Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/104 E. 2023/1 K. 04.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/104 Esas – 2023/1
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/104 Esas
KARAR NO : 2023/1

DAVA : 5846 sayılı Kanundan Kaynaklı Tecavüzün Tespiti, Meni, Ref’i, Telif Tazminatı, Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ : 04/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan 5846 sayılı Kanundan Kaynaklı Tecavüzün Tespiti, Meni, Ref’i, Telif Tazminatı, Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 07/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, … tarafından davalı … A.Ş’ye (kısaca … olarak ifade edilecektir) inşaatı yaptırılmış olan …’nin reklam/tanıtım video ve filmlerinin yapımını gerçekleştirdiğini, ayrıca bahse konu liman projesi kapsamında … …’nın gezeceği tüm alanlara ilişkin birebir ölçüde onlarca teknik çizim, 3 boyutlu modellemeler, açılış esnasında verilecek hediyelere ilişkin tasarımlar, modellemeler, alanda kullanılacak baskı işlerinin bazılarının grafik tasarım işleri, uygulama modelleri, yapılacak açılış organizasyonunun 3 boyutlu animasyon filmi vb birçok işin de müvekkilinin teknik bilgi, beceri ve sanat anlayışı çerçevesinde hazırlanıp davalılara teslim edildiğini, davalılar tarafından bunların kullanıldığını ve davalıların bu durumdan ciddi fayda sağladıklarını, ancak davalılardan … … Org. Dan. Dış. Tic. A.Ş (… Gazetesi’nin 13/03/2019 tarih 9786 sayılı nüshasında ilan edildiği üzere ticaret unvanı; … … … olarak değişmiş olup, kısaca … olarak ifade edilecektir.) tarafından yapılan işlerin yapım ve telif hakkı bedeli ödenmediği gibi kendi web sayfası dahil olmak üzere bilumum mecralarda müvekkilince yapılan tanıtım filmlerinin kullanılıp çoğaltıldığını, diğer davalı … tarafından da söz konusu video ve filmlerin kullanılıp çoğaltıldığını, … hükümetine veya ilgili bakanlığına teslim edildiğini, “…” kanalı başta olmak üzere gösterilerek kullanıldığını, “…. ” uzantılı web adresi üzerinden iş bu başvuru tarihi de dahil olmak üzere halen telif hakkı alınmaksızın ve bedeli ödenmeksizin ve müvekkili şirketin adı belirtilmeksizin kullanılmaya devam ettiğini, müvekkili tarafından yapılmış video film ve diğer işlerin, sanki müvekkili tarafından yapılmamış gibi, kendileri tarafından yapılmış gibi davalılarca basın-yayın organlarında açıklandığını, kullanıldığını ve her türlü sosyal medya hesabında kullanıldığını, müvekkiline ait davaya konu eserden kaynaklı hakların davalılara devredildiğine dair herhangi bir yazılı belge ve sözleşme bulunmadığını, eldeki davada; … ile ilgili olarak yapılan tüm tanıtım/reklam/film prodüksiyonlarının ödenmeyen prodüksiyon/yapım bedelleri, ödenmeyen telif hakkı bedelleri, telif haklarının ödenmemesi ve müvekkilinden izin alınmaksızın işlenmesi, yayılması, çoğaltılması, kullanılması veya bir şekilde umuma iletilmesi nedeniyle telif tazminatı, müvekkilinin eser sahipliğinden kaynaklı manevi haklarına vaki tecavüz nedeniyle manevi tazminat, vaki tecavaüzün men’i ve ref’i hususlarını dava konusu yaptıklarını belirterek; davalıların, müvekkili tarafından yapılmış video, tanıtım ve filmlere ilişkin vaki tecavüz eylemlerinin ve …’ten kaynaklanan mali ve manevi haklarına ilişkin ihlal eylemlerinin tespitine, tecavüzün men ve ref’ine, davalıların fiillerinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine, dava konusu esere ilişkin olarak davalılara ait web sitelerine ve diğer sosyal ağlara ilişkin erişimin engellenmesine, belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL maddi tazminatın, 30.000,00 TL manevi tazminatın, belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL telif tazminatının, yayın tarihi itibariyle işleyecek reeskont faizi ile birlikte müteselsilen davalılardan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … … vekili 11/05/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 02/05/2018 tarihinde açılışı yapılan …’nin açılış töreni ve organizasyonu işinin tamamının sağlanması amacıyla diğer davalı … şirketi ile 02/03/2018 tarihli hizmet sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme kapsamında müvekkilinin işveren, … şirketinin yüklenici sıfatının bulunduğunu, sözleşme konusunun kapsamının 2.maddede detaylandırıldığını, davacının, sözleşmenin 3.maddesinin e bendi ve sözleşme eki olarak belirtilen Ek-9 alt yüklenici listesinde yer alan taşeron şirketlerden olduğunu, davacının, üzerine düşen somutlaştırma külfetini yerine getirmediğini, müvekkilinin davacı ile hiçbir ticari ilişki kurmadığını, davacının telif hakkına konu ettiği hizmetlerin … kapsamında eser niteliğini haiz olmadığını, bu nedenle mahkemenin görevsiz olduğunu, davacının iddia ettiği alacak taleplerinin “eser sözleşmesi”nden kaynaklanması nedeniyle genel yetki kuralına göre davalıların yerleşim yerinin yetkili mahkeme olduğunu, bu nedenle her iki davalının da yerleşim yerleri dikkate alındığında yetkili ve görevli mahkemenin … olduğundan yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacı karşısında pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararın bulunmadığını, sosyal medyada yayınlanan kayıtların halkla ilişkiler tanıtım kayıtları olup reklam niteliğinin bulunmadığını, müvekkilinin diğer davalı … şirketi ile akdettiği 02/03/2018 tarihli hizmet sözleşmesi kapsamında yükümlülüklerini yerine getirdiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu kayıtların fikir ve sanat eserleri kanunu kapsamında eser olduğu varsayılsa bile bu kez davacının söz konusu eser üzerinde eser sahibi olduğunu ispatlaması gerektiğini, somut olayda diğer davalı … şirketinin film yapımcısı olduğunu, sipariş veren olduğu değerlendirilse dahi rizikonun kendisinde olması nedeniyle film yapımcısı olarak kabulü gerektiğini belirterek; görev, hukuki yarar, yetki itirazları nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesini, pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, zamanaşımı yönünden davanın reddedilmesi gerektiğini, nihayetinde; haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … … vekili 13/10/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu ettiği işler fikir ve sanat eserleri kanunu kapsamında eser niteliğinde olmadığı gibi davacının eser sahibi de olmadığını, davacının taleplerinin TBK m.470 vd hükümlerinde düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında kaldığı anlaşıldığından davayı görme hususunda Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görevli olduğunu, davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararın bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için davacının eser sahibi olduğu varsayılsa bile davacı kötü niyetli davranarak hak sahibi olmadığı halde hak iddia ettiğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme imzalanacakken arada bir güven ilişkisinin varlığı ve zamansal imkânsızlıklardan dolayı bu sözleşmenin imzalanmasının fiiliyatta gerçekleşmediğini, taraflar arasında yapılan anlaşmaya her şey dahil olup, devir haklarının ayrı tutulmadığını, ancak davacının ispat imkânsızlığından yararlanarak durumu lehine çevirmek adına kötü niyetli hareket ettiğini, müvekkilin kullanma hakkını devralmadan böyle bir ürünü davacıya yaptıracağının düşünülemeyeceğini, müvekkili ve davacı arasındaki anlaşmada; etkinlikten 10 gün önce gönderilmesi kararlaştırılmışken, tanıtım videosunun anlaşmaya aykırılık oluşturacak şekilde etkinlikten sadece 2 gün önce davalılara gönderildiğini, bu nedenle, yapılan etkinlikte söz konusu videonun kullanılamadığını ve mağduriyet yaşandığını, davacının ayıplı hizmet verdiğini belirterek; davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
REPLİK:
Davacı vekili 07/06/2021 tarihli replik dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından dosyaya sunulan cevaplar ve delillerin haksız ve mesnetsiz olup kabulünün mümkün olmadığını, davalılar arasındaki sözleşme veyahut taşeron ilişkisinin müvekkili açısından önem arz etmeyip müvekkilinin fikir ve sanat ürünü olan çalışmalarını davalıların kullandıkları, kendi eserleriymiş gibi lanse ettikleri, çıkar sağladıkları, bu nedenle müteselsilen sorumlu olmalarının yasaya uygun olduğunu, davalının usule yönelik itirazlarının yerinde olmadığını, müvekkilinin eser sahibi olduğunu hususunun delilleri arasında bulunan tüm kayıtlar, kaynak kodlar, mail ve yazışmalar, süreç içerisindeki paylaşımlar ile sabit olduğunu, diğer davalı … şirketinin film yapımcısı olduğu argümanın yersiz olduğunu, müvekkilinin, davalı … şirketinin çalışanı olmadığını belirterek; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 01/11/2021 tarihli replik dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından dava konusu edilen işlerin eser niteliğinde olmadığı gibi müvekkilinin de eser sahibi olmadığına yönelik argümanlarının kabul edilemeyeceğini, davalı yanın görev itirazının da yerinde olmadığını, müvekkilinin merkezinin …. olduğunu, ihtilaf konusu video ve film çekimlerinin …’da gerçekleştirildiğini, yapım/prodüksiyon işinin … ‘da yapıldığını, yapılan çalışmalar/ürünlerin davalılara teslim edildiğini, eserlerin halen davalılara ait web sitelerinde, başkaca ulusal ve uluslararası genel sosyal medya mecralarında yayınlanmakla birlikte … uyarınca eser sahibinin yerleşim yeri olan …. Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, belirsiz alacak davası açılması hususundaki itirazların yersiz, haksız ve mesnetsiz olduğunu, dava konusu fikri ürünlerin TBK kapsamında esen sözleşmesi kapsamında eser olduğu iddialarının kabul edilemez olduğunu, … m.52 hükmü uyarınca mali haklara dair sözleşme ve tasarrufların yazılı olması ve konuları olan hakların ayrı ayrı gösterilmesi gerektiğini, ancak müvekkili ile davalılar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı gibi hakların devrine ilişkin iddiaların da kabulünün mümkün olmadığını belirterek; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DÜPLİK:
Davalı … … vekili 25/06/2021 tarihli düplik dilekçesinde özetle; Somut olayda hukuksal temel ilişkinin Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerine dayandığını, bu nedenle mahkemenin görevsiz olduğunu, …’nin görevli ve yetkili mahkeme olduğunu, 02/03/2018 tarihli hizmet sözleşmesi ile asıl yüklenici … şirketi, alt yükleniciler ile birlikte çalışma yetkisine sahip olduğundan davacının da alt yüklenici olarak sözleşme konusu liman açılışı organizasyonunda yer aldığını, davacının dava konusu ettiği işlerin 5846 sayılı Kanun bağlamında eser vasfının bulunmadığını, davacının eser sahipliği iddiasını kanıtlaması gerektiğini, davacının eser sahibi yahut yapımcı sıfatının bulunmadığını, 02/03/2018 tarihli hizmet sözleşmesinin 3/f bendi uyarınca dava konusu işlere ilişkin mali hakları kullanma yetkisinin davacıda olmadığına karine teşkil ettiğini, karinenin aksini ispat yükünün davacıda olup davacının bu yükümlülüğünü yerine getiremediğini, manevi hakların tazminine yönelik taleplerin hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … … vekili 16/11/2021 tarihli düplik dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu ettiği işlerin 5846 sayılı Kanun bağlamında eser niteliğinde olmadığını, bu nedenle mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini, davacının yapım bedeline dair iddia ettiği alacağın mevcut olmadığını, tarafların karşılıklı olarak anlaşmaları kapsamında; davacı tarafından hazırlanacak prodüksiyonun belirli bir tarihe kadar hazır edilmesine karar verildiğini, zira, iş akışının sağlanması ve müvekkilinin sözleşme akdetmesindeki amacına ulaşması için bunun kaçınılmaz olduğunu, ne var ki, davacı tarafından sözleşme konusu ürünlerin zamanında müvekkiline teslim edilmediğini, zor durumda kalan müvekkilinin, davacı ile anlaşılan bazı süreçleri başka firmalarla ilerletmek zorunda kaldığını, davacı yanın ayıplı ifada bulunması nedeniyle iddia ettiği alacağın hiçbir zaman doğmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek; usul ve esas bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
SOMUTLAŞTIRMA:
Davacı vekili 28/07/2021 ve 10/11/2021 tarihli dilekçeleri ile; Dava dilekçesinde telif tazminatı isteminden hariç olmak üzere belirsiz alacak olarak talep ettikleri 1.000,00 TL’lik maddi tazminat isteminin temelini 27/07/2021 tarihli dilekçe ile somutlaştırılan dava konusu eserlere/fikri ürünlere-tasarımlara ilişkin olarak liman tanıtım filmi haricinde kalan diğer tüm eserlerin/fikri ürünlerin/tasarımların vb (2-3-4-5.sırada belirtilen) prodüksiyon bedelinden ve/veya tasarım bedelinin ödenmemesinden kaynaklanan zararların tespit olunacak rayiçler üzerinden tazminine ilişkin olduğunu belirtmiştir.
Davacı vekili 08/11/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile; Belirsiz alacak olarak talep edilen 1.000,00 TL’lik telif tazminatı istemini 27/07/2022 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda belirli hale getirerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 348.268,50 TL’ye yükselttiklerini beyan etmiş, eksik peşin nispi harcı ikmal etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5846 sayılı Kanundan Kaynaklı Tecavüzün Tespiti, Meni, Ref’i, Maddi ve Manevi Tazminat Telif Tazminatı istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalıların, davacıya ait olduğu iddia edilen eser sahipliğinden kaynaklı mali-manevi hakları ihlal eylemlerinin bulunup bulunmadığı, buna bağlı olarak; eser sahipliğinden kaynaklı haklara tecavüzün tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminat, telif tazminatı istemlerinin yerinde olup olmadığı, mahkememizin görevli ve yetkili olup olmadığı, davacının maddi tazminat istemi bakımından belirsiz alacak talebinde bulunmuş olmasında hukuki yararı bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davacı yanın maddi tazminat istemini 1.000,00 TL üzerinden belirsiz alacak şeklinde ileri sürdüğü, 28/07/2021 ve 10/11/2021 tarihli dilekçeleri ile bu istemin temelini 27/07/2021 tarihli dilekçe ile somutlaştırılan dava konusu eserlere/fikri ürünlere-tasarımlara ilişkin olarak liman tanıtım filmi haricinde kalan diğer tüm eserlerin/fikri ürünlerin/tasarımların vb (2-3-4-5.sırada belirtilen) prodüksiyon bedelinden ve/veya tasarım bedelinin ödenmemesinden kaynaklanan zararların tespit olunacak rayiçler üzerinden tazminine ilişkin olduğunu belirttiği, buna göre; davacının …’ndaki ekran içerikleri, logo tasarım çalışmaları, tersane içindeki makinelerin tanıtımına ilişkin process filmler, açılış töreninde yayınlanan ve açılışın nasıl olacağını anlatan 3D animasyon filmlerinin tamamı ve açılış töreninde kullanılacak tasarım, modellemeler, grafik tasarım işlerinden kaynaklı; prodüksiyon bedeli ve/veya tasarım bedelinin ödenmemesi iddiasına ilişkin olarak söz konusu maddi tazminat istemini belirsiz alacak olarak ileri sürdüğü, davacı yanın davalı yana vermiş olduğunu iddia ettiği bu ürün ve hizmetler bakımından ileri sürdüğü alacak miktarının değerini tam ve kesin olarak belirleyebileceği, nitekim, dava tarihinden önce davacının, …. Esas sayılı takip dosyası ile davalı … şirketine yönelik olarak 78.219,67 USD bedel üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, davacının davalıya yapmış olduğu ürün ve hizmetler bakımından bu bedel üzerinden ilamsız icra takibi yapmış olması da söz konusu alacak miktarının değerini belirleyebildiğini gösterdiği anlaşıldığından; davacının, davalılara yönelttiği maddi tazminat istemi bakımından belirsiz alacak olarak talepte bulunulmasında hukuki yarar noksanlığı bulunduğu anlaşıldığından söz konusu istem mahkememizin 15/12/2021 tarihli duruşmasında iş bu dava dosyasından tefrik edilerek mahkememizin … Esas sayısına kaydedilmiştir.
Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasında; davacı taraf başvurma ve peşin maktu harcı tamamlamadığından; 14/04/2022 tarih …. sayılı karar ile 1.000,00 TL’lik maddi tazminat istemi bakımından davanın 13/04/2022 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
Yukarıda yer verilen tefrik işlemi nedeniyle; eldeki davanın konusunun salt “… Reklam/Tanıtım Video Filmleri” ile sınırlı olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip, tarafların dilekçeleri karşılıklı olarak birbirlerine tebliğ edilmiş, tarafların ibraz ettikleri deliller dosya arasına alınmış, …. Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden temin edilmiş, ….Noterliği’nin 03/12/2019 tarih … numaralı ve 06/09/2019 tarih … numaralı ihtarname suretleri getirtilmiş, “…”ne ait haber, fotoğraf ve video kayıtları …’ndan temin edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, taraf tanıkları dinlenmiş, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin kök ve ek raporlar alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren …. Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, ibraz edilen ve celp edilen deliller, dinlenen tanık beyanları, dava konusu uyuşmazlık konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamına göre;
5846 sayılı … m.76 hükmü uyarınca davacının 5846 sayılı …’ten kaynaklı istemler ileri sürdüğü anlaşıldığından mahkememizin görevli olduğunun tespitine, … m.66/son hükmü uyarınca mahkememizin yetkili olduğunun tespitine, bu hususlara ilişkin olarak ileri sürülen itirazların reddine karar verilmiştir.
Davalı … şirketinin …’nin açılış töreni ve organizasyonu işinin tamamının sağlanması amacıyla diğer davalı … şirketi ile 02/03/2018 tarihli hizmet sözleşmesi akdettiği, davalı …’nın davacı ile …’nin açılış töreni ve organizasyonunun film prodüksiyonunun alt yüklenici sıfatıyla yaptırılması için taslak sözleşme örneği sunduğu, ancak söz konusu taslak sözleşme incelendiğinde; taraflarca imza altına alınmadığının anlaşıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan görevlendirme neticesinde, 18.03.2022 tarihinde davacıya ait adreste, mahkememizce oluşturulan bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yapılmış olup; davaya konu olan tanıtım filmi tetkik ettirilmiştir. Bu kapsamda; dava konusu tanıtım filmi, teknik bilirkişi heyetince, sinema tekniğine uygun anlatım ile oluşturulmuş olduğu ve bir bütünlük arz eden hareketli görüntüler dizisi olduğundan sinema eseri kategorisinde değerlendirilmiştir. Tanıtım filmindeki karelerin art arda dizilişi, konunun senaryoda hikâye edilişi ve diyaloglar, dekor, renk seçimi ve kurgusu da dikkate alındığında hususiyetinin bulunduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenle söz konusu tanıtım filminin “sinema eseri” vasfında olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi heyeti marifetiyle yapılan yerinde inceleme sonucunda ilgili çalışmalar için şunlar söylenebilir:
1-Proje filmlerinin master kurgu dosyaları … programı ile yapılmıştır.
2-… program dosyasında klasör değişikliğinden dolayı ham görsellerin yeri değiştiği için programda açılamamıştır. İlgili görselde arkadaki kırmızı alan bu yüzden mevcuttur.
3-… programına, 3D alınan şahin videosu import edilmiştir. Filmde rastlanan 3D şahin videosu ile aynı videodur.
4-Kurguda kullanılan ham görseller bilirkişi heyetince bilgisayardan izlenmiştir. Ham görseller filmin davacı firma tarafından çekildiğinin kanıtıdır.
5-Davacı firmanın elinde ham görseller ve ilgili kurgu dosyaları yer almaktadır.
Yukarıda yer alan veriler birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu filmin, davacı firmanın çalışanları tarafından yapıldığı, bu kapsamda … m.18/2 gereğince mali hakları kullanma yetkisinin davacı firmada olduğu, davacının, tüzel kişi olduğu dikkate alındığında manevi haklara sahip olmadığı tespit edilmiştir.
Her ne kadar davacı ile davalı … arasında taslak halinde sözleşme hazırlanmış olup söz konusu şirket çalışanları arasında dava konusu film prodüksiyon işinin tamamlanması için mailleşmeler bulunmuş olsa da, davacı yanın, dava konusu “sinema eseri”nden kaynaklı mali haklardan herhangi birini davalı … şirketine devretmiş sayılması için 5846 sayılı … m.52 hükmü uyarınca “yazılı” şekil şartının somut olayda sağlanmadığı (…. sayılı kararında da … 52.maddeye uygun olarak mali hakları kullanma hakkını elde edemeyen kimsenin eserin mali haklarından yararlanması halinde mütecaviz duruma düşeceği, telif tazminatı talep etme koşullarının doğabileceği belirtilmiştir.), dolayısıyla davalı …’nın söz konusu sinema eserinden kaynaklı mali hakları hukuken geçerli olacak şekilde kullanma yetkisini elde edemediği, bu nedenle davalı … vasıtasıyla diğer davalı … şirketinin söz konusu sinema eserini davacının izni olmaksızın “….” adresinde yayınlaması eyleminin davacıya ait çoğaltma ve yayma haklarına tecavüz teşkil ettiğinden, bilirkişi ek raporunda tespit edildiği üzere davacı yanın davalılardan 348.268,50 TL telif tazminatı isteminde bulunabileceği kanaatine varılmıştır.
Davacı yanın tüzel kişilik olduğu, eser sahipliğinin ancak gerçek kişilere ait olabileceği ve manevi hakların ancak eser sahibi gerçek kişilere ait olabileceği hususları dikkate alındığında; davacı yanın manevi haklarının ihlal edildiğinden bahisle ileri sürdüğü manevi tazminat istemi yerinde bulunmamıştır.
Dava konusu tanıtım filminin 17/11/2020 tarihinde yayınlandığı, eldeki davanın 07/04/2021 tarihinde açıldığı, telif tazminatı istemi bakımından zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, somut uyuşmazlıkta söz konusu sürenin dolmadığı anlaşıldığından ileri sürülen zamanaşımı def’i de yerinde bulunmamıştır.
Sonuç olarak, yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın kısmen kabulü ile; davalıların, davacıya ait eserden kaynaklı mali hakları kullanma yetkisine vaki tecavüz eylemlerinin tespitine, bu tecavüz eylemlerinin men ve ref’ine, 348.268,50 TL telif tazminatının 17/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalıların, davacıya ait eserden kaynaklı mali hakları kullanma yetkisine vaki tecavüz eylemlerinin TESPİTİNE, bu tecavüz eylemlerinin MEN ve REF’İNE,
348.268,50 TL telif tazminatının 17/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte müteselsilen davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Manevi tazminat isteminin REDDİNE,

2-Davacının peşin ve tamamlama ile yatırdığı 6.476,98 TL harcın mahsubu ile alınması gereken 17.313,25 TL bakiye karar ve ilam harcının müteselsilen davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacının eserden kaynaklı mali hakları kullanma yetkisine vaki tecavüz eylemlerinin tespiti, men ve ref’ine ilişkin istemler bakımından; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının telif tazminatı istemi bakımından; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13/1 hükmü gereği hesaplanan 51.757,59 TL vekalet ücretinin müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar manevi tazminat istemi bakımından kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.10 hükümleri gereği hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin ve tamamlama ile yatırdığı 6.476,98 TL peşin karar ve ilam harcının tamamının müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın kabul ret oranının %92 olarak kabulüne,
8-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, 345,00 TL müzekkere, posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 2.662,80 TL yargılama giderinin %92’si olan 2.449,78 TL yargılama giderinin müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 213,02 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … … tarafından yapılan 126,80 TL posta-tebligat masrafı, 42,00 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin olmak üzere toplam 168,80 TL yargılama giderinin %8 ‘i olan 13,51 TL’sinin davacıdan alınarak davalı … …’ne verilmesine, bakiye 155,29 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı … … tarafından yapılan 90,00 TL posta-tebligat masrafı, 31,50 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin olmak üzere toplam 121,50 TL yargılama giderinin %8 ‘i olan 9,72 TL’sinin davacıdan alınarak davalı … …’ne verilmesine, bakiye 111,78 TL yargılama giderinin davalı … … üzerinde bırakılmasına,
11-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.360,00 TL’nin %92’si olan 1.251,20 TL’nin müteselsilen davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
12-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.360,00 TL’nin %8’i olan 108,80 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
13-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı … vekilinin ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/01/2023

Katip ….
E-imza

Hakim ….
E-imza