Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/401 E. 2021/646 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/401 Esas
KARAR NO : 2021/646

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –

VEKİLİ : Av. … ….
DAVALI : … –

VEKİLİ : Av. … –
DAVA TARİHİ : 05/06/2017

BİRLEŞEN ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2017/786 ESAS SAYILI DOSYASI

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : ….
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 20/11/2017
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili 05.06.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalıya ait benzin istasyonun arka tarafına inşa edilen binanın dış cephe yalıtımlı ve yalıtımsız doğrama sistemleri ile kompozit panel imalat ve montaj işi için, taraflarca 10.06.2015 tarihinde sözleşme imzalandığı, müvekkilinin sözleşme ile üstlendiği işi ifa ederek teslim ettiğini, sözleşme kapsamında toplam 822.862,67.-TL tutarında, ayrıca sözleşme dışı 35.119,90.-TL tutarında işin yapıldığı, buna karşın toplam 798.728,64.-TL’lık tahsilât yapıldığı, 68.253,88.-TL’lik bakiye ödemenin yapılmadığını, bu alacağın tahsili için görüşmeler yapılırken davalı tarafın, gerçeğe aykırı biçimde işin ifa edilmediği ve imalatın ayıplı yapıldığı iddiası ile ihtarname keşide ettiği, işin ayıplı olmadığı ve süresinde teslim edildiği, bu nedenle bakiye alacağın ödenmesi hususunda 24.04.2017 tarihinde davalıya ihtarname keşide edildiği, herhangi bir cevabi ihtarın bulunmadığı, açıklanan nedenler ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 100,00.-TL yapılan iş bedelinin temerrüt tarihi olan 28.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmektedir.
Birleşen Ankara … .ATM dosyasında davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle, müvekkili şirket ile davalı arasında Cephe Silikonları Kompozitlerin yapılması ve bazı konularında sözleşme imzalandığını, davalı tarafından bir kısım imalatların sözleşme koşullarına göre yapılmadığını, eksik ve ayıplı bırakıldığını, işin tesliminin halen yapılamadığını, işin tamamlanması yönünde Ankara … . Noterliğinden ihtarname keşide edildiğini, eksik ayıpların tespiti için Ankara … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/129 D.iş sayılı dosyasında tespit yaptırdığını, sözleşme hükümleri uyarınca işin zamanında teslim edilmemesinden kaynaklı 3.000,00 TL cezai şart ödeneceği kararlaştırıldığından sözleşmeden kaynaklı eksik ve ayıplı işler bedelinin ve cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalının sözleşme konusu iş ile ilgili eksik iş bedeli iddiası ile Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/401 Esas sayılı dava dosyasında dava açtığını bildirerek davaların birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA
Davalı/karşı davacı vekilinin 21.07.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı, aksıne alacağının bulunduğu, davacı şirketin, sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirmediği, davacının sözleşmede belirlenin bir kısım işleri eksik ve ayıplı olarak yaptığı, yine sözleşme ile belirlenen işi süresinde yapmadığı gibi bir kısım işleri ise hiç yapmadığı, karşı yana gönderilen 18.04.2017 tarihli noter ihtarıyla; eksik, ayıplı ve hatalı işlerin düzeltilmesinin istendiği, herhangi bir cevap verilmediği, sözkonusu hususlar ile ilgili olarak Ankara 6.Sulh Hukuk Mahkemesinden tespit talep edildiği, henüz raporun oluşturulmadığı, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Asıl davada dava, davacı tarafından eser sözleşmesi kapsamında bakiye bedelin ödenmediği iddiasına dayalı alacak, birleşen davada dava, eser sözleşmesi uyarınca ayıplı ve eksik işlerin bedeli ile cezai şart alacağı talebine ilişkindir.
Ankara …. ATM’nin 2017/786 esas sayılı dosyası dosyamız ile hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan 30/11/2017 tarihli karar ile Mahkememiz dosyası ile birleştirilmiştir.
Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/129 Değişik İş sayılı dosyasının gönderilmesi müzekkere yazılmış, gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde; …. … Ltd. Şti. Tarafından delil tespiti talebinde bulunmuş ve 03/10/2017 tarihli rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Mahallinde keşif yapılmak suretiyle rapor tanzim edilmek üzere dosya mali müşavir, nitelikli hesap uzmanı ve inşaat mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
26/06/2018 tarihli bilirkişi heyetinden alınan rapordan özetle, sözleşme kapsamı dâhilinde yapılmış olan işlerin toplam bedelinin tespiti için; sözleşmede yer alan birim fiyatlar ile hesaplanan metraj miktarlarının çarpılması, sözleşme kapsamı haricinde yapılmış olan işlerin toplam bedelinin tespiti için; işin yapıldığı yılın serbest piyasa birim fiyatları ile hesaplanan metraj miktarlarının çarpılması, suretiyle davacının talebinin sonuçlandırılması gerektiği, gerek sözleşme kapsamı dâhilinde gerekse de sözleşme kapsamı haricinde yapılmış olan birçok imalat gösterilmiş ise de çok sayıda imalat yapıldığından işbu keşifte; yapılan tüm işlerin miktar ve metraj değerlerinin tespit edilemediği, keza işi yapan davacı tarafından dosyaya; gerek taraflar arasında düzenlenen 10.06.2015 tarihli sözleşme kapsamı dâhilinde, gerekse de bu sözleşme kapsamı haricinde yapılan işlerin metraj hesaplarının sunulmadığı, bu nedenle de hesap yapılamadığını, davacı yanın; iddia konusu yapmış olduğu alacağına dair yukarıda belirtilen metraj ve hesapları dosyaya sunması halinde, dosyaya sunulacak bu metraj ve hesaplara şayet davalı tarafın herhangibir itirazı var ise bu itirazlarını dosyaya sunmasından sonra, davacının iddia ve talebini sonuçlandırabileceği şeklinde kanaat bildirmişlerdir.
25/06/2019 tarihli ek rapordan özetle, Esas davada; davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden talep edebileceği alacak tutarının toplam KDV dâhil 66.209,49 TL olarak hesaplandığı, birleşen davada; açık ayıplı işlerin makul süre zarfında yükleniciye ihbar edilmediğinin kabulü halinde davacının davalıdan bir alacağının bulunmadığı, aksi durumda davacı iş sahibinin davalı yükleniciden talep edebileceği alacak tutarının 31.583,74 TL, olduğu görüş ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
09/06/2021 tarihli bilirkişi 2. Ek raporundan özetle, esas davada; salt ölçülen imalata dair bedellerin dikkate alınması durumunda, davacı taşeronun davalı iş sahibinden herhangibir alacağının bulunmadığı, zira ölçülen imalatların toplam tutarının 786.679.552 TLolarak hesaplandığı, buna karşın taşerona ödenen toplam tutarın 789.728.602 TL olduğu, “Sair” hususlarında dikkate alınması halinde;davacı taşeronun davalı iş sahibinden talep edebileceği bakiye alacağının KDV dâhil 56.031,08 TL olduğu, birleşen davada; birleşen davaya ilişkin olarak 25.06.2019 tarihli 1 nci Ek Raporda belirtilen görüşte herhangi bir değişiklik olmadığı şeklinde kanaat bildirmişlerdir.
Davacı/karşı davalı vekilinin 23/09/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımızsaklı kalmak kaydıyla 66.209,49.-TL’nin temerrüt tarihi olan 28.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karşı davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Eksik iş sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek bulunmamaktadır. Eksik işler yönünden TBK’nın 474 ve 477. maddesindeki hükümler uygulanmaz.
Ayıp ise, imâl edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Davacının yukarıda belirtilen ilkeler kapsamında ayıp nedeniyle talepte bulunabilmesi için öncelikle TBK 474/1 maddesine göre eserin tesliminden sonra uygun süre içinde gözden geçirerek ayıp ihbarında bulunduğunu ispat etmesi gerekir, aksi takdirde TBK 477/2 maddesi gereğince eseri mevcut haliyle kabul etmiş sayılır.
Yargıtay … . Hukuk Dairesi’ni 2016/2669 Esas, 2017/2628 Karar sayılı ilamı; “…Öyleyse ayıbın açık ayıp olduğu anlaşılmakta olup, bu durumda ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı teslim tarihine göre saptanmalıdır. Teslim ve ayıp ihbarı tanık dahil her türlü delil ile kanıtlanabileceğinden” şeklindedir.
Borçlar Kanunu’nun 360. maddesi hükmü gereğince, eser iş sahibinin kullanamayacağı ve nesafet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı ölçüde kusurlu veya sözleşmeye önemli ölçüde aykırı olursa, iş sahibi, o işi kabulden kaçınabilir. Eserdeki kusur veya sözleşmeye aykırılık onu kabulden imtina edilecek derecede önemli değilse eser-iş sahibi, eserin değerindeki eksiklik oranında, ücreti indirebilir; eğer kusurların giderilmesi büyük harcamaları gerektirmiyorsa yükleniciyi onarıma zorlayabilir.
Yargıtay …. Hukuk Dairesi’ nin 2020/1047 Esas, 2020/2622 Karar sayılı ilamı; “…Eser sözleşmelerinde teslim, yüklenicinin tamamladığı eseri sözleşmeyi ifa etmek niyeti ile iş sahibinin fiili hakimiyetine geçirmesi olarak tanımlanmaktadır. Teslimi kanıtlama yükü somut olaydaki savunmaya göre taşeronlarda olmakla, bu teslimin nasıl kanıtlaması gerektiği davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Taşeronun (yüklenicinin) meydana getirdiği eseri teslim ettiği vakıasını, teslim, hukuki işlem değil, hukuki fiil olduğundan kural olarak her tür kanıtla bu arada tanıkla dahi ispat edebilir. Bu açıklamalar ışığında somut olayda taraflarca işin bırakılması ya da durdurulmasından sonra taraflarca delil tespiti yoluyla yapılan imalâtların seviyesi belirlenmediğinden, dairemizin yerleşik içtihat ve uygulamalarında eser sözleşmesinin varlığı halinde taşeronların (yüklenicinin) gerçekleşip, teslim ettiği işlerin, her türlü delille ve bu arada tanık beyanıyla ispatlanabileceklerdir.” şeklindedir.
TBK’nın 147/6. maddesine göre eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve 5 yıllık sürenin başlangıcı da eserin tesliminden sonra başladığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi çerçevesinde 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan davanın açıldığı anlaşıldığından davalı tarafın zamanaşımı itirazına itibar edilmemiştir.
Davalı vekili metrajların süresinde belirtilmediği ve ibraz edilmediğini iddianın genişletilmesine muvafakatının olmadığını belirtmiş ise de; ilgili bilgi ve belgelerin ibrazının dosya kapsamında gerekli olduğu bilirkişi kök raporunda da belirtilmiş olduğundan HMK 141 kapsamında değerlendirilemeyecek itiraza itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 10/06/2015 tarihinde imalat ve montaj işi için sözleşme akdedildiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Mahkememizce alınan bilirkişi kök raporu ve ek bilirkişi heyeti raporları, taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesinde; keşif esnasında dinlenen tanık ifadeleri ile işin 2015 yılının 10. ayında teslim edildiği ispat edildiği, işin süresinde yapıldığı anlaşıdığından davalı/birleşen dosya davacısının cezai şart talep edemeyeceği, yapılan iş kapsamında eksik iş bulunmadığı, ayıplı imalat söz konusu ise de; süresinde ihbar yapılmadığından birleşen dosyada ayıplı işlerin bedelinin de talep edilemeyeceği, sökülen imalatlar ile mahallinde ölçülmesi sehven unutulan tonoz imalat bedellerinin KDV’li toplam tutarı 59.080.18 TL olarak hesaplandığından, davacı/taşeronun yapmış olduğu işin toplam tutarı olan 845.759.70 TL’ den yapılan ödeme düşüldüğünde asıl davada davacı alacağının 56.031,08 TL olduğu ve asıl dava davalısı yönünden temerrüdün ihtarnamenin tebliğinden itibaren 3 gün eklemesiyle 29/04/2017 tarihinde gerçekleştiği anlaşıldığından asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ İLE 56.031,08 TL’nin 100 TL’sine 29.04.2017 tarihinden itibaren 55.931,08 TL’sine ıslah tarihi olan 23.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Asıl davada fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Birleşen Ankara … ATM’nin 2017/786 Esas, 2017/820 karar sayılı davanın REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.834,31-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.161,40-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.672,91-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 8.097,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan; 31,40-TL Başvuru Harcı, 31,40-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.130,00-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 1.192,80TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan; 221,80-TL Keşif Harcı, 1.785,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.006,80-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.701,32-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
Birleşen dava yönünden;
-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 27,90-TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip …

Hakim …

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR