Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/16 E. 2022/464 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/16 Esas
KARAR NO : 2022/464

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … – … …
3- … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … -…

DAVA İHBAR OLUNAN : … -…

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/01/2017
KARAR TARİHİ : 13/06/2022
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 15.06.2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili …’ın doğum yapmak amacı ile 28.06.2013 tarihinde Çankırı Devlet Hastanesine başvurduğunu, müvekkilinin 29.06.2013 günü doğuma alındığını, doğumu aynı hastaneye bağlı olarak çalışan doktor …’in yaptırdığını ve doğum sürecinde doktor hatası nedeni ile küçük …’ın oksijensiz kaldığını ve ağır engelli olarak dünyaya geldiğini, 21.07.2010 tarih, 27648 numaralı ve 30.07.2010 Yürürlük tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre serbest, kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan tabiplerin, diş tabiplerinin ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanların poliçe kapsamındaki mesleki faaliyetlerini ifa ederken mesleki faaliyeti nedeni ile vermiş olduğu zararların teminatını sağladığından davayı sigorta şirketine yönelttiklerini belirterek tabibin mesleki faaliyeti nedeniyle verdiği zararlara bağlı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın fiilin gerçekleşmesinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Sigortalı hekimin müvekkili şirket nezdinde 10.05.2016-10.05.2017 vadeli, 387005611 numaralı Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğunu, olay tarihi, sigortalının tazminat talebinden haberdar olma tarihi ve ihbar tarihi dikkate alınarak talebin teminatta olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, dava konusu olayda müvekkil sigortalısı hekimin kusurlu olduğu iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, hekimin sorumluluğunun doğabilmesi için gerçekleştirilen teşhis ve tedavi yöntemlerinde tıbbi standardın uygulanmamış olması gerektiğini, tıbbi standardın uygulandığı yerde hekimin müdahalesinin tıp biliminin gereklerine de uygun ise hekimin/hastanenin kusur veya sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davacı yanın tazminat taleplerinin dayanaksız ve fahiş olduğunu belirterek öncelikle Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi, aksi halde ilgili uzmanlık dalında üniversitelerde görev yapan öğretim görevlisi bilirkişilerin bulunduğu bir heyetten kusur durumunun tespiti için rapor alınmasını, davanın Dr. …’e ihbarını, mevcut olması halinde ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını, her halükarda davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER
-Sigorta Poliçe örneği
-Tedavi belgeleri
-İstanbul Adli Tıp Kurumu 7.İhtisas Kurulu ile 3.Üst Kurulu Raporları
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Dava ve cevap dilekçesi, İstanbul Adli Tıp Kurumu Raporları, tedavi belgeleri ile tüm dosya kapsamına göre;
Davacı vekilince, açılan dava ile; doğum sürecinde doktor hatası nedeni ile küçük …’ın oksijensiz kaldığı be bu nedenle Serebral Palsi hastası olarak ağır engelli olarak dünyaya geldiği belirtilmek suretiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 v.d maddelerinde Haksız fiil kurumu düzenlenmiş olup, TBK 49.maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür düzenlemesi yer almaktadır. Belirtilen tanım dikkate alındığında, kusur sorumluluğu olarak tanımlanan haksız fiil sorumluluğunun kurucu unsurlarının ise; fiil, zarar, illiyet bağı, kusur ve hukuka aykırılık olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre; Haksız bir eylemin tazminat sorumluluğu doğurabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucunda zarar doğması, zarar ile fiil arasında da illiyet bağı bulunması gereklidir. Bu anlamda dava dilekçesindeki nitelendirmede nazara alınarak öncelikle dava dışı doktorun eylemi ile davacı küçüğün hastalığı arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığının tespiti gerekmektedir.
Mahkememizce tüm tedavi belgeleri dosya içerisine kazandırılmak suretiyle İstanbul Adli Tıp Kurumu …İhtisas Kurulu ile 3.Üst Kurulundan rapor alınmış, anılan raporlarda özetle; dava dışı Dr. …’in acil sezeryan doğum yaptırması gerekmekte iken normal doğum şeklini tercih etmesinin ve gerçekleştirmesinin tıp biliminin genel kabul görmüş uygulamalarına uygun olmadığı anlaşılmakta ise de, bu hatalı uygulamanın bebekteki mevcut serebral palsi klinik tablosuna etkisinin hangi oranda olduğunun belirlemenin tıbben mümkün olmadığı gibi, erken dönemde bebekte mevcut asfiksiyi tespit edecek tıbbi bir yöntemin de bulunmadığı, serebral palsi hastalığının nedeninin de tam olarak bilinmediğinin belirtildiği anlaşılmakla, dava dışı Dr. …’in eylemi ile davacı küçüğün hastalığı arasında illiyet bağının varlığı kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın REDDİNE, .
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 80,70 TL red harcından davacı tarafından peşin yatırılan 31,40TL’nin mahsubu ile bakiye 49,30 davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı vekille temsil edilmiş olmakla AAÜT 13/2 gereğince belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır