Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/315 E. 2021/272 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/315 Esas
KARAR NO : 2021/272

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 10/11/2020
KARAR TARİHİ : 30/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/08/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 10/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Kökleri 1937’ye uzanan müvekkili … Holding’in 17.000’e yakın çalışanı ile hızlı tüketim sektöründe … Kimya, ağaç bazlı panel sektöründe Kastamonu Entegre, liman işletmeciliği sektöründe …’ın başta olmak üzere inşaat ve ambalaj gibi farklı sektörlerde 41 şirketiyle global faaliyetlerine devam ettiğini, ev bakım, temizlik kağıtları ve hijyen kategorisi olmak üzere hızlı tüketim sektöründe 3 ana kategoride ürünlerini sunduğunu, temizlik kağıtları kategorisinde ….ev bakım ürünleri kategorisinde … ve …, hijyen kategorisinde ise kadın pedinde …. markalarını tüketicisiyle buluşturduğunu, … markalarının müvekkili şirket adına 1997 yılından bu yana Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olmasının yanı sıra … markasının T/01583 sayı ile 2007 yılında tanınmış marka olarak da tescil edildiğini, yine müvekkilinin seri marka oluşturmak amacıyla yaptığı sonu … ibaresiyle biten farklı markalarının da bulunduğunu, dava konusu “…” markasının müvekkili adına tescilli ve tanınmış “…” markaları ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu ve aynı benzer mal sınıflarını kapsadığını, dava konusu markanın … ekinden önceki “…” ibaresinin de markanın, müvekkili şirketin … markası ile karıştırılmasına yol açacağını, … ve MOL ibarelerinin yazılış ve okunuşunun da ayırt edilemeyecek derecede benzediğini, dava konusu marka ile müvekkilinin … markası arasındaki tek farklılığın “L” harfi ile “VE” harfleri olduğunu, her iki markanın da ilk iki harfini oluşturan “MO” ibaresinin, fonetik vurguyu üzerinde topladığını ve her iki markanın da … ibaresi ile bittiğini, markalar arasındaki tek farklılık olan ortadaki VE ve L harflerinin de markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu hususunu değiştirmediğini, davalı yan markasının … şeklinde okunması nedeniyle … markasıyla karıştırılacağını, ortalama tüketicinin markayı bir bütün olarak algılayacağını ve küçük farklılıkların dikkat çekmeyeceğini, yine ortalama tüketicinin, müvekkilinin …. gibi markaları bulunduğundan dava konusu markayı da yine müvekkili markalarından türetilmiş seri bir marka olduğunu düşünebileceğini, her iki markanın da 05. ve 10. Sınıfta yer alan malları kapsadığını, dolayısıyla 6769 sayılı SMK 6.maddesinde yer alan benzer mal veya hizmetleri kapsama şartlarının da dava konusu tüm mallar bakımından gerçekleştiğini, dava konusu “…” markasının kötü niyetli olarak tescile konu olduğunu iddia ederek; … başvuru numaralı “…” markasının dava süresince 3.kişilere devrinin engellenmesine yönelik sicil kaydına tedbir konulmasına, … sayılı YİDK kararının iptaline ve dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 17/11/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu “…” ibareli marka başvurusunun, bütünü itibariyle bırakılan izlenim açısından dikkate alındığında davacıya ait “…” ibaresini içeren itiraz markaları ile kısmen benzerlik gösterse de tescili talep edilen mal/hizmetlerden Sınıf 5: “Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamül çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler.” malları ile aynı veya aynı tür malların davacının itiraz gerekçesi markalarının kapsamında bulunduğu, “…” markasının “bebek bezleri” malları bakımından ilgili sektörde arttırılmış ayırt edici niteliğe haiz bulunduğu hususları birlikte dikkate alındığında “bebek bezleri ve benzer tür” mallar bakımından tanınmışlık nedeniyle ilişkilendirme ve de iltibas ihtimali bulunduğu kanaatine varıldığından md.6/1 ve 6/5 kapsamında yapılan itirazın kısmen kabulüne karar verildiğini, diğer yandan markaların benzerlik düzeyi dikkate alındığında tanınmışlıkla ilişkilendirilemeyecek mal/hizmetler bakımından ilişkilendirilme de dahil iltibas ihtimali bulunmadığı ve de markaların karıştırılmayacağı kanaatine varıldığını, davacı yanın kötü niyet iddiasını itiraz aşamasında belgelendirmediğini ve bu husustaki iddiaya da itibar edilemeyeceğini, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili 28/12/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından tescil başvurusu gerçekleştirilen “…” ibaresinin, müvekkili şirkete ait (hyaluronic acid içerikli) diz içi enjeksiyon kitlerinde marka olarak kullanılmasının düşünüldüğünü, müvekkili firmanın aynı zamanda “arthrovisc” ibareli 30.07.2019 başvuru ve 07.02.2020 tescil tarihli diziçi enjeksiyon ürünlerinde kullanılan markanın da sahibi olduğunu, söz konusu ürünün 07.06.2011 tarihli ve 27957 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan TIBBİ CİHAZ YÖNETMELİĞİ’ne göre “tıbbi cihaz” olarak kabul edildiğini, tıbbi cihazların satışının ise 15.05.2014 tarihli ve 29001 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan TIBBİ CİHAZ SATIŞ, REKLAM VE TANITIM YÖNETMELİĞİ’nde belirtilen kriterleri karşılayan satış merkezlerinde ve belirli kurallar dahilinde gerçekleştirilebildiğini, müvekkili şirketin de söz konusu tıbbi cihazların satışı konusunda yetkili kılındığını ve bir satış merkezi oluşturularak sorumlu müdür atandığını, davacı yanın, müvekkili başvurusunun kötü niyetli olarak “…” ibaresinin tanınmışlığından faydalanmak suretiyle yapıldığını iddia ettiğini, ancak müvekkili marka ibaresinin İngilizce “…” ve “…” kelimelerinin birleşiminden oluştuğunu, “…” kelimesinin Türkçe karşılığının “hareket” olduğunu, “…” ibaresinin ise “tamir etmek, düzeltmek, onarmak” gibi düzgün olmayan bir şeyi düzgün hale getirmek, işe yarar hale getirmek anlamlarını içerdiğini, iki kelime bir arada düşünüldüğünde, insanda diz hastalıklarından kaynaklanabilecek hareket bozukluğunu düzeltmek gibi bir anlamın ortaya çıktığını, söz konusu anlamın müvekkiline ait ürünlerin amacıyla da örtüştüğünü, markaların okunuş itibariyle de farklı olduğunu, davacı markasının yazıldığı gibi yani “molfiks” olarak telaffuz edildiğini, müvekkili markasının ise “muvfiks” şeklinde okunduğunu, emtia sınıfları açısından iki marka arasında farklılıkların bulunduğunu, müvekkili markasının 5.sınıfta yer alan “İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı radyoaktif kimyasal maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler” ile 10.sınıfta yer alan “Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar” kategorisine ilişkin iken davacı yanın “…” ibareli markasının ise bebek ve yetişkin bezi, hasta yatakları için emici çarşaflar, idrarını tutamayanlar için çarşaf ve yatak örtüleri ürünlerine ilişkin olduğunu, ortalama tüketicinin söz konusu markayı müvekkili markası ile karıştırma ihtimalinin bulunmadığını, müvekkili markasını içeren ürünlerin bebek bezleri gibi market raflarında satılmadığını, müvekkili markasını içeren ürünün içerisinde kimyasal barındıran doktor tavsiyesi ile kullanılabilen ve yalnızca profesyoneller tarafından tatbik edilebilen bir ürün olduğunu, yine müvekkiline ait ürünlerin genellikle toplu bir şekilde eczaneler veya medikal sağlık ürünleri satan kişiler tarafından temin edilebildiğini ve bu yerler tarafından da genellikle elinde matbu reçetelerle ve doktor tavsiyesi üzerine gelen müşterilere satılmakta olduğunu da ileri sürerek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK kararının iptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan davalı şahsa ait markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının davacının itirazlarının reddi bakımından hukuka uygun olup olmadığı, davalı şirkete ait … nolu “….” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “…” ibareli markalar arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı, davacı markalarının tanınmış olup olmadığı, davalı şirketin kötü niyetli olup olmadığı, tescili halinde davalı markasının hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği, hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalara ilişkin hususlar bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şirketin 30.07.2019 tarihinde … sayılı “….” ibareli 05 ve 10. sınıflarda yer alan “05.sınıf: (05/01) İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. (05/02) Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. (05/03) Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. (05/04) Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamül çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. (05/05) Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. (05/06) İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. (05/07) Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.sınıf: (10/01) Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar. (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/03) Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. (10/04) Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. (10/05) Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. (10/06) Prezervatifler (kondom/kaput). (10/07) Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar. (10/08) Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” bakımından marka tescil başvurusunda bulunduğu, başvurunun 15.08.2019 tarih ve 330 sayılı Resmi Marka Bülteni’nde yayımlandığı, davacının 14.10.2019 tarihinde T/01583, 2013 74595, 2013 64986, 2013 64987, 2017 60980, 2016 24871, 2014 87193, 2013 11803, 2003 05075, 2017 60996 sayılı markaları mesnet göstererek SMK m.6/1, m.6/5 ve m.6/9 hükümleri uyarınca yayına itiraz ettiği, davalı şirketin 15.11.2019 tarihli itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz ettiği, Markalar Dairesi Başkanlığı’nca söz konusu itirazın reddine karar verildiği, davacının 08.05.2020 tarihinde yayına yeniden itiraz ettiği, YİDK nezdinde gerçekleştirilen itiraz üzerine yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda 22.09.2020 tarih ve … sayılı karar ile itirazın kısmen kabulüne ve başvurunun “Sınıf 5:Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler.” bakımından kısmen reddine karar verildiği, YİDK kararının davacı marka vekiline 24.09.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından iki aylık yasal hak düşürücü süre içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu marka başvurusu 15.01.2021 tarihinde tescil edilmiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere; dava konusu … sayılı marka kapsamında yer alan “05/01 İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. 05/02 Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. 05/03 Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. 05/05 Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. 05/06 İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. 05/07 Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10/04 Ameliyathane giysileri ve steril örtüler.” emtiaları, davacıya ait 2017/60980, 2016/24871, 2014/87193, 2013/11803, 2003/05075, 2017/60996 sayılı markaların kapsamında yer alan ve bilirkişi raporunda koyu renk ile ön plana çıkartılan emtialar; aynı ve aynı tür mallardan oluşmaktadır.
Davalı markası kapsamında reddi ve hükümsüzlüğü istenen “10/02 Yapay organlar ve protezler. 10/03 Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. 10/08 Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” bakımından ise, taraf markalarının emtia listeleri benzer mallardan oluşmaktadır. Zira davacı markaları kapsamında yer alan “İlaç, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri.”; davalı marka başvurusunun kapsadığı işbu mallar ile genellikle aynı ticari kaynaktan gelen, tamamlayıcı şekilde ihtiyaç gideren, birlikte tüketilen ve aynı tüketici kesimine hitap eden ilişkili mallardır. Şöyle ki; yapay organ, protez, romatizma önleyici bileklik ya da tıbbi ortopedik malzeme kullanımını gerektiren durumlarda, çoğunlukla eş zamanlı ilaç tedavisi de uygulanabilmekte ve birlikte kullanılan bu malların markaları arasında tüketici zihninde bir paralellik, benzerlik gelişmektedir. Dolayısıyla, ilacın markasına benzer bir marka altında sunulan ortopedik ya romatizma önleyici malzemenin, nihai tüketici zihninde aynı işletmesel kaynağa referans verebileceği değerlendirilmektedir.
Bunun yanı sıra, davalı markası kapsamında reddi ve hükümsüzlüğü istenen “10/07 Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” ile davacı markalarının kapsadığı “bebek mamaları” emtiasının da, birlikte kullanım ve satın alınmaya bağlı olarak benzer ve ilişkili mallar olduğu değerlendirilmektedir.
Bu kapsamda dava konusu “05.sınıf: (05/01) İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. (05/02) Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. (05/03) Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. (05/05) Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. (05/06) İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. (05/07) Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.sınıf: (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/03) Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. (10/04) Ameliyathane giysileri ve steril örtüler (10/07) Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar. (10/08) Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” bakımından emtia aynılığı/benzerliği koşulu somut olayda gerçekleşmiştir.
Huzurdaki davada çekişme konusu olan 05 ve 10. Sınıflardaki malların bir kısmı nitelikli tüketiciye, bir kısımı ise ortalama tüketiciye hitap etmektedir. Bu nedenle her bir emtianın tüketici kesimi ayrı ayrı belirlenmelidir.
Bu kapsamda, davalı marka başvurusunda yer alan; “05.sınıf: (05/01) İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. (05/03) Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. 10.sınıf: (10/01) Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar. (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/03) Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. (10/04) Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. (10/08) Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” emtiası, çoğunlukla sağlık sektöründe çalışan hekim (diş hekimi dahil), eczacı, hemşire, tıp teknisyeni gibi kişiler ya da sağlık kuruluşları tarafından satın alınan, bu tüketici kesiminin sektörel bilgi ve deneyimi sebebiyle de karıştırılma eşiği oldukça yüksek olan mallardır. Özellikle ilaç emtiası diğer mallar gibi tüketicinin rasyonel tercihleri sonucu satın aldığı mallardan değildir. Çünkü bu malın asıl tüketicisi nihai olarak ilacı kullanan kişiler değil tercihleri belirleyen doktor ve eczacılardır. Reçete ile satılan ilaçlar söz konusu olduğunda her hangi bir tüketicinin gidip eczane rafından istediği ilacı seçip alması mümkün değildir. Bu sebeple ilacın öncelikle onu reçeteye yazan doktor nezdinde karıştırılma ihtimali olmamalı, ardından ilacı nihai tüketiciye veren eczacı ilacı ayırt edebilmelidir. Doktor ve eczacılar için ilaç emtiası söz konusu olduğunda çok küçük ayrıntılar bile fark edilebilir nitelik taşır. Bu sebeple de somut olayda işbu mallar yönünden yapılacak iltibas tehlikesi değerlendirmesinde; bilinç ve marka farkındalığı üst seviyede olan tüketicilerin (profesyonel iş ve meslek sahiplerinin) dikkate alınması gerekmektedir.
Davalı marka başvurusunda yer alan; “05.sınıf: (05/02) Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. (05/05) Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. (05/06) İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. (05/07) Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.sınıf: (10/05) Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. (10/06) Prezervatifler (kondom/kaput). (10/07) Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” emtiası ise çoğunlukla son kullanıcı tarafından şeçilip satın alınan, günlük öznel ihtiyaçları gideren, görece ucuz fiyatlı ürünler olup; toplumun hemen her kesiminden kişilere hitap eden mallardır. Örneğin; bebek maması, oda spreyi, dezenfektan, prezervatif gibi ürünler marketlerde dahi satılmakta olup, tüketiciler satın alma sürecinde çok zaman harcamadıkları gibi, maksimum özeni de göstermezler. Bu nedenle de ortalama tüketici kesimine hitap eden işbu mallar bakımından iltibas eşiği düşüktür.
Dava konusu marka incelendiğinde; “…. ibaresinden oluşan standart bir kelime markası olduğu, .. markası, İngilizce “hareket et(tir)mek” anlamına gelen … kelimesi ile “tespit etmek, sabitleştirmek, yerleştirmek, onarmak” gibi çeşitli anlam.lara gelen … kelimelerinin bir araya getirilmesiyle türetilmiş bir ibaredir. “…” kendisini oluşturan sözcüklerin anlamları itibariyle “hareket onarma, hareket sabitleme” gibi bir anlamsal çağrışım yaratmaktadır.
Davacı yan markalarına bakıldığında ise; davacı markalarının esaslı ayırt edici unsuru olan … markası ise, kimya alanında madde miktarı birimi olan MOL kelimesi ile “tespit etmek, sabitleştirmek, yerleştirmek, onarmak” gibi çeşitli anlamlara gelen … kelimelerinin bir araya getirilmesiyle türetilmiş bir ibaredir. … ibaresi kendisini oluşturan sözcüklerden türetilmiş anlamlı bir kelime olmayıp, fantezi bir markadır.
Taraf markaları global olarak değerlendirildiğinde;
… ya da MOVEFIX marka sözcüklerinin okunuşları ve görünüşleri arasında benzerlik olsa da; markaların anlamsal farklılıkları, ilgili tüketici kesiminin dikkat ve özen seviyesi ile ürünlerin satın alınma süreçleri dikkate alındığında; işbu markalar arasında, yukarıda aynı/aynı tür ve benzer olduğu tespit edilen “05.sınıf: (05/01) İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. (05/03) Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. 10.sınıf: (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/03) Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. (10/04) Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. (10/08) Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” emtiaları bakımından iltibas tehlikesi bulunmadığı değerlendirilmektedir. Zira söz konusu tüketici kesimi, ilaç ya da tıbbi ürün konusundaki uzmanlıkları dolayısıyla, marka işaretleri arasındaki kısmi okunuş ve görünüş farkını kolaylıkla algılayıp ayırt edecek ve markaları birbirleri ile karıştırmayacak, aralarında hiçbir şekilde bağlantı kurmayacaklardır.
Ayrıca, taraf markaları arasında, yukarıda farklı olduğu tespit edilen “10.sınıf: (10/01) Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar. (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/05) Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. (10/06) Prezervatifler (kondom/kaput).” emtiaları bakımından da “emtia örtüşmesi/benzerliği” şartı gerçekleşmediğinden iltibas tehlikesi bulunmadığı değerlendirilmektedir.
Ancak markaların kapsadığı aynı/aynı tür ve benzer olduğu tespit edilen diğer mallar bakımından ise durum farklıdır. Dava konusu başvurunun kapsadığı “05.sınıf: (05/02) Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. (05/05) Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. (05/06) İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. (05/07) Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.sınıf: (10/07) Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” emtiası bakımından, marka işaretlerinin fantezi ibareler olması, bu emtiaların hitap ettiği makul derecede bilgili, dikkatli ve ihtiyatlı ortalama tüketici yönünden herhangi bir çağrışımsal etki taşımamaları ve aynı harf dizilimi ile kurgulanıp, aynı sözcük-hece ile sonlanmaları sebebiyle; markalar arasında iltibas tehlikesi oluşturacak derecede görsel ve işitsel benzerlik bulunduğu ve ortalama tüketici kesiminin MOVEFIX ve … markaları arasında bağlantı kurabilecekleri düşünülmektedir. Bu tür “bağlantı kurulması”, iltibas ihtimali kapsamında yer aldığından, markalar arasında işbu mallar bakımından karıştırılma ihtimali bulunduğu kanaatine varılmıştır.
SMK m.6/4 hükmüne göre; Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.
SMK m.6/5 hükmüne göre; Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.
SMK m.6/4 hükmü bağlamında tanınmış marka koruması için; toplumun her kesimince bilinme gerekli olmayıp, toplumun ilgili kesimindeki bilinilirlik düzeyi dikkate alınacaktır. Toplumun ilgili kesimi; markanın tanındığı iddia edilen ve kaynak ülkede markanın tescilli olduğu ve kullanıldığı sektörü ifade eder. (Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 4.Baskı, İstanbul 2018, s.344-345) Bir markanın Paris Sözleşmesi anlamında tanınmış marka olarak kabul edilebilmesi için, bu markanın Türkiye’de tanınmış olmasının ya da kullanılmasının gerekip gerekmediği hususu bakımından; Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 13.02.2019 tarih 2017/3943 Esas 2019/1154 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Türkiye’de tescilli olmayan markalara tanınmış marka koruması sağlanabilmesi için, söz konusu markanın, itiraza konu marka başvuru tarihinden önce Türkiye’de ilgili sektörde tanınmış marka olduğunun dosyaya sunulan objektif delillerle ispat edilmesi gerekir. (Aynı yönde Y11HD; 18.09.2019 tarih, 2018/790 E 2019/5512 K; Y11HD; 20.11.2018 tarih, 2017/1345 E 2018/7216 K)
SMK m.6/5 hükmü uyarınca; önceki tarihli tescil edilmiş veya tescil başvurusu yapılmış olan bir marka, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi sebebiyle, aynı veya benzeri sonraki tarihli marka başvurusunun, aynı veya farklı nitelikteki mal ya da hizmetlere ilişkin tescil talebinin reddini talep edebilir. Bir markanın sadece tanınmış marka niteliğini haiz olması, otomatik olarak o markanın farklı türdeki mal veya hizmetlere ilişkin olarak sonraki tarihli marka başvurusunu engelleme hakkı bahşetmez. Tanınmış marka hakkı sahibinin genişletilmiş korumadan yararlanabilmesi için;
A) Tanınmış markanın itibarından haksız yarar elde edilmesi,
B) Tanınmış markanın itibarına zarar verilmesi,
C) Tanınmış markanın ayırt edici karakterinin zedelenmesi, olasılıklarından en az birinin gerçekleşmesi veya gerçekleşme ihtimalinin bulunması gereklidir. Ayrıca, sonraki tarihli marka başvuru sahibinin, marka başvurusunda haklı bir nedeninin de bulunmaması gerekir.
Tanınmışlık, statik ve dogmatik bir durum değildir. Aksine; sürekli güncellenen, dalgalanabilen, bir çok değişkene bağlı dinamik bir süreci içinde barındırır. Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez. Burada önemli olan husus; her somut olayda, yukarıda yer verilen kıstaslardan da yararlanarak, global bir değerlendirme yapılması, bunun sonucunda tanınmışlık vasfı ve varsa bu tanınmışlığın etki alanının belirlenmesidir.
Tanınmış markanın itibarından haksız yararlanılmasından söz edilebilmesi için; tanınmış markanın iyi şöhret ve itibar sahibi olması, ilgili tüketici kesimi nezdinde markanın olumlu bir imajının olması gerekir. Bu nedenle imaj transferine konu olabilecek sonraki tarihli marka başvurusunun, tanınmış markanın itibarından haksız yararlanma tehlikesi doğurabileceği söylenebilir. Burada önemli olan, sonraki tarihli markayı gören tüketicinin, önceki tarihli tanınmış markanın kendi zihninde oluşturduğu olumlu imaj ile sonraki tarihli marka arasında bir bağlantı (link) kurması, imaj transferi ihtimalinin bulunması, böylece tanınmış markanın olumlu imajının sağladığı kolaylıktan yararlanarak sonraki tarihli marka başvuru sahibinin ticari avantaj sağlama ihtimalinin bulunmasıdır. Böylece, sonraki tarihli marka başvuru sahibi, tanınmış marka sahibinin uzun uğraşlar sonucu oluşturduğu kalite ve güven birikiminden parazitvari yararlanarak, kendi lehine haksız bir avantaj sağlayacaktır.
Tanınmış markanın itibarına zarar verilebilmesi için; Tanınmış markanın, arzu edilmeyen olumsuz imaj tehlikesine maruz kalacağı bir hal olasılığı içerisinde bulunması gerekmektedir. Tanınmış markanın itibarının zarar görme tehlikesi altında bulunup bulunmadığı incelenirken, tescile konu mal ve hizmetlerin kapsamı dikkate alınmalıdır. Örneğin; tanınmış bir içecek markasının, aynı veya benzerinin tuvalet temizliği emtialarında marka olarak kullanılması halinde, böyle bir olumsuz imaj tehlikesi söz konusu olabilir.
Tanınmış markanın ayırt etme gücünün zedelenmesi için; Sonraki tarihli marka başvurusu nedeniyle, tanınmış markanın ayırt etme gücünün zayıflaması ve bu suretle markanın reklam değerinin düşme ihtimali bulunmalıdır. Tanınmışlık derecesi ve karşılaştırılan markaların hitap ettiği mal veya hizmetlerin birbirleri ile yakınlığı arttıkça, markanın ayırt ediciliğinin zedelenmesi ihtimali de artmaktadır. Bu durumda, markanın muhatap çevresi, sonraki tarihli marka nedeniyle, önceki markanın artık sadece tanınmış marka sahibine ve onun ürünlerine ait olmadığı kanısına varmaktadır.
Somut olayda yapılan incelemede; Dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; “…” markası T/01583 sayı ile TÜRKPATENT nezdinde tanınmış marka olarak kayıtlıdır. Dosyadaki beyan ve delillerin yanı sıra, mahkememizce görevlendirilen ve içinde sektörden kimselerin de bulunduğu bilirkişi heyetinin bilgi ve tecrübesine göre de; “…” markasının “bebek bezi” emtiası bakımından tanınmış marka statüsünde olduğu tespit edilmiştir. Bu bağlamda, davalı markasının tescili halinde; “05.sınıf: (05/02) Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler; insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. (05/05) Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. (05/06) İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. (05/07) Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.sınıf: (10/07) Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” malları açısından, taraf markaları arasında imaj transferi oluşabileceği, bu yolla haksız yarar sağlanmasının gündeme gelebileceği düşünülmektedir. Öte yandan davacı markasının işbu mallar üzerinde üçüncü kişiler tarafından kullanımının, markanın itibarına zarar verebileceği kanaati hasıl olmuştur.
Davalı markası kapsamında yer alan, ancak tüketici kesimi itibariyle iltibasa yol açmayacağı tespit edilen “05.sınıf: (05/01) İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. (05/03) Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç): diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. 10.sınıf: (10/01) Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar. (10/02) Yapay organlar ve protezler. (10/03) Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi korseler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. (10/04) Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. (10/05) Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. (10/06) Prezervatifler (kondom/kaput). (10/08) Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler.” bakımından ise, … markasının tanınmışlığının tescil engeli yaratmadığı, zira SMK m.6/5’te sayılan koşulların işbu mallar itibariyle somut olayda gerçekleşmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir. Zira ilaç başta olmak üzere, tıbbi ürünlerin doğası bu şekilde bir imaj nakline uygun değildir.
SMK m.6/9 hükmüne göre; Kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.
Kötü niyetli marka başvurusu; Kişiyi, hukuk düzeninin tescil ile elde edilecek hakları kullanması amacı taşımaksızın, hukuka ve ahlaka aykırı olarak, bu hakların hukuk düzenince tasvip edilemeyecek şekilde başka amaçlarla kullanılması olarak tanımlanabilir. Hangi hallerde kötü niyetli olarak marka başvurusunda bulunulmuş sayılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte, genel olarak markayı kullanmaktan ziyade şantaj veya başkasından haksız para elde etmek veya başkalarının ticaretine engel olmak gibi amaçlarla yapılan marka başvuruları kötü niyetle yapılmış başvuru olarak kabul edilmektedir. Kanunun ayrıca müeyyideye bağladığı hususlar tek başına kötü niyet emaresi olarak kabul edilmez. Zira Kanun tarafından zaten müeyyidesi gösterilmiş marka başvuruları için ayrıca kötü niyeti de sebep göstermek doğru görülmemektedir.
Somut olayda; davaya konu marka ile itiraza mesnet markaların bir kısım mallar bakımından iltibas tehlikesi oluşturacak derecede benzer olmalarının haricinde davalı şirketin kötü niyetle hareket ettiğini gösterir somut olgu ileri sürülmediğinden kötü niyet iddiası yerinde bulunmamıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davaya konu bir kısım mallar bakımından SMK m.6/1 ve m.6/5 hükmü koşulunun oluştuğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; “5.SINIF:Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.SINIF:Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” emtiaları bakımından … sayılı YİDK kararının davacının itirazlarının reddine ilişkin kısmının İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Dava konusu … sayılı markanın “5.SINIF:Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. 10.SINIF:Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar.” emtiaları bakımından HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-6769 sayılı SMK m.27/6 hükmü gereği hükümsüzlük kararı kesinleştiğinde bir örneğinin re’sen TÜRKPATENT’e gönderilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kısmen reddolunması ve davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davanın kabul ret oranının takdiren 1/2 olarak kabulüne,
8-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 54,40 TL peşin karar ve ilam harcının tamamının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 62,20 TL başvurma ve vekalet harcı, 1.750,00 TL bilirkişi ücreti, 112,50 TL müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.924,70 TL yargılama giderinin 1/2 si olan 962,35 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 962,35 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı … tarafından yapılan 7,80 TL vekalet harcına ilişkin yargılama giderinin 1/2 si olan 3,90 TL’sinin davacıdan alınarak davalı …’ne verilmesine, bakiye 3,90 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
11-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı kurum vekilinin ve davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/06/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza