Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2006/366 E. 2022/651 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2006/366 Esas – 2022/651
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2006/366
KARAR NO : 2022/651

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av….
Av. ….

DAVALI : 1-…
VEKİLLERİ : Av…
DAVALI : 2-…
VEKİLİ : Av….
DAVALILAR : 3- …
4- …
5- …
6- ….
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 7-…
VEKİLLERİ : Av. …
Av…
DAVALI : 8- …
VEKİLİ :Av…
DAVALI : 9- …
VEKİLLERİ : Av. ..
Av. ..
DAVALI : 10- …
VEKİLİ : Av….

DAVALI/MÜTEVEFFA :11-…

DAVALI/MÜTEVEFFA : 12-…
DAHİLİ DAVALILAR : A…
: B)…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI MÜTEVEFFA : 13- …
DAVALI MÜTEVEFFA :14- …
DAHİLİ DAVALILAR A)…
B)…
C)…
D)…
E) …
VEKİLLER : Av….
Av. …
DAVA : Banka Yönetim Kurulu Üyeleri ve Banka Çalışanlarının Sorumluluğuna Dayalı Tazminat Davası
DAVA TARİHİ : 11/07/2006

BİRLEŞEN ANKARA 13. ASLİYE HUKUK MAH.2005/191 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI:
DAVACI …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR …
VEKİLLERİ : Av….
Av….
DAVA : Banka Yönetim Kurulu Üyeleri ve Banka Çalışanlarının Sorumluluğuna Dayalı Tazminat Davası
DAVA TARİHİ : 02/05/2005

KARAR TARİHİ : 06/10/2022
G.K.YAZILDIĞI TARİH : 06/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan davaların yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1.DAVACI VEKİLİNİN ASIL DAVADAKİ İDDİASINDA ÖZETLE;
Davalıların iştirak ettikleri kararlara istinaden dava dışı …’ne 14.12.1994-24.06.1997 dönemi içerisinde 42.700.000 USD ve 3.000.000,00 TL kredi ile 225,00 TL teminat mektubu tahsis edildiğini, benzer şekilde ….’ne 08.12.1995 – 24 .06.1997 döneminde 30.000.000 USD kredi ve 1.500.000,00TL teminat mektubu,…. ‘ne 10.06.1997 tarihinde 7.500.00 USD kredi,…. ‘ne 10.06.1997 tarihinde 8.000.000 USD usulsüz kredi tahsis edilerek şirketlere kullandırıldığını, söz konusu kredilerin tahsil kabiliyetinin bulunmadığının tespit edilmesi üzerine 30.04.2001 tarihinden başlamak üzere muhtelif tarihlerde toplam 57.128.615,00 TL’nin “Tasfiye Olunacak Alacaklar Hesabına” aktarıldığını, verilen kredilerin davacı bankanın genel ve iç mevzuatına ve teamüllere aykırı olarak kullandırıldığını, alınan teminatların yetersiz olduğunu, davalıların özen yükümlülüğüne aykırı davranarak davacı bankayı zarara uğrattıklarını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 57.128.615,00 TL alacağın, tahsil kabiliyetinin olmadığının anlaşıldığı 30.04.2001 tarihinden tahsil edileceği tarihe kadar bankanın aynı tür kredilere uyguladığı değişen temerrüt faizi ile birlikte, davalıların kararlara iştirakleri oranında sorumlu tutularak, müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2.DAVALI HÜSNÜ BARBAROS OLCAY VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Müvekkilinin davacı banka genel müdür yardımcısı olduğunu, 22.09.1997 tarihinden itibaren izinli olduğunu, 01.10.1997 tarihinde de görevinden istifa ettiğini, sorumluluğunda bu dönemlerin esas alınması gerektiğini, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını, dava konusu kredilerin bankacılık genel mevzuatına, banka iç mevzuatına, bankacılık ilke ve teamüllerine uygun kullandırıldığını, kredi teminatlarının yeterli olduğunu, kredilerin takip ve tahsilatında yönetiminin sorumlu tutulamayacağını, kaldı ki yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun kusura dayanan bir sorumluluk olduğunu ve davacının bu hususu kanıtlaması gerektiğini, yönetim kurulu kararında öngörülen koşullarla kredi kullandırılmasının genel müdürlük ve şubelerin günlük bankacılık işleri niteliğinde olduğunu belirterek, yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3.DAVALI ALİ HAYDAR EMRE SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Nisan 1992-Ekim 1995 döneminde banka yönetim kurulunda görev aldığını, sonrasında istifa ettiğini, sorumluluğunun bu süre ile sınırlı olması gerektiğini, bir kısım yönetim kurulu üyesine davanın yöneltilmediğini, kredi münasebetlerinin devamlılık arz ettiğini, sağlıklı başlayan ilişkinin sonradan sıkıntıya girebileceğini, bahse konu gelişmelerden sorumlu tutulamayacağını, görev süresince istihbarat raporları ve kredi teminatları hususlarına dikkat ettiğini, kaldı ki dönem faaliyetlerinin ilgili makamlarca denetlenerek ibra edildiğini, davanın süresi içerisinde açılmadığını beyan etmiştir.

4.DAVALI UFUK SÖYLEMEZ VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Açılan davada zamanaşımı süresinin dolduğunu, Müvekkilinin, davacı bankada Ekim 1994- Nisan 1995 döneminde görev aldığını, kararların bankacılık mevzuatına ve istihbarat raporlarına uygun olarak alındığını, istihbarat raporlarının olumlu olduğunu, dönem faaliyetlerinin denetlenerek …Komisyonunda ibra edildiğini, kredi verilen şirketle bankanın uzun yıllar ilişkisinin devam ettiğini, müvekkilinin bankaya hiçbir zarar vermediğini, davalılar arasında teselsül bulunmadığını, huzurdaki davada müvekkili ile ilgisi bulunmayan kredi kararlarından da sorumlu tutulmaya çalışıldığını belirterek, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

5.DAVALI MUAZZEZ ELA VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, yönetim kurullarının istihbarat raporlarına uygun kredi kullandırma kararlarını aldıklarını, takibe alınan kredilerin karşılıklarının alındığını, bankanın zararının olmadığını, alınan kararların, teminatlarının alınması, riskli bulunan kredilerin takip süreçlerinin başlatılması hususlarının sorumluluğunun krediyi kullandıran şubelerin yetki, görev ve sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinin kullandırılan kredilerde sorumluluğunun bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

6.DAVALI SALİH ŞEVKİ DORUK VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Müvekkilinin 02.11.1995 tarihinde yönetim kurulu görevinden ayrıldığını, ancak bu tarihe kadar ki kararlardan sorumlu tutulabileceğini, kaldı ki dönem hesap ve işlemlerinin denetlenerek ibra olunduğunu, verilen kredilerin bir bölümünün geri ödendiğini, …’ne ise görevden ayrıldıktan sonra da kredi verildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

7.DAVALI … VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Dava konusu edilen krediler nedeniyle müvekkillerinin hiçbir hukuka aykırı işlem ve eylemlerinin olmadığını, müvekkillerinin bazı kredi işlemlerinde imzasının ve sorumluluğunu bulunmadığını, davacı bankanın tüm hesaplarının her yıl yetkili denetim kurullarının incelemelerinden geçtiğini, müvekkillerinin ibrasına karar verildiğini, müvekkillerinin 2001 yılı nisan ayında kendi istekleri ile bankadaki görevlerinden süreleri sona erdiği için ayrılmış olduklarını, bir kısım müvekkillerin ise emekli olduklarını, açılan davanın zamanaşımına uğradığını belirterek, müvekkilleri yönünden davanın reddini talep etmiştir.

8.DAVALI ENDER ALTUN SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Davacının davalılar hakkındaki sorumluluk iddialarının zamanaşımına uğradığını, davanın esasına girilmeden zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, şahsına karşı husumet yöneltilemeyeceğini, söz konusu kredilerin verildiği dönemde memur statüsünde çalışmakta olduğunu beyan ile davanın reddini talep etmiştir.

9.Diğer davalılara usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir.

10. BİRLEŞEN DOSYA DAVACI VEKİLİ İDDİASINDA ÖZETLE;
… Firmalarına usulsüz kredi kullandırmak suretiyle banka zararına sebebiyet veren banka görevlileri hakkında, söz konusu kredilerden kaynaklanan, yeterli teminat alınmaması ve tahsil kabiliyetinin bulunmaması sebebi ile bankanın zarara uğratıldığını, davalıların teminat olarak gösterilen taşınmazların ekspertiz raporunu düzenlediğini, taşınmazların değerinin gerçek değerinin üzerinde tespit edildiğini, bu sebeple bankanın zarara uğratıldığını belirterek, uğranılan zararın 1.038.682,32 TL’sinin, 30.04.2001 tarihinden tahsil edileceği tarihe kadar bankanın aynı tür kredilere uyguladığı değişen temerrüt faizi ile birlikte, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davalıların kararlara iştirakleri oranında sorumlu tutularak, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

11.BİRLEŞEN DOSYA DAVALILAR SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Heyetle birlikte hazırladıkları ekspertiz raporlarının… firmalarına ilişkin olduğunu…firmaları ile ilgisinin bulunmadığını, taşınmazların değerine tesir edebilecek tüm nitelikleri, konumu dikkate alınarak belirlendiğini, bunun kesin bir değerlendirme olmadığını, teftiş kurulunun raporu fahiş bulması halinde bunu başka bir heyete inceletebileceğini, raporda imzası bulunan herkesin sorumlu tutularak davanın tüm imza sahiplerine karşı açılması gerektiğini, … köyündeki taşınmazın birim rayicinin, 1/5000 planın tadili ile 1/1000 ölçekli imar durumu hazırlanarak belediyesince onaylanması halinde ulaşabileceğinin belirtildiğini, imar durumu kesinleşmeyen, sit alanında yer alan taşınmazın ipotek olarak alınmasının banka kredi mevzuatına aykırı olduğunu, kaldı ki 19.09.1995 tarihinde 695.568,00TL olarak takdir edilen taşınmazın değerinin İcra Müdürlüğünce, 15.10.2001 tarihinde 2.608.380,00TL olarak tespit edildiğini, büyük oranda artış meydana geldiğini, USD bazında değerlendirmenin hatalı sonuç doğuracağını, diğer taşınmazların da rayiç değerlerinde süreç içerisinde artış meydana geldiğini, ancak yaşanan deprem sonrası bölgenin cazibesini yitirmesi, yaşanan ekonomik kriz sebebiyle artışının sınırlı kaldığını, raporun üzerinden 10 yıl geçtiğini, davanın süresinde açılmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.

12.İDDİA, SAVUNMALAR VE DOSYAYA SUNULAN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ;
Davalar, usulsüz kredi kullandırılmak suretiyle banka zararına sebebiyet verdiklerinden bahisle banka yönetici ve çalışanlarına yönelik sorumluluk davasıdır.
Davanın ilk açıldığı … Esas sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı ile dosya Mahkememize gelmiş ve yargılamaya devam olunmuş, … Esas sırasında açılan dava ise 05/10/2006 tarihinde Mahkememiz dosyası ile birleştirilmiştir.

Tarafların dayandığı deliller toplanmış, kullandırılan kredilere ilişkin bilgi ve belgeler, ceza dosyası celp edilmiş, 3 ayrı bilirkişi heyetinden raporlar ve itirazları karşılar ek raporlar alınmıştır.

Hükme esas alınan 07/01/2019 tarihli son bilirkişi heyet raporunda; “kullandırılan kredilerle ilgili teminatların alındıkları tarihteki gösterilen değerinin abartılı olmadığı, döviz kredisine karşılık TL üzerinden ipotek alınması sebebi ile teminat açığının oluştuğu, davalılardan …hakkında her ne kadar yargılandığı ceza dosyasında onaylanan kredinin türünü değiştirerek bankayı zarara uğrattığı kabul edilmişse de, ilk onayladığı işleme ilişkin kredinin bedelinin tahsil edildiğini, risk kalmadığını, daha sonra şube yetkililerince aval verilen poliçelere ilişkin işlem tarihinde davalının görevde olmadığını, bu sebeple davalının mali sorumluluğunun bulunmadığını, bankacılıkta müşterilerin görünür değerleri dışında prestij olarak piyasadaki durumlarının da önemli olduğunu, kredi tahsis edilen… şirketlerin kredi tahsis tarihi olan 1990’lı yıllarda ekonomik olarak da yüksek değerdeki fabrikalara ve kurumlara sahip aileye ait olduğunu, banka kurma ve dış ticaret izni verilen firma olduğunu, pek çok bankanın bu firmalarla çalıştığını, kredilerin yönetim kurulunda onaylanması aşamasında iradelerini fesada uğratacak davranış ve menfaat temin edilmesine dair ceza yargılamasında tespit olmadığını, 2001 yılından sonra yaşanan ekonomik kriz, yüksek enflasyon ve yurt dışında yaşanan krizlerin yansıması, yaşanan deprem felaketleri gibi önemli olumsuz olayların yaşandığını, davacı bankanın 04/12/1996 tarihli ve 43 sayılı istisnai kararı uyarınca, banka yönetim kurulunun iç mevzuat hükümlerinden farklı kararlar alabildiğini, kullanılan kredilerle ilgili bankanın zarara uğratıldığına dair kasıtlı davranışa yönelik ceza yargılamasında delil bulunmadığını, yapılan işlemlerin bankaca kaçırılmak istenilmeyen ticari fırsat mahiyetinde bulunduğunu, davalılar hakkında açılan davalardan beraat ettiklerini ya da takipsizlik kararı verildiğini, davalılardan Turan kalaycıoğlu’nun kredi tahsisinde imzasının bulunmadığını, sadece kredi yapılandırmalarda imzasının bulunduğunu, yeni kredi kullandırmadığını ve ipotekleri serbest bırakmadığını, sorumluluğunun olmadığını, davalıların dava konusu kullandırılan kredilerden dolayı mali sorumluluğunun tespit edilemediği” belirtilmiştir.

Yargılama sırasında davalılar …mirasçıları mirası reddetmiş, diğer davalıların mirasçılarına usulüne uygun olarak davaya dahil edilmiştir.

Somut olayda tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı bankanın, dava dışı …Şirketlerine usulsüz kredi kullandırılmak suretiyle banka zararına sebebiyet verdiklerinden bahisle, şube yetkilisi, kredi tahsis yetkilisi ve yönetim kurulu üyelerinden oluşan davalılardan zararın tahsilini istediği, davalıların ise açılan davanın zamanaşımına uğradığı, yapılan işlemlerin bankacılık mevzuatına ve usule uygun yapıldığı, kredi işlemlerinde her zaman risk faktörünün bulunduğu, banka zararının oluşmadığı, bir kısım davalılar ise yönetim kurulu üyesi olmadıklarından kendilerine husumet yöneltilemeyeceği savunmaları ile davanın reddini istedikleri görülmüştür.

Davalılar tarafından davanın zamanaşımına uğradığı iddia edilmiş ise de 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 309/3.maddesi, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 560.maddesi gereğince; davacının zararı ve sorumluluğu öğrendiği tarihten itibaren 2 ve her halde zararı doğuran fiilin meydana geldiği günden itibaren 5 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, şu kadar ki fiilin cezayı gerektirmesi halinde ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağının belirtildiği, ayrıca dava tarihi itibariyle alacağın semeresiz kaldığına ilişkin bilgi ve belgenin de dosyaya sunulmadığı, zamanaşımı süresinin dolmadığı, davanın süresi içerisinde açıldığından davalıların zamanaşımı itirazlarına itibar edilmemiştir.

Bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere; kullandırılan kredilerle ilgili teminatların alındıkları tarihteki gösterilen değerinin, gerçek değerinden fazla olmadığı, döviz kredisine karşılık TL üzerinden ipotek alınması sebebi ile ekonomik kriz dolayısıyla döviz kurundaki öngörülemeyen artış sebebi ile teminat açığının oluştuğu, kredi tahsis edilen Şirketlerin kredi tahsis tarihinde ekonomik olarak yüksek değerde fabrikalara ve kurumlara sahip olduğu, banka kurma ve dış ticaret izni bulunduğu, kredilerin yönetim kurulunda onaylanması aşamasında iradelerini fesada uğratacak davranış ve menfaat temin edilmesine dair ceza yargılamasında tespit olmadığı, 2001 yılından sonra yaşanan ekonomik kriz, yüksek enflasyon, ve deprem felaketleri gibi ekonomiyi önemli ölçüde etkiliyecek olumsuz olayların yaşandığı, davacı bankanın 04/12/1996 tarihli ve 43 sayılı istisnai kararı uyarınca, banka yönetim kurulunun iç mevzuat hükümlerinden farklı kararlar alabildiği, kullanılan kredilerle ilgili bankanın zarara uğratıldığına dair kasıtlı davranışlarının ispatlanamadığı, yapılan işlemlerin bankaca kaçırılmak istenilmeyen ticari fırsat mahiyetinde bulunduğunu, bilirkişi incelemesinde davalıların dava konusu kullandırılan kredilerden dolayı mali sorumluluğunun tespit edilemediği, davalılarca yapılan işlemlerde bankacılık mevzuatına ve usule aykırılık yapıldığının ispatlanamadığı anlaşılmakla asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Asıl davanın REDDİNE,
a) Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c)Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına ( mirası reddeden …mirasçıları hariç) takdir edilen 571.509.150 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara ödenmesine,

2-Birleşen …Esas sayılı dosyada açılan davanın REDDİNE,
a)Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
b)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
c)Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına takdir edilen 123.094,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara ödenmesine,

3-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,

Dair, Davacı vekili, davalılar … mirascıları vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan…
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye…
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)