Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/135 E. 2023/203 K. 17.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/135 Esas – 2023/203
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/135 Esas
KARAR NO : 2023/203

DAVA : Marka Haklı İhlali – Haksız Rekabet
DAVA TARİHİ : 18/04/2022
KARAR TARİHİ : 17/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Haklı İhlali – Haksız Rekabet davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
D A V A :
Davacı vekili 18/04/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; …. isimli web sitesinin davalı tarafa ait olduğu ve bu sitenin adından da anlaşılacağı üzere tüketicilerin firmalar hakkında şikayette bulunması amacıyla kurulduğu, tüketici değerlendirmelerinin yapıldığı “…” adlı sitenin mevcut piyasada hakim durumda olduğu, davalı tarafın bu web sitesinde şirketlere ilişkin olarak kurumsal üye şirket ve kurumsal üye olmayan şirket olarak üyelik sistemi uyguladığı, … web sitesinde müvekkil şirketi tanımlayan “…” adlı sayfaya girildiğinde müvekkil şirketin markasının yer aldığı, diğer birçok rakip firmanın karşılaştırılması suretiyle değerlendirme yapıldığı, yer alan şikayetlerin çözümüne göre ortalama puan verildiği dikkate alındığında davalı şirketin haksız rekabet hükümlerine aykırı davrandığı, davalı şirket tarafından kurumsal üyelik sisteminin uygulanması, müvekkil şirket yönünden haksız rekabet teşkil ettiği, web sitesinde kurumsal üyelik yaptırılması için davalı şirket tarafından yıllık olarak belirlenen ücretin şirkete ödenmesi gerektiği, bu kapsamda davalı şirket tarafından müvekkil şirkete kurumsal üyelik kapsamında 2020 yılında ve 2021 yılında yıllık kurumsal üyelik teklifinde bulunulduğu, devamında müvekkil şirket tarafından 05/05/2020 tarihinde kurumsal üyelik kapsamında teklif edilen tutar ödendiği ve kurumsal üye olunduğu, ancak 2021 yılı kapsamında davalı şirket tarafından yapılan kurumsal üyelik teklifi müvekkil şirket tarafından kabul edilmediği, gelinen aşama itibariyle müvekkil şirketin kurumsal üyeliği bulunmadığı, kurumsal üyelerin sahip olduğu haklardan “Tüketiciler tarafından bulunulan şikayetlerin koordine edilmesi için personel görevlendirmesi yapılması” ve “Şikayet başvurularının sitede yayınlanmadan önce kurumsal üyenin sistemine düşmekte olup, 24 saat içerisinde şikayete ilişkin olarak çözüm üretilmesinin sağlanması” haklarına kurumsal üye olmayan şirketlerin faydalanamadığı, dolayısıyla kurumsal üye olan şirketlere; tüketicilerin şikayetlerinin sitede yayınlanmadan öncesinde söz konusu şikayetleri çözüme kavuşturma ve cevap verebilme imkanı tanındığı ve bu durumun haksız rekabete yol açtığı, kurumsal olmayan üyeler ise tüketiciler tarafından yapılan şikayetleri sitede yayınlandığı zaman görmekte ve ancak o zamandan sonra şikayetlere ilişkin cevap ve çözüm üretmeye çalışabildiği, tüketiciler tarafından yapılan şikayetler kurumsal olmayan üyeler tarafından çözüme kavuşturulmuş olsa da şikayette bulunan tüketicinin izni alınmadan şikayetin kaldırılmadığı, “….” isimli internet sitesinde müvekkil şirketi tanımlayan … adlı markaya ait sayfaya girildiğinde müvekkil şirketin markasının yer aldığı, diğer birçok rakip firmanın karşılaştırılması suretiyle değerlendirme yapıldığı, yer alan şikayetlerin çözümüne göre ortalama puan verildiği hususları dikkate alındığında müvekkil şirketin marka ve ticari itibari gibi kişisel haklarının zedelendiği, bunun yanında davalı şirkete …. Noterliği 08/02/2022 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile … sitesinde yer alan müvekkil şirkete karşı yapılan yorumların kaldırılması talep edilmişse de davalı şirket tarafından konu yorumlar kaldırılmadığı, davalı şirkete ait “…” sitesinden müvekkil şirket hakkında yapılan tüm yorumların kaldırılması gerektiği, … web sitesinde şirketlerin unvanları, markaları gibi ayırt edici işaretlerin hak sahiplerinden izin almaksızın kullanıldığı, web sitesinde şikayette bulunan tüketici olduğu belirtilen kişilerin gerçek kimlik bilgileri paylaşılmamakta olup, anonim isimlerde üyelik açılarak yorum yapılabildiği, ayrıca yorumda bulunan kullanıcının gerçekten ürün veya hizmet aldığının denetlenmediği ve ürün veya hizmet almayan kullanıcı dahi müvekkil şirkete ait sayfada şikayette bulunabildiği, bu itibarla şirketler için internette yer alan yorumların şirketin marka değeri ve satışları için büyük önem taşıdığı günümüz şartlarında; hakim durumda olan davalı şirkete ait sitede asılsız şikayetlerin yayınlanmasının hukuka aykırı olduğu, bunun yanında şikayette bulunan kullanıcının şikayeti müvekkil şirket tarafından çözüme kavuşturulsa bile konu siteden yorumların kaldırılması; kullanıcının izni ve davalı şirketin onayına bağlı olduğu, davalı şirket tarafından izlenilen bu politika ve yorumda bulunan kullanıcıların durumu dikkate alındığında; “…” sitesinde kurumsal üye olunmasının zorunlu hale geldiği, davalı şirket izlediği bu politika ile şirketleri kurumsal üyeliğe zorlamakta olup, davalı şirketin hukuka ve hakkaniyete aykırı gelir elde ettiği belirtilerek; davalı şirketin müvekkil şirketin markasına tecavüz ile haksız rekabet oluşturduğunun tespitine ve tecavüzün önlenmesi ile men’ine, müvekkil şirkete ait “…” markasının, ticaret unvanının ve müvekkili şirket hakkında yapılan bütün kullanıcı yorumlarının… internet sitesinden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C E V A P :
Davalı vekili 16/05/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; … internet sitesi; tüketicilerin ürün ya da hizmet alımında yaşadıklarına inandıkları mağduriyetleri üçüncü kişilerin huzurunda dile getirdikleri ve firmalara ilettikleri, böylece mağduriyetlerine çözüm bulmaya çalıştıkları bir tüketici şikayet platformu olduğu, … platformunda içeriklerin tamamen üye kullanıcılar tarafından oluşturulduğu, sitede şikayet yazabilmek için şahsın telefon numarasına gönderilen SMS doğrulama kodunu girmesi gerektiği, böylece şikayet yazan her şahsın gerçek kişi olması ile şikayetçinin bilinebilir ve belirlenebilir olmasının amaçlandığı, … tarafından bu içeriklere firma aleyhine olacak şekilde hiçbir surette müdahale edilmediği, …, dileyenin istediğini yazabildiği başı boş bir site olmadığı, yazılan her şikayet bünyesinde oluşturulan redaktör ekibi tarafından tek tek okunur ve içerisinde yer alması muhtemel ahlaka ve adaba mugayir ifadeler bakımından kontrol edildiği, … üye olan veya olmayan firmalar tarafından hasım ya da anlaşmazlığın tarafı olarak görülmemesi gerektiği, her ne kadar hukuksal bir yaptırım gücü bulunmasa dahi, haklarında yazılan şikayetlerin diğer tüketiciler tarafından görülmesini istemeyen firmalar, müşterisine çözüm önerileri getirerek şikayeti kaldırma çabası içerisine girdiği, … sadece üye olan şirketlere hizmet veren bir platform olmadığı, tüketiciler tarafından yazılan şikayetlere verilen tüm cevaplar, üye–üye olmayan ayrımı yapılmadan ücretsiz olarak yayınlandığı, diğer bir deyişle hakkında şikayet yayınlanan tüm kurumların cevap haklarını kullanabildiği ve hiçbir firmanın cevap hakkının kısıtlanmadığı, davacı tarafın iddialarına cevaben, yazılan tüm şikayetler, üye olsun ya da olmasın her firmaya derhal bildirilir ve 1 Şubat 2022 Salı günü; Resmî Gazete’nin 31737 sayısında yayınlanan ve 01/03/2022 tarihinde yürürlüğe giren; ticari reklam ve haksız ticari uygulamalar yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmelik hükümleri uyarınca 72 saat boyunca yayına alınmadığı, tüm firmaların bu süre zarfında şikayetleri çözüme kavuşturmaları ve yayınlanmadan kaldırılmasını sağlama imkanı tanınması amaçlandığı, nitekim yazılan her şikayetin davacı firmaya derhal bildirildiği, ancak 72 saat boyunca yayına alınmadığının basit bir bilirkişi incelemesiyle tespit edilebileceği gibi şikayetçinin bu iddiasının asılsız olduğunun da anlaşılacağı, üye olan ile olmayan firmalar arasındaki farklı uygulamaya derhal son verildiği ve Ekim 2019 tarihi itibariyle üye olmayan firmalara da şikayetler yazılır yazılmaz haber verilerek, şikayetleri çözüme kavuşturmaları için süre tanınmaya başlandığı, sunulan belgelerde de ortalama 1 dakika içerisinde firmaların şikayetlerden haberdar edildiği, paralı üye olsun olmasın herkesin şikayete cevap hakkı olduğu, … kapsamında temel hak ve özgürlükler açısından değerlendirildiğinde; Anayasanın 48. maddesine göre özel teşebbüs kurmanın serbest olduğu ve dolayısıyla teşebbüs özgürlüğü ile her gerçek ve tüzel kişinin dilediği alanda serbestçe ticari girişimde bulunma hakkının korunduğu, dolayısıyla şikayet sitelerinin varlığını yasal olarak yasaklayan bir hüküm olmadığı, sonuç olarak; anılan internet sitesinde uygulanan sistemin haksız rekabete yol açan ve aksak yönlerinin iyileştirildiği, tüm bu aksaklıklara rağmen tüketicilerin şikayetleri sayesinde sorunların bir kısmının … ve Mahkeme önüne gelmeden satıcı huzurunda çözüm bulması sebebiyle tüketici dostu bir site olduğu, doğrulama kodu/redaksiyon çalışmaları/teşekkür mesajları ve diğer sağlanan ek hizmetler ile de firmaların itibarlarına zarar verme amacı güdülmediği, değerlendirilmiş ve dolayısıyla söz konusu uygulamaların 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna ve ilgili Yönetmeliğe aykırı olmadığına karar verildiği, davacının üyelikten çıktıktan (05.05.2021) ve dava açmadan önceki (18.04.2022) tarihte hakkında yazılan şikayetlere rastgele bakılacak olursa; 12 Mart Cumartesi 21:36:25 tarihinde … tarafından yazılan şikayetin 12 Mart Cumartesi 21:48:47 tarihinde markaya iletildiği, 15 Mart Salı 21:49:54 tarihinde bu şikayetin yayımlandığı; 2021 yılına ait bir örnek verildiğinde 09 Aralık 2021 Perşembe 14:58:08 tarihinde … tarafından yazılan şikayet, 9 Aralık 2021 Perşembe 15:12:03 tarihinde markaya iletildiği, 10 Aralık 2021 Cuma 9:47:32 tarihinde yayına alındığı, davacı firma hakkında yazılan “maalesef” yüzlerce şikayet tek tek incelense dahi, birinin bile üye firmalardan farklı ve geç bildirildiğine dair tek bir örnek dahi bulunmadığı, görüldüğü üzere, şikayetlerin yazılır yazılmaz tüm firmalara bildirildiği, dolayısıyla bu yönüyle de haksız rekabete yol açılmadığı açıkça tespit edildiği, davacının öte yandan tüketiciler tarafından yapılan şikayetler kurumsal olmayan üyeler tarafından çözüme kavuşturulmuş olsa da şikayette bulunan tüketicinin izni alınmadan şikayetin kaldırılmadığı iddiasına karşılık yazılan şikayetlerin kaldırılması yetkisi şikayet yazan tüketicide bulunduğu, …’ın üye olan ya da olmayan firmalar arasında herhangi bir ayrım gözetmeksizin, çözülen şikayetlere müdahalesi söz konusu olmadığı, davacı firma hakkında da çözüldüğü gerekçesiyle yayından kaldırılmış onlarca şikayet bulunduğu, davacı firma tam olarak 6 yıl 11 ay müvekkil firmanın üyesi olarak kaldığı, bu kadar süredir üye olmalarının, bir zorunluluk gereği olduğu, adeta şantaja uğramaları nedeniyle üyeliğe mecbur kaldıkları şeklinde inandırıcılıktan uzak, çirkin bir iddia gündeme getirdiği, …; hiç bir firmayı üyeliğe zorlamadığı gibi, dileyen firmanın sözleşme süresinin sonunu beklemeksizin ve herhangi bir gerekçe göstermeksizin sözleşmeyi feshetme imkanı tanıdığı, sözleşme feshedilir feshedilmez de, geri kalan süreler için verilmeyen hizmet bedelinin derhal firmaya iade olduğu, 6 yıl 11 aylık bir süreçte bir firmanın şantajla üye yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, müvekkilinin bir anonim şirket olduğu ve devamlılığını sağlayabilmek için gelir modeline ihtiyaç duyduğu, talep edilen üyelik ücretinin, firmaların sahip oldukları cevap verme, şikayete itiraz etme ya da panel üzerinden tüketiciyle iletişim kurma gibi temel haklarla bir alakası bulunmadığı, üyelik ücretinin, tüketicilerden elde edilen bir takım analitik verilerin raporlanması için talep edildiği, bu ekstra hizmetten ise ancak dileyen firmalar yararlanmakta olup hiç bir firmanın yararlanması zorunluluğu bulunmadığı, örneğin yeni çıkartmış olduğu bir ürüne ait şikayetlerin daha çok hangi bölgeden geldiğini bilmek isteyen bir firma, bu veriyi müvekkilden üye olmak suretiyle edinebildiği, davacı firma haksız rekabete yol açabilecek temel hakların kullanımı bakımında üye firmalardan hiçbir eksiğinin olmadığını gayet iyi bildiği, … hiç bir firmanın kasten karalanmasına müsaade ve aracılık etmediği, sırf bu nedenle tüm firmalara çeşitli gerekçeler ile itiraz iletme imkanı tanındığı, müvekkil …’a ait sistem görüntüsünden de anlaşılacağı üzere, tüm firmalara internet sitesi üzerinden “…” seçeneği kullanımlarına sunulduğu, orada yer alan pek çok seçenekten biri de “sahte şikayetçi/şikayet” olduğu, bu seçenek ile bildirilen tüm itirazlarda istisnasız, şikayet yazandan hakkında şikayet yazdığı firmanın müşterisi olduğunu kanıtlamasının istendiği, buna ilişkin herhangi bir belge ibraz edemeyen şikayetçinin şikayetinin de kaldırıldığı, tüketicilerin iradelerini yönlendirmeye yönelik karalama amacında olduğu anlaşılan şikayetlere re’sen dahi müdahale edildiği, … isimli profil tarafından 26 Nisan 2021 tarihinde yazılan “… Müşteri Memnuniyetsizliği, Doğru Düzgün İş Yapılmaması” başlıklı şikayetin, (Ek-6) davacı firmanın “müşteri borcunu ödememesinden kaynaklı hesabı hukuk bürosuna devredilmiştir gerekli evrakları yasal olarak isteyebilir silinmesi talep ediyoruz” şeklindeki itirazı üzerine yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde kaldırıldığı, nasıl tüketici bir kullanıcı adı ve şifreyle sisteme girip şikayetini yazabiliyorsa, küçük bir teyidin ardından firma yetkilisi olduğu tespit edilen şahsa tanımlanan kullanıcı adı ve şifresiyle, sisteme giriş yapılarak rahatlıkla cevap yazılabildiği ve yazılan cevabın şikayetin hemen altında yayınlandığı, … numaralı kararına atıf yapılarak, teknik bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere tüketiciler tarafından yapılan şikayetlere şirketler tarafından cevap verilmesinin ücretli üyelik şartına bağlanmadığı, ücret ödenmeden cevap verilebildiği anlaşıldığı, 5651 sayılı yasanın 5. maddesi uyarınca; şikayetin içeriğinin doğruluğundan şikayeti yazanın sorumlu olduğunu ve yer sağlayıcı konumunda olan internet sitelerinin içerikleri kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü bulunmadığı, …’ın, dileyenin, istediği firma hakkında, dilediğini yazabildiği başı boş bir platform olmadığı, bir kişinin şikayet yazabilmesi için öncelikle gerçek bir telefon numarası bildirmesi gerektiği, zira bu telefon numarasına gönderilen doğrulama kodu girilmeden hiç kimsenin şikayet yazamadığı, böylece şikayet yazan kişinin gerçek kimliği kolayca tespit edilebilirken, her önüne gelenin istediği gibi şikayet yazmasının da önüne geçilmiş olunduğu, ayrıca günde yaklaşık yazılan 20 bin şikayetin her biri tek tek redaktörler tarafından okunduğu ve içeriklerinde yer alabilecek muhtemel hukuka ve ahlaka aykırı ifadelerin ya düzeltildiği ya da tümüyle kaldırıldığı, müvekkil şirket hakkında daha önce açılmış ve lehte sonuçlanmış benzer nitelikte pek çok dava ve emsal karar bulunduğu, bu kararlarda özetle müvekkile ait internet sitesindeki içeriklerde tüketicilerin almış oldukları hizmetler ile ilgili karşılaştıkları olumsuzlukları ve sorunları belirtikleri, bu durumun ifade özgürlüğü kapsamında olduğu ve TTK uyarınca kötüleme yoluyla haksız rekabet teşkil etmeyeceği açıkça belirtildiği (… 02.03.2020 tarih … Sayılı kararı, 7.03.2019 tarih …. Sayılı kararı, 10.09.2018 tarih …. Sayılı başka bir kararı,…. ‘nce verilen 30/05/2019 tarih ve ….. sayılı kararı), davacı firma tarafından emsal nitelikte gösterilen … kararları ise eski tarihli olup, iş bu davada hükme esas alınamayacağı, mühim olanın davanın açıldığı tarih itibariyle, davacıdan cevap haklarını kullanabilmeleri için ücret talep edilip edilmediği veyahut şikayetlerden geç haberdar edilip edilmedikleri hususu olduğu belirtilerek; davanın reddi talep edilmiştir.
REPLİK:
Davacı vekili 06/06/2022 tarihli replik dilekçesi ile; Davalı tarafça müşterilere ilişkin bilgilerin paylaşıldığı iddiasının mesnetsiz olduğu, davalı tarafından şikayette bulunan kişilerin bilgileri müvekkil şirketle paylaşılmadığı, davalı taraf şikayette bulunulduğunda kısa sürede üye olmayan şirketlere bilgi verildiğini iddia etse de müvekkil şirket şikayette bulunan kişilere ilişkin iletişim bilgilerine ulaşamadığı, dilekçe ekinde sunulan ekran görüntülerinden de açıkça anlaşılacağı üzere şikayette bulunan kişilerin isimleri ve soy isimlerinin baş harfleri haricinde devamında yer alan harfler …. şeklinde gözüktüğü, bunun yanında şikayette bulunan kişilerin iletişim bilgilerine ulaşılmak istenilse de sitede yer alan iletişim bilgileri sekmesinde “Premium markalar, izinle alınan iletişim bilgileriyle müşteriyle direkt iletişim kurar” şeklinde belirtilmekte olup, müvekkil şirket şikayette bulunan kişinin bilgilerine ulaşamadığı için müşterinin belirlenmesi ve sorun varsa çözüme ulaştırma anlamında güçlük yaşadığı, davalı tarafın iddiasının aksine şikayette bulunan kişinin iletişim bilgileri Premium üye olmadan gözükmediği, davalı şirketin cevap dilekçesinde yer verilen iddialarının mesnetsiz olduğu, davalı şirket tarafından konu şikayetler müvekkil şirket tarafından çözüme kavuşturulsa bile siteden tüketicinin onayı olmadan kaldırılmamakta olup, bu durumun haksız rekabet teşkil ettiği, şikayette bulunan kişilerin bilgileri müvekkil şirket ile paylaşılmadığından davalı şirket tarafından her ne kadar yayınlanmadan önce cevap verme hakkı tanındığı iddia edilse de şikayette bulunan kişinin bilgilerine ulaşılamadığından şikayet konusunun çözüme kavuşturulmakta güçlük çekildiği, şikayetler müvekkil şirket tarafından çözüme kavuşturulsa bile şikayette bulunan kişilerin şikayetin kaldırılması veya teşekkür mesajı bırakmadığı durumlarda şikayet konusu sorun çözülmüş olsa da web sitesinde çözülmemiş şikayet olarak yer almakta ve müvekkil şirketin puanının düşük kaldığı, zira şikayette bulunan kişinin gerçekten müvekkil şirketten alışveriş yapmayan bir kişi olmasında dahi çözüme kavuşturulacak bir şikayet olmasa bile konu şikayetler şikayette bulunanın izni ile kaldırıldığı, bunun yanında “…” isimli internet sitesinde müvekkil şirketi tanımlayan … adlı markaya ait sayfaya girildiğinde müvekkil şirketin markasının yer aldığı, diğer birçok rakip firmanın karşılaştırılması suretiyle değerlendirme yapıldığı, yer alan şikayetlerin çözümüne göre ortalama puan verildiği hususları dikkate alındığında müvekkil şirketin marka ve ticari itibari gibi kişisel haklarının zedelendiğinin açık olduğu, davalı taraf; şikayette bulunma hakkının anayasal bir hak olan şikayet hakkı ve hak arama özgürlüğü kapsamında olduğunu iddia etmekteyse de şikayet sitesi olan “…” sitesi anayasal hak kapsamında belirtilen bir şikayet mercii olmadığı, bu kapsamda şikayette bulunan tüketiciler şikayete konu edilen hususlar bakımından Tüketici Hakem Heyetine veya Tüketici Mahkemelerine başvurabilme haklarının mevcut olduğu, şikayette bulunan kişiler ve şikayet konusunun doğruluğunun tespiti yapılmamakta olup, davalı şirkete ait “…” sitesinden müvekkil şirket hakkında yapılan tüm yorumların kaldırılması gerektiği, davalı tarafın cevap dilekçesinde şikayetlerin içeriğinde yer alan hususlara yalnızca hukuka ve ahlaka aykırı ifadeler kullanılmaması hususunda ön değerlendirmede bulunulduğunun açıkça belirtildiği, davalı şirketin konu şikayetleri yazan kişilerin müvekkil şirketten herhangi bir ürün satın alıp almadığı hususunu incelemediği, yalnızca hukuka ve ahlaka aykırı bir ifade kullanılması hususunda inceleme yapıldığını iddia ettiği, davalı şirket tarafından şikayet konusu yorumlarda şikayetçinin gerçekten müşteri olup, olmadığı, şikayet konusu ürünün satın alınıp alınmadığı hususlarının incelenmediği açık olup, nitekim bu hususun bile açıkça haksız rekabete neden olduğu, dilekçe ekinde yer verilen ekran görüntüleri dikkate alındığında “…” kullanıcı isimli kişinin hem şikayetinde kötüleme kapsamında yer alacak ifadeler kullandığı, hem de başkalarının şikayetlerinin altını yine müvekkil şirketi kötüleme kapsamında yer alan ifadeler kullandığı, … web sitesinde şirketlerin unvanları, markaları gibi ayırt edici işaretlerini hak sahiplerinden izin almaksızın kullanıldığı, siteye üye olan gerçek kişiler tarafından kolaylıkla görülen bu marka veya unvanlar altında şirketler veya bunların ürünleri veya hizmetleri hakkında yorum yapılmasına ortam hazırlandığı, bunun yanında şikayette bulunan tüketici olduğu belirtilen kişilerin gerçek kimlik bilgileri paylaşılmamakta olup, anonim isimlerde üyelik açılarak yorum yapılabildiği, ayrıca yorumda bulunan kullanıcının gerçekten ürün veya hizmet aldığının denetlenmediği, ürün veya hizmet almayan kullanıcı dahi müvekkil şirkete ait sayfada şikayette bulunabildiği, şirketler için internette yer alan yorumların şirketin marka değeri ve satışları için büyük önem taşıdığı günümüz şartlarında; hakim durumda olan davalı şirkete ait sitede asılsız şikayetlerin yayınlanmasının hukuka aykırı olduğu belirtilerek dava dilekçesinde belirttiği talepler yinelenmiştir.

DÜPLİK:
Davalı vekili 27/06/2022 havale tarihli düplik dilekçesinde özetle; 1 Şubat 2022 Salı günü; Resmî Gazete’nin 31737 sayısında yayınlanan ve 01/03/2022 tarihinde yürürlüğe giren; Ticari Reklam Ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile bu hususun açıkça düzenlendiği, söz konusu yönetmeliğin tüketici şikâyetlerinin yayınlamasına ilişkin uygulamalar başlıklı MADDE 28/C – (1) c fıkrasına göre; “Değerlendirmeye ilişkin açıklama yapma ve cevap verme hakkını kullanacak olan satıcı veya sağlayıcılara platforma üyelik, ücret alma ve benzeri uygulamalara bağlı olmaksızın etkin bir iletişim yöntemi sağlanır.” denildiği, nitekim müvekkil … bu kapsamda, üye olsun ya da olmasın internet sitesinin kullanımını tüm firmalara ücretsiz bir şekilde sunduğu, nasıl ki bir şikayetçi …’a gelerek ücretsiz üye olmakta ve ardından kullanıcı adı ve şifresiyle giriş yaparak şikayet yazabilmekte ise, firmaların da ücretsiz bir şekilde üye olup kendilerine tahsis edilen kullanıcı adı ve şifreyle internet sitesine giriş yapabildiği, diledikleri zaman haklarında yazılan şikayete yanıt verebildiği, şikayetçiyle kendilerine ait iletişim numarasını paylaşabildiği, şikayetçiden belge talep edebileceği gibi iletişim numarasını da isteyebileceği, şikayetçinin dilerse GSM numarasını firma ile paylaştığı, şikayetçinin oluru alınmaksızın bu numaranın firma ile paylaşılması …’ya aykırılık teşkil ettiği, davacı firmanın bu hakkını bilerek ve isteyerek kullanmadığı, hiç bir şikayetçiye yanıt vermediği gibi, herhangi bir şikayetçiden GSM numarasını öğrenme talebinde de bulunmadığı, GSM numaralarının paylaşılmadığı iddiasının son derece mesnetsiz olduğu, Aynı yönetmeliğin MADDE 28/C – (1) a) fıkrasında; “Hakkında değerlendirme yapılan satıcı veya sağlayıcılara, değerlendirmenin yayınlanmasından önce açıklama yapma veya cevap verme hakkını kullanabilmeleri için en az yetmiş iki saat süre tanınır.” denildiği, bu hükme de harfiyen riayet eden …, tüm firmalara haklarında yazılan şikayeti derhal bildirirken, tam üç gün süreyle şikayetleri yayına almadığı, Kanun koyucu böylece, bu süre zarfında firma tarafından, şikayetin gerçekliğinin araştırılmasını, şikayetçinin kim olduğunun belirlenmesini, şikayetin mümkünse çözüme kavuşturulmasını ve şikayet yayınlanmadan şikayet sahibine kaldırtılmasını amaçladığı, kanun koyucunun hiç bir zaman yer sağlayıcı sitelere, şikayetin gerçekliğini kontrol etme görevi yüklemediği, ancak davacı firma sanki yer sağlayıcı sitelerin böyle bir yükümlülüğü varmış gibi düşünerek, şikayet konusu yorumlarda şikayetçinin gerçekten müşteri olup, olmadığı, şikayet konusu ürünün satın alınıp alınmadığı hususlarının incelenmediğini söyleyerek bu durumun haksız rekabete yol açtığını iddia ettiği, …’ın hiç bir firmanın kasten karalanmasına müsaade ve aracılık etmediği, bu nedenle, tüm firmalara çeşitli gerekçeler ile itiraz iletme imkanı tanındığı, …’da, tüm firmaların kullanabileceği “…” seçeneğinin bulunduğu, bu gerekçe ile yasal olarak yükümlülüğü bulunmasa dahi şikayetçiden ürün ya da hizmet aldığını belgelemesi istendiği, bunu belgeleyemeyen şikayetçinin de şikayetinin kaldırıldığı, şikayet edilen firmalar şikayeti çözdükleri ve mağduriyeti giderdikleri durumda, bu çözümden şikayetin altında özgürce bahsedebildiği ve çözüme dair beyanlarını dilerlerse belgeleriyle birlikte kamuoyuyla paylaşabildiği, zaten şikayeti çözüme kavuşan pek çok şikayet sahibi, şikayetini çözüldü olarak gösterdiği, … tarafından aynı yönetmeliğin tüketici değerlendirmeleri başlıklı MADDE 28/B maddesi (5) fıkrası uyarınca “Değerlendirme yapılan mal veya hizmet ile ilgili yaşanan tüketici mağduriyetinin satıcı veya sağlayıcı tarafından giderildiğinin tüketici ya da satıcı veya sağlayıcı tarafından bildirilmesi halinde bu durum, gerekli doğrulama yapıldıktan sonra ilk değerlendirmeyle aynı yerde gecikmesizin yayınlandığı”, davacı tarafın, tüketicilerin bu tür platformlarda yakınamayacaklarını, hak aramak istiyorlarsa bunu mahkemeler aracılığı ile kullanmaları gerektiği gibi 21. Yüzyılda kabul edilemeyecek bir fikri ortaya attığı, hak aramanın çeşitli yollarının olduğu ve günümüzde bunun en basit ve temel metodu, fikir ve ifade hürriyeti kapsamında düşüncesini özgürce ifade edebildikleri platformlar aracılığı ile başkalarıyla paylaşmak şeklinde olduğu, ahlaka mugayir ifadeler kullanmamak ve hukuka açıkça aykırılık teşkil etmemesi koşuluyla dileyenin, istediği platformda yaşadığına inandığı mağduriyeti dile getirebildiği, …’ın, gerek son dönemde verilen pek çok emsal mahkeme kararına, gerekse Ticaret Bakanlığının 14 Temmuz 2020 sayılı kararına göre; haksız rekabete yol açabilecek tüm uygulamalardan özenle kaçındığı belirtilerek ;davanın reddi talebinde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK:
Dava, Marka Hakkı İhlali ve Haksız Rekabet iddialarından kaynaklı hukuki korunma istemlerine yöneliktir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalıya ait “…” isimli internet sitesinde davalının, davacıya ait marka hakkı ihlali ve haksız rekabet oluşturan eylemlerinin bulunup bulunmadığı, buna bağlı olarak; marka hakkı ihlali ile haksız rekabet eylemlerinin tespiti, önlenmesi, “…” markasının, ticaret unvanının ve davacı hakkında yapılan tüm kullanıcı yorumlarının “…” isimli internet sitesinden kaldırılması istemlerinin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil belgeleri ve ….Noterliği’nin 08/02/2022 tarih … numaralı ihtarname sureti getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişiden kök ve ek rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren …. Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, ibraz ettikleri deliller, marka tescil belgeleri, ihtarname sureti, özel veya teknik hususlar bakımından saptamalar barındıran bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamına göre;
“…” web sitesinde davacı taraf olan … firmasının sayfasına girildiğinde; bilirkişi kök raporunda görseline yer verilen sayfa karşımıza çıkmaktadır(Şekil-1). Söz konusu sayfanın üst kısmında firmaya ait toplam şikayet sayısı, çözüm sayısı, firmanın değerlendirilme puanı, firmanın şikayet ile ilgili karnesinin görülebildiği “…” linki yer almaktadır. Söz konusu sayfada ayrıca firma ile ilgili kullanıcılar tarafından yapılan şikayetler de yer almaktadır. Söz konusu sayfanın en alt kısmında ise firma ile ilgili tanıtıcı bilgiler yer almaktadır(şekil-2). Söz konusu bilgiler arasında, firma hakkında genel bilgiler, firmada bulunan ürünler, herhangi bir sorunda firma ile iletişime geçme kanalları yer almaktadır. Söz konusu sayfada ve ayrıca şikayet yazılarında “…” ibaresinin kullanıldığı görülmektedir.
Davalıya ait yukarıda belirtilen online platformda; davacı tarafa ait tescilli “… …” ibareli markanın birebir aynı şekilde kullanıldığı görülmektedir. Ancak… web sitesi, tüketicilerin, satın almış oldukları mal ve hizmetlerle ilgili olumlu veya olumsuz düşüncelerini belirttikleri online bir platform olarak faaliyet gösterdiği, bu durumda, tüketicilerin/kullanıcıların şikayet ve görüşlerini ifade edebilmek için geliştirilmiş online web platformudur. Söz konusu sitede tüketicilerin almış oldukları ürünlerle ilgili firma isimlerini ve ürünlerin markalarını kullanmaları zorunlu bir durumdur. … web sitesinde davacı marka ve logosunun kullanılmasının, sunulan hizmetin niteliği itibariyle zorunluluk arz eden, 6769 sayılı Kanunun 29. maddesi anlamında mal ve hizmetlerin ayırt edilmesi fonksiyon ve amacına yönelik ticari bir kullanım olmadığı ve 6769 sayılı Sınaî Mülkiyet Kanunu’nun 7/5 maddesi kapsamında dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde bir kullanım olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
İzah edilen gerekçelerle; davalı eylemlerinin, davacıya ait marka haklarına tecavüz oluşturmadığı tespit edildiğinden, marka hakkı ihlali iddiasından kaynaklı hukuki korunma istemleri yerinde bulunmamıştır.
Haksız rekabet iddiaları bakımından yapılan incelemede;
Dava dilekçesinde davacının son olarak 05/05/2020 tarihinde yıllık ücreti ödeyerek son kez … web sitesine kurumsal üye olduğu belirtilmiştir. Davacı tarafın üyeliği sonlandırma tarihi 05/05/2021 olduğu değerlendirilmiştir. Öte yandan yine cevap dilekçesinde davacı tarafın 6 yıl 11 ay süre ile üyelik kaydı bulunduğu belirtilmektedir.
Davacı tarafın davalı taraf hakkında; kurumsal üye ve üye olmayan firmalara şikayetlerle ilgili farklı haklar tanındığı ve bu durumun haksız rekabete sebep verdiği iddia edilmektedir. Bununla ilgili olarak davacı taraf dava dilekçesinde kurumsal üye olan şirketlere, tüketicilerin şikayetlerinin yayınlanmadan öncesinde söz konusu şikayetleri çözüme kavuşturma ve cevap verebilme hakkının tanındığı, kurumsal olmayan üyelerin ise şikayeti ancak yayınlandığı zaman görebildiğini ve gördükten sonra şikayetlere ilişkin çözüm aradığını, tüketiciler tarafından yapılan şikayetler kurumsal olmayan üyeler tarafından çözüme kavuşturulsalar bile şikayette bulunan tüketicinin izni alınmadan şikayetin kaldırılmadığı belirtilmiştir. Öte yandan davacı taraf cevaba cevap dilekçesinde üye olmayan firmalara şikayeti yapan tüketici ile ilgili iletişim bilgilerinin verilmediği, şikayeti yapan tüketicinin ismi ile ilgili sadece … gözüktüğü, şikayet konusu müvekkil tarafından çözülmüş olsa bile şikayette bulunan kişilerin şikayetin kaldırılması veya teşekkür mesajı bırakmadığı durumlarda şikayet konusu çözülmüş olsa da web sitesinde çözülmemiş şikayet olarak kalmaya devam ettiği, davalı şirket tarafından şikayet konusu yorumlarda kişinin gerçekten müşteri olup olmadığı, şikayet konusu ürünü satın alıp almadığı hususlarının incelenmediği, “…” isimli kullanıcının hem kötüleme kapsamında yer alan ifadeler kullandığı, hem de başkalarının şikayetlerinin altına yine müvekkil şirketi kötüleyen ifadeler kullandığı hususları belirtilmektedir.
… web sitesi yer sağlayıcı konumundadır. 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanununun yer sağlayıcının yükümlülüklerinin belirtildiği 5 maddesinin birinci fıkrasına göre yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Aynı maddenin 2’nci fıkrasında yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içeriği bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi hâlinde yayından çıkarmakla yükümlü olduğu belirtilmektedir. Bununla beraber Ticaret Bakanlığı’nın Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği bulunmaktadır. Bu yönetmelik 01/03/2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Söz konusu yönetmeliğin ilgili maddesi aşağıda gösterilmiştir:
“Tüketici şikâyetlerinin yayınlamasına ilişkin uygulamalar
MADDE 28/C – (1) Esas faaliyet alanı internet ortamında bir mal veya hizmete ya da o mal veya hizmetin satıcı veya sağlayıcılarına ilişkin değerlendirme niteliğindeki tüketici şikâyetlerinin yayınlanmasına imkân sağlamak olan şikâyet platformları tarafından 28/B maddesinde belirtilen yükümlülüklere ilave olarak;
a) Hakkında değerlendirme yapılan satıcı veya sağlayıcılara, değerlendirmenin yayınlanmasından önce açıklama yapma veya cevap verme hakkını kullanabilmeleri için en az yetmiş iki saat süre tanınır.
b) Değerlendirmeler, bu süre dolmadan önce veya gerçeği yansıtmadığının anlaşılması halinde yayınlanmaz.
c) Değerlendirmeye ilişkin açıklama yapma ve cevap verme hakkını kullanacak olan satıcı veya sağlayıcılara platforma üyelik, ücret alma ve benzeri uygulamalara bağlı olmaksızın etkin bir iletişim yöntemi sağlanır.”
Yönetmeliğe göre firmaların şikayetlerin yayınlanmasından önce açıklama yapma veya cevap verme hakkını kullanabilmeleri için en az yetmiş iki saat süre tanınması gerekmektedir. Söz konusu yönetmelik ve 5651 sayılı kanuna göre eğer gerçeğe aykırı beyan varsa veya eleştiri sınırlarını aşan ifadeler kullanılmışa söz konusu şikayetin yayınlanmayacağı görülmektedir. Bu bilgiler ve haksız rekabet hükümleri çerçevesinde dava dosyasında taraflarca konulan deliller ve belgeler incelenmiştir.
İddia ile ilgili olarak verilen ekran görüntüleri ve ayrıca web sitesinden davacı taraf ile ilgili yapılan şikayetler incelenmiştir. Davacı taraf ile ilgili 09/01/2023 tarih saat 11:14 itibari ile toplam 810 şikayet kaydı (şekil-3) bulunmaktadır (çözülen + çözülmeyen, silinen + silinmeyen ). İlk şikayetin 12/01/2019 tarihinde yapıldığı görülmüştür(şekil-4).
Davalı tarafından cevap dilekçesinde koyulan ekran görüntüleri incelendiğinde; davacı taraf ile ilgili yapılan şikayetleri, şikayet yapıldıktan çok kısa süre sonra (ortalama 12-15 dk sonra) davacı tarafa ilettiği görülmektedir(Cevap dilekçesi ekinde yer alan görüntüler tarih itibari ile davacı tarafın üye olmadığı zaman diliminde yapılan şikayetler olduğu görülmektedir).
Bilirkişi kök raporunda yer alan Şekil-5 incelendiğinde; şikâyetin 12/03/2022 tarihinde yapıldığı, şikâyetin davalı tarafından 12 dk. sonra davacı tarafa iletildiği, 14/03/2022 tarihinde firma tarafından (Yusuf Maraşlı isimli firma yetkilisi tarafından) şikâyetin üstlenildiği ve cevaplandığı ve söz konusu şikâyetin 15/03/2022 tarihinde (tam 3 gün sonra) web sitesinde yayınlandığı görülmüştür.
Diğer şikayetle ilgili kayıtları 09/12/2021 tarihine aittir(Davacı bu tarihte de web sitesine üye değildir).
Bilirkişi kök raporunda yer alan Şekil-6 incelendiğinde; şikayetin 09/12/2021 tarihinde saat 14:58’de yapıldığı, şikayetin davalı tarafından 14 dk. sonra davacı tarafa iletildiği, söz konusu şikayetin 10/12/2021 tarihinde saat 09:47’de (yaklaşık 17 saat sonra) web sitesinde yayınlandığı görülmüştür.
Davalı tarafın 01/03/2022 tarihinden sonraki uygulamalarına (şekil-5) bakıldığında yukarıda belirtilen yönetmelik maddesini uyguladıkları görülmüştür. Şekil-5’te yer alan kayıtlar incelendiğinde şikayetin çok kısa sürede davacı tarafa iletildiği, davacı tarafından şikayetin üstlenildiği ve cevap verildiği (buradan şikayet içeriğinin incelenip analiz edildiği sonucu çıkarılabilir) ve süre olarak 72 saat sonra şikayetin yayınlandığı görülmektedir. Ancak şekil-6’daki kayıt 01/03/2022 tarihinden öncesine aittir. Söz konusu kayıta göre şikayetin üstlenildiği ve cevap verildiğine dair bir kayıt konulmamıştır ve şikayet yaklaşık 17 saat sonra yayınlanmıştır. Tespit edilen bu hususlara göre; ister yukarıda belirtilen yönetmelik maddesi yürürlük tarihinden önce olsun, isterse bu yürürlük tarihinden sonra olsun, davalı tarafın, davacı hakkında yapılan şikayetleri yayınlamadan önce davacıya bildirdiği, davacıya kendisi hakkında yapılan şikayetleri değerlendirerek aksiyon alma alanı sağladığı, bu nedenle; gerek üye olan işletmelere, gerekse üye olmayan işletmelere, yapılan şikayetin bildirimde bulunarak ya da bulunmayarak yayınlama hususunda haksız rekabet oluşturacak nitelikte bir yaklaşım modeli sergilemediği kanaatine varılmıştır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde, kurumsal üye veya üye olmayanların şikayet ile ilgili “…” seçeneği ile sahte şikayet/şikayetçi seçeneğinin sunulduğu belirtilmektedir. Bununla ilgili bilirkişi kök raporunda yer verilen görseli (şekil-8) cevap dilekçesi ekine koymuştur. Kök raporda gösterilen şikayet kaydı (… nolu şikayet) başka bir firma (davalının kendisi) için yapılmış şikayettir(şekil-10). İşin doğası gereği siteyi işleten davalı firmanın üye firmalar gibi hakkı olacağı düşünülmektedir. Davacı tarafın cevaba cevap dilekçesi ekinde yer alan ekran görsellerine bakıldığında da söz konusu görsellerde de “…” seçeneğinin yer aldığı görülmektedir(şekil-9).
Kök raporda yer verilen Şekil-8 incelendiğinde; “…” seçenekleri arasında “GSM numarası kullanılmıyor” seçeneği görülmektedir. Bu da şikayet bilgileri arasında GSM numarasının da iletildiğini göstermektedir. Şekil-9’da gösterilen ekran görüntüsünde şikayeti yapanın cep numarası da (aynı zamanda mail adresi de) gözükmektedir. Ancak davacı tarafın koymuş olduğu görsellerde telefon numarasının yanında kilit işareti bulunmaktadır (mail adresi için de bu vardır) ve telefon numarası gösterilmemektedir. (Bu da şekil-9’da şikayete konu olan firmanın kurumsal üye olduğu izlenimini vermektedir.) Davacı taraf da cevaba cevap dilekçesinde kendisine şikayet eden kişinin iletişim bilgilerinin gönderilmediğinden bahsetmektedir. Bununla ilgili de davacı tarafın cevaba cevap dilekçesi ekinde göstermiş olduğu ekran görüntüsü incelendiğinde (şekil-11) telefon numarası kısmına tıklandığında “Premium markalar izinle alınan iletişim bilgileriyle müşterileriyle direk iletişim kurar” şeklinde uyarı çıkmaktadır. Bu ifadeden üye olmayan firmaların hiçbir şekilde şikayet eden kişiye ait GSM nosuna ulaşılamadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Elbette ki sitenin işletilmesini sağlayan/kontrol eden firmaya gelen şirketin (davalının) şikayet eden kişi bilgilerine ulaşabilmesi çok normaldir. Ancak firma fark etmeksizin davalı tarafın şekil-9’da göstermiş olduğu ekran görüntüsünde yer alan hizmetin üye olan/olmayan tüm firmalara gösterilmesi gerektiği (… gibi mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla, irtibat bilgilerinin davalı tarafından üçüncü kişilerle paylaşılabileceğine ilişkin potansiyel müşterilerin rızalarının bulunduğu ihtimal dikkate alındığında) kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla; davalı tarafın, şikayet yapan kişilere ait bilgilerin şikayete konu olan firmalara verilmesi hususunda firmanın üye olup olmamasına göre farklı yaklaştığı, davalının bu eyleminin, üye olan kurumların doğrudan şikayet eden kişilerle iletişim kurmalarına olanak tanıyarak, varsa sitede yayınlanan şikayetlerin çözümü hususunda üye olan kurumlara denetim imkânı sağladığı, üye olmayan davacı gibi kurumların ise böyle bir denetim imkânından yoksun durumda oldukları, zira; hakkında yapılan şikayetin kim tarafından, hangi mal veya hizmet ürününe ilişkin olduğu hususunda etkin bir denetim imkânından yoksun durumda kaldıkları, davalı yanın bu uygulamasının 6102 sayılı TTK m.54 vd hükümlere göre davacı aleyhine haksız rekabet oluşturduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf cevaba cevap dilekçesinde “…” isimli bir kullanıcının kötüleme kapsamında yer alacak ifadeler kullandığı, hem de başkalarının şikayetlerinin altını yine müvekkil şirketi kötüleme kapsamında yer alan ifadeler kullandığını belirtmektedir. Söz konusu şikayetler web sitesi üzerinden araştırılmıştır ve kök raporda web sitesinden alınan ekran görüntülerine yer verilmiştir. “…” isimli kullanıcının davacı hakkında siteye eklediği ifadelerden, bu ifadelerin eleştiri kapsamında kaldığı, hakaret içermediği, ayrıca; şikayet, eleştiri ve ifade özgürlüğü hakkının Anayasal bir hak olduğu, Türk Medeni Kanunu ile korunan kişilik hakkına saldırı olmaksızın, bu hakkın kullanılmasının engellenemeyeceği, bu bağlamda, davalı tarafça internet sitesinde tüketicilerce bildirilen muhtelif şikayetlerin yayınlanmasının haksız rekabet olarak nitelendirilmesinin mümkün bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda yer verilen tespitler ışığında sonuç olarak; davalının, “…” adlı internet sitesine ücretli üye olan şirketlere, şikayet eden kişinin izni ile direk iletişim kurulmasını sağlamak amacıyla GSM numarası, mail adresi gibi bilgileri vermesi, buna rağmen söz konusu bilgileri ücretli üye olmayan davacıya vermemesi eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, bu eylemlerin önlenmesi ile men’ine, sair iddiaların; marka hakkı ihlali veya haksız rekabet oluşturmadığı tespit edildiğinden, sair istemlerin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının, “…” adlı internet sitesine ücretli üye olan şirketlere, şikayet eden kişinin izni ile direk iletişim kurulmasını sağlamak amacıyla GSM numarası, mail adresi gibi bilgileri vermesi, buna rağmen söz konusu bilgileri ücretli üye olmayan davacıya vermemesi eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun TESPİTİNE, bu eylemlerin ÖNLENMESİ ile MEN’İNE,
Sair istemlerin REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 99,20 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacıdan tahsil edilen 80,70 TL karar ve ilam harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kabul-ret oranının takdiren 1/2 olarak belirlenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 45,42 TL dosya kapağı masrafı, 168,25 TL posta-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 1.805,87 TL yargılama giderinin 1/2’si olan 902,94 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 902,93 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 48,60 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin 1/2’si olan 24,30 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 24,30 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde… Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/04/2023

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza