Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/202 E. 2021/13 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/202 Esas – 2021/13
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/202 Esas
KARAR NO : 2021/13

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 08/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/02/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 14/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Ödemiş Katı Atık İşleme San. ve Çevre San. Tic. A.Ş tarafından “… ödemiş” ibareli … sayılı başvuru ile 04/09/40 sınıflarda tescil edilmek üzere marka başvurusunda bulunulduğunu, müvekkili şirket tarafından yapılan marka başvurusunun, 40. sınıftaki enerji üretim hizmetleri bakımından ret gerekçesi olarak davalı şirketin “…” ibareli tescilli markası gösterilmişse de davalı şirketin “…” ibareli markasını 40. sınıf bakımından kayıtlı olduğu emtiada uygun biçimde, ciddi anlamda ve pazar yaratıcı bir biçimde kullanmadığını, davalı şirketin markasının müvekkili marka başvurusunun reddine gerekçe gösterilebilmesi için, davalı şirketin kurumsal internet sitesinde … Organik adı altında organik tarım faaliyetinde bulunduklarını, “…” ibareli markalarına dair “enerji üretim hizmetleri” emtiasında hiç bir faaliyet tespit edilmediğini, müvekkili şirket tarafından, davalı şirketin “…” ibareli markasınının “enerji üretim hizmetleri”nin faaliyet alanlarında olmadığından bahisle, ilgili sınıf için iptal davası açılmasına gerek kalmadan uzlaşılabilmesi adına muvafakat talebinde bulunulduğunu, davalı şirketin müvekkili şirketin muvafakat talebini olumlu karşılayıp, daha sonrasında çelişkili bir tavırla müvekkili şirketten ücret talebinde bulunduğunu, müvekkil şirket tarafından ücret talebi kabul edilmiş olmasına karşın, tekrar ücret talebinde bulunulduğunu ve ardından davalı şirket tarafından muvafakat talebinden vazgeçildiğini, davalı şirket tarafından yapılan marka tescilininin, işbu dava konusu ret gerekçesi gösterilen ilgili sınıfta, beş yıldır faaliyet göstermemesi, faaliyet alanı bakımından ticari bir kazancının olmaması sebebiyle markalar sicilinde gereksiz bir tescil niteliğinde olduğunu, davalı şirketin kötüniyetli olduğunu, davacının ticaret unvanında “…” ibaresinin yer aldığını beyan ederek; … sayılı YİDK kararının iptaline ve müvekkili şirketin markanın başvuruda yer alan tüm sınıflar bakımından tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 03/09/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Başvuruda baskın ve asli ayırt edici kelime unsurunun “…” ibaresi olduğunu, itiraz eden ve kısmen reddine gerekçe olarak gösterilen … sayılı “…” ibareli markanın, başvuru konusu markayla aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, başvuru ile ret gerekçesi markaların kapsamında aynı/aynı tür mal/hizmetlerin bulunduğunu, faaliyet alanlarının farklılığı iddiasının mal/hizmetlerin aynı/aynı tür olduğu yönündeki tespite etki eder nitelikte olmadığını beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili 01/10/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, marka başvuru tarihindeki olguların dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerektiğini, müvekkili … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin sertifikalı organik baharat, tıbbi aromatik bitkiler ve yağlı tohumlar ürünlerinin üreticisi işleyicisi ve ihracatçısı olarak 1989 yılında kurulduğunu, müvekkilinin 40. sınıfta marka kullanmadığı, davacı şirketin “…” ticaret ünvanı dolayısıyla öncelik hakkı olduğu, ayrıca “… ödemiş” ibareli başvurulu markasını 40.sınıfta ilk kez davacının kullandığı iddialarının haksız ve dayanıksız olduğunu, müvekkilinin kötüniyetli olduğu iddiasının asılsız olduğunu beyan ederek; … nolu marka başvurusunun kısmi reddi kararının iptali ve tesciline ilişkin davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davacıya ait … sayılı “Şekil+… ödemiş” ibareli marka başvurusu ile redde mesnet alınan … sayılı “…” ibareli marka arasında Markalar Dairesi Başkanlığı’nca başvurudan çıkartılan mal ve hizmetler bakımından SMK m.5/1-ç hükmü uyarınca iltibas bulunup bulunmadığı, davalı şirketin eldeki davada pasif husumet ehliyetinin mevcut olup olmadığı, davalı şirketin redde mesnet markasını kullanmaması ve kötü niyetli olduğu iddiası ile davacının ticaret unvanı nedeniyle öncelik hakkı iddialarının, dava konusu marka başvurusunun mutlak tescil engelini bertaraf etme kabiliyetlerinin bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmuş, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08/06/2016 tarih 2014/11-696 E 2016/778 K sayılı kararı uyarınca iltibas incelemesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin gerekmesi karşısında bilirkişi incelemesine gerek görülmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde, davacının 31.12.2019 tarihinde “Şekil+… ödemiş” ibareli bir kısım mal ve hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğu, … sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında Markalar Dairesi Başkanlığı’nca SMK m.5/1-ç bendi uyarınca başvurunun “Sınai amaçlı yağlar, gresler, kesme sıvıları, toz emici-ıslatıcı ve bağlayıcı maddeler. Katı yakıtlar: kömürler, odun. Sıvı ve gaz yakıtlar: benzin, mazot, sıvılaştırılmış petrol gazı, doğal gaz, fueloil ile bunların kimyasal olmayan katkıları. Aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları(vakslar), parafinler. Enerji Üretim Hizmetleri” hizmetleri bakımından kısmen reddine karar verildiği, redde mesnet olarak davalı şirkete ait … sayılı markayı gösterdiği, davacının 14.04.2020 tarihinde karara itiraz ettiği, ancak söz konusu itirazın … sayılı YİDK kararı ile reddine karar verildiği, bu kararın davacı marka vekiline 04.05.2020 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. (7226 sayılı Kanun Geçici 1.maddesinde belirtilen durma süreleri dikkate alınmıştır.)
Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir. (6769 sayılı SMK m.4)
Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler marka olarak tescil edilmezler. (6769 sayılı SMK m.5/1-ç)
Mutlak red nedenleri, marka olarak seçilmiş bulunan işaretin niteliğinden kaynaklı, yetkili mercilerce re’sen incelenmesi gereken tescil engelleridir. Söz konusu engellerin dayanağı kamu menfaati ve kamu düzenidir. Bu kategori içerisine giren işaretlerin, başka bir kişiye ait oldukları veya üzerlerinde üçüncü kişilerin hakları bulunduğu için değil, aksine herkesin kullanımına açık tutulmaları gerektiğinden üzerlerinde hiç kimsenin hak iddia edemeyeceği mülahazasıyla marka olarak tescilleri reddedilmektedir. Bunun tek istisnasını, daha önce, aynı türdeki mal ya da hizmetler için tescil olunmuş veya tescili için müracaat edilmiş bulunan bir markanın aynısı ya da ayırt edilemeyecek derecede benzeyen marka başvuruları oluşturmaktadır. Bu olasılık, üçüncü bir kişinin marka hakkı temeline dayanmakla birlikte mutlak red nedenleri arasında sayılmıştır. (Ünal Tekinalp;Fikri Mülkiyet Hukuku; Dördüncü Bası; İstanbul 2005; sh.376) Marka hukukunda öncelik ilkesi hakimdir. Bu ilkeye göre, marka olarak tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir işaret, aynı mal ya da hizmetler için başkası tarafından tescil ettirilemez. Bu ilkenin görünümlerinden birini 6769 sayılı SMK m.5/1-ç bendinde düzenlenen mutlak red nedeni oluşturur.
SMK’nin 5.maddesi mutlak red nedenlerini düzenlemiş olup, bu maddede sayılan hususlar gerek TÜRKPATENT, gerekse mahkemelerce resen gözetilmesi gerekir. SMK’nin 6.maddesi ise, nisbi red sebeplerini düzenlemiş olup, bu maddede düzenlenen hususlar resen gözetilemez, ancak ilgili kişiler tarafından ileri sürülebilir.
SMK’nin 5/1-ç bendinde belirtilen “aynı” olma; karşılaştırılan işaretlerin özdeş, birbirinden farksız, birebir aynı, taklit v.b. olmalarını ifade eder. Bunun yanında, işaretlerin örneğin farklı renk veya büyüklükte olması, yazı karakteri ya da tipinin farklılaştırılması gibi değişiklikler de “aynı” olma durumunu etkilemez. “Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik” ise, karşılaştırılan işaretler arasındaki farklılıkların markanın kapsadığı mal ve hizmetin orta düzeydeki alıcı kitlesi üzerinde bıraktığı genel izlenim itibariyle önemsenmeyecek derecede düşük olması nedeniyle aynı işaret gibi algılanmasıdır. Bu durumda, karşılaştırılan işaretlerin “aynı” ya da “ayırtedilemeyecek kadar benzer” olması halinde, markayı oluşturan işaretler arasında iltibasın varlığı ayrıca bir inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olduğu peşinen kabul edileceğinden; anılan Kanunun 5/1-ç bendinde ayrıca iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı hususlarının da araştırılması gibi bir koşul yer almamıştır. Bu bakımdan, yukarıda da ifade edildiği gibi bir ayniyet veya ayırtedilemeyecek derecede benzerlik mevcut ise TÜRKPATENT tarafından re’sen başvurunun 6769 sayılı SMK 5/1-ç bendi uyarınca reddine karar verilebilecektir. Ancak, marka tescilinde nispi ret nedeninin düzenlendiği 6769 sayılı SMK 6/1 fıkrasına göre başvurunun reddedilebilmesi için, başvurunun bültende ilanı üzerine yasal sürede ilgililerin itirazı halinde Kurumca işaretler arasında bağlantı olduğu ihtimali de dahil halk tarafından karıştırılma ihtimaline neden olacak derecede benzerlik bulunup bulunmadığı hususu incelenecektir. Bir başka deyişle, anılan madde hükmüne göre yapılacak benzerlik incelenmesinde asıl olan karıştırılma ihtimalidir. Bu nedenle, 6769 sayılı SMK m.18. maddesi uyarınca Kurum tarafından 6. madde yönünden inceleme yapılırken, başvuru konusu işaretin üzerinde kullanılacağı mal veya hizmetlerin ortalama tüketicileri nezdinde sicilde daha önce tescilli bir marka veya marka başvurusu ile karıştırılma ihtimaline yol açılıp açılmayacağının da değerlendirilmesini gerektiren derecede, yani Kurumca takdir yetkisinin kullanılacağı bir benzerlik mevcut ise, bu takdirde işaretler arasında güçlü ve açık bir iltibasın varlığı peşinen kabul edilmiş sayılamayacağından “ayırt edilemeyecek kadar benzerlik” bulunduğundan bahisle re’sen, başvurunun reddine karar verilemez. Çünkü, böyle bir durumda işaretlerin 6769 sayılı SMK m.6/1 fıkrası anlamında bir “benzer”liği söz konusu olacağından, artık bu husus nispi ret nedeni olarak ve ancak başvuruya itiraz halinde Kurumca değerlendirilebilecektir. Zira, nispi red sebepleri kamu menfaat ile ilgili olmadığından, mahkeme veya TÜRKPATENT tarafından re’sen dikkate alınması mümkün değildir. Bunların mutlaka 6769 sayılı SMK’nin düzenlediği prosedür çerçevesinde ilgili kişiler tarafından itiraz olarak ileri sürülmesi gerekir. SMK’nin 6/1 fıkrası kapsamında karıştırılma tehlikesine yol açıp açmadığının değerlendirilebilmesi ise ancak ilgililer tarafından anılan Kanun çerçevesinde itirazda bulunulmasına bağlıdır. Böyle bir değerlendirme yapılırken her tescil başvurusunun somut koşullarının gözetilmesi gerekliliği de göz ardı edilmemelidir. (Mülga KHK dönemine ilişkin değerlendirme; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 05/10/2012 tarih 2012/11-154 E 2012/659 K)
Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik incelemesinde, markaların kapsadıkları mal veya hizmet gruplarına göre belirlenecek olan ortalama tüketiciler esas alınacak ve yapılacak karşılaştırma sırasında markalardaki ayırt edici özellik taşımayan tali ve jenerik unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Ortalama tüketicinin dikkat ve algı düzeyi, mal veya hizmetin niteliğine, türüne ve fiyatına göre değişebilmektedir. Markaların ortalama tüketici tarafından ne şekilde algılandıkları, ayırt edilemeyecek kadar benzerlik incelemesinde yapılacak global değerlendirme bakımından belirleyici role sahiptir. Ortalama tüketici; “İyi bilgilenmiş, makul derecede gözlem yapan, makul derecede dikkatli, makul derecede tecrübeli ve makul derecede ihtiyatlı kimse”dir. Bu farazi kişi, markayı bir bütün olarak algılar, değişik markalar arasında karşılaştırma imkanını nadiren bulabilir. Daha çok, markaları, hafızasında tutabildiği kadar görüntüsüne göre değerlendirme yapar, detayların analizine girmez. (Uğur Çolak;Türk Marka Hukuku;4.Baskı;İstanbul; sh.134 vd)
Toplanan delillere, yukarıda yer verilen açıklamalara ve tüm dosya kapsamına göre;
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin ve Hukuk Genel Kurulu’ nun yerleşmiş uygulamasına göre (HGK. 19.11.2003 T, E. 2003/11-578, K. 2003/703) YİDK kararının yerinde olup olmadığı, kararın alındığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmelidir. (Y11HD, 21.01.2010 T, 2008/4266 E 2010/586 K) Eldeki dava da salt YİDK kararının iptali istemini barındırdığından YİDK karar tarihi olan 26.04.2020 tarihindeki marka işlem dosyasında mevcut maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak ve salt marka işlem dosyası ile sınırlı olarak değerlendirme yapılmıştır. Belirtilen nedenlerle YİDK karar tarihi itibari ile redde mesnet alınan … sayılı markanın hali hazırda tescilli olduğu, geçerliliğini sürdürdüğü anlaşıldığından, söz konusu markanın sonraki tarihli kullanmama nedeniyle iptal davasına konu olduğu iddiası dikkate alınmadan yargılama sonuçlandırılmıştır.
Dava konusu … sayılı marka başvurusu kapsamından çıkartılan ve eldeki davaya konu olan “Sınai amaçlı yağlar, gresler, kesme sıvıları, toz emici-ıslatıcı ve bağlayıcı maddeler. Katı yakıtlar: kömürler, odun. Sıvı ve gaz yakıtlar: benzin, mazot, sıvılaştırılmış petrol gazı, doğal gaz, fueloil ile bunların kimyasal olmayan katkıları. Aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları(vakslar), parafinler. Enerji Üretim Hizmetleri” mal ve hizmetleri ile redde mesnet alınan … sayılı marka kapsamındaki “Sınai amaçlı yağlar, gresler (kesme sıvıları, toz emici-ıslatıcı ve bağlayıcı maddeler dahil). Katı yakıtlar (odun dahil). Sıvı ve gaz yakıtlar ile bunların kimyasal olmayan katkıları. Aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar), parafinler. Enerji üretimi hizmetleri.” mal ve hizmetleri aynı ve aynı türdür. Zira bunlar; aynı tüketici kesimine hitap ederler, aynı ihtiyaçları giderirler, aynı yerlerde satılırlar, aralarında rekabet ve birbiri yerine ikame ilişkisi bulunur.
Dava konusu … sayılı marka başvurusu; “… ödemiş+Şekil” ibaresinden oluşan karma bir markadır. “Ödemiş” ibaresi davaya konu mal ve hizmetlerin coğrafi kaynağını bildiren bir ibare olduğundan ayırt ediciliği olmayan tali bir unsurdur. “…” ibaresinde “BIO” kelimesi yeşil, “SUN” ibaresi turuncu renkle yazılmıştır. “SUN” ibaresi Türkçe’de anlamı yaygın olarak bilinen “Güneş” anlamına gelmektedir. Markada yer alan şekil unsuru hemen ve ilk bakışta; ışık saçan güneş çağrışımı oluşturmakta olup, “…” ibaresinden ayrı, özgün bir ayırt ediciliğinin olmadığı, “…” ibaresinde yer alan “SUN” (Güneş) ibaresine kavramsal olarak çağrışım oluşturduğu, bu nedenle bir bütün olarak dava konusu marka başvurusunun esas unsurunun “…” ibaresi olduğu tespit edilmiştir.
Redde mesnet alınan … sayılı marka; “…” ibaresinden oluşan kelimes markasıdır. Markada yer alan yuvarlak içerisindeki (R) ibaresi, markanın tescilli olduğunu gösteren (Registered) ibaresine atıf yapmakta olup, markasal ayırt ediciliği bulunmayan tali bir unsurdur. Redde mesnet marka yeşil renk ile yazılmış olup, kelimesi ibaresinin altında yer alan düz çizginin de ayırt ediciliği bulunmayan basit bir işaret olduğu, bu hale göre redde mesnet markanın esas unsurunun “…” ibaresi olduğu tespit edilmiştir.
Davacı marka başvurusu ile redde mesnet alınan marka bütün olarak karşılaştırıldığında; görsel, işitsel ve kavramsal olarak SMK m.5/1-ç bendi uyarınca iltibas oluşturacak derecede benzer oldukları, markaları oluşturan işaretlerin birebir aynı olmadığı söylenebilirse de, ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadıklarının söylenemeyeceği, redde mesnet markanın esas unsurunun “…” ibaresi olduğu, bu ibarenin aynen dava konusu marka başvurusunda yer aldığı, başvuru markasında yer alan “Ödemiş” ibaresinin coğrafi kaynak bildiren ibare olması nedeniyle ayırt edicilik değerlendirmesinde dikkate alınamayacak tali bir unsur olduğu, dava konusu marka başvurusunda yer alan “Güneş” figürünün marka içerisinde yer alan “SUN” kelimesine atıfta bulunan, bu kelime anlamına gelen figüratif bir unsur olduğu ve “…” ibaresinde yer alan kelime anlamından farklı bir çağrışım oluşturma gücü bulunan özgün bir şekil unsuru olmadığı, bu nedenle ayırt edicilik incelemesinde ayrıca dikkate alınması gereken ayırt ediciliği bulunan bir işaret olarak algılanamayacağı, yine redde mesnet markada yer alan yuvarlak içerisindeki (R) figürü ile kelime markasının altında yer alan basit düz çizgi figürünün de özgün ayırt edici niteliklerinin bulunmadığı, bu ibarelerin de ayırt edicilik incelemesinde dikkate alınamayacak tali unsurlar olduğu, bu hale göre daha önce redde mesnet “…” markalı davaya konu mal ve hizmetleri gören, bu markalı mal ve hizmetlerden yararlanan ilgili tüketici kesiminin davaya konu “… ödemiş+Şekil” ibareli marka başvurusunu aynı/aynı tür hizmetler üzerinde gördüğünde, bu markayı redde mesnet markadan hemen ve ilk bakışta ayırt edemeyeceği, markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olmaları nedeniyle bu markayı redde mesnet marka zannedebileceği, markalar arasında SMK m.6/1 hükmü bağlamında iltibas değerlendirmesini gereksiz kılacak derecede mutlak benzerlik bulunduğu, belirtilen nedenlerle davalı TÜRKPATENT tarafından verilen YİDK kararında hukuka aykırı bir yön bulunmadığından; dava konusu YİDK kararının iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Dava, SMK m.5/1-ç bendi gereği davalı kurumca yapılan değerlendirme neticesinde verilen YİDK kararının iptali istemine ilişkindir. SMK m.5/1-ç bendi kapsamında davalı kurumca re’sen yapılan değerlendirme neticesinde açılan eldeki dava bakımından redde mesnet alınan marka sahibi davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’nin pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’ne yöneltilen davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili her ne kadar davalı şirketin redde mesnet markasını kullanmaması ve kötü niyetli olduğu iddiası ile müvekkilinin ticaret unvanı nedeniyle öncelik hakkı iddiaları nedeniyle davaya konu YİDK kararının iptalini talep etmişse de, davalı TÜRKPATENT’in 6769 sayılı SMK m.5/1-ç hükmü kapsamında yapacağı değerlendirmede; davalı şirketin redde mesnet markasını kullanmaması ve kötü niyetli olduğu iddiası ile davacının ticaret unvanı nedeniyle öncelik hakkı iddialarını değerlendirme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı şirketin redde mesnet markasını kullanmaması ve kötü niyetli olduğu iddiası ile davacının ticaret unvanı nedeniyle öncelik hakkı iddialarından bahisle 6769 sayılı SMK m.5/1-ç hükmünde düzenlenen nisbi tescil engelinin aşılacağından söz edilemez.
AAÜT m.3/2 hükmü uyarınca davanın her iki davalı bakımından farklı nedenlerle reddine karar verildiğinden her bir davalı bakımından ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1- Davalı TÜRKPATENT’e yöneltilen davanın REDDİNE,
2- Davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’ye yöneltilen davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
5-Davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.7/2 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’ne verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 116,60 TL harç, 153,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 270,10 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından yapılan 7,80 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … Organik Gıda Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’ne verilmesine,
8-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, tüm taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/01/2021