Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/410 Esas
KARAR NO : 2023/275
DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali – Tasarımın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 03/11/2022
KARAR TARİHİ : 26/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/06/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali – Tasarımın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 03/11/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin …,… ’nın ilk ve tek çelik … üretim tesisi olduğunu, müvekkilinin … nezdinde 18.07.2018 tarih ve … no ile 1, 2, 3 ve 4. sırasında tescilli … başlıklı tasarımın maliki olduğunu, müvekkiline ait olan … tasarımlarının aynısının / ayırt edilemez ölçüde benzerinin haksız ve hukuka aykırı olarak davalı yan adına tescil edildiğini, ….’nun … sayılı kararının hiçbir haklı gerekçeye dayanmadan, itiraza mesnet tasarımların niçin farklılaştığı konusunda salt sembolik ve soyut bir açıklama ile itirazlarının reddedildiğini, yıllar önce müvekkili tarafından ilk kez kamuya sunulmuş ve müvekkili adına tasarım tescillerine konu edilmiş olduğundan davalıya ait tescil başvurusuna konu tasarımın SMK’nin aradığı yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine haiz olmadığını, müvekkili firmaya ait … tasarımının tabanında yer alan kısım, termosun ağız formu, kapak ve kulp tasarımı, gövde yapısının hiçbir değişikliğe uğratılmadan birebir taklit edildiğini, ekte sunulan … sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda da bu durumun izah edilip tespit edildiğini, müvekkil tasarımına konu ürünlerin tedarik edildiği davalı yan aracılığı ile müvekkil tasarımına konu ürünlerin satış ve pazarlamasını yapan showroomlarında sergileyen iki firma olan dava dışı … firmalarına karşı ikame edilen … dosyasında bu firmaların adresine gidildiğini ve yapılan incelemede müvekkil tasarımına konu ürünlerin dava dışı bu firmalara sağlandığının tespit edildiğini, iki farklı mahkeme dosyasında iki farklı bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporlarında da aynı sonuca varıldığını, davalı taraf ve şirket ortakları ile müvekkili firma arasında süregelen davalar olup, davalı yanın kötü niyetli hareket ettiğini, TTK md.18/2 ve TMK md.2 uyarınca müvekkiline ait tescilli tasarımları taklit eden iltibas ihtimali yaratacak derecede benzerini kullanan müvekkili tasarımından haberdar olmasına rağmen haksız eylemlerine devam ettiğini, davalı …’un öncesinde müvekkili şirketin ortağı olup müvekkiline ait tescile konu tasarımları son derece iyi bildiğini, müvekkilinden ayrıldıktan kısa bir süre sonra müvekkiline ait tescilli tasarıma konu ürünleri taklit etmeye ve kötü niyetli şekilde kullanmaya, piyasaya arz etmeye başladığını, davalı yanın müvekkili tasarımından haberdar olmasına, tasarımın hükümsüzlüğü konusunda inceleme sürmesine ve aleyhine tedbir kararı verilmesine rağmen basiretli bir tacirin yükümlülüklerine aykırı şekilde kötü niyetli olarak tecavüz teşkil eden kullanımlarını sürdürdüğünü belirtmiş, yargılama sürecinde dava konusu tasarım tescilinin 3. kişilere devrini önlemek amacıyla sicil kaydına ihtiyati tedbir konulmasını, ….’nun … sayılı … kararının iptalini ve … no ile tescilli tasarımın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı …vekili 15/11/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İtiraza konu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yarattığı genel izlenim ile davacı yana ait tasarımların böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin farklılıklar olduğunu, başvuru konusu tasarımın davacı firmaya ait tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olduğunu, davacının, kötü niyet iddiasını ispatlar somut deliller sunmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kötü niyet iddiasının ispatına herhangi bir etkisinin bulunmadığının tespit edildiğini belirtmiş, … tarafından verilen kararın usule ve hukuka uygun olduğu gözetilerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, davaya süresi içinde cevap dilekçesi ibraz etmediğinden 6100 sayılı HMK m.128 hükmü gereği, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı …. Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan … Kararının İptali ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu m.77 hükmüne göre açılan Tasarımın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı … kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahsa ait … sayılı tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı, davalı şahsın tasarım tescil başvuru esnasında kötü niyetli olup olmadığı, dava konusu tasarımın hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tasarım tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, … sayılı dosyaları, …. sayılı dosyaları, … Esas sayılı dosyaları UYAP üzerinden temin edilmiş, davacı şirkete ati ticari sicil kayıt bilgileri getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalar hususunda bilirkişi raporu aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren …. İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şahsın 28.09.2021 tarihinde ….. sayılı tasarım başvurusunda bulunduğu, söz konusu başvurunun tescil edildiği, …’nın 09.11.2021 tarih ve 376 sayılı …’nde tescilin yayımlandığı, davacının 29.12.2021 tarihli dilekçesi ile yayına itiraz ettiği, davalı şahsın 24.01.2022 tarihli itiraza karşı görüş ibraz ettiği, … sayılı kararı ile; “İtirazın reddine …. sıra numaralı tasarımın tescilinin devamına” şeklinde oybirliği ile karar verdiği, verilen kararın davacı marka vekiline 12.09.2022 tarihinde tebliğ edildiği, yasal iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tasarım, bir ürünün veya onun bir kısmının görmek veya dokunmak gibi insan duygularıyla fark edilen görünümüdür. Görünüm, ürünü veya onun üstündeki süslemeyi oluşturan çizgilerin, özel şekillerin, çevre çizgisinin, renklerin, biçimin ve/veya malzemenin sonucudur.
6769 sayılı SMK’nın 56. maddesinde koruma koşulları düzenlenmiş olup, bir tasarımın tescili için yeni ve ayırt edici nitelikte olması gerektiği vurgulanmıştır. 6769 sayılı SMK’nın 56/4. maddesine göre bir tasarımın “yeni” olması o tasarımın aynısının daha önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması anlamına gelir. Eğer herhangi iki tasarım arasında sadece küçük ayrıntıda farklılık varsa o tasarımlar aynı kabul edilir. Yenilik değerlendirmesinde temel alınan kriter mutlak yenilik, yani dünyada yenilik ilkesidir. Yenilik mutlaktır; çünkü, tescili istenen tasarımın aynısının kamuya sunulması halinde, …’de dünyanın neresinde, ne zaman yapılmış olursa olsun, yenilik ortadan kalkar. Bundan tescil başvurusunda bulunan tasarımcının haberinin bulunup bulunmaması, hiçbir etki yapmaz.
Ayırt edicilik kriterini düzenleyen 56/5. Madde uyarınca, “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.” Bir tasarımın ayırt edici nitelikleri o tasarıma has, yani sadece o tasarıma ait özelliklerdir. Yine 56/5. maddeye göre tasarımlar arasındaki kıyaslama bilgilenmiş kullanıcı tarafından yapılacak olup, 56/6. maddeye göre ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacaktır.
Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı, sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği tasarımın önemli özelliklerini fark eder. Ama bir tasarım uzmanı kadar da bilgi birikimine sahip olmadığı için ayrıntılarla ilgilenmez.
Seçenek özgürlüğü kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58/2. Maddede “Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” ifadesi yer almaktadır. Bir ürün, tasarımcısına ne kadar seçenek özgürlüğü bırakıyorsa koruma kapsamı da o denli genişler; seçenek özgürlüğü ne denli darsa koruma kapsamı da o denli daralır. Bir ürün işlevini yerine getirebilmesi için ancak belirli bir şekilde tasarlanması zorunluysa, bu ürünün tasarımı hiç koruma görmez.
Belirtilen açıklamalar ışığında tarafların iddia ve savunmaları, tasarım işlem dosyası, itiraza/hükümsüzlüğe mesnet gösterilen dokümanlar, hukuki nitelendirme hariç maddi tespitler barındıran bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre;
Dava konusu tasarım; … tasarımıdır. Piyasa incelendiğinde, …. E numaralı dosya için sunulan bilirkişi raporundan alınan görselden de anlaşılacağı üzere aynı kategoride farklı tasarımlara sahip ürünler yer almaktadır ve … tasarımı açısından seçenek özgürlüğü kapsamı geniştir. Ürünlerde farklı kapak, kulp, gövde, taban tasarımları, oransal ilişkiler olduğu görülecek olup, yani tasarımcının seçenek özgürlüğünün olduğunun kabulü gerekir.
Dava konusu tasarımın bilgilenmiş kullanıcısı; “…” ürünü toplumun her kesimine hitap eden, günlük kullanıma uygun, ayrıca; restoranlarda da yaygın kullanım imkânı bulunan ürünlerden olduğundan, bu ürünü satın almak için birkaç mağaza gezen, bu ürünlere ilişkin broşürlerin birkaçını inceleyen toplumun her kesiminden yetişkin kimse ya da restoran gibi işletme sahipleri veya çalışanları olabileceği tespit edilmiştir.
Dava konusu … sayılı tasarım ile itiraza/hükümsüzlüğe mesnet gösterilen 2018 04464 sayılı çoklu tasarım karşılaştırıldığında;
Ürünlerin kapak, sap ve gövdeden oluştuğu görülmektedir. Sap kısmı incelendiğinde, sap formlarının benzer olduğu, tutma yerlerinde bulunan eğim de benzer olup, sadece sapların bitiş kısımlarının yönlerinin farklı olduğu tespit edilmiştir. Gövde ve kapak kısmını birbirine bağlayan boyun kısmının iki tasarımda da aynı oranlara ve özelliklere sahip olduğu belirlenmiştir. Gövde kısmı incelendiğinde ise boyun kısmının altında yer alan bombe oranında ufak farklılıklar olsa da gövdenin aşağı doğru bitiş şekillerinin benzer olduğu, gövde bitişinde ayrı bir parça halinde taban kısmı bulunduğu, bu taban kısmının gerek üstünde yer alan monoblok çizgileri gerekse genel görünüm açısından oldukça benzer oldukları, kapak kısımları açısından davacıya ait tasarımda yer alan kapağın bombeli, davalıya ait tasarımda yer alan kapak şeklinin ise düz ve farklı şekilde olduğu, yine aynı şekilde kapak üzerinde yer alan dil mekanizmasının da konumları aynı ise de şekillerinin birbirinden farklı olduğu saptanmıştır.
Tasarımlar genel olarak karşılaştırıldığında; bulunan en önemli farkın kapak şekli olduğu, bunun da bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bütün görünüme etkisinin olmadığı görülmüştür. Tespit edilmiş olan benzerlikler, farklılıklar ve tasarımcının seçenek özgürlüğü göz önüne alındığında; tasarımın şekli, tasarımlara konu ürünlerin formu ve bunların oransal ilişkilerinin benzerliği karşısında tespit edilmiş olan farklılıkların detay seviyesinde kaldığı, tasarımlar arasındaki benzerlikten kaynaklı olarak dava konusu tasarımın mesnet tasarım karşısında yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığı kanaati oluşmuştur.
Davalı şahıs vekili her ne kadar davacıya ait tasarımların hükümsüzlüğüne yönelik olarak … Esas sayılı dava dosyasını ikame ettiklerini belirterek, bu davanın iş bu dava bakımından bekletici mesele yapılmasını talep etmişse de, hükümsüzlüğe konu tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmesi ihtimalinde, bu olgunun iş bu davanın neticesini etkilemeyeceği, zira; hükümsüzlüğe konu tasarımların daha önce …’nde ilan edilerek kamuya sunuldukları, iş bu davanın niteliği gereği; bir tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığının, önceki tarihli kamuya sunulmuş tasarımlar üzerinden değerlendirileceği hususları dikkate alınarak; davalı şahıs vekilinin bekletici mesele istemi reddedilmiştir.
SMK m.77/1-a hükmüne göre; Bir tasarım başvurusunun kötü niyetle yapıldığı ispatlanırsa, o tasarım hükümsüz kılınır.
Kötü niyetli tasarım başvurusu; Kişiyi, hukuk düzeninin tescil ile elde edilecek hakları kullanması amacı taşımaksızın, hukuka ve ahlaka aykırı olarak, bu hakların hukuk düzenince tasvip edilemeyecek şekilde başka amaçlarla kullanılması olarak tanımlanabilir. Hangi hallerde kötü niyetli olarak tasarım başvurusunda bulunulmuş sayılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte, genel olarak tasarımı kullanmaktan ziyade şantaj veya başkasından haksız para elde etmek veya başkalarının ticaretine engel olmak gibi amaçlarla yapılan tasarım başvuruları kötü niyetle yapılmış başvuru olarak kabul edilmektedir. Kanunun ayrıca müeyyideye bağladığı hususlar tek başına kötü niyet emaresi olarak kabul edilmez. Zira Kanun tarafından zaten müeyyidesi gösterilmiş tasarım başvuruları için ayrıca kötü niyeti de sebep göstermek doğru görülmemektedir.
Somut olayda; davaya konu tasarım tescil başvuru tarihi olan 28.09.2021 tarihi ve bu tarihten önceki dönem nazara alınarak inceleme yapıldığında, davacı şirketin 27.12.2023 tarihinde …’ne şirket sözleşmesinin tescil edilerek kurulduğu, kuruluş aşamasında davalı şahsın kurucu olmadığı gibi, tedavüllü ticari sicil kayıt bilgilerinde de, davalı şahsın davacı şirket ile ilişkisinin tespit edilemediği, davacıya ait çoklu tasarım ile dava konusu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edilemeyecek derecede benzer olmasının haricinde, davalı şahsın, ticari dürüstlük kuralları ile bağdaşmayacak şekilde iş bu davaya konu tasarım tescil başvurusunda bulunduğu iddiasına yönelik nesnel delil yetersizliği nedeniyle, davacı yanın ileri sürdüğü kötü niyet iddiasına itibar edilmemiştir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; dava konusu tasarım yeni ve ayırt edici olmadığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; … sayılı … kararının İPTALİNE,
2-Dava konusu … sayılı tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
3-6769 sayılı SMK m.79/4 hükmü uyarınca hükümsüzlük kararı kesinleştiğinde bir örneğinin re’sen …’e gönderilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 45,42 TL dosya kapağı masrafı, 324,00 TL posta-tebligat masrafı, 4.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.042,32 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … tarafından sarf edilen 25,60 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
8-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin, davalı …’un ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2023
Katip …
E-imza
Hakim …
E-imza