Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/146 E. 2021/212 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2014/146 Esas – 2021/212
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2014/146 Esas
KARAR NO : 2021/212

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/02/2014
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.09.2013 günü, saat 10:45 sıralarında, …. istikametine seyir halinde olan davalı sürücü … yönetimindeki, diğer davalı …’a ait, davalı Şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı otomobilin, 1231. Sokak Kavşağı çıkışında kavşağa doğru geri manevra yaptığı sırada, kavşakta taşıt yolunun sağından soluna doğru geçmeye çalışan davacı yaya …’a aracın arka kesimi ile çarpması sonucu, adı geçen yayanın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazası meydana geldiğini, kaza tutanağını düzenleyen polis memurlarının, olayda; otomobil sürücüsü …’un kusurlu olduğunu bildirdiklerini, yaya …’un kural ihlalinin bulunmadığını belirttiklerini, özel TOBB Etü Hastanesi tarafından saat 11:10 itibariyle düzenlenen 18.09.2013 tarihli Geçici Adli Raporunda, otomobil sürücüsü …’un alkolsüz olduğunun belirtildiğini, fazlaya ilişkin istemleri saklı kalmak kaydıyla, davacı için 1.000-TL maddi tazminatın Sigorta Şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde ve tüm davalılardan, 50.000-TL manevi tazminatın ise davalı Sigorta Şirketi hariç olmak üzere diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili Cevap Dilekçesinde Özetle: Davalı Şirketin dava konusu olay nedeniyle üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğinden davanın reddini, tüm delillerin toplanması ve ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra davalı Şirkete Sigortalı aracın kusurlu bulunması tespitinin yapılmasından sonra davalı Sigorta Şirketi’ne sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda ; maluliyet oranının tespiti için davacının ilgili yere sevkinin sağlanmasını, talebin kabulü halinde olay tarihinden itibaren avans faiz talebinin reddine ve dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı sürücü …; yönetimindeki aracı ile Cevizlidere Caddesinden Çetin Emeç Bulvarı istikametine seyir halinde olduğunu, 47 nolu bina önünde simit almak için durduğunu, simitçinin önünde bir araçlık park yeri bulunduğunu, park yerine girmek için dörtlülerini yaktığını ve geri manevra öncesinde camlardan ve geriye dönerek etrafını kontrol ettiğini, ayağını frenden çektiğini ve tam hareket etmeden bir ses duyması üzerine durup el frenini çektiğini, araçtan inip baktığında bir yayanın yolda yatmakta olduğunu, çevresinde poşetler bulunduğunu, kaldırımda da 2 yaşlarında bir çocuk olduğunu gördüğünü, beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 18/09/2013 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle davalılardan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Ankara …. Sulh Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dava dosyasının celbi sağlanarak dosyamız arasına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde; dava konusu kazaya ilişkin sanık …’ un kazada tam kusurlu bulunduğu ve hakkında mahkumiyet kararı verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür.
Davacıya 18/09/2013 tarihli kaza nedeniyle ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı, bağlandı ise peşin sermaye değerinin ve rücuya tabi olup olmadığının bildirilmesi sorulan hususlar ile ilgili belge suretlerinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş 18/04/2016 tarihli cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır.
Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 04/01/2021 tarihli cevabi yazısında davalı …’un bir çocuk annesi , ev hanımı olduğu, kendisi üzerine malının olmadığı , eşinin üzerine ait olan evde oturduğu ve gelirinin bulunmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün 27/05/2014 tarihli cevabi yazısında davalı …’un 32 yaşında olduğunun, mesleğinin Maden Yüksek Mühendisi olduğunun, 3.000-TL maaşı olduğunun , evli ve 1 tane çocuğu olduğunun, 1.000-TL ev kirası ödediğinin, öğrenim durumunun yüksek lisans olduğu, adına kayıtlı taşınmaz malların ise Ankara Yenimahallede 3+1 Daire( iş yeri olarak ) kullandığının, üzerine kayıtlı 3 adet arabasının olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Ankara …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasındaki gerekçeli karar evrakının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup gelen cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır. Dosyanın incelenmesinde 04/07/2016 yılında davacı …’ un vefat ettiği ve mirasçılarını belirler veraset ilamı düzenlendiği görülmüştür.
Mirasçılara yönelik usulüne uygun vekaletname sunmak üzere davacı vekiline süre verilmiş ve davacı vekili tarafından vekaletname sunulmuştur.
Özel Tandoğan Magnet Tıp Merkezi ve Özel Göz Hastanesi’nin 22/06/2017 tarihli cevabi yazısı ile … hakkındaki hastane bilgilerinin Mahkememize bildirdiği görülmüştür.
Davacının geçici iş görmezlik süresi ve varsa maluliyet oranını belirler rapor için A.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığına yazı yazılmış olup , davacı vekiline elden takip yetkisi verilmiştir, 04/12/2015 tarihli cevabi yazı ile Vücut genel çalışma gücünden % 64 (yüzde altmışdört) oranında kaybettiği, 6 (altı) ay süre ile iş görmezlik halinde kaldığı, kaatine varılmıştır.
Davacının vefat ettiği bildirilmek suretiyle dava dosyası ve ekindeki tüm sağlık evrakları gönderilmek suretiyle davacının geçici işgörmezlik süre ve varsa maliyet oranını belirler rapor alınması için Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’na yeniden yazı yazılmış olup gelen cevabi yazıda ; … kızı, … doğumlu …’un 18.09.2013 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı intrakranial hematom ve kontüzyon nedeniyle tedavi gördüğü ve sonradan vefat ettiği bildirildiğinden, sorulduğu üzere dosyadaki mevcut tıbbi belgelere göre, kognitif yıkım arızası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak:Gr1 I (18Ba……….35) A %39 E cetveline göre: %48.2 (yüzdekırksekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme süresinin 18.09.2013 tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceğinin belirtildiği görülmüştür.
Dosyanın konusunda uzman kusur ve aktüer bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktaları ile sınırlı olmak üzere tespitinin yapılması istenilmiş olup, 26.09.2019 tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi Raporunda Özetle: Davalı sürücü …’un, olayda %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya …’un olayda kusursuz bulunduğu, Davacı …’un E cetveline göre %48,2 oranında meslekten kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğinin 16 Mayıs 2019 tarihli raporla tespit edildiği,= 7.468,84 TL = 12.215,64 TL 19.684,48 TL Davacı …’un dava konusu olay nedeniyle uğramış olduğu net gerçek maddi zararının (geçici iş göremezlik ve maluliyet için) 19.684,48 TL olarak hesaplandığı, Davacı …’un maddi zarar isteminin 1.000,00 TL olduğu, Davacı …’un ne kadar süre ile bakıcıya ihtiyacının olduğunun Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen 16 Mayıs 2019 tarihli rapor ile tespit edilmediğinden dolayı bakıcı gideri hesaplaması yapılamadığı belirtilmiştir.
Davalı vekilinin, eksik bilirkişi ücretinin davacı vekilince karşılanmasını talep ettiği, Mahkememizin 01/12/2020 tarihli duruşmasında “Dosyada mevcut avanstan 150 TL’nin aktüer bilirkişiye 150 TL’sinin de kusur bilirkişiye ödenmesine, kalan ve ödenemeyen bilirkişi ücretinin ileride bilirkişilerce açılacak alacak davasına konu edilebileceğinin tespitine” karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK 91/1 maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanununun 85. maddesinin 1 fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu” bulunduğu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1.maddesinde; “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür. Aynı Kanunun 85. maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasanın 88. maddesine göre, birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur.
6098 Sayılı TBK 49. maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Manevi tazminat istemine ilişkin olarak; Borçlar Kanununun 56. maddesi hükmüne göre “hakim bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerinin göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır.
Yargılama devam ederken, davacı vekili 08/05/2020 tarihli dilekçe ile maddi tazminata ilişkin davadan feragat ettiklerini, manevi tazminat yönünden davaya devam ettiklerini davalı sigorta şirketi vekili, 07/09/2020 tarihli dilekçesinde, diğer davalılar … ve … vekili de 06/04/2020 tarihli dilekçesi ile yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde; feragat yetkisinin olduğu görülmüştür. HMK 311. Maddeye göre feragat kesin hüküm sonucu doğurduğundan maddi tazminat istemine ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki mevcut bilirkişi raporları, müteveffanın gerçekleşen kazada kusurunun bulunmaması, yaralananın kaza neticesinde uğramış olduğu zarar, kazanın meydana geliş şekli, manevi tazminatın zenginleşme aracı olmayışı, kazanın davacının vücudunda bıraktığı hasar neticesinde duyduğu üzüntü, tarafların kaza tarihindeki yaşı, sosyal ve mali durumuna göre, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde, manevi tazminat isteminin kısmen kabülüne, 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18/09/2013 tarihli kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan tahsili ile davacı mirasçılarına payları oranında eşit olarak verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Maddi tazminat istemine ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine,
Maddi tazminat harç ve yargılama giderleri;
-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının dava dosyasında peşin alınan 174,20 alınan harçtan mahsubu ile artan 114,9-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Davalıların vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 20.000 TL manevi tazminatın 18/09/2013 tarihli kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan tahsili ile davacı mirasçılarına payları oranında eşit olarak verilmesine,
Manevi tazminat harç ve yargılama giderleri ;
1-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 1.366,20-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 174,20-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.192,00-TL harcın davalılar … ve …’tan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan; 25,20-TL Başvuru Harcı, 174,20-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 199,40TL harcın davalılar … ve …’tan müştereken müteselsilen alınarak davacı mirasçılarına payları oranında eşit olarak verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan; 813,48-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar 562-TL ATK ücreti olmak üzere toplam 1.375,48-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 445,39-TL lik kısmının davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
4-300-TL bilirkişi ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Manevi tazminat yönünden Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden Davalı … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (MADDE-10-2) göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … ve … …a verilmesine,
7-Manevi tazminata yönelik fazlaya ilişkin talebin reddine,
Dair, davacı vekili ile davalı … ve … vekilinin yüzüne karşı, davalı … Sigorta A.Ş./vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2021