL olduğunu, davacının davalı sigorta şirketine ihbarı akabinde 4100609474/1 numaralı hasar dosyasının açıldığını ve konunun değerlendirildiğini, davalı sigorta şirketinin 2918 S. KTK’nun 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1. Maddesinden doğan kusur oranında poliçe limiti ile sınırlı sorumluluğu olduğunu, işletenin sorumluluğunun bulunmadığı hallerde sigorta şirketinin de herhangi bir sorumluluğu olmadığını, kaza tespit tutanağında görüldüğü üzere sigortalıları aracın yeşil ışıkta normal seyir halinde iken diğer davalı …’nın malik olduğu … plakalı aracın kırmızı ışıkta geçtiğini ve trafiği tehlikeye düşürdüğünü ve davaya konu kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğini, diğer davalının ise asli ve tam kusurlu olduğunu, sigortalılarının kusursuz olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin davacıya karşı hiçbir sorumluluğunun olmadığını beyanla haksız davanın reddini, temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Kaza tespit tutanağının diğer araç sürücüsü …’in beyanı ile düzenlendiğini, bu nedenle gerçeklikten uzak olduğunu, … Ceza Mahkemesinin … esas sayılı ceza dava dosyasında Ankara ATK Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığınca düzenlenen raporda kazanın oluşunun açıklığa kavuşturulmasının istenildiği, müvekkilinin kusurlu olduğunu kabul etmediklerini ve ceza yargılamasının bekletici mesele yapılmasını talep ile davanın reddini istemiştir.
Davanın konusu trafik kazasında oluşan yaralanmaya bağlı olarak geçici ve kalıcı iş göremezlik, bakıcı ihtiyacı ve tedavi gideri nedeni ile doğan zararın ZMMS poliçesi kapsamında giderilmesidir.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanmış, bu kapsamda maluliyet raporu, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, sigortalı araca ait ruhsat örneği, mali ve sosyal durum araştırması cevabı, SGK’nın geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına dair cevabı, dosyaya kazandırılmış ve mahkememizce atanan kusur, hesap ve doktor bilirkişisinden 25/02/2020 tarihli rapor ile doktor bilirkişiden 23/09/2020 tarihli ek rapor alınmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet vermesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı yasanın 88. Maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı kanunun 90. Maddesine göre maddi tazminatın biçim ve kapsam ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası, KTK gereğince yaptırılması zorunlu bir sigorta olup, sigorta ettiren poliçe ile işletenin hukuki sorumluluğunu belirli limitler içerisinde üstlenmektedir.
Dava konusu kaza olay yeri tespit tutanağına göre, davacının içinde yolcu olarak bulunduğu davalı sigorta şirketine sigortalı araç ile davalı …’nın kullandığı aracın çarpışması ve davacının yaralanması şeklinde gelişmiştir.
Kaza tespit tutanağında; sürücü …’in sevk ve idaresindeki sigortalı araç ile davalı sürücü …’nın sevk ve idaresindeki aracın kavşakta çarpışması ve davalı sürücünün olay yerini terk etmesi şeklinde kazanın gerçekleştiği belirlenmiştir.
… Ceza Mahkemesi yargılaması sırasında alınan Ankara ATK Başkanlığınca düzenlenen raporda hangi tarafın kırmızı ışıkta geçtiğinin belirlenmeyeceği, kırmızı ışıkta geçenin tam kusurlu sayılacağı görüşü bildirilmiştir.
… Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında 30/11/2020 tarihinde verilen kararda, hangi aracın kırmızı ışıkta geçtiğinin tespit edilemediğinden ve bu durumu aydınlatacak tarafsız tanık beyanı veya kamera kaydı bulunmadığından şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca davalı …’nın beraatine karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda; davalı sürücü …’nın kavşağa kırmızı ışıkta girdiği kabul edilerek kusurun tamamının davalıda olduğu tespit edilmiştir.
Davalı …’in dava dışı sürücü …’in eşi olması, başkaca tanık beyanı bulunmaması, ceza mahkemesinde yapılan yargılama, alınan ifadeler sonrasında kırmızı ışıkta geçen sürücünün belirlenememesi hep birlikte değerlendirildiğinde hangi aracın kavşağa kırmızı ışıkta girdiğinin mevcut deliller ile tespit edilemeyeceği mahkememizce de kabul edilmiş ve mahkememizce alınan bilirkişi raporundaki kusur değerlendirmesi bu nedenle itibar edilmeyerek yerleşik Yargıtay İçtihatları göz önünde bulundurulmak suretiyle iki araç sürücüsünün de %50 oranında kusuru olduğu sonucuna varılmıştır. Dava dilekçesinde müşterek ve müteselsilen sorumluluk üzerinden talepte bulunulduğundan ve birlikte gerçekleştirilen haksız fiil neticesinde zarara sebebiyet verenler zararın tamamından müteselsilen sorumlu olduklarından hüküm kurulurken tarafların kusur oranına göre paylaştırma yapılmamış ve tazminatın tamamından birlikte sorumluluğa gidilmiştir.
Yargılama sürecinde Ankara Üniversitesinden 22/10/2018 tarihli ve 25/09/2019 tarihli iki farklı yönetmelik kapsamında maluliyet raporları alınmış ve her iki raporda da davacının kalıcı maluliyeti olmadığı, 3 ay süre ile iş göremez halde kaldığı ve bu süre boyunca bakıma muhtaç olduğu tespiti yapılmış, mahkememizce de raporlara itibar edilmiştir.
Davacının asgari ücret üzerinde bir geliri olduğu ispat edilmediğinden tazminat hesabı asgari ücret esas alınarak yapılmış, davacı ev hanımı olduğu için AGİ siz net asgari ücret tazminat hesaplanırken esas alınmış, bakıcı gideri ise Yargıtay İçtihatları gözetilerek brüt asgari ücrete göre belirlenmiş ve neticede davacının geçici iş göremezlik nedeni ile 3.774,50 TL, bakıcı masrafı nedeniyle 5.279,70 TL tazminatına hak kazandığı kabul edilmiştir.
Davacının talepleri arasında ayrıca tedavi gideri talebi de bulunduğundan adli tıp uzmanı doktor bilirkişiden SGK tarafından karşılanmayan tedavi, yol ve refakatçi gideri hesabı yapılması istenmiş düzenlenen 23/09/2020 tarihli raporda detaylandırılan ve SGK tarafından ödenmeyen toplam tutarı 5.000,00 TL olan maddi zarardan davalılarca karşılanması gerektiği denetime elverişli bilirkişi raporu kapsamında mahkememizce kabul edilmiştir.
Dava dilekçesinde istenilen tazminat detaylandırılmadığından davacı vekilinden hangi nedenle ne kadar tazminat talep edildiğini açıklaması talep edilmiş, davacı vekili 06/06/2018 tarihli açıklama dilekçesi ve 10/10/2020 tarihli ıslah dilekçesinde taleplerini somutlaştırmıştır.
Islah ile talep edilen toplam tutar 14.054,20 TL olarak gösterilmiştir. Davacı vekili 06/06/2018 tarihli açıklama dilekçesinde kalıcı maluliyet nedeniyle 300,00 TL talep etmiş olduğundan ve davacının kalıcı maluliyeti bulunmadığı için bu yöndeki talebinin reddi gerektiğinden toplam talep 14.054,20 TL den 300,00 TL düşülerek kalan 13.754,20 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davadan önce sigorta şirketine 25/07/2017 tarihinde müracaat edildiğinden 8 iş günü ödeme süresi eklendiğinde sigorta şirketinin 03/08/2017 tarihinde, davalı sürücünün ise kaza tarihi olan 08/11/2016 tarihinde temerrüte düştüğü, kazaya karışan araçların hususi araç olması nedeniyle yasal faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Davanın KISMEN KABULÜNE,
13.754,20 TL nin davalı sigorta şirketi yönünden 03/08/2017 tarihinden, davalı … yönünden 08/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 939,55 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin ve ıslah ile alınan harcın mahsubu ile kalan 891,39 TL harcın davalılardan müteselsilen alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yapılan 84,16 TL harç giderinin davalılardan müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 274,70 TL dosya masrafı, tebligat ve posta gideri, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.074,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 2.030,45 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya, 300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara ödenmesine,
HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirlmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/03/2021