Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/199 E. 2022/99 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/199 Esas
KARAR NO : 2022/99

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 10/08/2021
KARAR TARİHİ : 23/03/2022
YAZIM TARİHİ : 19/04/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 10/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 1937 yılında kurulduğunu, farklı sektörlerde hizmet veren 40 şirketiyle faaliyet göstermekte olduğunu, müvekkili şirketin “…” markasını kendi adına … tescil numarası ile, “…” markasını … tescil numarası ile birçok sınıfta tescil ettirdiğini, davalı …’ın 31/12/2019 tarihinde diğer davalı TÜRKPATENT’e müracaat ederek müvekkil şirketin “…” ve “…” markaları ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olan “…” sözcüğünü marka olarak … sayılı başvurusu ile adına tescil ettirmek istediğini, müvekkili şirketin, yayınlanan bu markaya, markaların benzerliği gerekçesiyle itiraz ettiğini ve yapılan itiraz sonucunda, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından bir kısım mal ve hizmetlerin başvuru kapsamından çıkartılmasına karar verildiğini, bu ret kararına karşı müvekkili şirketin kalan mal ve hizmetler açısından Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’na itiraz ettiğini ve bu itiraz sonucunda başvuru kapsamından bazı ek mal ve hizmetlerin de başvuru kapsamından çıkarıldığını, ancak itirazlarının anılan mal ve hizmetler dışında kalan mal ve hizmetler için reddedildiğini, başta (kozmetik ürünleri kapsamında değerlendirilen) ıslak mendiller, temizlik ürünleri, bebek mamaları başta olmak üzere dava konu başvuru kapsamında kalan diğer mal ve hizmetlerin, müvekkili şirketin faaliyet alanına dahil olduğundan ve anılan malların müvekkili şirketin ürünlerinin hedef tüketici kitlesi, satış reyonları bakımından benzer olduğu için YİDK kararına karşı iş bu davayı açmalarının zaruri olduğunu, YİDK kararının 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç ve 6/1 hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, dava konusu marka başvurusunun 35. sınıf kapsamında müvekkilinin tescilli olduğu 03. ve 05. sınıflardaki malların satışını da kapsamakta olduğunu, Yargıtay kararları uyarınca da marka kapsamında kalan bir mal ile o malın perakende satış hizmetlerinin ilintili olarak kabul edilmesi ve markanın söz konusu hizmetler açısından da hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, markalar arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu ifade ederek; “TÜRKPATENT YİDK’nın … sayılı kararının iptaline, davalı adına … numaralı ‘…’ ibareli marka başvurusunun kapsamında kalan tüm emtialar bakımından reddine, başvuru tescile bağlanmış ise kapsamında kalan tüm emtialar bakımından hükümsüzlüğüne” karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 23/08/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İş bu davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, … sayılı “…” markasının kelime unsurundan oluşan bir yapıya sahip olduğunu, davacının iddialarının aksine davalı marka ile davaya mesnet olarak gösterilen davacı markaları arasında kalan hizmetler bakımından görsel, işitsel ve anlamsal düzeyde bir benzerliğin söz konusu olmadığını, dava konusu başvuruya mesnet olduğu iddia edilen 99 022130 sayılı “…” ibareli marka arasında görsel, işitsel ve anlamsal bağlamda tüketici nezdinde karıştırılmaya yol açacak düzeyde bir benzerliğin bulunmadığını, ayrıca … YİDK kararında dava konusu başvuru ile itiraza mesnet … sayılı “…” ibareli markanın benzer olduğu 35. sınıftaki ve 39. sınıftaki bir kısım mal/hizmetlerin benzerlik nedeniyle eşya listesinden çıkartıldığını, ancak kalan mal ve hizmetler bakımından … sayılı davalı markası ile davacıya ait mesnet olduğu iddia edilen markalar arasında herhangi bir benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığını, dava konusu markanın kalan hizmetler bakımından davacının mesnet markalarına benzememesi ve markaların kapsadıkları mal/hizmetlerin aynı veya benzer olmaması nedeniyle markalar arasında Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/1 maddesi anlamında herhangi bir iltibas (karıştırılma durumunun söz konusu olmadığını) bulunmadığını, her somut olayın kendi özellikleri ve somut koşulları çerçevesinde, ayrı olarak incelenmesi gerektiğini, iş bu dava konusu başvurudan farklı olan başvurular için verilmiş bulunan kararların dosyaya emsal teşkil etmeyeceğini beyan ederek; “davanın reddine” karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen yasal süre içinde cevap dilekçesi ibraz etmediğinden, HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının davacının itirazlarının reddine ilişkin kısmının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahsa ait … sayılı “…” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “…” ve “…” ibareli markalar arasında SMK m.5/1-ç hükmü uyarınca iltibas veya SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunup bulunmadığı, tescili halinde davalı şahsa ait markanın hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı …’ın “…” ibaresini 35. sınıfta bulunan “(35-01) Reklâmcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklâm amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklâm amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. (35-05) Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil; ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimysal radyoaktif maddeler, ilaç ihtia eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler; insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri. Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar. Bisikletler ve bunların gövdeleri, gidonları, çamutlukları. Taşıt koltukları, koltuklar için baş dayanakları, emniyetli çocuk koltukları, koltuk kılıfları, araç örtüleri (aracın şeklini almış), güneşlikler. Bebek arabaları, tekerlekli sandalyeler, pusetler. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler tablolar, çıkartmalar, pullar. Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. Bebekler için kundan örtüleri. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandalyeler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. Oyunlar ve oyuncaklar. Çocuk bahçeleri, parklar ve oyun parkları için oyuncaklar. Malların bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin tescili amacıyla 31.12.2019 tarihinde gerçekleştirdiği … sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 27.01.2020 tarih ve 341 sayılı Bülten’de ilan edildiği, söz konusu ilana karşı davacı yanın 26.03.2020 tarihinde …, … sayılı markalarını mesnet göstererek 6769 sayılı SMK’nın 6/1 hükmü kapsamında itirazda bulunduğu, davalı şirket tarafından 30.07.2020 tarihinde itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz edildiği, … sayılı markaya ilişkin kullanmama def’i ileri sürdüğü, davacının 28.09.2020 tarihinde kullanım ispat formu ibraz ettiği, yayına yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı’nca değerlendirilmesi sonucunda; kullanmama def’i ileri sürülen … sayılı markanın “Bebek bezleri.” emtiaları bakımından ciddi surette kullanıldığının kabul edildiği, muterize ait 99 022129 sayılı “…” ve 99 022130 sayılı “…” markaları gerekçe gösterilerek başvuruya konu markadan “Sınıf Kodu 35: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin çıkartılmasına karar verildiği, bu karara karşı davacı tarafından 18.02.2021 tarihinde yeniden itirazda bulunulduğu, yeniden yapılan itirazı değerlendiren Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı YİDK kararı ile; itirazın kısmen kabulüne ve başvurunun “Sınıf 35:MüşteriIerin mallan elverişli şekilde görmesi ve satın alması için Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar. Bebekler için kundak örtüleri. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” bakımından kısmen reddine karar verdiği, bu kararın davacı marka vekiline 29.06.2021 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu marka başvurusu yargılama safahati içerisinde tescil edilmemiştir.
Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler marka olarak tescil edilmezler. (6769 sayılı SMK m.5/1-ç)
SMK’nin 5.maddesi mutlak red nedenlerini düzenlemiş olup, bu maddede sayılan hususlar gerek TÜRKPATENT, gerekse mahkemelerce resen gözetilmesi gerekir. SMK’nin 6.maddesi ise, nisbi red sebeplerini düzenlemiş olup, bu maddede düzenlenen hususlar resen gözetilemez, ancak ilgili kişiler tarafından ileri sürülebilir.
SMK’nin 5/1-ç bendinde belirtilen “aynı” olma; karşılaştırılan işaretlerin özdeş, birbirinden farksız, birebir aynı, taklit v.b. olmalarını ifade eder. Bunun yanında, işaretlerin örneğin farklı renk veya büyüklükte olması, yazı karakteri ya da tipinin farklılaştırılması gibi değişiklikler de “aynı” olma durumunu etkilemez. “Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik” ise, karşılaştırılan işaretler arasındaki farklılıkların markanın kapsadığı mal ve hizmetin orta düzeydeki alıcı kitlesi üzerinde bıraktığı genel izlenim itibariyle önemsenmeyecek derecede düşük olması nedeniyle aynı işaret gibi algılanmasıdır. Bu durumda, karşılaştırılan işaretlerin “aynı” ya da “ayırtedilemeyecek kadar benzer” olması halinde, markayı oluşturan işaretler arasında iltibasın varlığı ayrıca bir inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olduğu peşinen kabul edileceğinden; anılan Kanunun 5/1-ç bendinde ayrıca iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı hususlarının da araştırılması gibi bir koşul yer almamıştır. Bu bakımdan, yukarıda da ifade edildiği gibi bir ayniyet veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik mevcut ise TÜRKPATENT tarafından re’sen başvurunun 6769 sayılı SMK 5/1-ç bendi uyarınca reddine karar verilebilecektir. Ancak, marka tescilinde nispi ret nedeninin düzenlendiği 6769 sayılı SMK 6/1 fıkrasına göre başvurunun reddedilebilmesi için, başvurunun bültende ilanı üzerine yasal sürede ilgililerin itirazı halinde Kurumca işaretler arasında bağlantı olduğu ihtimali de dahil halk tarafından karıştırılma ihtimaline neden olacak derecede benzerlik bulunup bulunmadığı hususu incelenecektir. Bir başka deyişle, anılan madde hükmüne göre yapılacak benzerlik incelenmesinde asıl olan karıştırılma ihtimalidir. Bu nedenle, 6769 sayılı SMK m.18. maddesi uyarınca Kurum tarafından 6. madde yönünden inceleme yapılırken, başvuru konusu işaretin üzerinde kullanılacağı mal veya hizmetlerin ortalama tüketicileri nezdinde sicilde daha önce tescilli bir marka veya marka başvurusu ile karıştırılma ihtimaline yol açılıp açılmayacağının da değerlendirilmesini gerektiren derecede, yani Kurumca takdir yetkisinin kullanılacağı bir benzerlik mevcut ise, bu takdirde işaretler arasında güçlü ve açık bir iltibasın varlığı peşinen kabul edilmiş sayılamayacağından “ayırt edilemeyecek kadar benzerlik” bulunduğundan bahisle re’sen, başvurunun reddine karar verilemez. Çünkü, böyle bir durumda işaretlerin 6769 sayılı SMK m.6/1 fıkrası anlamında bir “benzer”liği söz konusu olacağından, artık bu husus nispi ret nedeni olarak ve ancak başvuruya itiraz halinde Kurumca değerlendirilebilecektir. Zira, nispi red sebepleri kamu menfaati ile ilgili olmadığından, mahkeme veya TÜRKPATENT tarafından re’sen dikkate alınması mümkün değildir. Bunların mutlaka 6769 sayılı SMK’nin düzenlediği prosedür çerçevesinde ilgili kişiler tarafından itiraz olarak ileri sürülmesi gerekir. SMK’nin 6/1 fıkrası kapsamında karıştırılma tehlikesine yol açıp açmadığının değerlendirilebilmesi ise ancak ilgililer tarafından anılan Kanun çerçevesinde itirazda bulunulmasına bağlıdır. Böyle bir değerlendirme yapılırken her tescil başvurusunun somut koşullarının gözetilmesi gerekliliği de göz ardı edilmemelidir. (Mülga KHK dönemine ilişkin değerlendirme; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 05/10/2012 tarih 2012/11-154 E 2012/659 K)
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik incelemesinde, markaların kapsadıkları mal veya hizmet gruplarına göre belirlenecek olan ortalama tüketiciler esas alınacak ve yapılacak karşılaştırma sırasında markalardaki ayırt edici özellik taşımayan tali ve jenerik unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Ortalama tüketicinin dikkat ve algı düzeyi, mal veya hizmetin niteliğine, türüne ve fiyatına göre değişebilmektedir. Markaların ortalama tüketici tarafından ne şekilde algılandıkları, ayırt edilemeyecek kadar benzerlik incelemesinde yapılacak global değerlendirme bakımından belirleyici role sahiptir. Ortalama tüketici; “İyi bilgilenmiş, makul derecede gözlem yapan, makul derecede dikkatli, makul derecede tecrübeli ve makul derecede ihtiyatlı kimse”dir. Bu farazi kişi, markayı bir bütün olarak algılar, değişik markalar arasında karşılaştırma imkanını nadiren bulabilir. Daha çok, markaları, hafızasında tutabildiği kadar görüntüsüne göre değerlendirme yapar, detayların analizine girmez. (Uğur Çolak;Türk Marka Hukuku;4.Baskı;İstanbul; sh.134 vd)
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Davalı şahsın marka işlem dosyasında … sayılı markaya ilişkin olarak kullanmama def’i ileri sürdüğü anlaşıldığından, YİDK kararının iptali istemi bakımından bu husus ön sorun olarak incelenmiştir. Zira; SMK m.19/2 hükmü uyarınca; 6 ncı maddenin birinci fıkrası kapsamında yapılan itirazlarda, itiraz gerekçesi markanın itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinde Türkiye’de en az beş yıldır tescilli olması şartıyla, başvuru sahibinin talebi üzerine, itiraz sahibinden, itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinden önceki beş yıllık süre içinde itiraz gerekçesi markasını itirazına dayanak gösterdiği mal veya hizmetler bakımından Türkiye’de ciddi biçimde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamaya dair haklı sebepleri olduğuna ilişkin delil sunması talep edilir. İtiraz sahibi tarafından bu hususların ispatlanamaması durumunda itiraz reddedilir. İtiraz gerekçesi markanın, tescil kapsamındaki mal veya hizmetlerin sadece bir kısmı için kullanıldığının ispatlanması hâlinde itiraz, sadece kullanımı ispatlanan mal veya hizmetler esas alınarak incelenir.
Buna göre; davacının marka işlem dosyasına ibraz ettiği kullanım ispatı evrakına göre, … sayılı “…” markasını, dava konusu marka başvuru tarihinden önceki son 5 yıl içinde salt “bebek bezi” emtiaları üzerinde ciddi surette kullanmakta olduğu, bunun haricinde söz konusu markayı ciddi surette kullandığı başkaca mal veya hizmet bulunmadığı tespit edilmiştir. “Bebek bezi” emtiaları, davacı yanın söz konusu markası kapsamında yer alan “çocuk bezleri.” emtialarına karşılık gelmektedir. SMK m.19/2 hükmü uyarınca, YİDK kararının iptali istemi bakımından, davacı yan … sayılı markasını kullanımını ispatladığı “çocuk bezleri.” emtiaları ile sınırlı olmak üzere ilişkilendirme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesine yönelik itirazı bakımından ileri sürebilecek, bunun haricinde marka tescili kapsamında kalan ve kullanımını ispatlayamadığı sair emtialar bakımından bu yönde bir itiraz ileri süremeyecektir.
Davacıya ait … sayılı markaya ilişkin olarak ileri sürülen kullanmama def’ine dair ön sorun yukarıda yer aldığı şekli ile çözümlendikten sonra aşağıdaki şekilde değerlendirme yapılmıştır:
Dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan ve dava konusu olan emtialar; “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç).İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler; insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri, Bisikletler ve bunların gövdeleri, gidonları, çamurlukları. Taşıt koltukları, koltuklar için baş dayanakları, emniyetli çocuk koltukları, koltuk kılıfları, araç örtüleri (aracın şeklini almış), güneşlikler. Bebek arabaları, tekerlekli sandalyeler, pusetler. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. Oyunlar ve oyuncaklar. Çocuk bahçeleri, parklar ve oyun parkları için oyuncaklar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” şeklindedir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere;
Dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan emtialar ile davacıya ait … sayılı marka kapsamında yer alan ve kullanımı ispatlanan “Çocuk bezleri.” emtiaları arasında benzerlik bulunmamaktadır. Zira; dava konusu marka kapsamında yer alan hizmetlerle “Çocuk bezleri.” emtiaları farklı ihtiyaçları giderirler, aralarında rekabet veya birbiri yerine ikame ilişkisi bulunmaz, dağıtım kanalları ortak değildir. Nitekim sektörden kimselerin de bulunduğu bilirkişi heyeti de, dava konusu marka kapsamında yer alan hizmetlerle “Çocuk bezleri.” emtiaları arasında herhangi bir benzerlik ilişkisi kurmamıştır.
Dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). İlaç ihtiva eden kozmetikler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetleri ile davacıya ait … sayılı marka kapsamında yer alan “Çamaşırda, bulaşıkta, hertürlü eşya ve mekan temizliğinde kullanılan maddeler; Deterjanlar, çamaşırsuyu, çamaşır kolası, çivit, arap sabunu, yumuşatıcılar, kireçlenmeyi önleyiciler, kireç gidericiler, granül sabun, mekanik temizleme tozları, cam silme maddeleri, yer ve halı silme maddeleri, ağartma ve parlatma maddeleri. Parfümeri; Parfümler, uçucu yağlar (esans yağları), kolonyolar, losyonlar, deodorantlar, gülsuyu, traş losyonları, ter önleyici deodorantlar. Kozmetik mamülleri; Ojeler, rujlar, rimeller, kremler, saç boyaları, şampuanlar, saç bakımı ile ilgili maddeler, kaş kalemleri (eyeliner), dudak kalemleri, maskaralar, farlar, allıklar, cildi koruyucu kremler, fondötenler, pudralar, tırnak boyaları ve cilaları ile bunların sökücüleri ve temizleyicileri; kozmetik amaçlı aseton; tırnak bakım ürünleri, traş sabunları, traş kremleri, duş jelleri, petrolyum jeli, epilasyon ürünleri, kınalar; zayıflatıcı kozmetik ürünler; bronzlaştırıcı ürünler; dolu kozmetik çantaları (kozmetik setleri). Sabunlar; Tıbbi amaçlı ve koku giderici olanlarda dahil kişisel kullanım için sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, terlemeye karşı sabunlar.” emtiaları arasında ise benzerlik ilişkisi mevcuttur. Zira; karşılaştırılan bu hizmet ve mallar birbirlerini tamamlayıcı niteliği haizdir. Nitekim sektörden kimselerin de bulunduğu bilirkişi heyeti de, dava konusu marka kapsamında yer alan bu hizmetlerle davacıya ait itiraza mesnet marka kapsamındaki emtialar arasında benzerlik ilişkisi kurmuştur.
Dava konusu … sayılı marka incelendiğinde; beyaz zemin üzerinde siyah renk ile küçük harflerle yazılmış “…” ibaresinden oluşan kelime markasıdır. Markada başkaca herhangi bir unsur bulunmaması karşısında markanın esaslı unsurunun bir bütün olarak “…” ibaresi olduğu değerlendirilmiştir.
Davacıya ait itiraza mesnet markalar; beyaz zemin üzerinde siyah renk ile büyük harflerle yazılmış “…” ve “…” ibarelerinden oluşan kelime markalarıdır. Markalarda başkaca herhangi bir unsur bulunmaması karşısında markaların esaslı unsurunun bir bütün olarak “…” ve “…” ibareleri olduğu değerlendirilmiştir.
Taraf markaları bir bütün olarak karşılaştırıldığında; davacıya ait 99 022130 tescil numaralı “…” markasında bulunan “…” ibaresinin, markayı bütünsel olarak davalıya ait markadan farklılaştırdığı, davaya konu marka başvurusu ile davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” markası arasındaki tek farkın “İ” harfinden ibaret olması, buna ek olarak markaların kavramsal olarak da benzerliği de göz önünde bulundurulduğunda davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” tescil sayılı marka ile davaya konu marka başvurusu arasında görsel benzerlik bulunduğu, davalı markasının “… sesleriyle; davacı muterize ait itiraz konusu markaların ise “BE-BE-…” ve “…” sesleriyle okunacağı, davacıya ait 99 022130 tescil numaralı “…” markasında bulunan “…” sesinin markaya sesçil farklılık katması, okunuşta ses vurgusunun markanın son hecesinde olması karşısında mezkûr marka açısından taraf markaları arasında işitsel benzerlik bulunmadığı, davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” markasının ve davaya konu markanın aynı sesle başlayıp aynı sesle sona ermesi değerlendirildiğinde işbu marka açısından taraf markaları arasında işitsel benzerlik bulunduğu, davalıya ait marka başvurusunu oluşturan “…” ibaresinin bir bütün olarak Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü’nde doğrudan bir karşılığının bulunmadığı, bununla birlikte anılan kelimenin “bebek” kelimesinin, 1. tekil kişi iyelik eki çekimiyle oluşturulduğu, 99 022130 tescil numaralı “…” markasının da doğrudan bir sözlük karşılığının bulunmadığı, markanın “…(k)” ibaresi ve İngilizcede “düzeltmek, takmak” anlamına gelen “…” kelimelerinden türetildiği, bu kapsamda davacıya ait 99 022130 tescil numaralı “…” markası ile davaya konu marka arasında kavramsal benzerlik bulunmadığı, öte yandan davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” markasının da, “…(k)” kelimesine 1. tekil kişi iyelik eki ekleyerek türetilen bir ibare olduğu, halk dilinde “bebeğim” anlamında kullanıldığı tespit edilmekle, davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” markası ile davaya konu marka arasında kavramsal benzerlik bulunduğu, “…” ibaresinin davaya konu hizmetler bakımından ayırt ediciliğinin düşük olduğu, bu ibarenin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde çok sayıda markaya konu edildiği görülmekle; davacıya ait 99 022130 tescil numaralı “…” markasında bulunan “…” ibaresinin markaya farklı bir imaj eklemesi karşısında işbu marka ile davaya konu marka başvurusunun bütünsel açıdan iltibas tehlikesine yol açacak düzeyde benzer olmadığı, her ne kadar “…” ibaresinin ayırt ediciliği düşük olsa da davacıya ait 99 022129 tescil numaralı “…” markası ile davaya konu “…” markası arasında tek harfte gerçekleşen farklılığın kavramsal benzerlik de göz önüne alındığında markaları bütünsel olarak aynılık veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlikten uzaklaştırsa da, benzerlik ilişkisinden farklılaştırmadığı, ancak bununla birlikte; 99 022129 sayılı markanın kullanımı ispatlanan “Çocuk bezleri.” emtiaları ile dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan hizmetler arasında benzerlik bulunmadığı, bu nedenle; dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan hizmetler ile davacıya ait itiraza mesnet markalar arasında SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunmadığı, dava konusu “…” markası ile davacıya ait “…” ve “…” markaları aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadıklarından, bu markalar arasında SMK m.5/1-ç hükmü uyarınca iltibas da bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; YİDK kararının iptali isteminin reddine, dava konusu marka başvurusu tescilli olmadığından hükümsüzlük istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-YİDK kararının iptali isteminin REDDİNE,
2-Dava konusu marka başvurusu tescilli olmadığından hükümsüzlük istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 17,00 TL vekalet harcı, 404,00 TL posta, 1.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.289,60 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı …’ın yokluğunda HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/03/2022
Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza