Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2009/54 E. 2021/497 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2009/54
KARAR NO : 2021/497

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 15/04/2004

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 05/05/2004

KARAR TARİHİ : 23/06/2021
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 23/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak ve Menfi Tespit Davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1.Asıl davada;
Davacı vekili iddiasında özetle; Taraflar arasında Çavuşçiftliği (…) 3. Kısım Kalıcı Konutları Teknik Alt Yapı İnşaat işinin davalı tarafından yapılaması konusunda sözleşme imzalandığını, yapılan incelemede, kazı atığı malzemenin kesin depo alanına taşınmayarak, 742.887.387.860 TL haksız kazanç elde edildiğini, davalının, talep edilmesine rağmen bu bedeli iade etmediğini, bu bedelin 78.142.021.450 TL’sinin davalının alacaklarından kesildiğini belirterek, kalan 664.745.366.410 TL ‘nın ise 17.03.2004 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talep etmiş, davacı vekili 02/07/2004 tarihli ıslah dilekçesi ile yargılama sırasında davalının alacağından kesilen 78.142.021.450 TL’nin sonradan davalıya ödendiğini belirterek, 742.887.387.860 TL’nin 17/03/2004 tarihinden itibaren ticari faiz ve gider vergisi ile davalıdan tahsilini istemiş, 24/06/2005 tarihli ikinci ıslah dilekçesi ile de, sözleşme uyarınca yüklenicinin faiz ve gider vergisinden geçici kabul tarihi olan 25/01/2002 tarihinden itibaren sorumlu olduğu belirtilerek, bu tarihten itibaren faiz ve gider vergisine hükmedilmesini istemiştir.

Davalı vekili savunmasında özetle; kurum çalışanları hakkında yapılan tahkikatta haklarında soruşturma açılmasını gerektirecek zararın mevcut olmadığının tespit edildiğini, davacı kurum aleyhine menfi tespit davası açtıklarını, müvekkilinin yaptığı işin geçici ve kesin kabullerinin yapıldığını, itirazi kayıt konulmadığını, kesin hakedişin ödendiğini, teminat mektuplarının iade edildiğini, müvekkilinin hakkındaki iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

2. Birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı davada;
Davacı vekili iddiasında özetle; Çavuşçiftliği (…) 3. Kısım Kalıcı Konutları Teknik Alt Yapı inşaat işinde kazı atığı malzeme naklinde fazla ödeme nedeniyle 14.04.2000 tarihinde Sayın Mahkemenin … esasında alacak davası açıldığını, açılan iş bu dava ile aynı konuda banka alacağı 742.887.387.860’nin tahsili amacıyla açılan davanın derdest olduğunu, bu dava dosyasıyla birleştirilmesini, taraflar arasında akdedilen sözleşme eki teknik şartnamenin 9. maddesinde belirtilen yerden başka bir yere yapılan taşıma bedelinin ödenmeyeceği hükmü esas alınarak fiilen çalışma alanının dışına çıkarılan kazı atığı malzeme için daha önce ödenen şantiye içi nakliye mesafesi kadar kazı nakli bedelinin ödenmesi işlemi de iptal edildiğinden kazı malzemesinin şantiye içi nakli bedeli olan 315.385.169.111 TL’nin iadesinin istendiğini, ödeme gerçekleşmediğinden bu miktar alacağın 25.01.2002 olan geçici kabul tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ve %5 BSMV ile birlikte tahsili talep edilmektedir.

3.Birleşen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı davada;
Davacı vekili iddiasında özetle; taraflar arasında Çavuşçiftliği (…) 3. Kısım Kalıcı Konutları Teknik Alt Yapı İnşaat işinin davacı tarafından yapılaması konusunda sözleşme imzalandığını, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşme konusu işin geçici ve kesin kabulünün yapıldığını, kesin hakedişin itirazsız onaylandığını, davalının gönderdiği 31/12/2003 tarihli yazı ile 742.887.387.860 TL fazla ödeme yapıldığını davacıya bildirdiğini, bu iddianın doğru olmadığını, müvekkilinin davalıya 742.887.387.860 TL borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmektedir.

4.Birleşen … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı davada;
Davacı vekili iddiasında özetle; taraflar arasında Çavuşçiftliği (…) 3. Kısım Kalıcı Konutları Teknik Alt Yapı İnşaat işinin davacı tarafından yapılaması konusunda sözleşme imzalandığını, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşme konusu işin geçici ve kesin kabulünün yapıldığını, kesin hakedişin itirazsız onaylandığını, davalının gönderdiği 26/08/2004 tarihli yazı ile 315.385.169.111 TL fazla ödeme yapıldığını davacıya bildirdiğini, bu iddianın doğru olmadığını, müvekkilinin davalıya davalının talep ettiği 315.385.169.111 TL nedeniyle borcu olmadığının tespiti talep edilmektedir.

5.Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen 30/12/2015 tarihli ve 2006/557 sayılı kararda; davalı yüklenicinin dayandığı belgelerin, yüklenicinin iddiasını kanıtlayacak nitelikte olmadığını, yüklenicinin belirtilen miktarda kazı artığı malzemeyi depo mahalline taşıdığını kanıtlayamadığını, sözleşme eki olan teknik şartnameye göre, gösterilen yerden başka bir yere yapılan taşımaların bedelini ödenmeyeceği belirtildiği, bu sebeple yüklenicinin tahsil ettiği nakliye bedelini iade etmesi gerektiği, sözleşmenin eki niteliğinde olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 38/1-2 maddesine göre kesin hesaptan sonra dahi müteahhitin her ne sebeple olursa olsun borçlu bulunduğu anlaşıldığı takdirde bu borcu ödemesi gerektiği, aynı maddede düzenlenen hükümde müteahhitin borcunu işlem anından geçerli ticari faiz ve gider ve vergisi ile birlikte ödeyeceğinin düzenlendiği, her ne kadar kesin depo sahasında 21.060m3 hafriyat malzemesinin depolandığı tespit edilse de aynı bölgede 3 alt yapı ve 9 üst yapı firmanın çalıştığını, bu firmaların toplam 2.286.361m3 harfiyat çıkarttıklarını, davacının taşıması gereken 726.526m3 kazı malzemesinin de depolanan miktarın çok üzerinde olduğu gibi depodaki malzemeyi de hangi müteahhidin taşıdığının belirlenemediği, yüklenicinin bahse konu malzemeyi kanıtlaması gerektiği, belediyenin yol yapımında buradan aldığı belirtilen malzemenin de aradaki farkı izah edemeyeceği gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile 742.887,39TL’ nın 17.03.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, birleşen Ankara … ATM’ nin … sayılı dosyasında 315.385,20TL’nin 25.01.2002 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, birleşen … 1. AHM’ nin …E. ve birleşen … 2. AHM’ nin … E. sayılı davaların reddine hükmedilmiştir.

6.Davalı/Karşı Davacı vekili temyiz başvurusu sonucu Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin …. K. Sayılı kararında; “Dosya kapsamından taşıma için düzenlenen tutanakların gerçeği yansıtmadığından bahisle tutanağı düzenleyen banka görevlileri hakkında … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esasında kamu davası açıldığı ve mahkemece sanıkların beraatlerine karar verildiği, ancak kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. İş sahibince gösterilen boşaltma (depo) yerine başka yerlere yapılan taşımaların gerçek miktarının saplanması, tutanaklarla ilgili açılan ceza davasında belirleneceğinden mahkemece bu davanın sonucunun beklenmesi gereklidir.
Diğer yandan mahkemece davanın kabulünü esas alınan şartnamelerin 20. ve 9. maddelerindeki hükümler sadece gösterilen yer dışında başka yerlere yapılan taşımalar hakkında olup, yüklenicinin iş sahibince gösterilen … İlköğretim Okulu civarındaki depoya bir kısım taşımaları yaptığı da ihtilafsızdır. Dolayısıyla yüklenici taralından gösterilen depoya yapılan taşımalar için açılan davanın reddi gerekeceğinden, bu depoya yüklenici taşımalarının miktarının saptanmasında zorunluluk bulunmakladır. Bu miktar kesin olarak saptanamıyor ise bu takdirde sözkonusu depoda fiilen mevcut toprağın kaç kamyon taşımaya tekabül ettiği, bu depoya hangi yüklenicilerin taşıma yaptıkları ve iş kapasiteleri dikkate alınarak BK’nın 42 vd. maddeleri uyarınca adalete uygun bir karar verilmelidir. Bunun için bilirkişilerden ek rapor alınıp yüklenici davalının … İlköğretim Okulu deposuna ne miktar toprak taşıyabileceği saplanıp buna tekabül eden taşıma ücretinin iadesine ilişkin dava reddedilmeli, kalan bölüm için iş sahibince açılan dava ise kabul edilmelidir. Keza yüklenici tarafından açılan davalar da bu inceleme raporuna göre karara bağlanmalıdır.
Diğer yandan … Esas sayılı davada hüküm altına alınan alacağa geçici kabul itibar tarihi olan 25.01.2002 tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Oysa uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, faize davalının temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren hükmedilmesi gerekliğinden ve sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 38. maddesindeki hüküm de bu doğrultuda olduğundan davalının temerrüde düşürüldüğü tarih saptanarak o tarihten faiz yürütülmesi gereklidir. Aynı şartnamenin 38. maddesinde faize ayrıca gider vergisi ekleneceği yazılmış ise de Banka Sigorta Muamele Vergisinin (BSMV) alınacağına dair bir hükme yer verilmemiştir. O halde mahkemece gider vergisi oranı saptanıp buna göre faiz yürütülmesi gerekir. Mahkemece belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.” ilâmı ile Mahkememizin ilk kararı bozulmuştur.

7.Bozma sonrası yapılan yargılamada; Taraflar dinlendikten sonra, Yargıtay Bozma İlamına uyulmasına karar verilmiş, Yargıtay ilamı doğrultusunda … ACM’nin … Esas (bozma sonrası … Esas) sayılı dosyasının sonuçlanması bekletici mesele yapılmış, ceza dosyasındaki yargılama sonucunda; “deprem sonrası oluşan olağanüstü şartlar, aradan geçen sürenin fazlalığı nazara alınarak, dökülen malzemenin istihkakta belirtilenden fazla olup olmadığının tespitinin mümkün olmadığı belirtilerek, bir kısım sanıklar yönünden beraat, bir kısım sanıklar yönünden ise zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmiş”, verilen karar Yargıtay’ca onanarak, 06/06/2018’de kesinleşmiştir.

Bozma ilamı doğrultusunda oluşturulan bilirkişi heyetinden aldırılan ve hükme esas alınan 28/05/2019 tarihli kök ve itirazları karşılar 27/04/2020 tarihli ek raporda; 3 adet yüklenicinin faaliyet gösterdiği, 3 şantiyeden toplam 1.682.060 m3 harfiyat malzemesinin taşındığı, bu imalatın 726.576 m3’nün davalı/yüklenici şirket tarafından taşındığı, kesin depo alanına taşınan malzeme miktarının kesin olarak tespit edilemediği, davacı bankaca 1.682.000 m3’lük kazının depolanması için 25.000-30.000m3’lük depolama alanının gösterildiği, bilirkişi heyetlerinin depolanan mevcut malzemenin 20.060 M3 olarak hesaplandığı, malzemenin yıllar önce depolanması yağmur ve rüzgar sonucu depolama alanı dışına savrulması, bir kısım malzemenin yol yapım işinde kullanılmak üzere alındığı gözönünde bulundurulduğunda, takriben toplam hafriyat miktarının %10’luk kısmının müthahitlerce kesin depo alanına taşındığının kabulünün gerektiği, buna göre davalı yüklenicinin 726.576 m3 imalatının %10’luk kısmı kalıcı depo alanına taşındığı değerlendirildiğinde asıl dava yönünden davacı bankanın 668.598,65 TL yönünden talebinin yerinde olduğu, Birleşen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden davacı yüklenicinin 74.288,74 TL borçlu olmadığı, birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında talebinin yerinde olmadığı, diğer birleşen … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı yüklenici şirketin 315.385.169.111 TL borçlu olmadığı belirtilmiştir.

8.Tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında Çavuşçiftliği-Subaşı 3. Kısım Kanalizasyon, Alt Yapı…vb. işlerin yapılması için sözleşme imzalandığı, davacı …’nın iş sahibi, davalı şirketin ise yüklenici olduğu, sözleşmede kazı malzemesinin kesin depo yerine taşınacağı, dolgu malzemesi eksiği bulunan yerlere de en yakın yerden malzeme taşınacağı, kontrol mühendisi tarafından gösterilen yerden başka yere yapılan taşımaların bedelinin ödenmeyeceğinin kararlaştırıldığı, davacı bankanın açtığı davalarda, davalı yüklenicinin kazı atığı malzemeleri kesin depo alanına taşımayarak haksız elde ettiği bedelin davalı yükleniciden tahsili ile şantiye içi nakliye mesafesi kadar kazı nakli bedelinin ödenmesi işlemi de iptal edildiğinden, kazı malzemesinin şantiye içi nakil bedelinin de davalı yükleniciden tahsilini istediği, davalı yüklenicinin açtığı davalarda, davalı bankanın açtığı davalara esas talepleri yönünden davalı bankaya borçlu olmadığının tespitinin istendiği görülmüştür.

Mahkememizce yapılan ilk yargılamada kesin depo alanında örnek kuyu açılarak yapılan incelemede 21.060 m3 hafriyat malzemesinin depolandığının tespit edildiği, bu alanın taşındığı belirtilen malzemeyi almayacağı, davalı yüklenicinin taşıdığını iddia ettiği miktarın depolanın miktarın çok üzerinde olduğu gibi, depodaki malzemenin hangi müteahhit tarafından taşındığının belirlenemediği, yüklenicinin bahse konu malzemeyi kanıtlayamadığı gerekçesi ile iş sahibi banka tarafından açılan davaların kabulüne, davalı yüklenici tarafından açılan davaların ise reddine karar verilmiştir.

Davalı/B.D. Davacısı yüklenicinin temyiz başvurusu sonucu, yukarıda özetlenen Yargıtay Bozma ilamı ile görevliler hakkında açılan ceza davasının sonuçlanmasının beklenilmesi, iş sahibince gösterilen depoya yüklenici tarafından taşınan malzemenin saptanması, saptanamıyor ise malzeme taşıyan diğer yükleniciler ile birlikte iş kapasiteleri gözetilerek BK’nun 42 ve devamı maddeleri uyarınca hakkaniyete uygun hesaplama yapılarak, yüklenicinin taşıdığı saptanan malzeme yönünden iş sahibinin açtığı davanın reddine, diğer kısımlar yönünden kabulüne, yüklenicinin açtığı davaların ise buna göre karara bağlanması gerektiğinden bahisle Mahkememiz kararı bozulmuştur.

Kamu görevlileri ve yüklenici şirket yetkileri hakkında … ACM’nin … Esas (bozma sonrası … Esas) sayılı dosyasındaki yargılama sonucunda; “deprem sonrası oluşan olağanüstü şartlar, aradan geçen sürenin fazlalığı nazara alınarak, dökülen malzemenin istihkakta belirtilenden fazla olup olmadığının tespitinin mümkün olmadığı belirtilerek, bir kısım sanıklar yönünden beraat, bir kısım sanıklar yönünden ise zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmiş”, verilen karar Yargıtay’ca onanarak, 06/06/2018’de kesinleşmiştir.

Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Bozma sonrası aldırılan bilirkişi heyet raporunda da belirtildiği üzere, Çavuşçiftliği-Subaşı kalıcı konutlarında 3 adet yüklenicinin faaliyet gösterdiği, 3 şantiyeden toplam 1.682.060 m3 harfiyat malzemesinin taşındığı, bu imalatın 726.576 m3’nün davalı/yüklenici şirket tarafından taşındığı, idare tarafından 18 km mesafedeki … Köyü İÖO’nun bulunduğu bölgenin kalıcı depo alanı olarak belirlendiği, kazı atığı malzemenin nereye, nekadar boşaltıldığı hususunda herhangi bir tespit yada somut bir bilgi bulunmadığı, bilirkişi heyetince depolanan mevcut malzemenin 20.060 m3 olarak hesaplandığı, malzemenin yıllar önce depolanması yağmur ve rüzgar sonucu depolama alanı dışına savrulması, bir kısım malzemenin yol yapım işinde kullanılmak üzere alındığı gözönünde bulundurulduğunda, takriben toplam hafriyat miktarının %10’luk kısmının müthahitlerce kesin depo alanına taşındığının kabulünün hakkaniyete uygun olduğu, buna göre davalı yüklenicinin 726.576 m3 imalatının %10’luk kısmı kalıcı depo alanına taşındığı, bu miktar üzerinden bilirkişi heyetinin yaptığı hesaplama nazara alınarak, asıl dava yönünden davacı bankanın 668.598,65 TL alacağının olduğu, bu miktar üzerinden, temerrüt tarihi olan 17/03/2004 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilinin gerektiği, asıl davadaki bu alacağa yönelik yüklenici tarafından açılan Birleşen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında menfi tespit davasının, alacak davası olan asıl davanın açıldığı 15/04/2004 tarihinden sonra 05/05/2004 tarihinde açıldığı, görülmekte olan alacak davası varken, aynı alacağa yönelik menfi tesit davası açılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığı, bu sebeple Birleşen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasının HMK 114/1-h ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddi gerektiği, iş sahibi davacı banka tarafından kazı miktarına göre çok yetersiz kapasitede kesin döküm alanı gösterildiğinden, bu alanın kapasitesinin üzerindeki miktarın proje kapsamında gerek görülen yerlerde kullanılmış olacağından, bu alanların da iş sahibi tarafından gösterilen yerler olacağı kanaatine varıldığından birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında ki talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılarak bu davanın reddine, bu davada ki talebe yönelik açılan birleşen … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı yüklenici şirketin 315.385,16 TL borçlu olmadığı kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;

A-ASIL DAVADA;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE 668.598,65 TL’nin 17/03/2004 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 45.671,97 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında ıslah ve peşin alınan 10.039,60 TL harcın mahsubu ile kalan 35.632,37 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 10.049,70 TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 9.744,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 8.769,78 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 50.479,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 10.457,54 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,

B-BİRLEŞEN ANKARA … ATM’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının dava dosyasında peşin alınan 4.257,70 TL harçtan mahsubu ile artan 4.198,40 TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 30.526,96 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,

C-BİRLEŞEN … 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
1-Davanın HMK 114/1-h ve 115/2 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harçtan dava dosyasında peşin alınan 10,10 TL harcın mahsubu ile artan 49,20 TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 4.080 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,

D-BİRLEŞEN … 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
1-Davanın KABULÜ İLE davacının 315.385,16 TL davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 21.543,96 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin alınan 10,10 TL harcın mahsubu ile kalan 21.533,86 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 20,20 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 30.526,96 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)