Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/63 E. 2021/280 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/63 Esas
KARAR NO : 2021/280
DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali) – Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/08/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımla İlgili Kurum Kararlarının İptali) – Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 02/03/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde 2016/06291 sayılı tescilli tasarıma sahip olduğunu, yenilik unsuru ihtiva etmeyen davalı … adına tescilin devamına ilişkin verilen kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının 2016 yılından bu yana kozmetik sektöründe dünyanın birçok ülkesinde tanınan “…” markası adı altında ihracat yaptığını, davacı şirket tarafından tasarlanan ve TPE nezdinde tescilli 2016/06291 tescil numaralı “kutu” nun ticari faaliyetlerinde kullanılmakta olduğunu ve üretildiğini, tasarım tescili müvekkiline ait kutuların aynılarının davalı tarafından MR. … markası adı altında üretilmekte ve satışa sunulmakta olduğunu, davalılardan … (Pakkap Plastik)’in internet sitesinde ürünlerin görsellerinin fark edildiğini ve tasarım tecavüzüne derhal son verilmesi için …Yevmiye numarası ile ihtarname gönderildiğini, ancak davalının tescilli tasarım tecavüz fiillerinin devam ettiğini ve kutuların içine wax doldurularak yurtiçinde ve yurtdışında piyasaya sürüldüğünü, YİDK karar vermeden önce Küçükçekmece 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin ….D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını, bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, ürünün tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali olduğunun belirlendiğini, mezkur ürünlerin nakliye arabasında yurt dışına sevk edilirken durumun Sulh Hukuk Mahkemesi hakimi ve bilirkişi tarafından tespit edildiğini, YİDK’nın haksız ve mesnetsiz olarak verdiği kararın müvekkili şirketin ekonomik mahvına neden olacağını, müvekkili şirketin davalı tarafından tasarım hakkına tecavüz edilmesi nedeniyle uğradığı zararın tazmini için Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne … E. sayılı dosyası ile dava açtığını ileri sürerek; YİDK tarafından verilen 29822383-120-…/ sayılı ve … sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 24/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; YİDK tarafından verilen 29822383-120-…/ sayılı ve … sayılı YİDK kararının iptali isteminin yanı sıra davalı … adına tescilli olan … sayılı tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini de talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 16/03/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu … sayılı “Kozmetik Kutusu” ürünlerini konu alan çoklu tasarımın genel izlenimi ile davacı tarafından itiraza mesnet gösterilen 2016 06291/1 sıra numaralı tasarım ile başvuru tarihinden önceki tarihlere ait internet çıktılarında yer alan ve itiraza gerekçe gösterilen ürünlerin bilgilenmiş kullanıcılar nezdinde genel izlenim itibariyle farklı olduğunu ve bu nedenle itiraza konu tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunu, tasarımlar arasındaki farklılıkların ortak özelliklerden fazla olduğunu ve genel izlenimlerinin de farklı olduğunu, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından alınan kararın usul ve hukuka uygun olduğunu da ileri sürerek; davanın reddedilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili 01/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunu, tasarımlar arasındaki farklılıkların ortak özelliklerinden fazla olduğunu ve genel izlenimlerinin de farklı olduğunu, davacı yanın müvekkili şirket aleyhine Bakırköy Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açmış olmasının işbu davanın haklı olduğu anlamına gelmediğini, Küçükçekmece 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde … D.İş sayılı dosyasından yaptırılan delil tespiti sonucu verilen bilirkişi raporuna müvekkili tarafından itiraz edildiğini, dava dilekçesinde davacı vekili tarafından tespit dosyasında dava konusu edilen ürünlerin birebir taklit olduğunun tespit edildiğinin iddia edildiğini, ancak tespit dosyasında bir yargılama yapılmadan delillerin toplanmadan yapılan tespitin, davacı yanın soyut iddialarına göre yapıldığını ve müvekkilini bağlayıcılığının bulunmadığını, davacı tarafça müvekkiline gönderilen ihtarnameye de yine müvekkili tarafından itiraz edildiğini ileri sürerek; davanın reddedilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali ve ıslah ile ileri sürülen SMK m.77 hükmü uyarınca tasarımın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 17.07.2007 tarih 2006/8303 E 2007/11222 K; 17.02.2014 tarih 2013/13412 E 2014/2772 K; 16.06.2016 tarih 2015/12759 E 2016/6702 K sayılı kararları uyarınca, kısmi ıslah yolu ile dava dilekçesinde belirtilen talep sonucuna yeni bir talep eklenebileceğinden, davacı vekilinin 24.04.2021 tarihli kısmi ıslah dilekçesinin usulüne uygun olduğu kabul edilerek, kısmi ıslah dilekçesi ile davalı tasarımının hükümsüzlüğünün de uyuşmazlık konusuna dahil edildiği tespit edilmiş ve eldeki dava YİDK kararının iptali isteminin yanı sıra tasarımın hükümsüzlüğü istemi ile birlikte görülerek sonuçlandırılmıştır.
Buna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği 2020-T-4 sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahsa ait … nolu tasarımın başvuru tarihi itibari ile mutlak anlamda yeni ve ayırt edici olup olmadığı, tasarım koruması kapsamında kalıp kalmadıkları, bu tasarımın hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği, hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tasarım tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, itiraza mesnet tasarım tescil belgesi celp edilmiş, Küçükçekmece 4.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası UYAP ortamında temin edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetlerinden maddi vakıalara ilişkin raporlar alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı …’in 21.06.2019 tarihinde … sayılı tasarım başvurusunda bulunduğu, başvurunun 09.08.2019 tarihli 322 sayılı Resmi Tasarım Bülteni’nde yayımlandığı, davacının 24.10.2019 tarihli dilekçesi ile 2016 06291/1 sıra numaralı tasarım gerekçe gösterilerek yayına itiraz ettiği, davalı şahıs tarafından 24.12.2019 tarihli karşı görüş dilekçesi ibraz edildiği, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun … sayılı kararı ile; “itirazın reddine ve 2019 03894/1, 2, 3 ve 4 sıra numaralı tasarımların tescilinin devamına” şeklinde oybirliği ile karar verdiği, verilen kararın davacı marka vekiline 14.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, yasal iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tasarım, bir ürünün veya onun bir kısmının görmek veya dokunmak gibi insan duygularıyla fark edilen görünümüdür. Görünüm, ürünü veya onun üstündeki süslemeyi oluşturan çizgilerin, özel şekillerin, çevre çizgisinin, renklerin, biçimin ve/veya malzemenin sonucudur.
6769 sayılı SMK’nın 56. maddesinde koruma koşulları düzenlenmiş olup, bir tasarımın tescili için yeni ve ayırt edici nitelikte olması gerektiği vurgulanmıştır. 6769 sayılı SMK’nın 56/4. maddesine göre bir tasarımın “yeni” olması o tasarımın aynısının daha önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması anlamına gelir. Eğer herhangi iki tasarım arasında sadece küçük ayrıntıda farklılık varsa o tasarımlar aynı kabul edilir. Yenilik değerlendirmesinde temel alınan kriter mutlak yenilik, yani dünyada yenilik ilkesidir. Yenilik mutlaktır; çünkü, tescili istenen tasarımın aynısının kamuya sunulması halinde, Türkiye’de dünyanın neresinde, ne zaman yapılmış olursa olsun, yenilik ortadan kalkar. Bundan tescil başvurusunda bulunan tasarımcının haberinin bulunup bulunmaması, hiçbir etki yapmaz.
Ayırt edicilik kriterini düzenleyen 56/5. Madde uyarınca, “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.” Bir tasarımın ayırt edici nitelikleri o tasarıma has, yani sadece o tasarıma ait özelliklerdir. Yine 56/5. maddeye göre tasarımlar arasındaki kıyaslama bilgilenmiş kullanıcı tarafından yapılacak olup, 56/6. maddeye göre ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacaktır.
Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı, sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği tasarımın önemli özelliklerini fark eder. Ama bir tasarım uzmanı kadar da bilgi birikimine sahip olmadığı için ayrıntılarla ilgilenmez.
Seçenek özgürlüğü kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58/2. Maddede “Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” ifadesi yer almaktadır. Bir ürün, tasarımcısına ne kadar seçenek özgürlüğü bırakıyorsa koruma kapsamı da o denli genişler; seçenek özgürlüğü ne denli darsa koruma kapsamı da o denli daralır. Bir ürün işlevini yerine getirebilmesi için ancak belirli bir şekilde tasarlanması zorunluysa, bu ürünün tasarımı hiç koruma görmez.
Belirtilen açıklamalar ışığında tarafların iddia ve savunmaları, tasarım işlem dosyası, itiraza mesnet gösterilen tasarımlar, hukuki nitelendirme hariç maddi tespitler barındıran bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce ilk olarak; tasarım uzmanı, kozmetik sektörü ve endüstriyel tasarım sektöründen seçilen üç kişilik bilirkişi heyeti ile vasıtasıyla 18/11/2020 havale tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
18/11/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu tasarımın, erkekler için saç şekillendirici vaks içeren kozmetik kutusu olduğu, davacıya ait 2016/06291/1 nolu tescilin görsel anlatımında kutunun kapağı ve gövdesini bir arada gösteren perspektif görünümü yer aldığı, davalıya ait …-1 sayılı tasarımın 1, 2, 3, 4 resim nolu tasarımların görsel anlatımlarında ise kutunun dış gövdesi (1), vaksı barındıran iç gövde (2), kutunun kapağı (3) ve kutunun genel görünümü perspektif olarak ayrı ayrı yer aldığı, dolayısıyla 4 resim nolu tasarım ürünün tamamını, 1, 2 ve 3 resim numaralı tasarımların ise ürünün parçalarını temsil ettiği, bu kapsamda 4 resim numaralı tasarımın birleşik bir ürün, 1, 2 ve 3 resim numaralı tasarımların ise bu birleşik ürünün parçaları oldukları, dava konusu tasarım ile davacıya ait tasarım karşılaştırıldığında;
1. Her iki tasarımın da silindirik olduğu,
2. Her iki tasarımın da çap-yükseklik oranlarının aynı olduğu,
3. Her iki tasarımın da kapak-gövde oranlarının aynı olduğu, kapak ve gövdenin birbirine çok yakın ölçülerde olduğu,
4. Her iki tasarımda da vaksı barındıran iç gövdenin farklı renkte olduğu,
5. Her iki tasarımda da vaksı barındıran iç gövdenin, kapak ve dış gövdeye göre daha içerlek olduğu ve silindirik yapının ortasında farklı renkte bir girinti olarak göründüğü,
6. Her iki tasarımda da dış gövdenin tabanı aynı ölçülerde 45 derece pahlı olduğu,
7. Her iki tasarımda da kapagın yine 45 derece pahlı olduğu, bu pahın silindir yüzeyle kenar yaptığı yerde tutmayı kolaylaştırıcı silindirik girintiler oluşturulduğu,
İki tasarım arasındaki tek farkın, kapakta yer alan tutmayı kolaylaştırıcı girintiler olduğu, davacının tasarımında bu girintiler 10 adet ve daha dar iken, davalının tasarımında, girintilerin 8 adet ve daha geniş olduğu, kenarlarının birbirine değmediği, bu farklılığın genel izlenimi etkilemeyen önemsiz bir farklılık olduğu, silindir biçimin, kozmetik kutularında yaygın olarak kullanıldığı, davacıya ait tasarımın en ayırt edici özelliğinin kapaktaki bu girintiler olduğu, bilgilenmiş kullanıcının bu kutuyu kapakta silindirik oyukları olan bir kutu olarak hatırlayacak ve bunların boyutlarını bir farklılık olarak anımsamayacağı, bu nedenle iki tasarımın aslında aynı olduğu, dava konusu … nolu tescilde yer alan 4 resim numaralı tasarım; ürünün genel görünümünü, 1 ve 3 resim numaralı tasarımların ise görünen parçalarını temsil ettiği için yukarıda sayılan benzerliklerin hepsi için geçerli olduğu, 2 resim numaralı tasarım; ürünün iç gövdesi olduğu için normal kullanımda görünür durumda olmadığı, seçenek özgürlüğü bağlamında internetteki ürünler değerlendirildiğinde ürünlerin ağırlıklı olarak silindirik olduğu, öte yandan çokgen prizma, dikdörtgenler prizması gibi farklı biçimlerde de kutular olduğu, silindirik kutuların çap ve yükseklik oranlarının çok farklı olabildiği, kapak-gövde oranlarının da çok farklı olduğu, kutuların plastik, cam veya metal gibi farklı malzemelerden üretilebildiği, kapak ve gövde malzemelerinin farklı olabildiği, kapaklarda tutmayı kolaylaştırıcı girintiler varsa bunların çizgisel çentik veya çıkıntılar şeklinde de olabildiği, örneklerin pek çoğunda bir iç gövde varsa da bunun kutunun dışından belli olacak şekilde tasarlanmadığı, kozmetik kutusunda teknik zorunluluklardan kaynaklanan bir kısıt olmadığı için örneklerde görülenlerden de çok daha farklı tasarımlar yapılabildiği, kozmetik sektöründeki seçenek özgürlüğü de dikkate alındığında, taraflara ait tasarımların internette yer alan görüntülerinin diğer ürünlerle karşılaştırılınca birbirleri ile benzerliklerinin dikkat çekici olduğu, dolayısıyla; dava konusu … sayılı tasarım tescilinde yer alan 1, 2, 3 ve 4 resim numaralı tasarımların, yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşımadıkları, … sayılı tasarım tescilinde yer alan 1, 2, 3 ve 4 resim numaralı tasarımların, tasarım koruması kapsamında olmadığı, yönünde kanaat bildirilmiştir.
Davalı … vekili, yukarıda özetlenen bilirkişi raporuna süresinde itiraz ederek yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiğinden, mahkememizin 09/12/2020 tarihli duruşmasında; Davalı şahıs vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın 3 kişilik başkaca bir bilirkişi heyetine tevdii ile dava konusu tasarım bakımından mutlak yenilik araştırması da yapılmak suretiyle;
A)Dava konusu tasarımın hitap ettiği bilgilenmiş kullanıcıların kimler olabileceği, bu kimselerin bilinç düzeyinin ne olduğu,
B)Dava konusu tasarım ürünleri bakımından seçenek özgürlüğünün bulunup bulunmadığı, silindirik kap şeklinin harc-ı alem olup olmadığı,
C)Dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı,
D)Dava konusu tasarımın koruma kapsamında bulunup bulunmadığı, hususlarında önceki rapor ve davalı şahıs vekilinin itirazlarını da değerlendirecek şekilde rapor tanzim edilmesinin istenmesine karar verilmiş olup, içinde tasarım uzmanı, kozmetik sektörü ve endüstriyel tasarım sektöründen seçilen üç kişilik başka bir bilirkişi heyeti ile vasıtasıyla 26/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Mahkememize ibraz edilen 26/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Somut olayda dava konusu … nolu tasarım; “kozmetik kutusu” tasarımıdır. “Kozmetik kutusu” ürünleri açısından seçenek özgürlüğünün kapsamı; piyasa alışkanlıkları, içine konulan malzemenin miktarı, bireysel uygulama sırasında tek el ile tutulmaya uygun olma gibi faktörlerle sınırlıdır. Standart silindirik form dışında raporda görsel olarak örneklendirildiği üzere, tasarımcılar tasarımlarını diğer tasarımlardan farklılaştırmaya çalışmışlardır. Bu bakımdan sınırsız olmasa da dava konusu tasarımlar bakımından bir hayli geniş bir seçenek özgürlüğünün olduğu görülmektedir. Dolayısıyla; dava konusu tasarımların raporda yer verilen örneklere ve veri tabanlarında yapılan araştırmada incelenen tasarımlara bakıldığında farklı oldukları, dolayısıyla harcı alem tasarımlar olmadıklarını söylemek mümkündür.
Somut uyuşmazlıkta; dava konusu tasarım “kozmetik kutusu” tasarımları olup; bu ürünü raftan ya da internet üzerinde alıp kullanabilecek son kullanıcıların ve profesyonel hizmet veren berberlerin bilgilenmiş kullanıcı olduğu düşünülmektedir. Berberler söz konusu olduğunda bilinç düzeylerinin çok daha yüksek olacağı açıktır.
Bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere; dava konusu 2019 03894 4 resim numaralı tasarım birleşik bir ürünün bütünüdür. 2019 03894 1 resim numaralı tasarım alt kısmı, 2019 03894 2 resim numaralı tasarım gövdenin iç kısmı, 2019 03894 3 resim numaralı tasarım ise kapak kısmıdır. 2019 03894 1, 2019 03894 2 ve 2019 03894 3 resim numaralı tasarım birleşik bir ürünün parçalarıdır. 2019 03894 1 ve 2019 03894 3 resim numaralı tasarımlar normal kullanım ve teşhir esnasında gözükmektedir. 2019 03894 2 resim numaralı tasarımın teşhir esnasında çok ufak bir bölümü gözükmekte, normal kullanım esnasında içinde bulunan ürün azaldıkça iç kısmının hepsi gözükmektedir. 2019 03894 2 resim numaralı tasarımın normal kullanım esnasında alt kısmı gözükmemektedir.
Dava konusu tasarım ile itiraza mesnet tasarım karşılaştırıldığında; Her iki tasarım da aynı oranlarda 3 parçalı silindirik yapıdadır. Orta kısımlarındaki farklı renkte olan kısım alt ve üst kısımdan daha içeridedir. Alt ve üst kısımları pahlı bir şekilde bitmektedir. Kapak, orta ve taban yükseklikleri benzerdir. Kapak kısmında eliptik girintiler mevcuttur. Ayrıca kapağın üstü her iki tasarımda da içeri çöküktür.
Aralarında; 2019 03894 3 resim numaralı tasarımda kapakta bulunan girintilerin sayısı 8 ve birbirlerine değmekte iken, 2016 06291 sıra numaralı tasarımda 10 ve birbirlerinden ayrı olması, 2016 06291 sıra numaralı tasarımda kapakta birbirine paralel 3 adet çizginin olması gibi farklılıklar mevcuttur.
Sonuç olarak; 2019 03894 1, 2, 3, 4 resim numaralı tasarımlar ile davacıya ait 2016 06291 sayılı tasarım karşılaştırıldığında, küçük ayrıntılarda farklılık seviyesini aşacak değişiklikler bulmadığı, bu nedenle davalıya ait olan 2019 03894 1, 2, 3, 4 resim numaralı tasarımların, davacıya ait tasarımdan hareketle yapılmış olduğu yahut ona eklenen küçük değişikliklerle veya ondan meydana getirilmiş bir tasarım olduğu değerlendirilmektedir. Yani davalı seçenek özgürlüğünü kullanarak, dava konusu tasarımına, davacıya ait tasarımlarla kıyaslandığında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde genel görünümde farklılığı sağlayacak biçimde yenilik ve ayırt edicilik kazandıramamıştır.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce aldırılan ve yukarıda özetlenen iki ayrı bilirkişi heyeti raporunda da; dava konusu tasarımın, davacıya ait itiraza mesnet tasarım karşısında yeni ve ayırt edici olmadığının tespit edildiği, mahkememizce aldırılan ve davalı şahıs vekilinin itirazlarını değerlendiren 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu tasarım ürünleri bakımından seçenek özgürlüğünün kapsamı, bilgilenmiş kullanıcının vasfı, dava konusu tasarımların harcı alem olup olmadıkları hususlarının dayanakları belirtilmek suretiyle detaylı olarak irdelendiği, taraf ve mahkeme denetimine ve hüküm kurmaya elverişli olduğu tespit edildiğinden; davanın kabulü ile; … sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu … sayılı çoklu tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; … sayılı YİDK kararının İPTALİNE,
2-Dava konusu … sayılı çoklu tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
3-6769 sayılı SMK m.79/4 hükmü gereği hükümsüzlük kararı kesinleştiğinde kararın bir örneğinin re’sen TÜRKPATENT’e gönderilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 125,10 TL harç, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 233,75 TL posta, tebligat masrafına esas olmak üzere toplam 2.158,85 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … tarafından yapılan 15,60 TL vekalet harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 17,25 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.832,85 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı kurum vekili ve davalı şahıs vekilinin yüzüne karşı HMK m. 341 hükmü gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza