Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/705 E. 2021/167 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/705 Esas – 2021/167
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/705 Esas
KARAR NO : 2021/167

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2015
KARAR TARİHİ : 18/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili 26.10.2015 tarihli dava dilekçesinde; müvekkili bankanın davalı ile 27.06.2014 tarihinde 180.000,00 TL. meblağlı Genel Kredi Sözleşmesi imzaladığını, kullanılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davalı ve kefiline kat ihtarı gönderildiğini, ödemenin ihtara rağmen gerçekleşmemesi üzerine … Müdürlüğü … Esas dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının, gayrı nakdi risklere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazlarının haksız olduğunu bu nedenlerle kısmi itirazın iptali ile takibin, takip talebindeki şekli ile devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; itirazın iptali davasına ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.” hükümlerini haizdir.
Bankacı bilirkişi ….’den alınan 25/05/2016 tarihli raporundan özetle, davalının icra dosyasına itiraz edip etmediği, itiraz etti ise hangi alacak kalemlerine, hangi nedenle itiraz ettiği belirlenemediğinden bu eksikliğin giderilmesi gerektiği, eksiklik giderildiğinde, davacı vekilinin beyanı doğrultusunda davalı sadece gayrı nakdi krediye itiraz etmiş ise davacı vekilinin çek yapraklarına ilişkin belgeleri dosyaya sunması gerektiği , davacı vekilinin çek yapraklarını dosyaya sunması durumunda, çek yaprağı başına 1.200,00 TL. riskin depo edilmesini isteyebileceği ” şeklinde görüş beyan etmiştir.
Bankacı bilirkişi ….’dan alınan 12/10/2018 tarihli raporunda özetle, dava dilekçesinde deposu talep edilen toplam 4.800,00-TL tutarındaki Gayri Nakdi çek kredisine konu çeklerden bir kısmının dava tarihinden sonra bankaya ibraz edildikleri ve karşılıksız olmaları sebebi ile ödenmesi gereken yasal yükümlülük bedellerinin davacı banka tarafından çek hamillerine ödendiği dosyaya kazandırılan belgelerden anlaşılmıştır. Ödemelerin dava tarihinden sonra yapılmış olması sebebi bu hususta faiz hesabı yapılmadığını” şeklinde görüş beyan etmiştir.
Bankacı ..’dan alınan ek rapordan özetle, davacı banka tarafından davalı …’a teslim edilen çek yapraklarından, dava tarihinden önce bankaya ibraz edilen (iki adedi Kök Raporda belirtilen) toplam 6 adet çekin karşılıkları olmadığı için 5941 sayılı Çek Kanununun 3. maddesinin 3. fıkrası uyarınca banka tarafından çek hamillerine ödenen 7.200,-TL yasal yükümlülük bedeli toplamına, ödeme tarihleri ile dava tarihi arasında geçen günleri için temerrüt faizi ve BSMV tahakkuk ettirilerek yapılan hesaplamada; dava tarihi itibariyle banka alacağının 7.200,-TL asıl alacak, 583,20 TL işlemiş faiz ve 29,16 TL BSMV olmak üzere toplam 7.812,36 TL olarak belirlendiği, 7.200,- TL asıl alacağa dava tarihinden tahsil tarihine kadar % 72 oranında temerrüt faizi talep edilebileceği, dava tarihinden sonra ödenen yasal yükümlülük bedellerine, ödeme tarihleri ile tahsil tarihleri arasında hesaplanacak faiz ve ferilerinin infaz esnasında dikkate alınmasının uygun olacağı, davalı …’a teslim edilen çeklerden henüz bankaya ibraz edilmemiş olanların bankaya ibraz edilmeleri ve karşılıklarının bulunmaması halinde ise, ibraz tarihinde geçerli olan yasal yükümlülük tutarı üzerinden ödeme yapılmasının gerektiği (Bahse konu çekler 2014 ve 2015 yıllarında basılarak müşteriye teslim edildiğinden, 5941 sayılı Kanunun geçici 3. maddesinin 4. fıkrasında konu edilen eski çek defteri kapsamına girmemektedir. T.C. Merkez Bankası’nın 12.01.2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 30653 sayılı Tebliği uyarınca, 28.01.2019 tarihinden itibaren belirlenen çek yasal yükümlülük tutarı 2.030,00-TL ” şeklinde görüş ve kanaatine varılmıştır.
5941 Sayılı Çek Kanunu’nun 3. maddesi uyarınca muhatap banka, süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması halinde yasal sorumluluk miktarına kadar ödeme yapmakla, kısmen karşılığının bulunması halinde, ise kalan meblağı tamamlamakla yükümlüdür.Aynı maddede ödeme yükümlülüğü ile ilgili hususun hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir kredi sözleşmesi hükmünde olduğu açıklanmıştır.

Dosyamız arasına icra dosyası, kredi sözleşme suretleri, ihtarnameler alınıp incelenmiştir.
Taraflar arasında 27.04.2014 tarih ve 180.000.TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalanmış, ve bu sözleşmeye istinaden de davalıya nakit ve gayrinakit krediler kullandırılmıştır.
Nakit krediler dava dışı Hayat varlık A.Ş.’ye temlik edilmiş, gayrinakit krediler davacı banka bünyesinde kalmıştır. Bilirkişiler marifetiyle şubede inceleme yapılmış, davalı nezdinde 43 adet çek yaprağı bulunduğu, her çek yaprağı bedeli 1.200.TL olduğu, bu çeklerden 6 adet çekin nakte dönüştüğü, kalan 37 adedinin halen davalı nezdinde bulunduğu tespit edilmiştir. 37 adet çek tutarı 37×1.200.TL=44.400.TL’ye tekabül etmektedir. Bilirkişiler tarafından nakte dönüşen çek yaprak bedelleri için her ne kadar işlemiş faiz ve BSMV hesaplanmış ise de davacı tarafından sadece çek yaprak bedelleri talep edildiğinden işlemiş faiz ve BSMV hesabı dikkate alınmamıştır. 6 adet çekin nakte dönüştüğü bu çek bedellerinin 6×1.200.TL=7.200.TL nakit kredi olduğu anlaşılmıştır. Kalan çek yaprak bedellerinin depo edilmesi gerekmektedir.
Dosyaya sunulan Erol Adıgüzel’e ait 25.05.2016 tarihli (çek sayılarının tespiti) bilirkişi raporu ile borç hesabının yapıldığı, Erdoğan Varol’a 12.10.2018 tarihli kök ve16.01.2019 tarihli ek raporları açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra inkar tazminatına yönelik talebin alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin … yönünden 7.200,00-TL asıl alacağa takip tarihiden itibaren işleyecek %72 temerrüt faizine %5 BSMVsi ile takibin devamına,
37 adet çek bedeli olan 44.400,00-TL’nin davacı bankada açılacak vadesiz hesaba ya da icra müdürlüğü dosyasına depo edilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 3.524,80-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 881,20-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.643,60-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 7.508,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 27,70-TL Başvuru Harcı, 737,75-TL Peşin/nisbi Harcı, 143,45-TL Tamamlama Harcı, 1.094,20-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.003,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2021