Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/185 E. 2023/92 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/185 Esas
KARAR NO : 2023/92

DAVA : Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali – Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 24/05/2022
KARAR TARİHİ : 24/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararının İptali – Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 24/05/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı adına başvurusu yapılan … numaralı tasarıma karşı yaptıkları itiraz sonucunda … … kararı ile itirazlarının kısmen kabulüne ve … sıra numaralı tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne, ancak … sıra numaralı tasarımın yönünden itirazın reddi ile tesciline karar verildiğini, itirazları kısmen kabul edildiğinden aleyhe olan kısımlar yönünden verilen kararın iptali ile ilgili tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmesini, …’nın kararı ile kötü niyet iddialarının ispatlanabilir deliller sunulmadığı için hatalı olarak reddedildiğini, itiraz dilekçesinde müvekkilinin markalarına karşı yapılan taklit ve ihlale karşı … nezdinde …Esas numarası ile marka tecavüzü, tespit, men ve durdurma istemli dava açılmış olduğunu, davanın devam ettiğini bildirdiklerini, bu davada alınan bilirkişi raporunda …. sosyal medya hesabının aktif olduğunun ve hesapta yer alan çay paketlerinin üzerinde … … markasının bulunduğunun, müvekkilinin dava dilekçesinde belirttiği … URL adreslerindeki e-mağazaların incelenmesinde mağazalarda görseli bulunan çay paketlerinin üzerinde … … markasının bulunduğunun tespit edildiğini, davacı müvekkili tarafından dosyaya sunulan çay ambalajı ve poşet içindeki çayın incelenmesi neticesinde ürünün üzerinde … … markasının bulunduğunu, ancak dökme çayın içine konulduğu naylon poşet üzerinde marka bulunmadığının tespit edildiğini, işletme kayıt belgesinde davalıya ait işletmenin ticaret unvanının … TİCARET olarak belirtildiğinin saptandığını, davalı tarafın sosyal medya hesabında, e-mağazaların içeriğinde, işletme unvanı ve çay emtiası üzerinde kullanılan … TİCARET ibareleri ile davacı müvekkili adına … sayı ile tescilli ve … sayı ile tescilli markaları arasında karıştırılma ihtimali olduğu ve bu durumun marka ihlali olarak değerlendirilebileceği sonuç ve kanaatine ulaşıldığını, bu rapor ile iddialarının ispatlanmış olduğunu, dava konusu tasarım başvurusunda kullanılan … kod numaralı marka başvurusuna ait işlem dosyası getirtildiğinde, müvekkili adına tescilli … sayılı ve … sayılı markalardan oluşan marka serisi/marka ailesi ile ayırt edilemeyecek derecede benzerliği nedeniyle 16.05.2021 tarihinde yayıma itiraz olarak dosyalanmış olduğundan … … tarafından verilen … sayılı ve 01.12.2021 tarihli karar ile itirazın haklı görüldüğünün belirleneceğini, müvekkiline ait tanınmış marka benzerinin tasarım başvurusu içerisinde kullanılmasının dahi kötü niyet olduğunu, davalı tarafından tescil başvurusunda bulunulan tasarımların yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığını, tasarım hükümsüzlük taleplerinin kamu düzenine ilişkin olmasından dolayı bilirkişi incelemesinde resen ele alınacak yenilik kırıcı belgeler ile de yeni ve ayırt edici olmadığının tespitinin gerektiğini, davalı tarafından tescil ettirilen dava konusu … numaralı tasarımın daha önce müvekkili tarafından piyasaya sunulmuş ve diğer davalı kurum nezdinde tescil ettirilmiş olup yenilik kriterini karşılamadığını, davaya konu “ambalajlama kartonu” isimli tasarımın açıkça görüleceği üzere çay emtiası üzerinde kullanılacağını, bu nedenle tasarımların kullanıldığı özellikle gıda (çay üretimi) sektöründe bilgilenmiş kullanıcılar üzerinde bıraktığı genel izlenim bakımından değerlendirilmesi gerektiğini, gıda (çay) ürünlerinin hemen tüm tüketici/kullanıcı kitlesine hitap eden ürünler olduğundan daha az dikkat gerektiren emtialar olduğunu, ilgili tasarımlara konu ürünlerin gıda (çay üretimi) sektöründe yıllarca üretilen ürünler olduğunu ve bu ürünler için değerlendirme yapılırken özellikle üzerlerinde yer alan … ve tasarımlarla birlikte markaların da değerlendirilmesi gerektiğini, somut durumda akıllı taklit yoluyla müvekkiline ait markalara ve tasarımlara yaklaşmak için davalının her yolu denemiş olduğunu, davaya konu tasarım ile müvekkilinin adına kayıtlı 23.09.2016 tarihinde … sayı ile dosyalanan ve 01.06.2018 tarihinde tescil edilmen “…” ibareli markanın tasarımına oldukça benzer olduğunu, müvekkili tarafından üretilen … markalı ürünlerin görsellerine ulaşılabilmesi için Google arama motorunda …. ibareleriyle bir araştırma yapıldığında itiraza konu tasarımların başvuru tarihi olan 29.06.2021 tarihinden önce yayınlanan ve tasarımın yenilik kriterini taşımadıklarını açığa çıkaran görsellere ulaşılabileceğini, ayrıca diğer sosyal medya platformlarında itiraza konu tasarımın başvuru tarihinden önce yayınlanan bazı görseller/gönderilerin … nezdinde delil olarak sunulduğunu, mahkemenin dikkatine sunulan örnekler haricinde davaya konu 02 numaralı tasarımın yenilik kriteri taşımadığını kanıtlayan bir çok sayıda örnek olup bunların bilirkişiye tevdii aşamasında resen araştırılmasını istediğini, dava dilekçesinde sunulan görsellerden görüleceği üzere hem müvekkili tarafından üretilen tasarımların hem de bir çok kişi tarafından daha önce yayınlanan görsellerden … numaralı tasarımın yeni olmadığının anlaşılacağını, müvekkili tarafından kullanılan ambalajlarda kullanılan desenler ile davaya konu 02 numaralı tasarımda kullanılan desenlerin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim itibarıyla oldukça benzer hatta aynı olduğunu, bu nedenle davalı tasarımının hükümsüzlüğünün gerektiğini, karşılaştırılan tasarım desenlerinde bir farklılık bulunmadığını, söz konusu ambalaj kartonu tasarımlarının hem bir bütün olarak hem de üzerinde yer alan motif/desenlerle birlikte karşılaştırıldığında tasarımın yenilik kriteri taşımadığını ve müvekkilinin markaları ile birebir aynı olduğunu, dava konusu tasarımın müvekkiline ait marka ve etiket tasarımlarının kopyası olduğunu ve başvuru tarihinden önce müvekkili tarafından kamuya sunulmuş olduğunu, hükümsüzlüğü talep edilen bu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfından yoksun olduğunu, davalı yanın sahip olduğu seçenek özgürlüğü de dikkate alındığında tescil edilecek bunca çay kutusu etiket tasarımı varken müvekkil tarafından kullanılan görselleri tescil ettirmeye çalışmasının kötü niyetli olduğunu, davalının, müvekkiline ait markaların bir benzerini tasarım olarak tescil ettiremeyeceğine dair emsal … kararları olduğunu, tescilli bir markanın veya benzerinin başkasına ait bir tasarım tescili içerisinde yer almasının da daha sonra tescil edilen tasarımın hükümsüzlük sebebi oluşturduğunu, müvekkiline ait markalar ile davalı markası karşısında ve bu markaların tanınmışlık vasfına hak kazanıp toplum nezdinde bilinir olmaları karşısında, tasarım başvurusu içerisinde bu markaların ayırt edilemeyecek derecede benzerinin tescilinin … içtihatları gereğince de hükümsüz kılınması gerektiğini iddia ederek; davalı … tarafından verilen 05/05/2022 tarih ve … sayılı kararının iptalini ve davalı adına … nezdinde başvurusu yapılan …/ numaralı tasarım yönünden hükümsüzlük ve tasarım sicilinden terkin ve dava konusu tasarımın üçüncü kişilere devrinin önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep edilmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili 06/06/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafından … sıra numaralı “ambalajlama kartonu” tasarımlarını konu alan çoklu tasarımın tescili talebine, davacının 04.12.2021 tarihinde itiraz ettiğini, yapılan itiraz üzerine … tarafından yapılan inceleme ile kötü niyet konusundaki itiraz yönünden incelemede itiraz sahibinin itiraz ekinde başvuru sahibinin kötü niyetini ispatlar somut delilleri sunmadığı ve bu nedenle kötü niyet iddiasını ispatlayamadığının tespitine ve itiraza konu … sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen muteriz adına tescilli markalardan sadece … sayı ile tescilli markanın ve önceki tarihli Facebook paylaşımlarında yer alan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibarıyla benzer olduğuna, ancak … sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen muteriz adına tescilli markaların ve önceki tarihli Facebook paylaşımlarında yer alan tasarımların ise genel izlenim itibarıyla farklı olduğu kanaatine ulaşıldığından itirazın kısmen kabulüne karar verdiğini, tasarım tescilinde esas olanın o tasarıma sahip olan ürünün kullanıcı üzerinde bıraktığı görsel izlenimin özgün olup olmadığı olduğunu, bir tasarım başvurusunun tescil edilip korunması için yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşıması gerektiğini, yenilik kavramının daha önce hiç bilinmeyen tasarımlarla sınırlanamayacağını, mevcut ve mutat tasarımlardan esinlenmek suretiyle yeni bir tasarım yaratmanın mümkün olduğunu, tescili istenen tasarımının aynısının kamuya sunulmasının …’de değil dünyanın neresinde yapılmış olursa olsun yeniliği ortadan kaldıracağını, tescili yapan kişinin bundan haberinin olup olmamasının hiçbir etkisi olmayacağını, aynı izlenimi uyandırma aynı etkiyi yapma karıştırılma tehlikesi veya olasılığının ayırt edicilik yönünden incelenmesi gereken kriterler olduğunu, bilgili kullanıcının tasarımın ayırt edici özellikte olup olmadığını belirlerken karşılaştığı tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık vereceğini, bir tasarımda değişikliğe gidilerek meydana getirilen sonraki tasarımın genel görünümünün esaslı bir şekilde öncekinden farklı olmaması halinde sonraki tasarımın korumadan yararlanamayacağını, ayırt edicilik belirlenirken tasarımcının sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesinin de dikkate alınması gerektiğini, davacı tarafça davalının kötü niyetli olduğunun ileri sürülmesine rağmen bu iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, başvuruya konu tasarımların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibarıyla ayırt edici niteliği haiz ve farklı olduğunu, kötü niyetin somut delillerle ispatlanması gerektiğini belirterek, … kararının usul ve yasaya uygun bir karar olması sebebiyle davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı …, davaya cevap dilekçesi ibraz etmediğinden 6100 sayılı HMK m.128 hükmü gereği, dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmışlardır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan … Kararının İptali ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu m.77 hükmüne göre açılan Tasarımın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı … kararının davacının itirazının reddine ilişkin kısmının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahsa ait … sayılı tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı, dava konusu tasarımın davacıya ait bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımı mahiyetinde olup olmadığı, davalı şahsın kötü niyetli olup olmadığı, dava konusu tasarımın hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.

Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tasarım tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, …. sayılı dosyaları UYAP üzerinden temin edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalar hususunda bilirkişi raporu aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren … Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şahsın 29.06.2021 tarihinde … sayılı çoklu tasarım başvurusunda bulunduğu, söz konusu başvurunun tescil edildiği, …. ‘nın 09.09.2021 tarih 372 sayılı … ‘nde tescilin yayımlandığı, davacının 04.12.2021 tarihli dilekçesi ile yayına itiraz ettiği, … sayılı kararı ile; “İtirazın kısmen kabulüne ve … sıra numaralı tasarımın tescilinin hükümsüzlüğüne ve …/2 sıra numaralı tasarımın tescilinin devamına” şeklinde oybirliği ile karar verdiği, verilen kararın davacı marka vekiline 06.05.2022 tarihinde tebliğ edildiği, yasal iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tasarım, bir ürünün veya onun bir kısmının görmek veya dokunmak gibi insan duygularıyla fark edilen görünümüdür. Görünüm, ürünü veya onun üstündeki süslemeyi oluşturan çizgilerin, özel şekillerin, çevre çizgisinin, renklerin, biçimin ve/veya malzemenin sonucudur.
6769 sayılı SMK’nın 56. maddesinde koruma koşulları düzenlenmiş olup, bir tasarımın tescili için yeni ve ayırt edici nitelikte olması gerektiği vurgulanmıştır. 6769 sayılı SMK’nın 56/4. maddesine göre bir tasarımın “yeni” olması o tasarımın aynısının daha önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması anlamına gelir. Eğer herhangi iki tasarım arasında sadece küçük ayrıntıda farklılık varsa o tasarımlar aynı kabul edilir. Yenilik değerlendirmesinde temel alınan kriter mutlak yenilik, yani dünyada yenilik ilkesidir. Yenilik mutlaktır; çünkü, tescili istenen tasarımın aynısının kamuya sunulması halinde, …’de dünyanın neresinde, ne zaman yapılmış olursa olsun, yenilik ortadan kalkar. Bundan tescil başvurusunda bulunan tasarımcının haberinin bulunup bulunmaması, hiçbir etki yapmaz.
Ayırt edicilik kriterini düzenleyen 56/5. Madde uyarınca, “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.” Bir tasarımın ayırt edici nitelikleri o tasarıma has, yani sadece o tasarıma ait özelliklerdir. Yine 56/5. maddeye göre tasarımlar arasındaki kıyaslama bilgilenmiş kullanıcı tarafından yapılacak olup, 56/6. maddeye göre ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacaktır.
Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı, sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği tasarımın önemli özelliklerini fark eder. Ama bir tasarım uzmanı kadar da bilgi birikimine sahip olmadığı için ayrıntılarla ilgilenmez.
Seçenek özgürlüğü kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58/2. Maddede “Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” ifadesi yer almaktadır. Bir ürün, tasarımcısına ne kadar seçenek özgürlüğü bırakıyorsa koruma kapsamı da o denli genişler; seçenek özgürlüğü ne denli darsa koruma kapsamı da o denli daralır. Bir ürün işlevini yerine getirebilmesi için ancak belirli bir şekilde tasarlanması zorunluysa, bu ürünün tasarımı hiç koruma görmez.
Belirtilen açıklamalar ışığında tarafların iddia ve savunmaları, tasarım işlem dosyası, itiraza mesnet gösterilen dokümanlar, hukuki nitelendirme hariç maddi tespitler barındıran bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre;
Dava konusu …/ sayılı tasarım bir “ambalaj” ürününe ilişkindir. Söz konusu ürünlerin internet (çevrimiçi satış kanalı), süpermarket vb. ürünler satan yerlerde bulunabileceği, bu bakımdan hemen her kesimden tüketicinin bu ürünlerle daha önce en azından bir kez karşılaşmış olabileceği, bilgilenmiş kullanıcının bu kimseler olacağı düşünülmektedir. Bilgilenmiş kullanıcı kitlesinin bu denli geniş ve spesifik kriterlere sahip olmadığı durumlarda farklılıkların daha somut ve fark edilebilir olması gerekmektedir.
Davacı yanca delil olarak bildirilen markalarda … unsurları yer almakta olup, ….sayılı markalar … unsuru içermekte, … sayılı markada ise … unsuru baskın karakter olarak yer almaktadır.
Davalı tasarımı ile davacı yana ait … sayılı markalar, genel görünüm itibarıyla incelendiğinde, davalı yana ait ambalaj tasarımında farklı unsurlara yer verildiği, bu hali ile söz konusu iki markanın, dava konusu tasarım tescilinin yenilik ve ayırt edici niteliklerini kaldırmayacağı, dava konusu tasarımın, bu iki marka karşısında yeni ve ayırt edici olduğu kanaatine varılmıştır. Yine davacı yana ait …. sayı ile tescilli markalarla, dava konusu tasarım tescili karşılaştırıldığında; sadece kelime unsurundan ibaret bu iki marka karşısında, dava konusu tasarım tescilinin yeni ve ayırt edici olduğu tespit edilmiştir.
… sayısı ile tescilli marka ile dava konusu tasarım tescili karşılaştırıldığında; dava konusu tasarımın sarı zemin üzerine dizayn edildiği, davalı tasarımında yer alan yaprak içerisine yerleştirilmiş geyik figürü, alt kısımda aynı yer alan çay dolu çay bardağı görüntüsü ile ambalajın üst kısmına yerleştirilmiş marka görseli bir arada değerlendirildiğinde genel görünüm itibarıyla benzer algı yarattığı tespit edilmiştir. Bu kapsamda dava konusu tasarımın yeni olarak nitelendirilebileceği, ancak bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edicilik niteliğini karşılamadığı kanaatine varılmıştır.
SMK m.67/2 ve 77/1-a düzenlemelerine göre tescil başvurusuna konu edilen tasarım görsel anlatımı içerisinde başkasına ait bir marka, (yahut başkasına ait bir tasarımın veyahut da tescilli başka bir sınaî hakkın) bulunması, başka bir ifadeyle bir fikri mülkiyet hakkının izinsiz kullanımı gibi bir nedenle tasarımın kısmen ya da tamamen iptali mümkündür.
Bu düzenlemenin temel hareket noktası, sınai mülkiyet hakkına tecavüzdür. Zira; marka tescili yoluyla elde edilemeyecek olan bir korumanın tasarım tescil yoluyla elde edilmesi amaçlanmakta ise de marka tescili yoluyla kullanımın mümkün olmadığı hallerde bu hakkın tasarım tescili yoluyla da korunmaması gerektiği düşünülmektedir.
Buna göre söz konusu iddia bakımından yapılan incelemede;
… sayılı marka, … ve kelime unsurlarından oluşmaktadır. Dava konusu tasarımda, markanın baskın unsuru olan … unsuru, hiçbir teknik zorunluluk olmaksızın davalı tasarımında aynen kullanıldığı, yine çay dolu olarak görülen çay bardağının yerleşim yerinin de aynen davacı markalarında yer aldığı şekli ile konumlandırıldığı, bu nedenle dava konusu tasarımın, davacıya ait iş bu markanın genel görünüm itibarıyla benzeri olarak kabulünün gerektiği, bu minvalde, dava konusu tasarımın, davacıya ait iş bu markanın yetkisiz olarak kullanımı mahiyetinde olduğu kanaatine varılmıştır.
SMK m.77/1-a hükmüne göre; Bir tasarım başvurusunun kötü niyetle yapıldığı ispatlanırsa, o tasarım hükümsüz kılınır.
Kötü niyetli tasarım başvurusu; Kişiyi, hukuk düzeninin tescil ile elde edilecek hakları kullanması amacı taşımaksızın, hukuka ve ahlaka aykırı olarak, bu hakların hukuk düzenince tasvip edilemeyecek şekilde başka amaçlarla kullanılması olarak tanımlanabilir. Hangi hallerde kötü niyetli olarak tasarım başvurusunda bulunulmuş sayılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte, genel olarak tasarımı kullanmaktan ziyade şantaj veya başkasından haksız para elde etmek veya başkalarının ticaretine engel olmak gibi amaçlarla yapılan tasarım başvuruları kötü niyetle yapılmış başvuru olarak kabul edilmektedir. Kanunun ayrıca müeyyideye bağladığı hususlar tek başına kötü niyet emaresi olarak kabul edilmez. Zira Kanun tarafından zaten müeyyidesi gösterilmiş tasarım başvuruları için ayrıca kötü niyeti de sebep göstermek doğru görülmemektedir.
Somut olayda yapılan değerlendirmede; 18.11.2020 tarihinde davalı tarafından … sayılı marka başvurusu yapılmıştır. Davalı … tarafından … nezdinde … sayılı marka başvurusu yapılmış; davacı tarafından söz konusu başvuruya itiraz edilmiştir. Dava dosyasının ekinde yer alan … evraklarının incelenmesinden, 01.12.2021 tarihli … kararı ile … sayılı “… …” ibareli marka ile SMK m.6/1 bendi anlamında iltibasın varlığı kabul edilerek, itirazın kısmen kabul edildiği, 30. Sınıfta yer alan bir kısım emtianın 6769 sayılı Kanunun 6/1 bendi gereğince çıkartıldığı;
… nezdinde davalı tarafından yapılan itiraz neticesinde, “dem gazal” ibareli başvuru ile kısmi ret kararına gerekçe olarak gösterilen … sayılı “… ve …” ibareli markanın, özellikle işitsel anlamda bağlantı kurulması ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline yol açabilecek derecede benzer olduğu kanaatine ulaşılmış ve oy birliği ile başvuru sahibinin itirazı reddedilmiştir.
29.06.2021 tarihinde dava konusu tasarım başvurusu yapılmıştır. Dava konusu tasarım başvurusu yapılırken, davalı şahıs, davacıya ait … sayılı tescilli markanın bulunduğu bilmekte veya bilebilecek durumdadır. Zira; davalı şahsın daha önceki tarihli … sayılı marka başvurusu, … sayılı markanın varlığı nedeniyle kısmen reddedilmiştir. Buna göre; davalı şahı, … sayılı markanın davacıya ait olduğunu bildiği veya bilmesi gerektiği halde, bu markanın … unsurunu kullanarak iş bu davaya konu tasarım tescil başvurusunda bulunmuş olması ticari dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığından davalı şahsın tasarım tescil başvurusu esnasında kötü niyetli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın kabulü ile; … sayılı … kararının davacının itirazının reddine ilişkin kısmının iptaline, dava konusu …-2 sayılı tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; … sayılı … kararının davacının itirazının reddine ilişkin kısmının İPTALİNE,
2-Dava konusu …-2 sayılı tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
3-6769 sayılı SMK m.79/4 hükmü gereği hükümsüzlük kararı kesinleştiğinde bir örneğinin re’sen …’e gönderilmesine,

4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 48,60 TL vekalet harcı, 312,50 TL posta-tebligat, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.522,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı …’ın ve vasisinin yokluğunda, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde… Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/02/2023

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza