Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/60 E. 2021/103 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/60 Esas
KARAR NO : 2021/103

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili mahkememizin 2020/234 Esas sayısına kaydedilen 07/09/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket adına 43. Nice sınıfında … numaralı markanın Türkpatent nezdinde tescilli olduğunu, şirket sahibi …’nın 1995 yılından beri … Spor Kulübüne ait stadın yanında daha sonradan tescillediği markası … adı ile yiyecek içecek hizmetleri sunduğunu, 23/11/2010 tarihinde de şirket unvanı …. LTD. ŞTİ. Olarak değiştirerek tescilli markasını ticaret unvanı olarak kullanmaya başladığını, tescilli markasının internet ve yazılı basında yer aldığını, markanın aralıksız bir şekilde tescil anıdan da önce 1995 yılından beri kullanıldığını, …’a ve 1 haziran 2002 yılında yayın hayatına başlayan … dergisinin 6 Aralık 2002 tarihli 6. Sayılı 1 Ağustos 2004 tarihli 24.sayılı ve 03 Aralık 2013 tarihli 131 sayılarında müvekkili şirket sahibi … ve … markasına yer verildiğini, markanın 30 milyonluk bir camianın simgelerinden biri haline gelişi davalının ilgisini çektiğini, samsun ilinde yiyecek ve içecek hizmetleri sunan … Gıda İnş.Tur. İml. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin işlettiği … Cafe isimli işletmede haksız rekabete girişecek şekilde müvekkili markasını ön plana çıkartacak şekilde hizmette bulunduğunu, davalının sahibi olduğu …. Şirketi adına 12/10/2018 tarihinde Ankara …FSHHM de … E. Sayılı dosyası ile açtığı tecavüzden doğan tazminat taleplerini içerir davanın halen derdest olduğunu, davalının 27/11/2018 tarihinde kötüniyetli olarak müvekkile ait markaya benzer … sayılı markanın tescil talebinde bulunduğunu, itiraz ettiklerini ancak markanın davalının başvuru talebinden önceki beş yıllık zaman diliminde ciddi şekilde kullanıldığının ispat edilemediğini, ve tazminat davasının ikame edildiği … şirketi ile adına tescil talep eden şirket sahibi …’nın arasında bir bağlantı kurulamaması gerekçesiyle markanın tescil edildiğini, … şirketi ile adına tescil talebinde bulunulan davalı …’nın organik bağlarının gösterir ticaret sicil gazetesi örneklerini dava dilekçesi ekinde sunduğunu, davanın etkinliğini temin etmek amacıyla dava konusu … sayı ile davalı adına tescilli markanın 3. Kişilere devrini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, dava konusu markanın müvekkili şirket markası ile benzer olduğunun tespitini, dava konusu marka hakkında verilen YİDK kararının iptalini, … sayılı dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
C E V A P :
Davalı … vekili mahkememizin 2020/234 Esas sayısına kaydedilen 17/09/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/1 m. Gereğince bir tescil engelinin mevcut olduğundan söz edebilme için markaların benzer olması kapsadıkları mal ve hizmetlerin aynı olması ve iltibas yaratması koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerektiğini, iltibas tehlikesi markaların aynı veya benzer olup olmadıkları ve aynı ya da benzer mal ve hizmetleri kapsayıp kapsamadıkları dikkate alınarak tespit edildiğini, iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığının saptanmasında markanın bütünüyle ele alındığını, davacının yayına itiraza cevaben sunduğu karşı görüş dilekçesinde 6769 s.SMK’nın 19/2 m. Hükmü kapsamında itiraza gerekçe olarak gösterilen … sayılı markanın kullanımının ispatlanmasının talep edildiğini, itiraz gerekçesi markanın başvuru tarihinden önceki beş yıllık zaman diliminde ciddi kullanımını gösterir nitelikte olmadığını kullanım tarih aralığının net olmadığını, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan değerlendirmenin yerinde görüldüğünü, başvuru sahibi … ile … GIDA İNŞ. TUR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. İlgisini gösterir bir kanıt sunulmadığını, tecavüz davasının ihtilafın içeriği kurum tarafından bilinmediğinden tek başına ihtilafın varlığının kötü niyet gerekçeli itirazın kabulü için yeterli olmadığı kanaatine varıldığını, öncelikle davanın süresinde açılıp açılmadığının değerlendirilmesi süre aşımı halinden usulden reddini, YİDK kararının iptali isteminin reddini, tescil başvurusu yapılan markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ilişkin talebin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememizin 2020/234 Esas sayısına kaydedilen 30/11/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunun 15/C m. Uyarınca “Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesinin kararları kurumun nihai kararlarıdır” bu kararlara karşı kararın bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde dava açılabilir hükmünü içerdiğini, davaya konu YİDK kararının davacı tarafa 15/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, buna göre davacı tarafın dava açması için son gün 15/08/2020 tarihi olduğunu, ancak davanın 07/09/2020 tarihinde açıldığını, dolayısıyla işbu davanın dava açma süresi geçtikten sonra açılmış bir dava olduğunu esasa girilmeden doğrudan reddine karar verilmesi gerektiğini, İstanbul …FSHHM’nin … E. … K. Sayılı ilamı ile işbu davanın davacısı tarafından açılan tazminat davasının reddi ile taraflarınca açılan … tescil nolu markanın iptali davasının kısmen kabulüne karar verildiğini, bu kısmen kabul kararına da taraflarınca itiraz edildiğini dosyanın şuan istinaf aşamasında olduğunu, öncelikli olarak İstanbul …FSHHM’nin … E. … K. Sayılı dosyasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı tarafın kendi markasını kullandığını dahi kanıtlayamadığını, davacı tarafın tescilli olan … markasını değil tamamen farklı bir marka olabilecek ibareler kullandığını, davacı tarafından haksız ve mesnetsiz olarak açılan işbu davanın reddine karar verilmesini, … tescil numaralı marka üzerine konan ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir miktarda teminat ile marka üzerine tedbir konulmasını, İstanbul …FSHHM’nin … E. … K. Sayılı dava dosyasının bekletici mesele yapılmasını, … sayılı davacı adına tescilli markayı kullanmamasının defi olarak ileri sürülmesinden dolayı davacının bu markayı kullanmadığının tespitini, davacı markası ile davalı markası arasında en ufak benzerlik olmaması yüzenden hükümsüzlük taleplerinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinden bırakılmasını talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2020/234 Esas sayılı dava dosyasında taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı, davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı …’ya ait … nolu “the heart of samsun … cafe&restaurant” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait … sayılı marka arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı, davalı şahsın ileri sürdüğü kullanmama def’inin yerinde olup olmadığı, davacı markasının tanınmış olup olmadığı, davalı şahsın kötüniyetli olup olmadığı, davalı markasının hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği, hükmün ilanının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olarak tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunun 15/C maddesine göre; Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesinin kararları Kurumun nihai kararlarıdır. Bu kararlara karşı, kararın bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde dava açılabilir.
Kanunda belirtilen bu süre hak düşürücü süre olup, taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece re’sen gözetilmesi gereken, hukuki niteliği itibari ile def’i olmayıp itiraz mahiyetindedir.
Somut olayda; iptali istenen … sayılı YİDK kararının davacı … vekiline 15.06.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 07.09.2020 tarihinde harçlandırılarak davanın açıldığı tespit edilmiştir. Buna göre; iki aylık hak düşürücü sürenin son gününün 17/08/2020 gününe tekabül ettiği, bu tarihin 6100 sayılı HMK m.102 hükmüne göre adli tatil gününe denk geldiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 104. maddesi “Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır.” hükmünü içermektedir. HMK’nın 104. maddesine göre bitmesi adli tatile rastlayan sürelerin bir hafta daha uzatılmış sayılması, sadece, adli tatilde bakılamayacak olan iş ve davalara ilişkin olup, HMK’nın tayin ettiği süreler içindir. Başka kanunların, özellikle maddi hukuka ilişkin kanunların tayin ettikleri hak düşürücü süreler ile zamanaşımı sürelerinin bitmesi adli tatile rastlarsa, bunların adli tatilin bitmesinden itibaren bir hafta daha uzatılmış sayılmasına imkân yoktur.(Bkz. Prof.Dr. Baki Kuru, “Hukuk Muhakemeleri Usulü” 6. Baskı Cilt: 5, sh. 5508 vd.) Bu durumda davacının YİDK kararının kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren iki aylık hak düşürücü süre içerisinde söz konusu kararın iptali davasını açması gerekirdi. Hak düşürücü süre bakımından dava açma süresinin son gününün adli tatile denk gelmesi, davanın açılması bakımından davacı tarafa adli tatilin sona ermesinden itibaren bir haftalık ek süre verilmesini gerektirmez. Davacı vekilinin 2 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 07/09/2020 tarihinde söz konusu davayı açtığı anlaşıldığından, YİDK kararının iptali istemi mahkememizin 2020/234 Esas sayılı dosyasından tefrik edilerek yukarıda yazılı esasa kaydedilmiştir. Markanın hükümsüzlüğü istemi bakımından; davaya konu … sayılı markanın dava tarihinden önce 23.07.2020 tarihinde tescil edildiği anlaşıldığından mahkememizin 2020/234 Esas sayılı dosyası üzerinden markanın hükümsüzlüğü istemli davanın yürütülmesine devam edilmiştir. Tefrik edilen YİDK kararının iptali istemli iş bu dava bakımından başvurma harcı ve peşin maktu harç ikmal ettirilmiş, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunması nedeni ile işin esasına geçilmeksizin ön inceleme duruşmasında davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:
1-Hak düşürücü süre noksanlığı nedeniyle DAVANIN REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı peşin alındığından, bu hususta harç ikmaline yer olmadığına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 118,60 TL harç yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda HMK m. 341 hükmü gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/03/2021
Katip …
E imza

Hakim …
E imza