Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/11 E. 2022/294 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/11 Esas – 2022/294
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/11
KARAR NO : 2022/294

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : ..
VEKİLLERİ : Av. … ..
Av. ..
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2017
KARAR TARİHİ : 21/04/2022
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 21/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1) Davacı vekili iddiasında: Müvekkili şirketin 13.07.2010 tarihinde davalı … Bölgelerindeki Pis Su ve Yağmur Suyu Hatları Yapım İşi”‘ne ilişkin, 21.255.250,87 TL toplam bedelli sözleşme imzalandığını, belirtilen işin sözleşmesinin akdedilmesi ve yer teslimini müteakip müvekkil şirket tarafından taahhüdün ifası doğrultusunda imalatlar yapılmaya başlandığını, sözleşme konusu işlerin yapılacağı yerlerin idare tarafından ihaleye çıkılmadan önce belirlendiğini ve mahal listesinin oluşturulduğunu, ancak ihale makamının kazı ruhsatı için İl Trafik Müdürlüğünden izin alınmasını mütcakip, bahse konu yerlerin yer tesliminin yapılmadığını, bahse konu yerlerdeki imalatların yapılabilmesi için … (Altyapı Koordinasyon Merkezi) Müdürlüğünce mahal listesinde belirtilen cadde ve sokaklarda kazı yapılabilmesi için gerekli ruhsat izinlerinin verilmesi gerektiğini, bahse konu izinlerin alınması yükümlülüğünün ise sözleşme gereği ihale makamı olan davalıda olduğunu, davalının bu konuya ilişkin izinleri müvekkil şirketin müteaddit kere taleplerine rağmen, her daim gecikmeli olarak aldığını veya almadığını, müvekkili şirkete çalışmaya yönelik yer teslimlerinin yapılmadığını, müvekkil şirketin yükümlülüğün dava konusu imalatlara ilişkin yapılacak kazılarda … Kurumuna davalı idare tarafından yapılmış olan başvurulara ilişkin ruhsat harcının yatırılması olduğunu, müvekkil şirketin… veya kendi adına …’ye başvuruda bulunmaya kazı izinlerini almaya hak ve yetkininin bulunmadığını, davalı…’nin, sözleşme konusu işin yapımını geciktirdiğini, davacının haklı süre uzatım taleplerini görmezden geldiğini ve mukavelenin ifasını güçleştirdiğini ve imkansız hale getirdiğini, mevzuata göre, davalının mukavelenin akdedildiği ve yer tesliminin yapıldığı esnada çalışma sahalarını ve işyeri teslimini eksiksiz bir şekilde yapmakla yükümlü olduğunu, ancak davalı İdarenin çalışılacak yerleri her daim müvekkil şirketin zararına, kar kaybına yönelik olmak suretiyle … başvurularını ve revize projelerinin tasdikindeki gecikmelerinden dolayı gecikmeli olarak teslim edildiğini, müvekkil şirketçe davalı İdareye müteaddit defa, … başvurularının gecikmesi, çalışma amaçlı yer tesliminin yapılmaması ve proje tadilatlarının onaylanması hususlarındaki gecikmelerden kaynaklanan Sözleşmenin 18. maddesinde düzenlenen “Süre Uzatımı verebilecek Haller ve Şartları” başlıklı maddesinin 2. Kısmında açıklanan “İdareden Kaynaklanan Nedenler” başlıklı düzenlemesine istinaden başvurularda bulunulmuş olmasına rağmen, taraflar arasındaki sözleşmenin haksız ve mesnetsiz gerekçelerle 07/11/2012 tarih ve 230 sayılı… Yönetim Kurulu kararıyla fesedildiğini, kararın 20.12.2012 tarihinde tebellüğ edildiğini, ilgili tebligatın yapılıp yapılmadığına ilişkin iadeli taahhütlü alındısının idarece teslim alınmasından önce, yani müvekkil şirketin bu hususta hukuki haklarını kullanabilmesinin önüne geçmek suretiyle 16.11.2012 tarihinde de teminat mektuplarının irat kaydedilmeye çalışılmasının haklı iddialarını ispatlar nitelikte olduğunu, davalının, mukaveleyi feshetme kararının tamamen hukuka, mevzuata ve sözleşmeye aykırı olduğunu, davalı idarenin, davacı müvekkilin dava konusu taleplerinin haklı olduğunu ispatlar nitelikte ikrarı olduğunu, …yönetim kurulu müvekkil şirketçe yapılan son başvuruya istinaden 11.06.2012 tarih ve 138 sayılı kararın alındığını, bu toplantı tutanağında “yüklenici firmanın 10.01.2012 tarih ve 1309 sayılı dilekçesi ile …’nin 07.12.2011 tarih ve 280 sayılı genel kurul kararına istinaden çalışmalarının durdurulduğundan süre uzatımı talep edilmektedir. yüklenici firma yer teslimi yapılabilen yerlerde çalışmalarını tamamlamış olup” denmek suretiyle 11.06.2012 tarihine kadar müvekkil şirketin kusuru, hatası, taahhüdüne aykırı herhangi bir davranışı bulunmaksızın davalı idarenin taahhüdüne binaen teslim edilebilmiş yerlerdeki imalatları eksiksiz ve kusursuz bir şekilde tamamladığını ve müvekkil şirketin sözleşmeye göre herhangi bir gecikmesinin veya taahhüdüne aykırı bir tutumunun bulunmadığının davalı idare yönetim kurulunca da ikrar edildiğini, buna rağmen gerekli süre uzatımının verilmediğini, Müvekkili şirkete süre uzatımı verilmemesi, hakedişlerin geç yapılması, ödenmemesi sebeplerinden dolayı, İdarenin sözleşmeye aykırı tutumuna karşılık 14.11.2012 tarihin de yeniden süre uzatımı talebinde bulunulduğunu, davalı İdare… tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, ayrıca herhangi bir tebligat dahi yapılmadan müvekkili şirketin taahhüdü altında bulunan işin feshedildiğini, 16.11.2012 tarihinde kesin teminat mektuplarının alındığı bankalara irat kaydetmek için başvurulduğunu, 1.276.000,00 TL kesin teminat mektubunun irat kaydedildiğini belirterek, sözleşmenin haksız surette feshedildiğinin tespitini, irat kaydedilen 1.276.000,00 TL’lik teminat mektubu bedelinin tahsil edildiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müvekkilin ihalelerden yasaklanmış olması ticari itibarının esaslı derecede zedelenmiş olması nedeniyle 100.000,00 TL manevi tazminatın da davalıdan tahsilini istemiştir.

2) Davalı vekili savunmasında özetle; Davacının teminat mektubunun paraya çevrilmesinden kaynaklı alacağının zamanaşımına uğradığını, Müvekkili İdarenin 2010 yılı yatırım programı dahilinde ihale etmiş olduğu “…Bölgelerindeki Pissu ve Yağmursuyu Hatları Yapım İşi”nin yüklenicisinin davacı şirket olduğunu, ilgili kurum ve kuruluşlardan gerekli çalışma izinlerinin alınması ile ilgili sözleşmede öngörülen Müvekkil İdare tarafından başvuruda bulunması yükümlülüğünün yerine getirildiğini, ancak bir çok defa İdarenin yapı denetim elemanlarınca yerinde yapılan denetimlerde “yüklenici firma tarafından çalışmalara başlanılmadığı, cadde ve sokaklarda çalışmaların yavaş ilerlediği, aralıklı olarak durduğu ve yarım bırakıldığı çalışmalar esnasında gerekli ve yeterli güvenlik önlemlerinin alınmadığı, altyapı tesislerine zarar verilerek çevre halkının sık sık mağdur edildiği, saha tertibine uyulmadığı ve görevlendirilen personelin isi başında bulunmadığı” hususlarının tespit edildiğini, bu hususların 06.06.2012 tarih ve 3692 sayılı yazı, 08.10.2012 tarih ve 70 sayılı yazı, 09.08.2012 tarihli tutanak 27.08.2012 tarihli tutanak, 17.10.2012 tarihli tutanak ve 13.08.2012 tarih ve 5645 sayılı …. Noterliği ihtarnamesi ile yüklenici firmaya bildirildiğini, yüklenici firmanın kendi hatası ve kusuruna bağlı olarak sözleşme ile belirlenen sorumluluklarını yerine getirmediğini, sözleşmenin “Ruhsat ve Harçlar” başlıklı 34.17. maddesine göre; İhale konusu işler için gerekli olan trafik müsaadeleri, Cumartesi, Pazar ve gece çalışma müsaadeleri ile ilgili olarak idarenin sadece ilgili kurumlarla gerekli yazışmaları yapmakla sorumlu olduğunu, bu yazışmaları takip ederek sonuçlandırma ve iş ile ilgili her türlü isim altında alınacak bedeller (zemin tahrip bedelleri hariç) davacı yükleniciye ait olduğunu, yüklenicinin işe fiilen başlamadan önce ilgili ruhsatları almak ve birer kopyasını kendinde tutarak asıllarını idareye vermek zorunda olduğunu, aksi halde işe başlatılmayacağının düzenlendiğini, sözleşmenin bu maddesine göre gerekli ruhsat izninin verilmesine ilişkin müvekkili idarenin Kanal Yatırım Dairesi Başkanlığı tarafından … Şube Müdürlüğüne yazılan yazıların cd ortamında dilekçe ekinde mevcut olduğunu, 06/11/2012 tarih ve 7686 sayılı Makam oluruna istinaden… Yönetim Kurulunun 07.11.2012 tarih ve 230 sayılı kararı ile dava konusu işlerin feshine ve teminat mektuplarının irat kaydedilmesine karar verildiğini, sözleşmenin feshedilmesinde idareye atfedilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, işe ait ihale şartnamesi ve sözleşme hükümleri uyarınca işin olması gereken seviyeye getirilememesi sebebiyle, davacının kendi ihmal ve kusurundan kaynaklanan sebeplerle ihalenin feshi zorunluluğunun hasıl olduğunu, yüklenici firmanın işe verilen süre uzatımı neticesinde hazırlanan revize iş programının gerisinde kaldığını, 2012 Ekim ayına göre işin %99,22 seviyesinde olması gerekirken, yaklaşık %48 seviyesinde iş ilerlemesinin olduğunu, iş programının ciddi ölçüde gerisinde kalındığı ve aksadığını, sözleşmenin 25 ve 27. maddeleri ile Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 47. Maddesi uyarınca bahse konu işin fesih edilmesinin ve teminatların irat kaydedilmesinin zorunluluk arz etiğini, bu konuda yükleniciye bildirim yapıldığını, bildirimi takiben ve… yönetim kurulu kararına istinaden işe ait 1.276.000,00 TL’lik teminatların nakde çevrilerek irat kaydedildiğini, sözleşmenin haklı sebeple feshedildiğini, davacının iddialarının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.

3) Tarafların dayandığı tüm deliller, ihale dosyası getirtilmiş, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.

4) İddia, Savunma ve Delillerin Değerlendirilmesi ve Hükme Esas Gerekçe: Dava, eser sözleşmesinin haksız feshinin tespiti, nakte çevrilen kati teminat mektubu bedelinin tahsili ve manevi tazminat taleplidir.

Dosyada bulunan deliller göre; Davacı şirket ile davalı arasında …Bölgelerindeki Pis Su Ve Yağmur Suyu Hatları Yapım İşi” ile ilgili sözleşme imzalanmıştır. Davalı idare, davacı yüklenicinin sözleşme ve ihale şartnamesi hükümleri uyarınca, kendi ihmal ve kusurlarından kaynaklanan sebeplerle işin olması gereken seviyeye getirilememesi sebebiyle, sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmiş, davacı yüklenici feshin haksız olduğunu belirterek, bunun tespitini ve teminat mektubu bedelinin tahsili ile manevi tazminat talepli bu davayı açmıştır.

Davacı, davalının sözleşme kapsamında yükümlülüğünde bulunan işe başlamak için gerekli ruhsatları almadığını, yer teslimini yapmadığını, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen sözleşmenin haksız feshedilerek, teminat mektubunun irat kaydedildiğini iddia etmiş, davalı ise, davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, işin, programa göre çok geride kaldığını, gerekli seviyeye ulaşmadığını belirterek, sözleşmenin feshinin ve teminatın irat kaydedilmesinin haklı olduğunu savunmuştur.

Bilirkişi raporunda özetle; “Sözleşmedeki ödenek oranlarına ve iş programına göre 2010 yılında işin %40’lık bölümünün bitirilmesi beklenirken fiilen gerçekleştirilen iş miktarı %19,64’de kaldığı, 2011 yılı sonunda işin %90’lık kısmının tamamlanmış olması gerekirken %38,12 oranında kaldığı, işin %100 tamamlanması gereken 14.11.2012 tarihinde ise yapılan iş miktarı %46,18 olarak hesaplandığını, Sözleşmenin (34.17.) maddesinde her ne kadar işveren kurumun sorumluluğunun yazışmayı yapmakla sınırlı olduğu, yazışmanın takip edilerek izin belgesinin alınması sorumluluğunun yükleniciye verilmiş olduğu belirlenmiş ise de yüklenicinin izin belgesini verecek olan …’de yazışmayı takip edip, belgenin gecikmeye meydan vermeden çıkarılmasında hiçbir etkisinin ve yaptırım gücünün olamayacağı, bu nedenle kazı izin belgelerinin … tarafından geç verilmesinden tek başına yüklenici sorumlu tutulamayacağı gibi tek başına işverenin de sorumlu tutulamayacağı, müterafik kusur hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı konusunda takdirin Mahkemeye ait olduğu, dosyada 2010 yılında ve 2011 yılında davalı kurumun davacı yükleniciye gönderdiği herhangi bir uyarı yazısı, ihtarname vb. görülmediğini, irat kaydedilen 1.276.000,00 TL’lik teminat mektubu bedellerinin tahsil edildiği tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesi ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesi taleplerinde takdirin Mahkemede olduğu” belirtilmiştir.

Sözleşmenin “Ruhsat ve Harçlar” başlıklı 34.17. Maddesinde; “İhale konusu işler için gerekli olan trafik müsaadeleri, Cumartesi, Pazar ve gece çalışma müsaadeleri ile ilgili olarak İdare sadece ilgili kurumlarla gerekli yazışmaları yapmakla sorumludur. Bu yazışmaları takip ederek sonuçlandırma ve iş ile ilgili her türlü isim altında alınacak bedeller (zemin tahrip bedelleri hariç) yükleniciye aittir. Yüklenici işe fiilen başlamadan önce ilgili bütün ruhsatları almak ve birer kopyalarını kendinde tutarak, asıllarını idareye vermek zorundadır. Aksi halde işe başlatılmayacaktır…. geçişi için TCK ve Bölge Trafik Müdürlüğü’ne ve kavşakların ve yolların kapatılması için İ…Başkanlığına başvurular idare tarafından yapılacaktır. Ancak Yüklenici tarafından takip edilip sonuçlandırılacaktır. Yüklenici bütün bu işler için yapmış olduğu harcamaları İdare’den talep edemez.” düzenlemesi yer almaktadır.

Somut olayda tüm bu deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı yüklenicinin ihale konusu olan yüklendiği işlerle ilgili olarak, ilgili kurumlardan alınacak ruhsatlarla ilgili işlemleri sonuçlandırma ve bedelini ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmediği, taraflar arasındaki sözleşmenin “Ruhsat ve Harçlar” başlıklı 34.17. Maddesine göre bu işlemleri takip ve gerekli giderleri ödeme yükümlülüğünün davacı yüklenicide olduğu, bilirkişi heyeti bu işlemlerin davalı idarenin sorumluluğunda olduğunu raporunda belirtmişse de, sözleşmenin bu maddesindeki düzenlemeye göre açıkça yükümlülüğün davacı yüklenicide olduğu, tacir olan davacı yüklenicinin basiretli davranarak, sözleşme öncesi bu işlemleri gözeterek, iş süresini buna göre belirleyip sözleşmeyi imzalaması gerektiği, bilirkişi heyetinin hesaplamasına göre 2010 yılında işin % 40’lık bölümünün bitirilmesi beklenirken, fiilen gerçekleştirilen iş miktarının %19,64’de kaldığı, 2011 yılı sonunda işin %90’lık kısmının tamamlanmış olması gerekirken %38,12 oranında kaldığı, işin %100 tamamlanması gereken 14.11.2012 tarihinde ise yapılan iş miktarı %46,18 olarak hesaplandığı, buna göre işin süresinde bitirilememesi sebebi ile davalı iş sahibi idarenin sözleşmeyi feshetmekte ve teminatları irat kaydetmekte haklı olduğu kanaatine varılarak, davanın reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, dava dosyasında alınan 23.498,64 TL peşin ve tamamlama harcından mahsubu ile artan 23.417,94 TL harcın, karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 80.960,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde …Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye…
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)