Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/422 E. 2021/562 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2017/422 Esas
KARAR NO : 2021/562

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/06/2017
KARAR TARİHİ : 12/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, davalı şirketten kiralama hizmetlerinde kullanılmak üzere 15 adet sıfır km araç satın aldığını, bu araçlardan 4 tanesinin benzer şanzuman kaynaklı arızalar ile kısa zaman aralıklarında servis görmek zorunda kaldığını, farklı sürücüler tarafından kullanılan araçlarda benzer anzaların oluşmasının kullanıcı hatasına bağlı olamayacağını, bu gerekçelerle araçların tamirinin de yapılmadığını ve davacının araçları iade ederek bedellerinin tahsilinin talep edilmesinde zaruri hale geldiğini, davacı şirketin müşterilerini mağdur etmemek için arızaları ücreti mukabili tamir ettirdiğini ve araçlardaki arızaların kullanıcı kaynaklı olmadığı için ödenen bu servis ücretlerinin de ve davacı şirketin bu dönemlerde müşterilerine ikame bir araç tahsis etmesi sebebi ile uğramış olduğu zararın davalılardan tahsilinin gerektiğini, bu kapsamda dava dilekçesinde belirtilen 4 aracın iade edilerek, araç bedellerine ilişkin olmak üzere şimdilik 500 TL ile davacının araçları kullanamamasından kaynaklı zararı karşılığı şimdilik 500 TL olmak üzere toplam 1.000 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 28/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile değer kaybı eksikliği sebebiyle toplam 11.502,06 TL, ayıp nedeniyle uğranılan zarardan dolayı tazminat taleplerini toplam 15.708,99 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı … Otomotiv Ticaret ve Sanayi Anonim Şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Araçlarda meydana gelen arızaların garanti kapsamında kısa sürede giderildiğini ve araçtan beklenen faydayı düşürmediğini, araçların misliyle değişim şartlarının oluşmadığını ve tüketicinin yasa gereği seçimlik haklarından ücretsiz onarım hakkını kullandığını, davalı servisin kullanıcı hatasıyla meydana gelen arızalan fark edebildiğini ve bu arızaların onarım bedelini isteme hakkı doğduğunu, davacının müşterilerini ikame araç tahsis ettiği ile ilgili belgelerin dosyaya sunulmadığını, davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı üzerine yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı … … Otomotiv Pazarlama A.Ş. (… A.Ş.) vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu araçlardaki sorunun bu araçların kullanıcılarının yüksek topuklu ayakkabı giymesi nedeniyle debriyaj pedalına tam olarak basmamasından kaynaklandığını, üretimden kaynaklı bir sorun olmamakla birlikte iyi niyet çerçevesinde bu 4 araçtaki sorunun bir kereye mahsus olmak üzere giderildiğini, kullanıcı kaynaklı benzer sorunların tekrarlaması üzerine garanti kapsamında giderimin yapılmayacağımı bildirildiğini, davacının araçlarda ticari olarak fayda sağladığını ve ondan elde ettiği yararları ile birlikte satıcıya geri vermekle yükümlü olduğunu, davanın reddini, aksi kanaatte olunması durumunda ücretsiz onarım hakkının kullandırılmasını, bu talebin de kabul görmemesi durumunda bedel indirimine hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı üzerine yüklenmesini talep etmektedir.
Davanın konusu; davacının satıcı ….A.Ş.’den satın aldığı araçlar arasında yer alan 4 adet aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak bu araçların iadesi karşılığında bedel iadesinin sağlanması ve ayıba dayalı olarak meydana gelen araç mahrumiyetine dayalı zarar ile servis hizmeti için verilen bedelin iadesidir.
Yargılama sürecinde; tarafların göstermiş olduğu deliller toplanmış bu kapsamda tüm araçların servis kayıtları getirtilmiş, mahkememizce atanan bilirkişiden 04/02/2019 tarihli rapor, 29/07/2019 tarihli ek rapor ve 03/02/2020 tarihli ikinci ek rapor alınmıştır.
Davalılardan ….A.Ş.’nin satıcı … ……A.Ş.’nin ise ithalatçı firma olduğu tartışmasızdır.
Alınan bilirkişi raporunda araçların her birinin servis kayıtları incelenerek hangi tarihte hangi nedenle servise girdiği, serviste ne tür işlem yapıldığı ve karşılığında ne kadar servis ücreti tahsil edildiği tek tek belirlenmiş ayrıca arızanın üretime dayalı ayıptan kaynaklanıp kaynaklanmadığı tespit edilmiştir, yapılan tespite göre dava konusu araçların tamamının şanzumanının ayıplı olduğu, şanzuman arızasının kullanıma dayalı olarak oluşmadığı, araçların belirli bir süre kullanılması sonrası ortaya çıkar nitelikte olduğundan ayıbın gizli ayıp olduğu, ayıplar sebebiyle araçlarda değer kayıpları oluştuğu, servis işleminden araçların kaç gün serviste kaldığının belirlenmesi mümkün değilse de yapılan işlemler baz alındığında ortalama serviste kalacakları süreler belirlenmiş ve araçların niteliği göz önünde bulundurularak, aynı nitelikteki bir aracın kiralanması halinde günlük kira bedeli üzerinden araçtan mahrum kalınan dönem zararı belirlenmiştir.
Bilirkişi raporu ile araçların tamiri sonrasında sorunların giderildiği, ayıbın onarıldığı belirlenmiştir. TBK 227. Madde kapsamında alıcıya tanınan seçimlik haklardan, davacının ücretsiz onarımı tercih ettiği ve onarım gerçekleştiği için artık araçların satıcıya iadesi sureti ile bedellerini talep edemeyeceği, mahkememizin kabulünde olmak ile birlikte davacı vekili ıslah dilekçesinde, araçlardaki onarıma dayalı değer kaybı talep ettiğinden ve bu talep başlangıçta mevcut tercih edilen seçimlilik hakkın değişimi olduğu için, ıslah dilekçesi gözetilerek davacının talebinin onarıma dayalı değer kaybı ve onarım süresince araçlardan faydalanamamaktan kaynaklanan zararın giderilmesi ve ücretsiz onarım yapılması gerekirken tahsil edilen servis bedelinin iadesi olduğunun kabulü ile davaya devam edilmiştir.
Dava sürecinde aracın garanti belgesinin sunulması taraflardan talep edilmiş ancak taraflar garanti belgesini dosyaya kazandıramamıştır. Garanti belgesi yönetmeliğinin 5. Maddesine göre üretici ve ithalatçılar garanti belgesi düzenlemek zorundadırlar. Garanti belgesi sunulamamış olsa bile ithalatçı konumundaki davalı … … A.Ş.’nin garanti belgesi kapsamında sorumluluğu bu nedenle kabul edilmiştir.
Alınan bilirkişi raporuyla araçlarda gizli ayıbın var olduğu tespit edilmiştir. Satışın 2016 yılında gerçekleştiği ve garanti belgesi yönetmeliğine göre asgari iki yıl garanti süresi bulunan otomobillerin garanti süresi dolmadan ayıp nedeniyle servise götürüldüğü toplanan delillerden anlaşıldığından ve servise müracaatın aynı zamanda ayıp ihbarı olduğu ve zaman aşımı süresi içerisinde ayıptan kaynaklanan hakların kullanılması anlamına geldiği mahkememizce değerlendirildiğinden davacının hakkının zaman aşımı süresi dolmadan ve hak düşürücü süre tamamlanmadan öne sürdüğü mahkememizce kabul edilmiştir.

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2018/2890 Esas, 2020/39 Karar sayılı 23/01/2020 tarihli ilamında; “Azami tamir süresini aşan kısım için zarar hesabı yapılır” tespiti bulunmakla birlikte mahkememizce bu tespite katılınmamıştır. Zira araçlardaki arıza üretimden kaynaklı ayıp nedeniyle olup davacının herhangi bir kusuru söz konusu değildir. Garanti belgesi kapsamında zararın bir kısmı olan tamir bedelinin üstlenilmesi TBK 112 ve TBK 49. Maddeler gözetildiğinde zarar vereni sorumluluktan kurtarmayacaktır. Ücretsiz onarım hakkının garanti sözleşmesinde tanınmış olması ayıba dayalı olarak doğan diğer zarar kalemlerinin istenmesine engel olmamalıdır. Taraflar arasında garanti belgesi düzenlenmesiyle bir sorumsuzluk anlaşması yapıldığı söylenemeyecektir. Netice de mahkememizi kabulüne göre satıcı ve ithalatçı davalılar üretime dayalı ayıp nedeniyle ücret almaksızın ayıbı gidermekle mükellef olduğundan tahsil edilen servis bedelini davacıya iade etmeli ayrıca araçların serviste kaldığı süre boyunca davacının araçları kullanamamasından kaynaklı zararı gidermeli ve ayıp tamir edilmek ile birlikte tamire dayalı olarak araçların ikinci el piyasasında oluşan değer kayıplarını karşılamak zorunda olduklarından denetime elverişli ve mahkememiz ara kararlarına uygun olarak düzenlenen bilirkişi rapor ve ek raporları gözetilerek 11.502,06 TL değer kaybı ve 15.708,99 TL servis bedeli ile araç mahrumiyetine dayalı zarar toplamı 27.211,05 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Gerkeçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Davanın KABULÜNE,
11.502,06 TL değer kaybı ve 15.708,99 TL servis bedeli ile araç mahrumiyetine dayalı zarar toplamı 27.211,05 TL dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.858,79 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin ve ıslah ile alınan harcın mahsubu ile kalan 1.379,39 TL harcın davalılardan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yapılan 515,40 TL harç giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 415,50 TL dosya masrafı, tebligat ve posta gideri, 850,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.265,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 4.082,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/07/2021

Katip …

Hakim …

Bu belge 5070 sayılı yasa hükümlerine göre Elektronik olarak imzalanmıştır.