Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/404 E. 2023/330 K. 23.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/404 Esas
KARAR NO : 2023/330

DAVA : Eser Sahipliğinden Kaynaklı Mali ve Manevi Hakların İhlali
DAVA TARİHİ : 27/10/2022
KARAR TARİHİ : 23/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Eser Sahipliğinden Kaynaklı Mali ve Manevi Hakların İhlali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 27/10/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacının uzun yıllar araştırarak ve emek vererek hazırladığı “…” başlıklı makalesinin …. ’nde 2014 yılında yayınlandığını, makalenin yazım dilinin … olduğunu, aradan beş yıl geçtikten sonra davacıya ait makalenin birebir olarak … şekilde “…” Başlığıyla … Dergisinde yayınlandığını, davalının, davacının makalesini … çevirerek yayımlatırken, bazı bölümlerde dipnotları dahi … olarak aynen bıraktığını, her iki derginin yayın tarihleri, kronolojik olaylar silsilesi ve davalının ekteki gazete haberine yansıyan ifadesi, … mahkemesi kapsamı dikkate alındığında başka herhangi bir delile daha gerek olmadan davalının davacıya ait makaleyi hukuka aykırı şekilde kendi adına yayımlattığını, böylece intihal eyleminin sabit olduğunu ve davacının manevi haklarının ihlal edildiğini, davalının bu eylemi ile maddi kazanç elde ettiğini, davacının elde edebileceği kazanca engel olduğunu ve bu makalenin yayımı dolayısıyla puan kazandığını ve kazandığı puanlar neticesinde akademik unvan ve o unvan nedeniyle de ekstra gelir daha yüksek bir maaş elde ettiğini, davacının eserini birebir alarak … yayınlatmış olan davalının elde ettiği puan ve sonrasında unvan ve gelir dolayısıyla elde ettiği kârın bilirkişi marifetiyle hesaplanarak davacıya ödenmesi gerektiğini ifade ederek belirsiz alacak davası olarak maddi tazminat ve elde edilen kâr olarak 1.000,00 TL’nin ve manevi tazminat olarak 60.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep edilmiştir.
C E V A P :
Davalı, davaya cevap dilekçesi ibraz etmediğinden 6100 sayılı HMK m.128 hükmü gereği, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, Eser Sahipliğinden Kaynaklı Mali ve Manevi Hakların İhlali iddialarından kaynaklı hukuki korunma istemlerine yöneliktir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davacıya ait olduğu iddia edilen “…” isimli makalenin 5846 sayılı Kanun bağlamında eser vasfının bulunup bulunmadığı, davalının yazarı olduğu “…” isimli makalenin, davacıya ait olduğu iddia edilen eser sahipliğinden kaynaklı mali-manevi hakları ihlal edecek nitelikte olup olmadığı, buna bağlı olarak; 5846 sayılı Kanun m.70/3 hükmü uyarınca davalının yayımlattığı makale nedeniyle elde ettiği kâr miktarının ne kadar olduğu, aynı Kanun m.70/1 hükmü uyarınca davacının davalıdan manevi tazminat isteminde bulunup bulunamayacağı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.

Davanın açılmasını müteakip dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığından dilekçe teati aşaması tamamlanmış, davacı yanın ibraz ettiği deliller alınmış, … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden temin edilmiş, …’na yazılan müzekkere cevapları dosya arasına alınmış, tarafların mali, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları yapılmış, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe veya arabuluculuğa teşvik edilmiş, bundan sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden özel veya teknik hususlar hakkında rapor aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren …. Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek yargılamaya katılan taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, usulüne uygun ibraz edilen deliller, mahkememizce celp edilen evrak, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
“…” ve “…” isimli makalelerin, sahibinin hususiyetini yansıtacak biçimde şekillenmiş bulunması, FSEK’te öngörülen eser türlerinden birinin içine girmesi ve fikri bir çabanın ürünü olması nedeniyle FSEK anlamında “ilim ve edebiyat eseri” vasfında oldukları kanaatine varılmıştır.
“…” adlı makale üzerinde yazar olarak davacı isminin bulunduğu, bu konuda taraflar arasında herhangi bir çekişmenin de bulunmaması karşısında söz konusu eserin eser sahibinin davacı olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının eser sahibi olduğu “…” adlı makale 2014 yılında yayımlanmıştır. Davalının yazarı olduğu “…” isimli makale ise 2019 yılında yayımlanmıştır.
Mahkememizce oluşturulan bilirkişi heyeti tarafından yapılan teknik inceleme neticesinde; davalı tarafından yayınlanan makalenin, davacıya ait makale ile %100 oranında benzer olduğu, diğer bir deyimle davacıya ait makalenin … diline çevrilerek (işlenerek) aynen yayınlandığı görülmüştür. Ayrıca, davacıya ait eserin yabancı dile çevrilmesi, diğer bir deyimle tercümesi hususunda davacıdan alınan bir iznin de bulunmadığı görülmüştür. Davalı tarafından davacıya ait makalenin tercümesi bir dergide yayınlanmış ve asıl eser sahibi olan davacının adı belirtilmemiştir.
Somut olayda davacının izni olmadan davacıya ait makaleyi … diline çevirerek yayınlayan davalı, davacının yayma hakkını ihlal etmiştir.
Somut olayda davacının izni olmadan davacıya ait makaleyi … diline çevirerek yayınlayan davalı, davacının çoğaltma hakkını ihlal etmiştir.
Somut olayda davacının izni olmadan davacıya ait makaleyi … diline çevirerek yayınlayan davalı, davacının işleme hakkını ihlal etmiştir.
Somut olayda davacının izni olmadan davacıya ait makaleyi … diline çevirerek fiziki ortam dışında internet ortamında da yayınlayan davalı, davacının umuma iletim hakkını ihlal etmiştir. Bilirkişi raporunda yer alan görselde ilgili derginin hem online hem fiziki ortamda basıldığı görülmüştür. Görselde yer alan PDF kısmına basıldığında makale tümüyle indirilebilmektedir. (… )
Dava konusu olayda, davalının, davacının izni olmaksızın, davacının eserini işleyerek davacının izni dışında tekrar kamuya sunması nedeniyle davacının umuma arz hakkının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.
Dava konusu olayda yapılan incelemede, davacının izni olmaksızın davacıya ait eseri işleyen ve sadece kendi adını koyarak yayınlatan davalının, davacının FSEK m.15 hükmünde düzenlenen adın belirtilmesi hakkını ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.
Davacının izni olmadan davacıya ait eseri yabancı dile çeviren davalının, davacının eser sahibinin manevi hakkı olan eserde değişiklik yapılmasının men’i hakkını ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak; davalının yukarıda tespit edilen eylemi, yine, davacının yukarıda belirtilen, eser sahipliğinden kaynaklı mali ve manevi hakları ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.
Mali ve manevi hakları ihlale uğrayan eser sahibi, mütecavizin ihlal eylemi nedeniyle elde ettiği kârın kendisine verilmesini talep edebilir (FSEK m.70/3).
Davacı yan da, davalının ihlal eylemi nedeniyle elde ettiği kârın tarafına verilmesini talep etmektedir.
… … tarafından mahkememize gönderilen, … sayılı yazıda davalı … tarafından yayınlanan “…” adlı makale için üniversiteden akademik teşvik ödeneği veya başka ad altında ödeme almadığı ifade edilmiştir. Yine … tarafından mahkememize gönderilen … sayılı 04.03.2023 tarihli yazıda da davalıya ait herhangi bir bilginin … üzerinde bulunmadığı belirtilmiştir. Bu durumda her ne kadar davacı tarafından davacıya ait eseri birebir alarak … yayınlatmış olan davalının elde ettiği puan ve sonrasında unvan ve gelir dolayısıyla elde ettiği kârın bilirkişi marifetiyle hesaplanarak tarafına ödenmesi talep edilmişse de davalının akademik teşvik almadığına dair … yazısı ve … tarafından mahkememize gönderilen yazı da dikkate alındığında davalının akademik unvanına ve söz konusu makalenin bu unvana katkısı ve dava konusu makale nedeniyle gelir elde edildiğine dair veri dosya kapsamından belirlenememiştir.
Davacı yanın tazminat istemi 5846 sayılı FSEK m.70/3 hükmüne göre belirlenemediğinden 6098 sayılı TBK m.50/2 hükmünün somut olayda uygulanması gerekir. Söz konusu hükme göre; Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Davacı yan maddi tazminat istemini belirsiz alacak davası olarak açmış, davacı vekili 23/06/2023 tarihli duruşmada belirsiz alacak talebi bakımından bedel artırım talebinde bulunmadığından; dava dilekçesinin talep sonucunda belirtilen miktar üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Buna göre somut olayda yapılan değerlendirmede; davalının, davacıya ait “…” adlı ilim ve edebiyat eserini, haksız bir şekilde işleyerek … ve “…” adı ile yurt dışı menşeli akademik bir dergide yayınlayarak, özellikle; davacının işleme hakkını ihlal ettiği, davacının, eser sahibi olduğu makaleyi … diline tercüme ederek işleme fırsatını haleldar ettiği, böylece; davacının, ekonomik olarak değerlendirilebilir mali hakkının ihlal edilmesi nedeniyle zarara uğradığının şüphe götürmez olduğu, davacı yanın maddi tazminat talebini 1.000,00 TL ile sınırladığı, davalının haksız eylemi nedeniyle davacı yanın ileri sürdüğü 1.000,00 TL’nin, davacının uğramış olduğu zarara 4721 sayılı TMK m.4 hükmü uyarınca uygun düştüğü kanaatine varıldığından, TBK m.50/2 hükmü uyarınca, 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Manevi hakları haleldar edilen kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için dava açabilir (FSEK m.70/1).
Somut olayda, davalının yukarıda tespit edilen eylemleri, davacıya ait manevi haklara tecavüz niteliğinde olup, davacı yanın FSEK m.70/1 hükmü uyarınca davalı yandan manevi tazminat talep etme koşulu oluşmuştur.
Davalının kusurluluğu, tarafların sıfatları, işgal ettikleri makam, davaya konu eserin özgünlüğü, tarafların mali, sosyal ve ekonomik durum sonuçları ve 4721 sayılı TMK m.4 hükmünde ifadesini bulan hak ve nesafet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde; 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir.
Aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davacının peşin yatırdığı 1.041,73TL peşin nisbi harçtan alınması gereken 751,41 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile arta kalan 290,32 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı maddi tazminat istemi bakımından kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükmü gereği hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı manevi tazminat istemi bakımından kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3, m.10 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 10.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Manevi tazminat isteminin kısmen reddi bakımından davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3, m.10 ve m.13 hükmü gereği hesaplanan 10.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davanın kabul ret oranının %18 olarak kabulüne,
7-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı ve karar ve ilam harcı olarak tahsil edilen 751,41 TL harcın tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 62,70 TL vekalet harcı, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti, 45,42 TL dosya kapağı masrafı, 328,25 TL posta-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 4.117,07 TL yargılama giderinin %18’i olan 741,07 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 3.376,00 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan 25,60 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin %82’si olan 20,99 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye 4,61 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2023

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza