Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/196 E. 2022/250 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/196 Esas – 2022/250
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/196 Esas
KARAR NO : 2022/250
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali-Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
YAZIM TARİHİ : 07/10/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali-Markanın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
D A V A :
Davacı vekili 06/08/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; …’nun, İngiltere’de kurulan ilk GSM operatörü olarak 1 Ocak 1985 tarihinde İngiltere’nin ilk mobil görüşmesini yapmış olduğunu, … kelimesinin; Voice’den gelen …, data’dan gelen … ve phone’den esinlenen … heceleri ile oluşmuş olduğunu, ambleminin ise konuşma açmak anlamındaki ‘ (tırnak) sembolünden esinlenilmiş olduğunu, müvekkili tarafından yoğun emek ve etkin tanıtım faaliyetleri sonucu tüketiciler nezdinde adeta müvekkilli ile özdeşleşmesi sağlanan markalardan en önemlileri arasında yer alan “…” kök ibareli seri markaları olduğunu, davalılar başvurusunun konusu olan işaret ile davacı markalarının; söz konusu marka ve işaret altında sunulan emtiaların hitap ettiği kişilerin üzerinde bıraktığı iz itibariyle işitsel, anlamsal, görsel ve biçimsel olarak birbirlerinin benzeri olduğunu, davalı işaretini gören ve duyan tüketicilerin daha önce tanıdığı davacı markalarının bıraktığı intibaı hatırlayacağını, davalı adına tescil olunan itiraza konu markanın daha önce tescil edilip kullanılmakta olan davacı markalarının bir başka versiyonu, serisi veya uzantısı olduğunun ya … davacının vermiş olduğu bir lisans gereği ürünler üzerinde kullanıldığının algılanmasına yol açabileceğini, itiraza konu marka ile müvekkili markaları bu çerçevede değerlendirildiğinde, karıştırılma ihtimalinin çok yüksek olduğunun görüldüğünü, ayrıca “…” ibareli markaların seri marka niteliği taşıdığını, davalının, müvekkili adına tescilli “…” ibaresi taşıyan markalarının itibarından dolayı haksız avantaj elde edeceğini ve müvekkiline ait “…” ibareli markalarının ayırt edici karakterine zarar vereceği göz önüne alındığında, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile TTK’nın haksız rekabete ilişkin hükümleri ve TMK’nın iyi niyet ve dürüstlük kurallarına ilişkin maddeleri doğrultusunda “…” markasının tesciline ilişkin YİDK kararının hukuka aykırı olduğunu beyanla; davalı Türk Patent’in 07.06.2021 tarih ve … sayılı YİDK kararının iptaline, diğer davalılar …, …, … adına Türk Patent nezdinde 27.02.2020 tarih ve … kod no ile tescil başvurusu yapılan ve tescil işlemleri devam eden “…” ibareli markanın tescili halinde iptaline, hükümsüz sayılmasına ve markalar sicilinden terkinine, dava konusu … kod nolu marka başvurusu henüz tescil edilmemiş ise huzurdaki davanın sonuçlanmasına kadar tüm tescil işlemlerinin durdurulmasına; eğer, tescil edilmiş ise markanın huzurdaki dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesine ve kullanımının önlenmesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesin verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 17/08/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu “…” ibareli marka ile itiraza mesnet gösterilen markaların esas unsurları ve tertip tarzlarının farklı olduğunu, davaya konu emtiaların hitap ettiği ilgili tüketici kesiminin bilinç ve dikkat düzeyinin yüksek olduğunu, davacı yanın markalarının tanınmışlığı iddiasından kaynaklı nispi tescil engelinin dava konusu marka başvurusu bakımından mevcut olmadığını beyanla; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …, … ve …, dava dilekçesinin kendilerine tebliğine rağmen yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşıldığından dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmışlardır.
G E R E K Ç E :
Davalı …’a ait tebligata elverişli adresi Türk Patent ve Marka Kurumuna yazılan 25/08/2021 tarihli müzekkere ile istenmiş olup, Türk Patent ve Marka Kurumunun 27/08/2021 tarihli yazısı ile tebliğe elverişli adresi “Vinkelveien 60, 3027 NORVEÇ” yurtdışı olarak bildirilmiştir. Davalı …’ın aynı zamanda Norveç vatandaşı olduğu nüfus kayıt örneğinden anlaşılmıştır.
Dilekçe teati aşaması tamamlandıktan sonra; mahkememizce 23/08/2022 tarihli ön inceleme ve ön inceleme duruşma günü belirleme tutanağı tanzim edilmiş olup, davalı …’a yurt dışı yöntemlerine göre tebligat yapılmasına, tercüme için 2.720,00 -TL ücret takdirine, tercüme ücretini mahkeme veznesine yatırmak üzere davacı vekiline 6100 sayılı HMK m.120/2 hükmü gereği iki hafta kesin süre verilmesine, bu süre içerisinde eksik gider avansının tamamlanmaması halinde HMK m.120, HMK m.114/1-g ve HMK m.115/2 hükümleri gereği DAVANIN USULDEN REDDOLUNACAĞININ davacı vekiline ihtarına karar verilmiş olup, ihtaratlı ön inceleme ve ön inceleme duruşma günü belirleme tutanağı davacı vekiline 29/08/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili kendisine verilen iki haftalık kesin süre içinde eksik gider avansını mahkeme veznesine yatırmamıştır. HMK m.114/1-g hükmü uyarınca davacının yatırması gereken gider avansını yatırmış olması dava şartıdır. Yine HMK m.120/2 hükmü uyarınca …; avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verileceği belirtilmiştir. HMK m.115/2 hükmüne göre ise; mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Somut olayda dava dilekçesinin davalı …’a yurtdışı tebligat usullerine göre yeniden tebliğe çıkarılması aşamasında gider avansının eksik bulunduğunun anlaşıldığı, bu eksikliğin giderilmesi için davacı vekiline ihtaratlı ön inceleme ve ön inceleme duruşma günü belirleme tutanağının tebliğ edildiği, buna rağmen davacı tarafın kendisine verilen kesin süre içinde eksik gider avansını tamamlamadığı, dolayısıyla noksan dava şartının verilen kesin süre içinde tamamlanmadığı anlaşıldığından; dava şartı noksan olan davanın HMK 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
1-Dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın HMK m.115/2 hükmü uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Dava konusu … sayılı marka hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının KALDIRILMASINA, bu hususta derhal TÜRKPATENT’e müzekkere yazılmasına,
3-Davacı tarafından peşin yatan harçtan 59,30 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile alınması gereken 21,40 TL bakiye karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.7 hükmü gereği 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 2.790,00 TL mütercim bilirkişi ücreti, 358,20 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.266,80 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi.07/10/2022