Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/308 E. 2021/253 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/308 Esas
KARAR NO : 2021/253
h. Güres Cad. No:149/A No:Hak-Hukuk Bürosu Merkez/SİİRT

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/11/2020
KARAR TARİHİ : 25/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 04/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun, davalıya vermiş olduğu hizmetlere ilişkin 412894 fatura no.lu ve 1.382,08 TL tutarlı 02.11.2017 tarihli fatura tanzim edildiğini, müvekkili kurumun 882,08 TL bakiye alacağının bulunduğunu, karşı yanın bu borcu ihbarnameye rağmen ödemediğini, davalı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ve haksız itiraz sonucunda takibin durduğunu, müvekkili kurum tarafından davalı için arabuluculuk başvurusu yapıldığını, anlaşma sağlanamadığını, davalının herhangi bir yasal dayanak göstermeksizin yapmış olduğu bu itirazın kötü niyetli olduğunu beyan ederek; davanın kabulüne karar verilerek davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesine, %20 icra-inkâr tazminatına, ilgili masraf ve ücretlerin karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
C E V A P :
Davalı vekili 30/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Takip alacaklısının ödeme emrinde borcun sebebi olarak göstermiş olduğu 02.11.2017 tarihli alacak tutarının hiçbir aslı ve yasal dayanağının bulunmadığını, davalı şirketin bu şekilde bir belge basımından haberi olmadığını, davalı şirket firma kayıtları incelendiğinde böyle bir faturanın bulunmadığının anlaşılacağını, davacı kurumun düzenlediği faturanın davalı şirketin onayı olmadan düzenlendiğini, davacının icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını iddia ve beyan ederek; davanın reddini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesine dayalı, İtirazın İptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davacının, davalı ile TSE markasının kullanımına ilişkin akdi bir ilişki içerisinde olup olmadığı, buna bağlı olarak davalının bu akdi ilişki kapsamında davacıya icra takip tarihi itibari ile borçlu olup olmadığı, varsa bu borcun ve fer’ilerinin miktarlarının ne kadar olduğu, davacının davalıdan icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.

Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri birbirlerine tebliğ edilmiş, Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, hesaplamaya ilişkin bilirkişi raporu alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, Ankara … İcra Dairesi’nin … sayılı icra dosyası, davacıdan celp edilen ve eldeki uyuşmazlıkla ilişkili evrak, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
İcra takip dosyası incelendiğinde; Davacı-alacaklının 19/06/2020 tarihinde 02/11/2017 tarih 412894 nolu faturayı mesnet göstererek; davalı-borçlu aleyhine, 882,08 TL asıl alacak, 37,58 TL KDV alacağı, 208,80 TL işlemiş faiz olmak üzere; toplam 1.128,46 TL üzerinden Örnek no:1 ilamsız takip talebinde bulunduğu, Ankara … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından aynı tarihli Örnek no:7 ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlendiği, bu ödeme emrinin davalı-borçluya 29/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı-borçlu vekilinin 29/06/2020 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine icra dairesince icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. İcra takibinin durdurulduğuna ilişkin kararın davacı-alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin tebligat mazbatası icra dosyası kapsamında bulunmamaktadır. İtirazın iptali davası, yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Davacı TSE’den celp edilen evraka göre; davacı Kurum ile davalı şirket arasında 02.11.2017 tarihli Hizmet Yeterlilik Belgesi ve Markası Kullanma Tip Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin kapsamının Türk Standartlarına ve kriterlere uygun hizmetleri vermeye yeterli olduğunu gösteren 06-…-5631 numaralı Hizmet Yeterlilik Belgesinin kullanma hakkı olduğu, sözleşmenin süresinin akdedildiği tarihten geçerli olmak üzere 1 yıl olduğunu, taraflarca herhangi bir yazılı ihbarda bulunulmaması halinde sözleşmenin aynı şartlar dahilinde, takip eden yıllarda 1 yıl daha uzayacağının kararlaştırıldığı, 27.09.2017 tarihli Hizmet Belgelendirme Başvuru Formu ile davalı şirketin hizmet yerinde gerekli inceleme yapılarak hizmet yerleri için firmalarına … belgesi verilmesini talep ettiği, davalı işyerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 05.10.2017 tarihli İnceleme Sonucu Değerlendirme Formu uyarınca davalı işyerinde “kullanılan kimyasallar ve bitkisel maddeler ile gübrenin lisans ve tescil belgelerinin” eksik olduğunun belirtildiği, formun altında davalı şirket yetkilisi …’ın imzasının bulunduğu, davalı işyerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 03.10.2017 tarihli İnceleme Sonucu Değerlendirme Formu uyarınca davalı işyerinde “çalışanların SGK hizmet dökümü, müşteri memnuniyeti anket formu vb..” belgelerin eksik olduğunun belirtildiği, formun altında davalı şirket yetkilisi …’ın imzasının bulunduğu, davalı işyerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 02.11.2017 tarihli İnceleme Sonucu Değerlendirme Formu uyarınca, belgelendirme kararı verildiği, formun altında davalı şirket yetkilisi …’ın imzasının bulunduğu, davacı kurum tarafından davalı şirket adına 06-…-5631 Sayılı 02.11.2017 tarihli ve son geçerlilik tarihi 02.11.2018 olan Hizmet Yeterlilik Belgesi düzenlendiği, davacı kurum tarafından davalı şirkete 412894 seri numaralı, KDV dahil 1.382,08 TL bedelli (…- Belge Kullanma Ücreti 760,00 TL, …-Harcırahlar 36,25 TL, …-Teknik Hizmet Ücreti 375,00 TL, 210,83 TL KDV olmak üzere), 02.11.2017 tarihli fatura tanzim edildiği, fatura üzerinde “sözleşmenin, faturanın ve belgenin aslını aldım” yazısı altında davalı şirketin kaşesi ve … isimli şahsın imzasının bulunduğu, Siirt 1. Noterliği tarafından onaylanan 18984 yevmiye numaralı, 31.10.2017 tarihli vekaletnamenin incelenmesinde; davalı … Temizlik İnş. Gıda Oto Kir. Dan. Ve Org. San. Tic. Ltd. Şti tarafından “TSE Kurumuna şirket adına düzenlenmiş olan tüm belgeleri almaya, dilekçeleri imzalayıp ilgili makama sunmaya, TSE kurumuyla bilimum sözleşmeler tanzim edip imzalamaya, şartlarını tayin ve tespite…” vb hususlarda … isimli şahsın vekil tayin edildiği anlaşılmıştır.
Faturayla ilişkili 01.01.2017 tarihli Hizmet Yeri Belgelendirme Ücret tarifesi yazısı ekinde dosyaya sunulduğu, tarife uyarınca, yıllık belge kullanma ücretinin 500,00 TL, teknik hizmet ücretinin 375,00 TL olduğu tespit edilmiştir. 05.10.2017 tarihli İnceleme Sonucu Değerlendirme Formunda harcırah bedelinin 36,25 TL olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamında dava dilekçesi ekinde bulunan ancak davalı şirkete tebliğ edildiğine ilişkin belge sunulmayan “ihbarname” başlıklı 22.10.2019 tarihli davacı kurum tarafından davalı şirkete gönderilen belgede, 02.11.2017 tarihli 1.382,08 TL Bedelli faturadan kalan borç tutarının 882,08 TL olduğu, bu borcun 7 iş günü içerisinde kurum hesabına ödenmesi gerektiği bildirilmiştir. Söz konusu belge ve cari ekstre raporu uyarınca, davalı şirketin davacı Kurum’a dava konusu faturaya ilişkin olarak 500,00 TL ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.
Huzurdaki dosyada, davacı kuruma ait garanti markası ve yeterlilik belgelerinin kullanımı hususunda taraflar arasında sözleşme imzalandığı, yapılan bu sözleşme ve sunulan hizmet uyarınca davacı tarafından fatura tanzim edildiği anlaşılmış olup, fatura bedelinin ödenmediği iddiasıyla davalı şirket aleyhine icra takibi başlatılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca; davacı kurumun dosyaya sunduğu 2017 yılı hizmet tarifesi ücret çizelgesi uyarınca talep edebileceği ücretin;
… Belge Kullanma Ücreti 500,00 TL (Davacı Kurum tarafından tarifeye aykırı şekilde 760 TL talep edilmiştir.),
…-Harcırahlar 36,25 TL,
…-Teknik Hizmet Ücreti 375,00 TL,
164,03 TL KDV olmak üzere toplam 1.075,28 TL talep edebileceği,
Davalı şirket tarafından yapılan 500,00 TL ödemenin bu bedelden mahsup edilmesi gerektiği,
Bakiye alacağın 575, 28 TL olduğu,
Fatura üzerinde “fatura tarihi itibari ile 30 takvim günde ödenmez ise kanuni faiz uygulanır” açıklamasının bulunduğu,
Fatura tarihinin 02.11.2017 olması nedeniyle, faiz başlangıç tarihinin 02.12.2017 olduğu, takip tarihi olan 19.06.2020 tarihine kadar 131,63 TL yasal faiz işleyeceği,
Davacının takip talebinde KDV alacağının neye ilişkin olduğu açıklanmamışsa da; talep edilen rakam dikkate alındığında faiz alacağının KDV’sinin talep edildiği kanaatine varıldığından faiz alacağının KDV’sinin de ayrıca hesaplandığı,
Buna göre; davacının, davalı şirketten takip tarihi itibariyle;
Asıl alacak 575,28 TL
Faiz 131,63 TL
Faiz alacağının KDV’ si 131,63 X 18/100 = 23,69 TL olmak üzere toplam 730,60 TL talep edebileceği, davacının sair alacak miktarları istemlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda davacının toplamda 680,60 TL talep edebileceği belirtilmişse de, söz konusu rakam maddi hata niteliğindedir. Zira; mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davacının, davalıdan talep edebileceği asıl alacak 575,28 TL, faiz 131,63 TL ve faizin KDV’si 23,69 TL’dir. Bu asıl ve fer’i alacak miktarlarının toplamı ise 680,60 TL’ye değil, 730,60 TL’ye tekabül etmektedir. Bu nedenle bilirkişi raporunda yapılan maddi hata mahkememizce re’sen düzeltilmiştir.
Dava konusu alacağın faturaya müstenit olduğu, bu nedenle likit alacak mahiyetinde olduğu anlaşıldığından asıl alacak miktarının %20’si olan 115,05 TL icra-inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 575,28 TL asıl alacak, 131,63 TL işlemiş faiz ve 23,69 TL işlemiş faizin KDV’si bakımından Ankara … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE ve TAKİBİN DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-115,05 TL icra-inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile arta kalan 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükmü gereği hesaplanan 730,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükmü gereği hesaplanan 397,86 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davanın kabul ret oranının %65 olarak kabulüne,
7-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 54,40 TL peşin karar ve ilam harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 540,00 TL bilirkişi ücreti, 100,10 TL posta, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 702,30 TL yargılama giderinin %65’i olan 456,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 245,80 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin %65’i olan 858,00 TL’nin davalıdan, %35’i olan 462,00 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yokluğunda, HMK m. 341/2 ve Ek madde 1 hükmü gereği MİKTAR İTİBARİYLE KESİN OLMAK ÜZERE karar verildi.25/06/2021