Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/479 E. 2022/355 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/479 Esas – 2022/355
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/479 Esas
KARAR NO : 2022/355

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/08/2022
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili mahkememizin 2022/289 Esas sayılı dava dosyasında 05/08/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Gıda’nın 1961 yılından bu yana faaliyet
gösterdiği alanda birçok ürünün tanıtımı ve
geliştirilmesini sağlayarak bir kalite sembolü olduğunu, davalı Türkpatent’in, diğer davalı yanın “…” ibareli marka
başvurusuna karşı gerçekleştirdikleri itirazları hukuka
aykırı biçimde reddetmiş olduğunu, müvekkilinin “…” ibareli markalarını ilk kez 1979 yılında
kullanmaya başlamış olduğunu ve bu marka üzerinde büyük
yatırımlar yaparak marka sayısını arttırmış olduğunu ve arttırmaya devam etmekte olduğunu, müvekkili şirketin “…” markasını taşıyan ürünleri yedi
kıtaya ihraç etmekte olup bu sayede Türkpatent nezdinde
dahi tanınmış marka statüsüne hak kazanmış olduğunu, müvekkili şirketin “…” markalarının tanınmış marka
olması sebebiyle iltibas ihtimalinin artmakta olduğunu, Kurumca gerçekleştirildiği iddia edilen “bütünsel inceleme”
biçiminin yüksek mahkeme kararlarının, hukuk ve kanunla uyumlu
olmadığını, davaya konu marka ile müvekkiline ait markalar arasında
gerek marka örneği gerekse emtia listesi bakımından
benzerliğin mevcut olduğunu, aralarında iltibas ve ilişkilendirme
riskinin mevcut olduğunu, davaya konu “…” markasının müvekkili adına tescilli
“…” ibareli markalar ile iltibas oluşturabilecek
düzeyde benzer olduğunu, işbu dava konusu marka ile müvekkili şirket markaları
arasında sınıfsal benzerlik bulunduğunu, ortalama gıda tüketicisinin “…” ibareli marka ile
müvekkili şirketin “…” ibareli markalarını benzer
olarak algılayacağını, davalıya ait “…” ibareli markanın tesciline cevap verildiği takdirde bu durumun müvekkiline ait “…” ibareli
tanınmış markaların ayırt edici karakterine zarar vereceğini ve davalının müvekkili markalarından haksız yarar
sağlamasına sebep olabileceğini, davalının müvekkiline ait tanınmış “…” markalarına benzer marka başvurusunda bulunmasının kötü niyetli bir davranış olduğunu beyan ederek; davalılardan Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme
Kurulu’nun 2021/032026 sayılı “…” marka başvurusuna karşı müvekkil tarafından
yapılan itirazın reddine ilişkin 06.06.2022 tarih ve … sayılı kararının 35.
sınıf içerisinde yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın
alması için mallarının bir araya getirilmesi hizmetler” hizmet sınıfının altında mevcut;
29 ve 30. Sınıfın tamamı ve 32. Sınıfta yer alan “Maden suyuları, kaynak suları, sofra
suları, sodalar, sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar”
emtiaları yönünden iptaline,
davalıya ait 2021/032026 başvuru numaralı “…” ibareli marka başvurusunun tescil edilmesi halinde 35. Sınıf içerisinde yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir
şekilde görmesi ve satın alması için mallarının bir araya getirilmesi hizmetler” hizmet
sınıfının altında mevcut; 29 ve 30. Sınıfın tamamı ve 32. Sınıfta yer alan “Maden
suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar, sebze ve meyve suları, bunların
konsantreleri ve özleri, meşrubatlar” emtiaları yönünden hükümsüzlüğüne ve markalar
sicilinden terkinine,
dava konusu 2021/032026 sayılı “…” ibareli markanın, dava sonunda verilecek
karar kesinleşinceye kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati
tedbir kararı verilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı …., dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen yasal süre içinde cevap dilekçesi ibraz etmediğinden 6100 sayılı HMK m.128 hükmü uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
GEREKÇE:
Mahkememizin 2022/289 Esas sayılı dava dosyasında ön inceleme işlemleri yürütülürken; davacı vekili 11/10/2022 tarihli dilekçesi ile; davalı şahıs ile aralarında ihtilafın sulh yoluyla çözümlenmesi hususunda karşılıklı anlaştıklarını, davalı ….’ın davaya konu 2021/032026 sayılı “…” ibareli marka başvurusunu 35. Sınıf içerisinde yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için mallarının bir araya getirilmesi hizmetler” hizmet sınıfının altında mevcut; 29 ve 30. Sınıfın tamamı ve 32. Sınıfta yer alan “Maden suyuları, kaynak suları, sofra suları, sodalar, sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar” emtiaları yönünden markasını geri çekmesi vb. hususlarda protokol imzalandığını, davalı … ile imzalanan protokol uyarınca; davalı …’ın, “…” isimli markasını geri çekebilmesi için marka üzerine mahkemece konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, davalı … yönünden davaya ilişkin taleplerinden feragat ettiklerine, dava dosyasının diğer davalı Türk Patent ve Marka Kurumu yönünden devam edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu vekaletnamede açıkça feragate yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK m.307) Feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ya da mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK m.309/2)
Somut olayda YİDK kararının iptali isteminin yanı sıra markanın hükümsüzlüğü istemli iki ayrı bağımsız dava konusu bulunduğu, davacı vekilinin, marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin olarak feragat beyanında bulunduğu anlaşıldığından, markanın hükümsüzlüğü istemli dava tefrik edilerek, yukarıda yazılı esasa kaydedilmiştir. Başvurma ve peşin maktu harç ikmal ettirilmiştir. Feragat beyanı nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu m.22 hükmü gereği peşin alınan 133,00 TL’den alınması gereken 80,70/3*1= 26,90 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile arta kalan 106,10 TL’nin talep halinde davacıya iadesine, aksi halde hazine irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı ile 26,90 TL karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 107,60 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, HMK m. 341 ve m.345 hükmü gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.22/12/2022