Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/81 E. 2023/14 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/81 Esas – 2023/14
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/81 Esas
KARAR NO : 2023/14
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 07/03/2022
KARAR TARİHİ : 06/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/01/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 07/03/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 05,29,30,31,32. ve 33. sınıfta tescilli “…” “…” ve “…” ibareli markalarını yurt içinde üretim, satış ve pazarlama; yurt dışında ise satış ve pazarlama faaliyetlerinde yaygın olarak kullanmakta olduğunu, müvekkili şirketin “ …” ibareli markaları ile davalı tarafın tescilli “…” ibareli marka arasında 6796 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümleri çerçevesinde mutlak ve nisbi red nedenleri mevcut olmasına rağmen; Türk Patent Ve Marka Kurumu – Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından itirazlarının reddine karar verilmesinin açıkça usule, yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu “…” markası ile müvekkili şirket adına tescilli markalar arasında işitsellik, görsellik ve biçimsellik gibi kavramlar temel alınarak yapılacak bir karşılaştırmada aralarında benzerliğin bulunduğunu, dolayısıyla yanıltıcı düzeyde benzerlikten söz edilebileceğini, bununla beraber birbirleriyle bütünüyle karıştırılma olasılığının bulunduğunu, benzerliğin iki markanın birbiriyle ticari bir bağı olduğu düşüncesine sebep olabilecek bir benzerliğin açıkça ortada olduğunu, müvekkili şirket adına uzun yıllardan itibaren tescilli “…” ibareli markaları ile davalı tarafın tescilini talep ettiği “…” ibareli markasının tescilinin talep edildiği emtialar (mal ve hizmetler) ve markaların hedef tüketici kitlelerinin aynı ya da benzer olduğunun açıkça göründüğü halde bu hususlar gözetilmeden verilen YİDK kararının açıkça hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirket adına tescilli markalar ile (… ibareli) davalının tescilini talep ettiği “…” markası arasından “esas unsur” incelemesi gerçekleştirildiğinde de ayniyet unsurunun gerçekleştiğini, davalının “…” markası adı altında hiçbir kullanımı ya da haklı sebebe dayalı tescil hakkı söz konusu olmadığını, müvekkili şirket “…” markası adı altında bir marka ailesi oluşturmuş olduğunu, müvekkili markalarının tanınmış olduğunu beyanla; Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 07.01.2022 tarih ve … sayılı YİDK kararının iptaline, davalı şirket adına tescili halinde “…” markasının hükümsüzlüğüne, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 17/03/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu olan diğer davalının “…” ibareli başvuru markası ile davacının iltibas tehlikesi bulunduğunu ileri sürdüğü “…”, “…”, “…” ibareli itiraz markalarının karşılaştırıldığında markalar arasında görsel, işitsel, anlamsal düzeyde ilişkilendirilme ihtimali de dâhil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzerlik bulunmadığını, davacı tarafın, marka hukuku ilkelerine aykırı bir biçimde, bileşke marka olan “…” ibareli başvuru markasının bütününden “fresh” kısmını alarak, itiraz markalarıyla benzerlik taşıdığını iddia ettiğini, dava konusu başvuru markasına bakıldığında; asli ve marka algılaması yaratan unsurun bileşke marka olarak oluşturulmuş olduğunu, itiraz markalarından farklı tasarıma sahip “…” ibaresi olup, bir bütün olarak bambaşka algılanan bir marka halini almış olduğunu, İngilizce olan “fresh” ibaresi “taze” anlamına gelen ve yaygın olarak kullanılan bir ibare olup, farklı unsurlarla desteklenmek suretiyle farklı marka örnekleri oluşturmaya müsait olduğunu ve davacı yanın tekelinde olmadığını, somut olay açısından, markaların benzer olmamakla birlikte, dava konusu başvurunun tescilinin 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesi hükmünde belirtilen koşulların oluşmasına yol açacağı yönünde de bir kanaat oluşmamış olduğunu beyanla; TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali isteminin reddine, davacının, aleyhlerine olan sâir taleplerinin reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Meşrubat İnşaat Hayvancılık Nakliyecilik Gıda ve Temizlik Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, dava dilekçesine karşı yasal süre içerisinde cevap dilekçesi ibraz etmediğinden, HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şirkete ait 2020/92986 nolu “…” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait itiraza/hükümsüzlüğe mesnet markalar arasında SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığı, davacı markalarının tanınmış olup olmadığı, tescili halinde davalı şirket markasının hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
GEREKÇE:
Mahkememizce tahkikat işlemleri yürütülürken davacı vekili 06/01/2023 tarihli dilekçesi ile; açmış oldukları davadan feragat ettiklerini, feragat doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu vekaletnamede açıkça feragate yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK m.307) Feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ya da mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK m.309/2) Somut olayda davacı vekili dilekçe ile feragat beyanında bulunduğundan feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın; YİDK kararının iptali istemini içerisinde barındırdığı ve davalı TÜRKPATENT’in bu istem bakımından davalı sıfatı bulunup kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin …. sayılı kararında da belirtildiği üzere ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra feragat gerçekleştiğinden davalı kurum lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu m.22 hükmü gereği peşin alınan 80,70 TL’nin alınması gereken 179,90/3*2=119,94 TL karar ve ilam harcından mahsubu ile alınması gereken 39,24 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı TÜRKPATENT vekil ile kendisini temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.6 hükümleri uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL karar ve ilam harcı, 23,00 TL vekalet harcı, 78,00 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 262,40 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda, HMK m. 341 hükmü gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/01/2023