Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/487 E. 2022/170 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/487
KARAR NO : 2022/170

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

ASIL DAVA :
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : AV. ….
İHBAR OLUNAN/(LAR) : 1- … – …
2- … – …

DAVA : Haklı Sebeple Şirketin Feshi
DAVA TARİHİ : 18/07/2017

BİRLEŞEN ANKARA 1.ASLİYE TİCARET MAH. 2018/774 E. 2019/341 K. SAYILI DOSYASI:
DAVACI : … – …
DAVALI : … -….
VEKİLİ : AV. …….
DAVA : Şirket Hissesinin Kendisine Ait Olduğunun Tespiti
DAVA TARİHİ : 24/10/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1.Asıl davada davacı vekili iddiasında özetle; Müvekkili ile diğer ortak …’in davalı şirkette eşit oranda pay sahibi olduklarını, 2015 yılının 11’inci ayında şirket ortağı olan …’in devralmış olduğu hissenin bedelinin vadeli çeklerle ödenmesinin kararlaştırıldığını, ödemeler yapılana kadar müvekkilinin şirket yönetim kurulundan ayrılmadığını, bu süreçte şirketin resmi ve ticari faaliyetlerinde müvekkilinin herhangi bir müdahalesinin olmadığını, şirketin sevk ve idaresinin …’in oğlu … tarafından yürütüldüğünü, şirkete ait tüm belge ve kayıtlar ile varlıkların şirket ortağı … ile yönetim kurulu başkanı … tarafından başka bir adrese kaçırıldığını, müvekkilinin bu şekilde dolandırıldığını anladığını, adı geçen kişiler hakkında 01.11.2016 tarihinde suç duyurusunda bulunulduğunu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını, iki ortaklı olan şirkette müvekkili ile şirketin diğer ortağı arasındaki kişisel uyuşmazlıkların husumete dönüştüğünü, davalı şirketin sağlıklı bir şekilde ticari faaliyetine ve işlevine devam etme ihtimalinin kalmadığını, şirketin halen resmi adresinde faaliyet göstermediğini, nerede faaliyet gösterdiğinin bilinmediğini, davalı şirketin diğer ortağı …’in 20.11.2015 tarihli sözleşmeyle belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, şirketin diğer ortağı … ile …’in piyasadan aldıkları yüklü miktarlarda mallara karşılık muvazaalı şekilde fatura kestiklerini, bu şekilde davalı şirketin yüksek miktarda borçlandırıldığını, bu durumun takip dosyalarından da anlaşıldığını, şirketin defter ve kayıtlarının kaçırılmış olması nedeniyle 2012 yılı defter ve kayıtlarının vergi müfettişine sunulamadığını, adı geçen kişilerin davalı şirketi bilinçli olarak zarara uğrattıklarını, şirketin amacını gerçekleştirme ve kâr etme ihtimalinin kalmadığını, genel kurul ve yönetim kurulunun işlevini kaybettiğini, 2015 ve 2016 yıllarında genel kurul toplantısı düzenlenemediğini, şirketin haklı nedenlerle feshi şartlarının oluştuğunu beyan ederek, davalı şirketin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Asıl davada davalı vekili savunmasında özetle; Müvekkili şirketin resmi defter ve belgelerinin nerede ve kimde olduğunun bilinmediğini, bu hususun davacı … ve diğer paydaş … ile yönetim kurulu başkanı …’den sorulması gerektiğini, müvekkili şirketin ortakları arasında hukuki – ihtilaf oluştuğunu, şirket ortaklarının pek çok kez bir araya gelmelerine karşın anlaşmaya varamadıklarını, şirket içi sorunlar nedeniyle ortakların karşılıklı olarak birbirlerini şikayet ettiklerini, açılan soruşturmaların devam ettiğini, ortakların bir araya gelme ihtimallerinin bulunmadığını, şirket genel kurulunun 2 yıldır toplanamadığını, şirketin aşırı şekilde borçlandırıldığını, şirket aleyhinde icra takiplerine geçildiğini ve hacizler uygulandığını, yönetim ve denetim kurulunun çalışmadığını, müvekkili şirketin defter ve belgelerinin vergi müfettişine sunulamamış olması nedeniyle yönetim kurulu başkanı … hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

3.Asıl davada İhbar Olunan … beyanında özetle; Davalı şirketin iki ortağından birisi olduğunu, davalı şirket vekilinin Ankara … Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/658 esas sayılı dosyasında aynı zamanda …’un vekilliğini üstlendiğini, bu durumda şirket menfaatlerine uygun olarak davayı takip etmesinin mümkün olmadığını, davalı şirkette %50 oranında pay sahibi olduğunu, şirkette yönetici olan oğlu …’in yetki süresinin 21.11.2016 tarihinde sona erdiğini, hisse devrine ilişkin olarak davacı … ile akdettiği 20.11.2015 tarihli sözleşme gereğince hisselerin bedelini ödediğini, ödemeye karşın davacının hisse devrini gerçekleştirmediğini, ödemelerin tamamının Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş. Büsan Şubesi aracılığıyla yapıldığını, sözleşmeye aykırılığın ne şekilde gerçekleştiği konusunda davacı tarafından açıklama yapılmadığını, hisse devrine yanaşmayan davacının sahte belgelerle genel kurul yapıp şirketin yönetimini ele geçirmeye çalıştığını, bu nedenle davacı hakkında şikayette bulunduğunu, amacına ulaşamayan davacının bu kez de şirketin feshi istemiyle dava açtığını, vergi incelemesi için talep edilen 2012 yılı defter ve belgelerinin sel baskınında zayi olduğunun iddia edildiğini, gerçekte böyle bir sel baskını bulunmadığını, şirketin fiilen çalışmasının önlenmesine yönelik girişimlerin engellenmesi halinde davalı şirketin sağlıklı çalışmasının önünde herhangi bir engel kalmayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

4.Birleşen davada davacı iddiasında özetle; … Grup İletişim A.Ş.’deki hisselerin tamamının devir alınması konusunda davalı … ile 20.11.2015 tarihinde anlaşma yaptıklarını, şirketin eski ortaklarından Mehmet Akif Koç ile şirketin mevcut yönetim kurulu başkanı …’in tanık sıfatıyla sözleşmeyi imzaladıklarını, bu süreçte hisselerin % 50’lik kısmının resmi olarak devredildiğini, ödemeler tamamlanıncaya kadar şirketin %50’lik hissesinin davalı …’ta kalmasının kararlaştırıldığını, hisselerin tamamının devrine ve hisse bedeli ödemesinin çeklerle yapılmasına ilişkin olarak davalı … ile akdettiği 20.11.2015 tarihli sözleşme gereğince hisselerin bedelini ödediğini, ödemeye karşın davacının kalan % 50’lik hisse devrini gerçekleştirmediğini,
ödemelerin tamamının … Katılım Bankası A.Ş. Büsan Şubesi aracılığıyla yapıldığını, banka kredilerinin kapatılması taahhüt edilmesine karşın şirketin kredi borçlarının ödenmediğini, takip konusu kredi borçlarının tamamının hisse devrinden önce doğduğunu, hisse devrine yanaşmayan davalının sahte belgelerle genel kurul yapıp kendisini yönetim kurulu başkanı gösterdiğini, bu nedenle davalı … hakkında şikayette bulunduklarını, soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütüldüğünü, davalının usulsüz işlemleriyle şirketi faaliyet gösteremez hale getirdiğini beyan ederek, … Grup İletişim A.Ş.’nin devri gereken %50’lik hissesinin kendisine ait olduğunun tespitine, bunun mümkün olmaması halinde ise sözleşme gereği çekler aracılığı ile ödemiş olduğu hisse satış bedelinin davalıdan alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

5.Birleşen davadaki davalı vekili savunmasında özetle ; Müvekkili ile davacı …’in … Grup İletişim A.Ş.’de eşit oranda pay sahibi olduğunu, 2015 yılının 11’inci ayında şirket ortağı olan …’in devralmış olduğu hissenin bedelinin vadeli çeklerle ödenmesinin kararlaştırıldığını, ödemeler yapılana kadar müvekkilinin şirket yönetim kurulundan ayrılmadığını, bu süreçte şirketin resmi ve ticari faaliyetlerinde müvekkilinin herhangi bir müdahalesinin bulunmadığını, şirketin sevk ve idaresinin …’in oğlu … tarafından yürütüldüğünü, şirkete ait tüm belge ve kayıtlar ile varlıkların şirket ortağı … ile yönetim kurulu başkanı … tarafından başka bir adrese kaçırıldığını, müvekkilinin bu şekilde dolandırıldığını anladığını, adı geçen kişiler hakkında 01.11.2016 tarihinde suç duyurusunda bulunulduğunu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını, iki ortaklı olan şirkette müvekkili ile şirketin diğer ortağı arasındaki kişisel uyuşmazlıkların husumete dönüştüğünü, davalı şirketin sağlıklı bir şekilde ticari faaliyetine ve işlevine devam etmesi ihtimalinin kalmadığını, şirketin halen resmi adresinde faaliyet göstermediğini, nerede faaliyet gösterdiğinin bilinmediğini, bu nedenle şirketin feshi talepli dava açtıklarını, davacı …’in 20.11.2015 tarihli sözleşmeyle belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, …’in piyasadan aldıkları yüklü miktarlarda mallara karşılık muvazaalı şekilde fatura kestiklerini, bu şekilde davalı şirketin borçlandırıldığını, bu durumun takip dosyalarından da anlaşıldığını, şirketin defter ve kayıtlarının kaçırılmış olması nedeniyle 2012 yılı defter ve kayıtlarının vergi müfettişine sunulamadığını, adı geçen kişilerin davalı şirketi bilinçli olarak zarara uğrattıklarını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Birleşen dosya davalı vekili, dosyaya sunduğu 01/07/2020 tarihli dilekçe ile dava konusu şirket hisselerinin davacı …’e ait olduğunu beyanla, birleşen davayı kabul ettiklerini belirtmiştir.

6. Deliller: Tarafların dayandıkları tüm deliller, şirket kayıtları getirtilmiştir.

7.Tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Asıl dava, ortak olunan anonim şirketin haklı sebeple feshi, birleşen dava ise; davalı ortağa ait hissenin davacıya ait olduğunun tespiti, olmadığı taktirde şirket hissesinin devri için ödenen bedelin tahsili taleplidir.

Dosyaya sunulan beyanlar ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Asıl dava davacısı-birleşen dava davalısı … ile birleşen dosya davacısı …’in %50’şer oranında eşit hisseye sahip ortak oldukları, asıl davada davacı ortağın şirketin haklı sebeple feshini istediği, birleşen davada ise davacı ortağın terditli olarak öncelikle davalı ortağa ait hissenin kendisine ait olduğunun tespitini, olmadığı taktirde şirket hissesinin devri için ödenen bedelin davalıdan tahsilini istediği görülmüştür. Birleşen dosya davalı vekili, 01/07/2020 tarihli dilekçesi ile dava konusu şirket hisselerinin davacı …’e ait olduğunu beyanla, birleşen davayı kabul etmiştir. Buna göre birleşen dava yönünden, davalının davayı kabulü sebebi ile davanın kabulü ile dava dışı … Grup İletişim A.Ş.’de davalı …’a ait olan %50 hissenin davacı …’e ait olduğunun tespitine karar verilmiş, asıl dava yönünden ise, birleşen davada verilen bu karara istinaden, davacının, davayı açmaktaki hukuki yararını muhafaza etmemesi sebebi ile asıl davanın, HMK.’nin 114/1-h’de düzenlenen “davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması” dava şartı bulunmadığından, HMK 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Asıl davanın HMK 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
a) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının dava dosyasında peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile kalan 44,80 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
b)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c)Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı … Grup..A.Ş. yararına takdir edilen 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı … Grup…A.Ş.’ye ödenmesine,
2-Birleşen Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/774 Esas sayılı dosyasında davalının davayı kabul beyanı nazara alınarak açılan davanın KABULÜ ile,
a)Dava dışı … Grup İletişim A.Ş. De davalı …’a ait olan %50 hissenin davacı …’e ait olduğunun TESPİTİNE,
b) Karar kesinleştiğinde kararın tescil ve ilanı için Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
c)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL’nin, peşin alınan 8.268 TL harçtan mahsubu ile kalan 8.187,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısı …’e iadesine,
d)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL Başvuru Harcı, 35,90-TL Peşin Harcı olmak üzere toplam 71,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)Davacı tarafça yapılan 124 TL tebligat ve posta giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,

Dair, asıl dosya davacı vekili ve birleşen dosya davacısının yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)