Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/474 E. 2021/205 K. 01.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/474 Esas – 2021/205
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2017/474 Esas
KARAR NO : 2021/205
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 12/07/2017
KARAR TARİHİ : 01/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10.06.2016 tarihinde …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı greyderin yol yapım ve onarım çalışması sırasında davacının üzerinden geçmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanarak sakat kaldığını, meydana gelen kazada davacının hiçbir kusurunun bulunmadığını, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından T-66297308-0-0 numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davacının uğramış olduğu zararın tazmini için davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduklarını ancak davalı sigorta şirketinin, kazanın trafiğe kapalı alanda meydana gelmesi nedeniyle taleplerini reddettiğini, kazanın karayolunda meydana gelmesinin yeterli olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL geçici iş göremezlik, 500,00 TKL bakıcı gideri ve 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 14/01/2021 tarihli talep artırım dilekçesi ile geçici iş göremezlik talebini 1.875,11 TL ye, sürekli iş göremezlik talebini 279.326,31 TL ye, bakıcı gideri talebini 2.601,98 TL ye çıkarmıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davanın Karayolu teşkil eden bir yerde gerçekleşmediğini, dava şartı yerine getirilmeden dava açıldığını, … plakalı aracın davalı şirket nezdinde 05.02.2016-2017 vade tarihli T-66297308-0-0 numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davaya konu kaza nedeniyle ilgili poliçe kapsamında 14692849-1 numaralı hasar dosyasının oluşturulduğunu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, davacının temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davanın konusu trafik kazasında oluşan yaralanmaya bağlı olarak geçici ve kalıcı iş göremezlik zararının ve bakıcı giderinin ZMMS poliçesi kapsamında giderilmesidir.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanmış, bu kapsamda maluliyet raporu, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, sigortalı araca ait ruhsat örneği, mali ve sosyal durum araştırması cevabı, SGK’nın geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına dair cevabı, dosyaya kazandırılmış, mahkememizce atanan bilirkişi heyetinden 29/12/2020 tarihli kusur ve aktüer hesap raporu alınmış, ayrıca kazanın olduğu yer itibariyle Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden keşif yapılmak suretiyle kaza olan yerin Karayolu olup olmadığının tespiti istenilmiş ve bu yönde fen bilirkişisi raporu alınmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet vermesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı yasanın 88. Maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı kanunun 90. Maddesine göre maddi tazminatın biçim ve kapsam ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası, KTK gereğince yaptırılması zorunlu bir sigorta olup, sigorta ettiren poliçe ile işletenin hukuki sorumluluğunu belirli limitler içerisinde üstlenmektedir.
Kaza tespit tutanağında belirtildiği üzere söz konusu kaza; iki taraflı olarak trafiğe kapatılan sokağın içerisinde Develi Belediyesine ait greyderin çalışması esnasında tesfiye işlerinde çalışan davacının işini yaptığı sırada greyderin sağ ön tekerinin davacının üzerinden geçmesi neticesinde meydana gelmiştir, Oluşa göre; davacının, greyderin hareket alanına girmesi ve bu sırada dikkatsiz ve tedbirsiz davranması nedeniyle kusurlu olduğu, greyder sürücüsünün ise çalışma sırasında işe katılan işçilerin bulunduğunu bilmesine rağmen greyderin idaresine yeterli dikkat ve özeni göstermeden yapmış olması nedeniyle kusurlu olduğu mahkememizce atanan kusur bilirkişisi tarafından belirlenmiş olup, ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporunda da davacının tali kusurlu, sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu tespiti gözetildiğinde mahkememizce de kusur belirlemesine iştirak edilmiş, bilirkişiler tarafından Bilirkişilik Daire Başkanlığının yayımladığı standartlar nedeniyle kusur oranı verilmemiş ise de tarafların belirlenen kural ihlalleri kapsamında davacının %30 araç sürücüsünün ise %70 oranında kusurlu olduğu takdiri mahkememizce yapılmıştır.
Davalı taraf kazanın Karayolunda meydana gelmediğini bu nedenle reddi gerektiğini savunduğundan mahkememizce yazılan talimat gereği yerinde keşif yapılmak suretiyle fen bilirkişisinden rapor alınmış, kazanın meydana geldiği yolun mahalle arasında belediye tarafından açılan imar yolu olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca Develi Belediye Başkanlığına müzekkere yazılmış, alınan cevapta; 10/06/2016 tarihinde yapılan çalışmanın 7 metre enindeki yolda ve yine aynı mahalde 10 metre ilerideki yollarda yapıldığı belirtilip ilgili parseller mahkememize bildirilmiştir. İlgili parsel incelendiğinde kazanın meydana geldiği yerin belediye tarafından açılan imar yolu olduğu anlaşılmaktadır. Bir rizikodan doğan zararın poliçe kapsamında olabilmesi için Karayollarında veya Karayolu sayılan yerde gerçekleşmiş olması gerekir. KTK nın 2. Maddesine göre bu kanun Karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolları taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile erişme kontrolü kara yollarında ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolu bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinden kamu hizmeti gören araçların kara yolları araçlarına ayrılan kısımlarında da bu kanun hükümleri uygulanır düzenlenmesi bulunmaktadır. Yargıtay Kararları ile birlikte karayolları ile bağlantısı olmak şartıyla boş bir arazide, tarlada meydana gelen kazalarındka teminat kapsamına girdiği kabul edilmiş olup somut olayda kazanın meydana geldiği yerin Karayolu ile bağlantılı olduğu gözetildiğinde kazanın poliçe kapsamında yer aldığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Erciyes Üniversitesi Adli Tıp Ana bilim Dalı Başkanlığınca hazırlanan rapora göre davacının vücut çalışma gücünden %20 nispetinde kaybettiği, 6 ay süreyle iş göremezlik halde kaldığı, 2 ay bakıcıya ihtiyaç duyduğu tespit edilmiştir. Maluliyet raporu özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre düzenlenmemiştir.
Davacı vekili 08/02/2021 tarihli celse beyanında Anayasa Mahkemesinin iptal kararı nedeniyle maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine göre yeniden rapor alınması taleplerinin olmadığını bildirmiştir.
Davacının asgari gelir düzeyi üzerinde kazancı olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığından davacının yasal asgari ücret elde edeceği kabul edilmiştir.
Davacıya SGK tarafından rücuya esas 5.930,83 TL ödeme yapıldığı bildirildiğinden hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatından söz konusu tutar mahsup edilmiştir. Bilirkişi raporunda davacının mahkememizce kabul edilen %30 kusur oranı gözetilmeksizin hesap yapıldığından bilirkişinin hesapladığı 7.805,94 TL geçici iş göremezlik tazminatından davacının kusuruna denk gelen %30 indirime gidildiğinde geçici iş göremezlik tazminatının 5.467,16 TL olması gerektiği mahkememizce belirlenmiş ve SGK ca yapılan ödeme bu tutarın üzerinde olduğundan davacının geçici iş göremezlik tazminat talebi reddedilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarihli 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu 90. Maddesi 1. Cümlesinde yapılan iptaller ile tazminatın TBK ya göre yapılması gerektiği, genel şartların tazminat hesabına dair hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek PMF yaşam tablosu ve Progresif rant yöntemi esas alınarak yukarıdaki kabullere göre yapılan denetime elverişli aktüer bilirkişi hesabına itibar edilmiş, yine mahkememizce davacının %30 oranında kusurlu olduğu kabul edildiğinden bilirkişinin hesapladığı tutarlardan %30 oranında indirime gidildiğinde davacının 195.528,42 TL kalıcı maluliyet tazminatı 1.821,39 TL bakıcı gideri talep edebileceği kabul edilerek, sigorta şirketine müracaat tarihi olan 25/05/2017 tarihine 8 iş günü eklenmek suretiyle temerrütün 12/05/2017 tarihinde oluştuğu gözetilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuş, bilirkişi tarafından kusur oranı belirlenmediğinden ve kusur oranı mahkememizce tayin edilerek hesaplanan tazminat tutarlarından takdire dayalı indirim yapıldığından davacının reddedilen (geçici iş göremezlik tazminatı talebi haricinde) talepleri yönünden davalı lehine vekalet ücreti hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1.821,39 TL bakıcı gideri, 195.528,42 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 197.349,81 TL nin 02/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 13.480,90 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin ve ıslah ile alınan harcın mahsubu ile kalan 12,497,31 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.019,66 TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 304,10 TL dosya masrafı, tebligat ve posta gideri, 1.450,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.754,10 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 1.705,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 22.264,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirlmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/03/2021