Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/834 E. 2022/208 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/834 Esas
KARAR NO : 2022/208

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … -…
DAVALILAR : 1- … – … …
2- … – … …
VEKİLİ : Av. … …

DAVA : Alacak (Akaryakıt Bayilik sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2016
KARAR TARİHİ : 28/03/2022
G.K.YAZILDIĞI TARİH : 07.04.2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Akaryakıt Bayilik sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 25.10.2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile müvekkil şirket arasında 28.02.2012 tarihinde bayilik sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme akabinde davalı şirketin davacı şirkete yıllık satış taahhüdü verdiğini, diğer davalı …’nın sözleşme ekinde imzaladığı kefaletname ile davalı şirket lehine limiti dahilinde müştereken ve müteselsilen kefil olduğunu, söz konusu bayilik sözleşmesi gereğince davacının üstüne düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, davalının istasyonuna ariyet sözleşmesi ile teslim edilen demirbaş malzemeler ile istasyona gerçekleştiren kurumsal kimlik uygulaması nedeniyle toplam 17.972.USD+KDV tutarında masraf ile yatırım yapıldığını, istasyona otomasyon kurulumu gerçekleştirildiğini, davalının taraflar arasında akdedilen Bayilik Sözleşmesi ile eklerinde belirtilen koşulları ve üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, fesih tarihine kadar yıllık almayı taahhüt ettiği mal miktarının altında alım yaptığını, müvekkil şirketin zararına ve itibar kaybına neden olduğunu, akdedilen bayilik sözleşmesinin Ankara … Noterliği vasıtasıyla keşide edilen 09.06.2016 tarih 17730 yevmiye numaralı ihtarname ile 09.06.2016 tarihinde feshedildiğini,
Söz konusu bayilik sözleşmesi ve bu sözleşmenin ayrılmaz parçası niteliğinde olan taahhütname ile davalı şirketin her yıl kendi içerisinde değerlendirilmek kaydı ile “yıllık asgari 250m3 (210 Ton) beyaz ürün satın alma taahhüdünde bulunduğunu, eksik sattığı beher ton için ödeme tarihlerindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden olmak üzere beyaz ürünler için 150 USD karşılığı Türk Lirası müvekkil şirketin uğradığı kar kaybını ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, davalının imzaladığı Bayilik Sözleşmesi ve ekleri gereği 5 yıl için toplam asgari 1250m3 (1050 Ton) mal alım taahhüdüne istinaden sözleşme ve eklerinin imzalandığı tarihten fesih tarihine kadar 377,83 ton beyaz ürün alımında bulunduğunu, neticede üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini,
Davalının fesih ve izah edilen taahhüt açığı dolayısı ile 672,17 Ton yani 100.825,50 USD uğradığı kar kaybını ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, taahhütnamenin 1. Maddesinde « Bayilik Sözleşmesi’nin herhangi bir hükmünü kısmen veya tamamen ihlal ettiğimiz veya Şirketinizden başka kaynaklardan petrol ürünleri aldığımızın tespiti halinde …50.000,00 $ veya ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığını cezai şart olarak ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ederiz.” ve taahhütnamenin 3. Maddesinde “« Şirketiniz akaryakıt istasyonunu her ne sebep ve suretle olursa olsun terk etmek zorunda kalır ya da sözleşmenin devamı, Şirketinizin kusurundan kaynaklanmayan nedenlerle çok zor ya da imkansız hale gelir …ise, Şirketinizin bu yüzden uğrayacağı tüm zararı tazmin mükellefiyetimizin yanı sıra Şirketinize 100.000,00 $ veya ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığını cezai şart olarak ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ederiz.” denildiğini, davalının sözleşme süresi içerisinde taahhüt etmiş olduğu miktarın altında alım yapması neticesinde sözleşmenin haklı feshine sebebiyet verdiğini, müvekkil şirketin mahrum kaldığı karın ve sözleşme ile taahhütnameden kaynaklı cezai şartın tahsili için Sayın mahkemeye müracaat etme zorunluluğu doğduğunu ileri sürerek,
Ariyet sözleşmesinden doğan alacak ve sair talep hakları ile dava tarihinden sonraki ileriye dönük cezai şart başta olmak üzere fazlaya ilişkin her türlü yasal hakları saklı kalmak, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ve dahi yanlışlıklar müstesna olmak kaydı ile bayilik sözleşmesi ve satış taahhüdüne istinaden şimdilik kar mahrumiyetinden kaynaklı zararlarının 5.000,00 TL si ile cezai şartın 5.000,00 TL’si olmak üzere toplamda 10.000,00 TL’sının davalılardan kefalet limitleri gözetilerek müştereken ve müteselsilen Ankara … Noterliği tarafından keşide edilen 09.06.2016 tarih ve 17730 yevmiye No.lu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tazminine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Islah Dilekçesi: Davacı vekili 07.03.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; 5.000,00 TL cezai şart talebinin 30.000,00 TL olarak, 5.000,00 TL’lik kar kaybının ise 100.000,00 TL’ye yükseltildiği, toplam 130.000,00 TL talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalılar vekili vermiş olduğu 11.04.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … hakkında açılmış bulunan davayı kabul etmediklerini, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının alacak taleplerini ve iddia ettiği zararlarını kanıtlaması ve hukuken bu alacaklarının dayanaklarını açıklaması gerektiğini, afaki değerlendirmelerle ve dayanaksız nitelendirmelerle müvekkilden alacak talep edildiğini, müvekkil …’nın ise kefalet ile ilgisinin olmadığını, kefalet sözleşmesi altındaki imzanın müvekkile ait olmadığını, bu nedenle işbu davadaki alacak ile ilgili bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
DELİLLER
-28.02.2012 tarihli bayilik sözleşmesi: Dosya kapsamında bulunan bayilik sözleşmesi incelendiğinde; taraflarının işbu dava davacısı … Akaryakıt Nak. Tic. Ltd. Şti. ile iş bu dava davalısı … (Akaryakıt ve Madeni Yağ Tic.) olduğu, söz konusu sözleşme ile davalının davacının bayisi olarak akaryakıt ürünleri satışını gerçekleştireceği, sözleşme süresinin imzalandığı tarihten başlamak üzere 5 yıl olduğu (madde 13), ihtilaf halinde Ankara Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı görülmüştür.
-28.02.2012 tarihli bayilik sözleşmesi eki taahhütname: Taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesi eki 3. Maddeden ibaret olarak tanzim edilen taahhütnamede cezai şartların düzenlendiği tespit edilmiştir.
Taahhütnamenin 2.maddesinde; sözleşme konusu Akaryakıt İstasyonu’nda fiilen akaryakıt satışına geçtiğimiz tarih başlangıç olmak üzere, şirketinizden yılda 250 m3 (ikiyüzelli metreküp) beyaz ürün (benzinler ve motorin) satın almayı, bu miktarın, Akaryakıt İstasyonunun fiili satışları dışındaki diğer toplu satışlarımızı da kapsaması nedeni ile Akaryakıt İstasyonunun bu taahhüt miktarları kadar satış yapmadığı itirazında bulunmamayı, bu taahhütlerin altında kalmamız halinde şirketinize beher eksik ton başına, ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış Kuru üzerinden olmak üzere, beyaz ürünler için 150 (yüzelli) Amerikan Doları karşılığı Türk Lirası ve madeni yağ içinde 600 (altıyüz)Amerikan Doları karşılığı Türk Lirası iş bu meblağların teminatlarımızdan mahsup edilebileceğini, teminatlarımızın paraya çevrilmesi yolu ile tahsil edilebileceğini, aksi takdirde ilk talep anında nakden ödeneceğini, denilmek sureti ile vılda 250 m3 beyaz ürün alacağını taahhüt etmiştir.
-Kefaletname: Davalılardan …’nın iş bu dava davalısı … (Akaryakıt ve Madeni Yağ Tic.)’nin iş bu dava davacısı Termopet Akaryakıt Nak. Tic. Ltd. Şti.”ne olan 250.000,00 TL tutarında borcuna kadar olan kısmı için müşterek ve müteselsilen kefil olduğu saptanmıştır.
-Fatura örnekleri: Fatura içeriklerinde ‘’sayın Bayimiz…..tarihi itibari ile taahhüt açığınız bulunmaktadır ‘’ ibareleri bulunduğu anlaşılmaktadır.
-Ankara … Noterliği” nin 09.06.2016 gün 17730 Yev.No.lu İhtarnamesi
-Bilirkişi Raporunda özetle; Beyaz ürün bakımından yapılan değerlendirmede;
-28.02.2012-28.02.2013 dönemi için 129.669,00 LT. karşılığı 129,67 TON
-01.03.2013-28.02.2014 dönemi için 162.335,00 LT. karşılığı 162,34 TON
-01.03.2014-28.02.2015 dönemi için 98.023,00 LT. karşılığı 98,02 TON
-01.03.2015-07.07.2016 dönemi için 69.713,00 LT. karşılığı 69,71 TON olmak üzere toplamda 459,74 TON ürün satın alındığı, fakat taahhütnamede yıllık 250 metreküp taahhüdü bulunduğu, Bu bağlamda 1 m3— 0,96 Ton hesabı ile yapılan değerlendirmede, davalının yıllık taahhüt miktarının 250 m3X0,96- 240 ton olarak hesaplandığı, sözleşme süresi 5 yıl olduğu için 240 TonX 5 Yıl: 1.200 ton sözleşme süresine göre taahhüt miktarı hesaplandığı, bu hesaplama sonrası eksik kalan; 1.250 m3 için 1.200 beher tondan (1.200- 459,74)— 740,26 Ton eksik alım yapıldığı, eksik alım yapılan beher ton için 150,00 USD olmak üzere: 740,26 TonX 150,00 USD – 111.039,00 USD belirlendiği,
Ceza-i Şart Yönünden yapılan değerlendirmede, T.B.K. 179/2 maddesi kapsamında ifayla birlikte istenebilecek cezai şartın talep edilebilmesi için de alacaklının ifayı çekinceli olarak kabul etmesi zorunluluğu olduğu, dosya kapsamında davacının davalı ile olan akdi ilişkisi devam ederken asgari alım taahhüdünün ihlali nedeni ile herhangi bir çekince veya ihtirazi kaydına rastlanmadığı, dolayısı ile artık davalının sadece bu ihlaline dayalı olarak yapılan fesih işlemi nedeni ile mahrum kalınan karın yanı sıra ceza bedeli talep edilip edilemeyeceği hususunun hukuki takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere; Davacı talebini dava tarihi itibarı ile Türk lirasına çevirmiş olmakla belirlenen zararın dava tarihindeki (1 USD-3.1080 TL.) TCMB döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığı: 111.039.- USD x 3.1080 – 345.109,21.-TL. dir. Aynı şekilde davacının talep edebileceği ceza-i şart alacağının dava tarihi itibarı ile Türk Lirası karşılığı ise 50.000.- USD x 3.1080 —155.400,00.-TL olacağı belirtilmiştir.
Grafikoloji Heyeti tarafından düzenlenen raporda özetle; Davaya konu sözleşmede ek kefaletnamede yer alan imzanın davalı … Arıya ait olmadığı belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Akaryakıt bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshi iddiasına dayalı, ceza-i şart ve kar mahrumiyeti talebine ilişkindir.
Davalı … yönünden yapılan değerlendirmede;
Davalılardan …’nın Kefaletname başlıklı belge içeriğine göre, davalı … ( davacıya olan 250.000,00 TL tutarında borcuna kadar olan kısmı için müşterek ve müteselsilen kefil olduğu ileri sürülmüş ise de; mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, belge altındaki imzanın davalı eli ürünü olmadığı anlaşılmakla, bu davalı yönünden davanın reddine dair karar verilmiştir.
Davalı … yönünden; Kar mahrumiyeti talebi bakımından yapılan değerlendirmede;
Davacı ile davalı … arasında 28.02.2012 tarihli bayilik sözleşmesi ve eki aynı tarihli Taahhütnamenin düzenlenmiş olduğu, söz konusu sözleşme ile davalının davacının bayisi olarak akaryakıt ürünlerinin satışını gerçekleştireceği, sözleşme süresinin imzalandığı tarihten başlamak üzere 5 yıl olduğu, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesi eki 3. maddeden ibaret olarak tanzim edilen taahhütnamede ise ceza-i şartların düzenlendiği, bayilik sözleşmesinin 09.06.2016 tarih, 17730 yevmiye numaralı ihtarname davacı tarafça feshedildiği anlaşılmaktadır.

.
Taraflar arasındaki 28.02.2012 tarihinde bayilik sözleşmesinin 13.maddesinde, sözleşme süresinin imzalandığı tarihten başlamak üzere 5 yıl olduğu belirtilmiş olup, buna göre sözleşme süresinin 28.02.2012-28.02.2017 aralığını kapsadığı ne var ki 28.02.2012 tarihli bayilik sözleşmesi eki taahhütnamenin 2.maddesinde sürenin ”Fiilen mal alımdan itibaren başlar” denilmek suretiyle belirleme yapıldığı, buna göre sözleşme süresi olan ”beş yıllık sürenin’ başlangıcının” sözleşmenin ve taahhütnamenin imzalanmış olduğu 28.02.2012 tarihinden sonraya çekildiği, davalı tarafça ticari defterlerin dosya içerisine sunulmamış olduğu bu nedenle davacı kayıtlarına göre davalının akaryakıt satın almasına ilişkin ilk fatura tarihinin fiilen akaryakıt satışına başladığı tarih olarak kabulu gerektiği, buna göre davalının taahhütte bulunduğu emtiayı 29.02.2012 tarihinden başlayarak 5 yıllık sözleşme süresi sonuna kadar alması taahhütü altına girdiği kanaatine varılmıştır.
Dosya içerisinde bulunan sözleşme ve eki taahhütname içeriği ile fatura içeriklerine göre, davalının ”….bu taahhütlerin altında kalmamız halinde şirketinize beher eksik ton başına, ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış Kuru üzerinden olmak üzere, beyaz ürünler için 150 (yüzelli) Amerikan Doları karşılığı Türk Lirası ve madeni yağ içinde 600 (altıyüz)Amerikan Doları karşılığı Türk Lirası iş bu meblağların teminatlarımızdan mahsup edilebileceğini, teminatlarımızın paraya çevrilmesi yolu ile tahsil edilebileceğini, aksi takdirde ilk talep anında nakden ödeneceğini, denilmek sureti ile” yılda 250 m3 beyaz ürün alacağını taahhüt ettiği, davacı tarafça davalıya hitaben düzenlenen faturalarda, eksik kalan taahhüt tutarını göstermiş olduğu, yine kar mahrumiyeti için ”sözleşmenin fesihle birlikte talep edilebileceğine dair taahhütnamenin 2.maddesi ile sözleşmenin 14.maddesindeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafça kar mahrumiyeti talebinde bulunabileceği kanaatine varılmış olup, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim olunan rapor içeriğine göre de, davalının asgari alım taahhüdünü yerine getirmediği, bu nedenle sözleşmenin feshinin haklı nedene dayandığı, yapılan hesaplama neticesinde davacının 111.039,00 USD kar mahrumiyeti alacağının bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Ceza-i Şart talebi bakımından yapılan değerlendirmede;
Taraflar arasındaki sözleşmenin eki olarak akaryakıt alımlarına ilişkin hükümleri içeren 28.02.2012 tarihli Taahhütname”nin (1.) Maddesinde; ‘davalı tarafça ”’Sözleşmenin herhangi bir hükmünü kısmen veya tamamen ihlal ettiğimiz veya Şirketinizden başka kaynaklardan petrol ürünleri aldığımızın tespiti halinde, ilk yazılı talebiniz üzerine Şirketinize derhal USD 50.000.- (Elli Bin Amerikan Doları) veya ödeme tarihindeki TCMB Döviz Satış Kuru üzerinden Yeni Türk Lirası karşılığınıcezai şart olarak ödemeyi, gayrikabiın li rücu surette kabul beyan ve taahhüt ederiz” denilmekte olduğu yine 3.madde de ”sözleşmenin davacı tarafça haklı nedenle feshi halinde, davalı tarafça 100.000 USD ödeyeceğinin” hüküm altına alındığı, buna göre 3.madde’de yer alan müstakil düzenleme uyarınca sözleşmenin feshine bağlı olarak düzenlenen cezai şart bulunduğu, davacı vekilince düzenlenen dava dilekçesinde, taahhütnamedeki 3.maddeye de atıf yapılmak suretiyle de eldeki davanın açılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi heyetince düzenlenen rapor içeriğinde ”cezai şartın talep edilebilmesi için de alacaklının ifayı çekinceli olarak kabul etmesi zorunluluğu olduğu” hususuna vurgu yapılarak görüş ifade edilmiş ise de, az yukarıda ifade edildiği üzere, sözleşmenin davacı tarafça feshinin haklı nedene dayandığı, buna göre taraflar arasındaki taahhütnamenin 3.maddesi uyarınca davacı tarafça feshe bağlı ceza-i şart talep edilebileceği, Bilirkişi heyetince düzenlenen rapordaki hesaplama uyarınca, davacının dava tarihi itibarı ile Türk Lirası karşılığı ise 50.000.- USD x 3.1080 —155.400,00 TL ceza-i şart alacağı bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafça düzenlenen ihtarnamenin 22.06.2016 tarihinde davalı …’ya tebliğ edildiği, ihtarname ile davalıya verilen 7 günlük sürenin 30.06.2016 tarihinde dolmuş olduğu anlaşılmakla, davalının bu tarih itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmiş, taraflar arasındaki ilişkinin ve sözleşmenin niteliği dikkate alındığında avans faizine hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmış, ıslah dilekçesi nazara alınarak ve taleple bağlı kalınmak suretiyle aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Taleple bağlı kalınarak, Davalı … hakkındaki davanın Kabulü ile, 130.000,00 TL’nin, 10.000,00 TL’sine 30.06.2016 temerrüt tarihinden, bakiye 120.000,00 TL’sine ıslah tarihi olan 07.03.2022 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
a-Davacı vekille temsil olunduğundan kabul edilen miktar üzerinden A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 16.300,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsiline, davacıya ödenmesine,
b-Davalı … yönünden Davanın Kabulüne dair verilen karar uyarınca, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 8.830,00 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 170,78 TL ile ıslah harcı 2.600,00 TL toplamı 2.770,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 6.109,52 TL’nin davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
2- Davalı … Hakkındaki davanın Reddine,
a-Davalı vekille temsil olunduğundan reddedilen miktar üzerinden A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 16.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiline, davalıya ödenmesine,
b-Davalı … Hakkındaki davanın Reddine karar verilmiş olmakla, Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL red harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 29,20 TL başvuru harcı, tebligat-müzekkere ücreti, bilirkişi masrafı 4.413,69 TL olmak üzere toplam 4.442,89 TL yargılama gideri ile (Davalı … bakımından yapılan masraflar mahsup edildikten sonra) 2.770,78 TL harç giderinin davalı …’dan tahsiline, davacıya verilmesine,
6-HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır