Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/204 E. 2022/57 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/204 Esas – 2022/57
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/204 Esas
KARAR NO : 2022/57
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 17/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Türkiye’de çağrı merkezi ve iletişim danışmanlığı sektörünün ilklerinden ve önde gelenlerinden olduğunu, sektöründe ve halk arasında … – … İletişim isimleri ile bilindiğini, ticaret unvanını ve markalarını da bu şekilde kullanmakta olduğunu, kısmen redde konu “… … proses insan teknoloji” ibareli markasının da … faaliyetlerinde yer alacak bir marka olarak seçilmiş olduğunu, müvekkili tarafından 21.10.2019 tarihinde 2019/101593 başvuru numarası ile 35., 38. ve 41. sınıflarda tescil edilmek üzere marka başvurusunda bulunulmuş olduğunu, söz konusu başvuruya davalı … İnsan Kaynakları Eğitim ve … Ltd. Şti tarafından gerçekleştirilen itiraz neticesinde, itiraz eden şirketin 2017/18783 numaralı “…” ibareli markasıyla ve markanın kapsamındaki mal/hizmet yönünden benzerlik olduğu gerekçesiyle itirazın haklı görülerek kabul edilmiş olduğunu, anılan bu itirazın kısmen kabulünde, marka tescil başvurusunun şekil unsuru değerlendirilmeye alınmadan başvuru hakkında kısmi ret kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı … İnsan Kaynakları Eğitim Ve … Ltd. Şti’ne ait markanın tüketici kitlesi ile müvekkili şirkete ait “… … proses insan teknoloji” markasının tüketici kitlesinin farklılık gösterdiğini, müvekkili şirkete ait “… … proses insan teknoloji” ile davalı … İnsan Kaynakları Eğitim ve … Ltd. Şti adına tescilli marka arasında görsel, işitsel ve faaliyet bakımından herhangi bir benzerliğin ve karıştırılma ihtimalinin bulunmaması ve “… … proses insan teknoloji” ibaresinin şekil unsuruyla beraber bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği hususları göz önünde bulundurularak, … sayılı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu Kararı’nın iptaliyle marka başvurularının 35, 38 ve 41. sınıfta yer alan tüm faaliyetleri kapsayacak şekilde tescil edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 19/08/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Somut olayda reddedilen mal ve hizmetler yönünden SMK 6/1 maddesi anlamında bir
karıştırılma ihtimalinin doğacağının açık olduğunu, söz konusu mal ve hizmetler açısından başvuruya
konu marka ile “…” ibaresini esas unsur olarak içeren redde mesnet markanın, reddedilen mal ve
hizmetler açısından ilgili tüketici kitlesini yanılgıya sevk edecek derecede benzer olduğunu, tüketici
nezdinde mal veya hizmetin ticari kaynağında yanılma meydana gelme ihtimalinin yüksek olduğunu, “…” ibaresinin bilinen bir anlamı olmayan özgün olarak oluşturulmuş ve ayırt edicilik
özelliği nispeten yüksek bir ibare olduğunu, marka ile karşı karşıya kalan tüketicinin markayı direkt
olarak “…” şeklinde algılayacağını, davacı tarafın iddia ettiği gibi markanın açılımının tüketici
tarafından algılanmasının ve bu yolla markanın ayrıştırılmasının mümkün olmadığını, davacı tarafça her
ne kadar iki şirketin faaliyet alanlarının ve hitap ettikleri tüketici kitlesinin farklı olduğu ileri
sürülmüş olsa da somut uyuşmazlıkta önemli olanın taraf şirketlerin faaliyet alanları sebebiyle
hitap ettikleri tüketici kitlesi olmayıp markanın tescil edilmek istendiği sınıflar itibariyle
muhatap olunacak tüketici kitlesi olduğunu, davacının
davalı markası ile iltibas oluşturabilecek derecede yüksek benzerlik içeren markasının tescil
edilmek istendiği mal ve hizmet ile davalıya ait markanın kapsamında yer alan mal ve hizmet
grupları mukayese edilerek aynı/aynı tür/benzer olduğu değerlendirilen bir kısım hizmetlerin
davacı başvurusunun kapsamından çıkartıldığını, bu hizmetler üzerinde tescilli bir marka
varken bu markaya çok benzeyen davacı markasının da tescil edilmesi halinde iltibas ihtimali doğacağını ve tüketicinin markayı taşıyan mal ve hizmetin ticari kaynağında yanılma yaşayacağının
açık olduğunu beyanla; öncelikle davanın süresinde açılıp açılmadığının değerlendirilmesi
ile süre aşımı halinde usulden reddine, esasa ilişkin olarak davacı tarafın tüm talepleri ile
davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … İnsan Kaynakları Eğitim ve … Limited Şirketi vekili 20/09/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; YİDK kararı ile tespit edildiği üzere başvuru konusu marka ile müvekkili şirketin markası ve marka kapsamındaki mal/hizmet arasında benzerlik bulunduğunu, TPE YİDK ret kararının yerinde olduğunu, davacı şirket başvurusunda özellikle “…” ibaresinin aynısı sayılacak “…” ibaresinin baskın olmasının bilinçli olduğunu ve markayı müvekkili şirket ile ilişkilendirmekte olduğunu beyan ederek; davanın reddini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davacıya ait 2019/101593 sayılı “… … proses insan teknoloji” ibareli marka başvurusu ile davalı şirkete ait 2017/18783 sayılı “…” ibareli marka arasında SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmuş, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davacının 21.10.2019 tarihinde “… … proses insan teknoloji” ibareli 2019/101593 sayılı başvuru ile 35, 38 ve 41.sınıfta yer alan “35/Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili …, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 38/ Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri (internet servisi sağlama hizmetleri dahil). Haber ajansı hizmetleri. 41/Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet rezervasyonu ve bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” için tescil talebinde bulunduğu, başvurunun 13.04.2020 tarih 346 sayılı Resmi Marka Bülteni’nde yayımlandığı, davalı şirket tarafından 13.07.2020 tarihinde SMK m.6/1, m.6/6 ve m.6/9 hükümleri kapsamında 2017/18783 sayılı marka itiraza mesnet gösterilerek yayına itiraz edildiği, davacı tarafından itiraza karşı 10.09.2020 tarihli karşı görüş dilekçesi sunulduğu, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü gereği marka başvurusundan “35/Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili …, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 41/Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet rezervasyonu ve bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” nin çıkarılmasına, tescil işlemlerinin kalan hizmetler için devam ettirilmesine karar verildiği, davacı tarafından 12.03.2021 tarihinde karara itiraz edildiği, 16.06.2021 tarihinde Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nın yapmış olduğu incelemede, … sayılı kararı ile itirazın reddine karar verdiği, bu kararın davacı marka vekiline 17.06.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından eldeki davanın iki aylık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, redde mesnet marka ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava konusu 2019/101593 sayılı marka başvurusundan çıkartılan ve eldeki davaya konu olan “35/Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri: sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili …, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 41/Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet rezervasyonu ve bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” ile redde mesnet 2017/18783 sayılı marka kapsamında yer alan “35/Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili …, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. 41/Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” AYNI hizmetlerdir.
Dava konusu 2019/101593 sayılı marka başvurusu incelendiğinde; Kelime ve şekil unsurundan mürekkep karma bir marka olduğu, markasal mizanpajda “…” ibaresinin mavi renk ve görece büyük punto ile ön plana çıkartılacak şekilde konumlandırıldığı, “İ” harfinin üstünde bulunan “nokta” unsurunun içinde beyaz renkli sağlı ve sollu yön ok şekillerine yer verildiği, “…” kelimesinin hemen altında siyah renk ile ve “…” kelimesine nispetle daha küçük punto ile “…” ibaresinin yer aldığı, bu ibarenin de altında oldukça küçük punto ile “proses insan teknoloji” ibarelerinin yer aldığı, markada yer alan “…” kelimesinin davaya konu hizmetler bakımından ayırt edici niteliği bulunmayan tamamlayıcı bir unsur olduğu, nitekim dava konusu marka başvuru kapsamından çıkartılan hizmetler içinde “İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili …” hizmetinin de bulunduğu düşünülürse, “…” kelimesinin verilen hizmetin adı olarak tasviri bir konumda bulunduğu, dolayısıyla markasal ayırt edicilik incelemesinde “…” kelimesinin arka planda kaldığı, markada yer alan “proses insan teknoloji” ibarelerinin oldukça küçük punto ile konumlandırılmaları nedeniyle markanın esaslı unsurunu oluşturmadıkları, bu ibarelerin de markanın tamamlayıcı unsuru olduğu, markanın genel görünümü incelendiğinde, bir bütün halinde, markanın esaslı unsurunun “…” ibaresi olduğu, zira bu ibarenin davaya konu hizmetlerin hitap ettiği ilgili tüketici kesimi nezdinde, davaya konu hizmetler ile kavramsal bağdaşıklık kuracak bir anlamının bulunmadığı, davaya konu hizmetleri veya bu hizmetlerin karakteristik özelliklerini akla getiren bir çağrışım gücünün bulunmadığı, dolayısıyla davaya konu hizmetler bakımından “…” ibaresinin somut ayırt edici gücü bulunan, ayırt edici, marka fonksiyonlarını icra etme kabiliyetini haiz, nihayetinde markanın esaslı unsurunu oluşturan bir ibare olduğu, “İ” harfinin üstünde bulunan “nokta” unsuru içinde yer alan beyaz renkli karşılıklı yön oklarının, “…” kelimesine oranla baskın veya özgün bir unsur olmadığı, belirtilen nedenlerle; davaya konu marka başvurusunun umumi intiba olarak esaslı unsurunun “…” ibaresi olduğu kanaatine varılmıştır.
Redde mesnet 2017/18783 sayılı marka incelendiğinde; sadece kelime unsurundan oluştuğu, siyah ve standart yazım biçimi ile “…” ibaresinden oluştuğu, dolayısıyla markanın esaslı unsurunun “…” ibaresi olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraf markaları global olarak karşılaştırıldığında; Her iki markanın da esaslı unsurunun “…” ibaresi olduğu, bu ibarenin davaya konu hizmetler bakımından, bu hizmetlere veya karakteristik özelliklerine atıfta bulunan ayırt ediciliği düşük zayıf karakterli bir ibare olmadığı, dolayısıyla zayıf karakterli bir ibare olduğunun söylenemeyeceği, davaya konu hizmetlerin gündelik tüketime konu, ucuz, sıklıkla tüketilen, detaylı araştırma yapılmaksızın tercih edilen hizmetler olmadıkları, aksine; 35.sınıfta yer alan hizmetlerin genellikle iş profesyonellerine hitap eden, belli bir araştırma sonucu tercih edilen, görece pahalı hizmetler oldukları, 41.sınıfta yer alan hizmetlerin de günlük tüketime konu olmayan, görece pahalı, dikkatli ve bilinçli tüketici kesimine hitap eden hizmetler oldukları, ancak, davaya konu hizmetlerin hitap ettiği ilgili tüketici kesiminin dikkatli ve bilinçli olmasının, her hal ve şartta birbirine benzer markalar arasında ilişkilendirme kurmayacağı anlamına da gelmeyeceği, zira; hizmetler arasında benzerlik düzeyinin artmış olması halinde markalar arasındaki iltibas tehlikesinin bertaraf edilmesi için markaları oluşturan işaretler arasındaki farklılık derecesinin artmış olmasının gerektiği (Bkz; ABAD’ın CANON Kararı, 29/09/1998, C-39/97), ancak somut olayda böyle bir durumun mevcut olmadığı, karşılaştırılan markaların kapsamındaki hizmetlerin aynı olduğu, ancak; markaları oluşturan işaretlerin benzerlik derecesinin de “…” ibaresinden kaynaklı olarak; görsel, işitsel ve kavramsal anlamda yüksek olduğu, böyle bir durumda, davaya konu hizmetlerin hitap ettiği tüketici kesimi dikkatli ve bilinçli olsa dahi, markalar arasında ilişki kurma ihtimalinin kaçınılmaz olduğu, başka bir deyişle; daha önce davalı şirkete ait “…” markasını davaya konu hizmetler üzerinde gören, işiten, bu markalı hizmetlerden yararlanan dikkatli ve bilinçli tüketici kesiminin, daha sonra davaya konu “…” esas unsurlu marka başvurusunu aynı hizmetler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, davaya konu hizmetlerden faydalanmak için ayıracağı süre içerisinde, bu markayı, redde mesnet marka ile ilişkilendirmekten kaçınamayacağı, “…” ibaresinin müşterekliğinden kaynaklı olarak bu markayı redde mesnet markanın serisi niteliğinde bir marka zannedebileceği, bir kısım tüketici kesiminin markaların ticari kökenini ayırt etmesi ihtimalinde dahi marka sahipleri arasında idari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu yönünde yanılsamaya düşebileceği, dolayısıyla karşılaştırılan markalar arasında SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 71,50 TL posta, tebligat masrafı olmak üzere toplam 198,60 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … İNSAN KAYNAKLARI EĞİTİM VE … LİMİTED ŞİRKETİ tarafından yapılan 31,50 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … İNSAN KAYNAKLARI EĞİTİM VE … LİMİTED ŞİRKETİ’ne verilmesine,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin ve Davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2022