Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/241 E. 2021/399 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/241 Esas
KARAR NO : 2021/399

ASIL DAVA : Endüstriyel Tasarım (Tasarım hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması, taklit ürünlerin ve ürünlerin üretiminde kullanılan kalıpların imhası, hükmün ilanı)
BİRLEŞEN DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
ASIL DAVA TARİHİ : 16/09/2020
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 05/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Asıl Dava: Endüstriyel Tasarım (Tasarım hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması, taklit ürünlerin ve ürünlerin üretiminde kullanılan kalıpların imhası, hükmün ilanı), Birleşen Dava: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davalarının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili 16/09/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin cam balkon sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösterdiklerini, müvekkillerinin bu sektördeki aksesuarları özel olarak tasarladıklarını, … sayı ile kendi adlarına tasarım tescil belgelerinin bulunduğunu, ancak …/4 sıra numaralı tasarımın aynısının “Isı camlı otomatik boynuz takımı” adı altında, davalı tarafından izinsiz olarak üretilip satışa sunulduğunu, bu durumun müvekkillerinin tasarım haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalının taklit ürününe ilişkin fatura örneğini ve orijinal ve taklit ürün numunesini sunduklarını, sundukları deliller ve yapılacak inceleme sonucu davalı şirketin müvekkilinin tasarımının birebir aynısını ürettiğinin şüpheye yer vermeyecek şekilde tespit edileceğini, mahkemece yapılacak tebligatla davalının haberdar olması halinde tecavüz fiiline konu ürünlerin ve belgelerin yok edilmesi riski bulunduğundan tecavüz fiiline konu ürünlerin davalı tarafından üretilip satıldığının, üretilen bu ürünün müvekkillerinin tescilli tasarımının birebir aynısı veya ayırt edilemeyecek derecede benzeri olup olmadığının, üretimde kullanılan kalıpların ve stoktaki benzer ürün sayılarının bilirkişi marifeti ile tespit edilmesini delil tespiti yoluyla talep ettiklerini, delil tespiti sonucunda düzenlenecek bilirkişi raporu ile ekte sunulan deliller de gözetilerek öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilmesini, tecavüzün iş bu dava sonuçlanıncaya kadar önlenmesi için tecavüze konu ürünlere, bunların üretiminde münhasıran kullanılan vasıtalara Türkiye sınırları içinde bulundukları her yerde el konulması ve iş bu dava sonuçlanıncaya kadar yed-i emine teslim edilmesine karar verilmesini, nihayetinde; müvekkilleri adına kayıtlı … tescil numaralı tasarım hakkına yapılan tecavüzün tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, masrafları davalıya ait olmak üzere taklit ürünlerin ve üretimde kullanılan kalıpların imhasına karar verilmesini, masrafı karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesini talep etmiştir.
C E V A P :
Davalı vekili 19/11/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Hazırlanan bilirkişi raporunda müvekkilinde ele geçen 1. Çeşit 6 adet cam balkon kılavuzunun davacılara ait 2017 05364/4 sıra numaralı tasarımdan farklı olduğu kanaatine ulaşıldığı, seçenek özgürlüğü çok olmayan bir üründe tasarım ürününe benzer ürünlerin çıkmasının olağan olacağını, müvekkilinde ele geçen ve davacının …/4 sıra numaralı tasarımı ile benzer olan 2 adet 2. Çeşit ürünün üretilmediği ve satılmadığının açık olduğu gibi yalnızca bulundurmaktan dolayı tasarım hakkının ihlalinin oluşmasının mümkün olmadığını, davacının müvekkilinin bu ürünleri ürettiğini, sattığını, ticari amaçla kullandığını ispatlaması gerektiğini, bununla birlikte dava konusu tasarımla aynı 2015 00117/1 ve 2 sıra numaralı tasarımların 12/01/2015 tarihinde tescil edildiğini, dava konusu tasarıma ilişkin hükümsüzlük davası açma haklarını saklı tuttuklarını, öte yandan tasarımda seçenek özgürlüğünün kısıtlı olduğunu, davacıladrın yeni bir tasarım olmayıp hasbelkader yenilik ortaya çıkaran bir tasarımmış gibi sicile kayıt edilmesi nedeniyle müvekkilinden ve 3. Kişilerden talepte bulunmasının hakkaniyetli ve adil olmadığını beyan ederek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:
Birleşen davacı vekili Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayısına kaydedilen 07/01/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Hükümsüzlük davası açılmasında hukuki yararlarının bulunduğunu, davalıların tescil ettirdiği … endüstriyel tasarımın tescilinin hükümsüzlüğüne öncelikle SMK m.77/1/c’ye göre karar verilmesi gerektiğini, davalıların tescil ettirdiği tasarımın aynıya yakın benzerlikteki tasarımın 12/01/2015 tarih ve 2015 00117 sayı ile başvuru sahibi … Katlanır Cam Sistemleri Tarım Gıda İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. adına tescil ettirildiğini, daha önce tescil edilen bir tasarımın aynıya yakın benzerlikteki tasarımın tescilinin hükümsüz olması gerektiğini, bu sebeple iş bu davayı açmalarının hasıl olduğunu, dava konusu tasarımın bir diğer hükümsüzlük nedeninin ise yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunmaması olduğunu, daha önce tescil edilen 2015 00177 sayılı tasarım ile hemen hemen aynı olan bir tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini barındırmayacağının açık olduğunu, 554 sayılı KHK m.7’ye göre tasarımların kıyaslanmasında ortak özelliklerin dikkate alındığını, tasarımların görünüş açısından çok benzer olduğunun yapılan inceleme sonucu anlaşılacağını, açtıkları bu davanın Ankara 5. FSHHM’nin … E. sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ettiklerini beyan ederek; davacılar/birleşen davalıların … sayılı tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP:
Birleşen davalılar vekili 19/02/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkillerine ait …/4 sıra numaralı tasarım ile hükümsüzlüğe mesnet 2015 00117/1 ve 2 sıra numaralı tasarımların birbirinden farklı olduğunu ve müvekkilinin tasarımının bu tasarıma nazaran yeni ve ayırt edici olduğunu, kendi tasarımlarının mekanik kapatma dili, kilit oturma yuvası, kilit dili sabitleme yuvası, alüminyum profil oturma yuvası ve menteşe kanalı bakımından hükümsüzlüğe mesnet gösterilen tasarımdan farklı olduğunu, ergonomik sebeplerle ürüne ait önemli ölçüde bir seçenek özgürlüğü kısıtlaması olduğu da dikkate alındığında belirttikleri farklılıkların müvekkillerine ait tasarımı önceki tasarımdan farklı kılmaya yetecek bir fikri emek ve çaba mahsulü olduğunu gösterdiğini, ayrıca bu özelliklerin görünür olduğunu, dolayısıyla müvekkillerinin tasarımının SMK kapsamında korunmaya değer olduğunu, diğer taraftan her ne kadar birleşen davacı, müvekkillerine ait … sıra numaralı tasarımın hükümsüzlüğünü talep etmiş ise de … sayılı tasarımın çoklu tasarım olup benzerliği tartışmalı …/4 sıra numaralı tasarım dışındaki tasarımların benzer olduğu iddia edilen tasarımla bir alakalarının bulunmadığını, bu nedenle davacının müvekkillerinin tasarımının tümden hükümsüzlüğüne karar verilmesi biçimindeki talebinin kabulünün mümkün olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 08/01/2021 tarih ….Karar sayılı kararı ile söz konusu dava dosyası, mahkememize ait yukarıda yazılı esas sayılı dava dosyası ile birleştirildiğinden, birleşen dava dosyası, dosyamız arasına alınarak yargılama birlikte yürütülmüştür.
Dava, 6769 sayılı SMK m.81 ve m.149 hükümlerinden kaynaklı tasarım hakkına tecavüz dolayısıyla ileri sürülen tasarım hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, durdurulması, ürün ve üretimde kullanılan kalıpların imhası, hükmün ilanı istemlerine ilişkin iken; karşı dava, SMK m.77 hükmüne göre açılan tasarımın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın;
ASIL DAVA BAKIMINDAN; Davalının, davacılara ait …/4 sayılı tasarım hakkını ihlal eden eylemlerinin bulunup bulunmadığı, varsa bu eylemlerin tespiti, önlenmesi, durdurulması, ürün ve üretimde kullanılan kalıpların imhası, hükmün ilanı istemlerinin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu,
BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN; Birleşen davalılara ait …/4 sayılı tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı, tasarım koruması kapsamında kalıp kalmadığı, hükümsüzlüğünün gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.

Asıl ve birleşen davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tasarım tescil belgeleri celp edilmiş, delil tespiti icrası gerçekleştirilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalara ilişkin hususlar bakımından bilirkişi raporları aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, mahkememizin 2020/241 Esas sayılı dosyası ile birleşen Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, tasarım tescil belgeleri, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava dilekçesinde ileri sürülen delil tespiti istemi mahkememizce tensip zaptı ile kabul edilerek; dosyanın mahkemece re’sen seçilecek 1 tasarım uzmanı ve 1 mobilya imal ve tamircisi bilirkişi heyetine tevdii ile; davalıya ait “….ANKARA” adresinde bulunan işyerinde HMK m.278/4 hükmü gereği yerinde inceleme yapılarak, davacıların tescilli tasarımı ile aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzerinin üretiminin yapılıp yapılmadığı, üretilen ve stoklanan ürün sayısı ve üretimde kullanılan kalıp sayıları gibi tecavüze konu fiillerin ve bunun kapsamının tespitinin istenmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı … Alüminyum İnşaat ve San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait “….ANKARA” adresindeki işyerinde yapılan incelemede, iş yerinde davacılara ait …/4 Sıra Numaralı “Cam Balkon Katlanır Klavuzu” adlı tasarım ile aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer ürünlerin üretiminin yapılmadığı, bu tasarıma konu ürünün üretimde kullanılan kalıpların davalı iş yerinde bulunmadığı, davalı iş yerinde tespit edilen 1. çeşit 6 adet cam balkon kılavuzunun davacılara ait …/4 Sıra Numaralı “Cam Balkon Katlanır Klavuzu” adlı tasarımdan farklı olduğu, davalı iş yerinde tespit edilen 2. çeşit 2 adet cam balkon kılavuzu ve bunun aynısı olan davacılar tarafından sunulan ve davalıya ait olduğu belirtilen 1 adet cam balkon kılavuzu ile davacılara ait …/4 Sıra Numaralı “Cam Balkon Katlanır Klavuzu” adlı tasarımın ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu, yönünde görüş bildirilmiştir.
6769 sayılı SMK m.79/1 hükmüne göre; Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır.
Somut olayda asıl dava; …/4 sayılı tasarım hakkı ihlaline ilişkinken, karşı dava; … sayılı çoklu tasarımın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Karşı davada verilecek olası bir hükümsüzlük kararı, asıl davanın neticesini etkileyeceğinden, mahkememizce ilk olarak karşı davada ileri sürülen hükümsüzlük istemi irdelenmiştir.
I-Tasarımın Hükümsüzlüğü İstemine Yönelik Değerlendirme:
Tasarım; bir ürünün veya onun bir kısmının görmek veya dokunmak gibi insan duygularıyla fark edilen görünümüdür. Görünüm, ürünü veya onun üstündeki süslemeyi oluşturan çizgilerin, özel şekillerin, çevre çizgisinin, renklerin, biçimin ve/veya malzemenin sonucudur.
6769 sayılı SMK’nın 56. maddesinde koruma koşulları düzenlenmiş olup, bir tasarımın tescili için yeni ve ayırt edici nitelikte olması gerektiği vurgulanmıştır. 6769 sayılı SMK’nın 56/4. maddesine göre bir tasarımın “yeni” olması o tasarımın aynısının daha önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması anlamına gelir. Eğer herhangi iki tasarım arasında sadece küçük ayrıntıda farklılık varsa o tasarımlar aynı kabul edilir. Yenilik değerlendirmesinde temel alınan kriter mutlak yenilik, yani dünyada yenilik ilkesidir. Yenilik mutlaktır; çünkü, tescili istenen tasarımın aynısının kamuya sunulması halinde, Türkiye’de dünyanın neresinde, ne zaman yapılmış olursa olsun, yenilik ortadan kalkar. Bundan tescil başvurusunda bulunan tasarımcının haberinin bulunup bulunmaması, hiçbir etki yapmaz.
Ayırt edicilik kriterini düzenleyen 56/5. Madde uyarınca, “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.” Bir tasarımın ayırt edici nitelikleri o tasarıma has, yani sadece o tasarıma ait özelliklerdir. Yine 56/5. maddeye göre tasarımlar arasındaki kıyaslama bilgilenmiş kullanıcı tarafından yapılacak olup, 56/6. maddeye göre ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacaktır.
Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı demektir. Bilgilenmiş kullanıcı, sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği tasarımın önemli özelliklerini fark eder. Ama bir tasarım uzmanı kadar da bilgi birikimine sahip olmadığı için ayrıntılarla ilgilenmez.
Seçenek özgürlüğü kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58/2. Maddede “Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” ifadesi yer almaktadır. Bir ürün, tasarımcısına ne kadar seçenek özgürlüğü bırakıyorsa koruma kapsamı da o denli genişler; seçenek özgürlüğü ne denli darsa koruma kapsamı da o denli daralır. Bir ürün işlevini yerine getirebilmesi için ancak belirli bir şekilde tasarlanması zorunluysa, bu ürünün tasarımı hiç koruma görmez.
Belirtilen açıklamalar ışığında karşı dava bakımından yapılan incelemede;
Dava konusu …/4 sayılı tasarım ürününün bir cam balkon kılavuzu çeşidi (piyasada bilindiği hali ile boynuzu) olduğu görülmektedir. Kaldı ki bu ürün geleneksel kılavuzlardan bağımsız olarak otomatik katlanır tip kılavuzlardır (çıkış ağzı). Cam balkon sistemlerinde eğer sistem katlanır ise katlanmanın olacağı yönde üst ve alt sabit profillerde tekerlek çıkış ağızları bulunmaktadır. Bu sayede üzerinde tekerlek bulunan profilli camın ikinci tekeri ilk tekerleğin pivot görevi görmesi sayesinde profil dışına çıkar ve böylelikle her bir cam panel sabit profile dik olacak şekilde stoklanır. Bu eylemi yapabilmek için ilk cam panel üzerinde kilit mekanizmasının açılması gerekmektedir. Takip eden panellerin düzgün ve sıralı şekilde ilerleyebilmesi için genelde boynuz denen kılavuz parça kullanılmaktadır. Bu sabit parça vesile ile profil dışına çıkan tekerlek parçanın kılavuzluğu sayesinde stoklanacağı alana doğru pivotlu bir hareket eder. Sabit boynuzlu sistemlerin sektörde perde takılmasını engellemesi, soğuk ve toz girişine izin vermesi, açık kalması nedeni ile yarattığı görüntü bozukluğu nedeni ile yerini yavaş yavaş otomatik katlanır tip kılavuzlar almıştır. Bu tür kılavuzlar veya bir bakıma çıkış ağızları incelendiğinde sabit boynuz yerine mafsallı ve yay/kilit birlikteliği sayesinde otomatik açılan ve panel tekerinin gelmesi ile tekrar kapanabilen sistemlerin kullanıldığı görülmektedir. Sistemin kılavuz parçasının kendiliğinden kapanması ile sabit kılavuzlu çıkış ağızlarının yarattığı problemlerin ortadan kalktığı düşünülmektedir. Bu meyanda bu parçanın evvela profile sabitlenecek noktalar için vida deliklerinin olması, daha sonra teker yapılarına uygun çıkıntıya sahip olması, kılavuzluk vazifesi için eğri şekle sahip olması, hareketlilik için mafsal ve otomatik olabilmesi için yay kilit sistemine sahip olması gerekmektedir.
Somut olaya konu tasarım; cam balkon sistemlerinde kullanılan ve kılavuz tekerlerin panellerin katlanması için profil dışına çıkarılmasını sağlayan açıklığın üzerine yerleştirilen, tekerlerin yönlenmesini sağlayan ve daha sonra açıklığın kılavuzu kullanarak kapanmasını sağlayan bir üründür. Bu meyanda bu tür sistemleri nihai kullanıcıların sıklıkla kullandığı gözetildiğinde bu tür ürünü kullanan herkesin bilgilenmiş kullanıcı olduğu kanaatine varılmıştır.
Dava konusu tasarım ürünü seçenek özgürlüğü bağlamında irdelendiğinde; ürün, diğer sistem bileşenler ile çalışmakta ve hali ile belirli zorunlukları barındırmaktadır. Bunun dışında bu ürünlerin en belirgin özelliği çıkış ağzına sahip olması, boşta kalan tekerlere kılavuzluk yapacak çıkıntı (boynuz) olması, çıkıntının aynı zamanda çıkış ağzını kapatacak şekilde mafsallı olması ve kapak vazifesi görmektir. Ancak bilirkişi heyetinin re’sen yaptığı araştırmada da örnek verildiği üzere tüm bu vazifeleri gören ancak farklı tasarımların olabileceği görülmekte, bu meyanda alanda kısmen seçenek özgürlüğü olduğu görülmektedir.
Hükümsüzlüğe mesnet gösterilen 2015 00117/1 ve 2 sayılı tasarımlarla hükümsüzlüğü istenen …/4 sayılı tasarım karşılaştırıldığında;
Her iki tasarımın da cam balkon tekerlek çıkış ağzına dönük olduğu görülmektedir. 2015 00117/1 ve 2 nolu mesnet tasarımlar incelendiğinde; sistemin mafsallı olduğu, ancak boynuz olarak bilinen parçanın otomatik açılıp açılmadığı görülmektedir. Buna karşın …/4 sayılı tasarım da ise yan tarafta bir çıkıntı görülmekte, çıkıntının mandal vazifesi gördüğü ve sistemin otomatik açılıp kapamasına sebep olabileceği düşünülmekte ve doğrudan tasarımlar arasında bu çıkıntının görsel anlamda farklılık yarattığı görülmektedir. Diğer taraftan her ne kadar kılavuz çizgisi tekerlek yönlendirmesi için zaruri bir eğime sahip olsa da yan görünüşte 2015 00117/1 ve 2 nolu mesnet tasarımların daha yüksek bir dalgaya sahip olduğu, parçanın içinin boşaltılmasının malzeme tasarrufu açısından yerinde ve olması gereken bir müdahale olduğu düşünülmektedir. Dolayısıyla yukarıda arz olunan değerlendirmeler neticesinde …/4 sayılı tasarımın mesnet 2015 00117/1 ve 2 nolu tasarımlardan bilgilenmiş kullanıcı açısından sahip oldukları farklar nedeniyle farklı görüleceği ve …/4 sayılı tasarım açısından hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Bir tasarımın yeni olup olmadığı kamu düzenine ilişkin ve re’sen araştırılması gereken bir sorun olduğundan, dava konusu …/4 sayılı tasarımın mesnet gösterilen tasarımlar haricinde de, yeniliğini öldüren önceki tarihli kamuya sunulmuş herhangi bir görünümün bulunup bulunmadığı bakımından da bilirkişi heyeti marifetiyle re’sen inceleme yapılmış olup, mahkememize ibraz edilen 26/05/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; dava konusu tasarımın yeni olmadığını gösterir önceki tarihli kamuya sunulmuş herhangi bir görünümün tespit edilemediği, bu nedenle dava konusu tasarımın mutlak anlamda yeni olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; 6769 sayılı SMK m.77 hükmü uyarınca davaya konu …/4 sayılı tasarımın hükümsüzlüğünü gerektirir koşulların oluşmadığı anlaşıldığından, bu tasarımın hükümsüzlüğüne yönelik olarak açılan karşı davanın reddine karar verilmiştir.
II-Tasarım Hakkının İhlali İstemine Yönelik Değerlendirme:
…/4 sayılı tasarımın hükümsüzlüğü koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından bu kez asıl davada ileri sürülen tasarım hakkına tecavüz iddiaları irdelenmiştir.
6769 sayılı SMK m.81 hükmüne göre; Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır:
a) Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak.
b) Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
c) Tasarım hakkını gasp etmek.
(2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
(3) Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz.
(4) Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.

Belirtilen hükme göre somut olayda yapılan incelemede; Delil tespiti kararı sonucu davalıya ait işyerinde bilirkişi heyeti marifetiyle yerinde yapılan inceleme sonucunda tanzim edilen 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen maddi vakıalara göre;
…/4 sayılı tasarım ile davalıya ait işyerinde tespit edilen 1. çeşit ürün karşılaştırıldığında;
…/4 sayılı tasarımda yer alan mafsal şişkinliğinin 1. çeşit üründe yer almadığı, bu durumun yan görünüşte dalga hareketi yaratmadığı, kılavuz çıkıntısının eğri yapılarının farklı olduğu, tescilde kılavuzun içi boş kütle olarak üretildiği, 1. çeşit üründe destek parçası ile sağlamlaştırıldığı görülmektedir. Dolayısıyla; …/4 sayılı tasarımın mesnet 1.çeşit üründen bilgilenmiş kullanıcı açısından sahip oldukları belirgin farklar nedeniyle farklı görüleceği, bu nedenle 1.çeşit ürünün …/4 sayılı tasarım hakkını ihlal eder mahiyette olmadığı kanaatine varılmıştır.
…/4 sayılı tasarım ile davalıya ait işyerinde tespit edilen 2. çeşit ürün karşılaştırıldığında;
Her iki tasarımın neredeyse aynı olduğu, tespit edilebilecek tek farkın, yan tarafta bulunan plastik parça da olduğu, …/4 sayılı tasarımda bu parçanın eğimli bitiş ile boşluğa sahip olduğu ancak bu minör detayın ancak çok dikkatli bir gözlem sonucu görülebileceği, normal kullanım sırasında nihai kullanıcının parçanın dahi farkına varamayacağı değerlendirilmiştir. Bununla beraber diğer hususlar açısından ürünler tüm detaylarda neredeyse ayniyet derecesinde benzerdir. Dolayısıyla; …/4 sayılı tasarımın davalı işyerinde tespit edilen 2 adet 2. çeşit ürün ile bilgilenmiş kullanıcı açısından ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak; davalıya ait işyerinde tespit edilen 2 adet 2.çeşit ürünün …/4 sayılı tasarım ile bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, davalıya ait işyerinde bu ürünlerin imalatının yapıldığına yönelik somut delil bulunmadığı, dolayısıyla imalat kalıplarının da tespit edilemediği anlaşılmıştır. Bu nedenle asıl davada çözümlenmesi gereken husus; davalıya ait işyerinde ele geçirilen 2 adet 2.çeşit ürünün, davacılara ait …/4 sayılı tasarım hakkını ihlal eder niteliğinin bulunup bulunmadığıdır. Dava dilekçesi ekinde yer alan “… Alüminyum” “Kuzey Isı Camlı Balkon” ibareli; resim, malzeme, açıklama ve fiyat sütunlarının bulunduğu broşür incelendiğinde; davaya konu 2.çeşit ürünün “Isı Camlı Otomatik Boynuz Takımı” adı altında adedi 6,00 TL’den satış tarifesine yer verildiği tespit edilmiştir. O halde, davalı yanın, davacılara ait tasarım hakkını ihlal eden 2 adet 2.çeşit ürünü ticari amaçla elinde bulundurduğunun kabul edilmesi gerektiği, mahkememizce aldırılan 26/05/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda her ne kadar piyasada birçok firmanın rakiplerine ait ürünleri inceleme ve değerlendirme için bulundurmasının normal ve aşina bir durum olduğu belirtilmişse de, yukarıda yer verilen ve davalı yana ait broşürde, davaya konu bu ürünlerin ticari amaçlı olarak davalı uhdesinde bulundurulduğu açık olmakla, davalı yan işyerinde ele geçen bu 2 adet 2.çeşit ürünün, davacılara ait …/4 sayılı tasarım hakkını ihlâl eder nitelikte olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın kabulü ile; davalı-birleşen davacının, davacılar-birleşen davalılara ait …-4 sayılı tasarım hakkına tecavüz eyleminde bulunduğunun tespitine, bu eylemin önlenmesine, durdurulmasına, davalı-birleşen davacı işyerinde tespit edilen ve 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda “2.çeşit ürün” olarak nitelenen cam balkon kılavuzlarının; masrafı davalı-birleşen davacıya ait olmak üzere imha edilmesine, karar kesinleştiğinde masrafı davalı-birleşen davacıya ait olmak üzere karar özetinin ulusal düzeyde yayın yapan bir gazetede ilan edilmesine, 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunun kararın icrasında dikkate alınmasına, birleşen davanın reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; davalı-birleşen davacının, davacılar-birleşen davalılara ait … sayılı tasarım hakkına tecavüz eyleminde bulunduğunun TESPİTİNE, bu eylemin ÖNLENMESİNE, DURDURULMASINA, davalı-birleşen davacı işyerinde tespit edilen ve 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda “2.çeşit ürün” olarak nitelenen cam balkon kılavuzlarının; masrafı davalı-birleşen davacıya ait olmak üzere İMHA EDİLMESİNE, karar kesinleştiğinde masrafı davalı-birleşen davacıya ait olmak üzere karar özetinin ulusal düzeyde yayın yapan bir gazetede İLAN EDİLMESİNE, 25/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporunun kararın icrasında dikkate alınmasına,
2-Birleşen davanın REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacılar-birleşen davalıların peşin olarak yatırdığı 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davalı-birleşen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Birleşen dava bakımından; Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı davalı-birleşen davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından ayrıca harç ikmaline yer olmadığına,
5-Davacılar-birleşen davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı-birleşen davacıdan alınarak davacılar-birleşen davalılara verilmesine,
6-Birleşen dava bakımından; Davacılar-birleşen davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı-birleşen davacıdan alınarak davacılar-birleşen davalılara verilmesine,
7-Davacılar-birleşen davalılar tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet ücreti, 1.200,00 TL delil tespiti masrafı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 145,00 TL tebligat-posta masrafı olmak üzere toplam 2.661,60 TL yargılama giderinin davalı-birleşen davacıdan alınarak davacılar-birleşen davalılara verilmesine,
8-Davalı-birleşen davacı tarafından yapılan 16,30 TL vekalet harcı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 32,00 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.248,30 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, davacılar-birleşen davalılar vekili, davalı-birleşen davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/11/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza