Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/169 E. 2021/90 K. 19.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/169 Esas
KARAR NO : 2021/90

DAVA : Marka (Markanın Kullanmama Nedeni İle İptali)

DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 19/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Markanın Kullanmama Nedeni İle İptali)
davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 10/07/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacının “… Çömlekçilik” adı altında tamamını elde imal ettiği çömlek ürünlerinin, internet ortamı dahil olmak üzere, Türkiye ve yurt dışı satış ve pazarlaması ile iştigal ettiğini, bu ticari faaliyetlerini Ankara’nın Gölbaşı ilçesinin Velihimmetli Köyü’nde sürdürdüğünü, “… Çömlekçilik” markasını kendi adına tescil ettirmek için dava dışı TÜRKPATENT’e başvurduğunda başvurunun davalının … sayılı markasının mevcudiyeti nedeniyle SMK m. 5/1-ç hükmü gereğince reddedildiğini, bu nedenlerle davacının huzurdaki davayı ikame etmekte hukuki yararının bulunduğunu, davalının … sayılı “şekil + …” markasını tüm nice sınıflarında tescil ettirdiğini, davacının ise markasını sadece 40. Sınıfa giren “çömlekçilik hizmetleri” açısından tescil ettirmek istediğini, davalının tescilli markasını 40. Sınıfa giren hizmetlerde kullanmadığını, halbuki tescil edilmiş bir markanın kullanılmasının mutlak bir yükümlülük olduğunu, bunun bir istisnasının söz konusu olmadığını, yüksek mahkeme içtihatlarında da benimsendiği üzere sözü geçen kullanımın ciddi olması, yani markanın piyasada tanınması ve diğer işletmelerin mal ve hizmetlerinden ayrılmasını sağlayacak şekil ve yoğunlukta kullanılması gerektiğini, somut olayda bunların gerçekleşmediğini, gerçekleştiğinin ispat yükünün de davalıya düştüğünü beyan ederek; davalının … sayılı markasının 40. Sınıftaki tüm hizmetler açısından kullanılmaması nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
C E V A P :
Davalı … Mühendislik A.Ş. vekili 09/09/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının yasal başvuru yollarını tüketmemiş olduğundan huzurdaki davanın usulden reddinin gerektiğini, zira kullanmama nedeniyle iptal taleplerinin muhatabının TÜRKPATENT olduğunu, davacının huzurdaki davayı ikame etmekte hukuki yararının da bulunmadığını, zira davacının mesela 40. Sınıfa giren “enerji üretimi hizmeti” kapsamında ticari bir faaliyetinin olmadığını, keza davacının tacir bile olmadığını, davalının ise 1958 yılından beri inşaat, enerji ve turizm sektörleri başta olmak üzere çok çeşitli sektörlerde faaliyet göstermekte olduğunu, davalının ana sözleşmesinde iştigal konuları arasında “termik, hidrolik, doğal gaz ve nükleer enerji tesislerinin inşaat, montaj ve işletilmesi” faaliyetlerinin de yer aldığını, davalının “…” markasını da 2001 yılından beri enerji santrallerinde ciddi ve yoğun bir biçimde kullanmakta olduğunu beyan ederek; davadaki taleplerin reddini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 6769 sayılı Kanun Geçici 4.madde, m.26 ve m.9 hükümlerine göre açılan markanın kullanılmaması nedeniyle iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalıya ait … sayılı “Şekil+…” ibareli markanın 40.sınıftaki hizmetler bakımından 6769 sayılı SMK Geçici m.4, m.26 ve m.9 hükümleri uyarınca ciddi surette kullanılıp kullanılmadığı, söz konusu markanın kullanmama nedeniyle iptali şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davacının söz konusu iptal davasını açmasında hukuki yararının bulunup bulunmadığı, hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
6769 sayılı SMK m.9 hükmüne göre; Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.
Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fıkra anlamında markayı kullanma kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması.
b) Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.
Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir.
SMK m.26/1-a hükmüne göre; 9 uncu maddenin birinci fıkrasında belirtilen hâllerin mevcut olması halinde TÜRKPATENT tarafından markanın iptaline karar verillir.
SMK Geçici 4.madde hükmüne göre; 26 ncı madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır.
SMK m.192/1-a hükmü uyarınca, dava tarihi itibariyle SMK m.26 hükmü henüz yürürlüğe girmediğinden, markanın kullanmama nedeniyle iptali istemleri SMK Geçici 4.madde hükmüne göre mahkemelerce değerlendirilecektir.
SMK m.26/2 hükmüne göre; ilgili kişiler, markanın kullanılmaması nedeniyle iptalini talep edebilirler. Somut olayda davacıya ait … sayılı “… ÇÖMLEKÇİLİK” ibareli 40.sınıfta yer alan “Çömlekçilik hizmetleri”ne ilişkin marka başvuru kaydı bulunduğu, davalıya ait … sayılı “Şekil+…” ibareli markanın da 40.sınıfta “Çömlekçilik, çanak çömleğin pişirilmesi hizmetleri” dahil 1’den 45’e kadar mal ve hizmetlerde tescil kaydının bulunduğu, davalıya ait marka nedeniyle davacıya ait “… ÇÖMLEKÇİLİK” marka başvurusunun tescil edilmesi önünde mutlak ya da nispi tescil engeli olasılığı bulunduğu, bu nedenle davacı tarafın davalıya ait markanın 40.sınıftaki hizmetler bakımından kullanılmaması nedeniyle iptali isteminde menfaati bulunduğu ve bu nedenle eldeki davayı açma hususunda aktif husumet ehliyetinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Dava, davalı markanın kullanılmama sebebiyle iptaline ilişkindir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 9/1.maddesinde yer alan “Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir” şeklindeki düzenleme ile kanun koyucunun Markalar Sicili’ni kullanılmayan markalardan arındırma amacını güttüğü anlaşılmaktadır. Anılan yasal düzenlemeden önce, mülga 556 sayılı Marka KHK’nın 42/1-c ve 14.maddesinde de en az beş yıldır kullanılmayan markaların, hükümsüzlük/iptal davaları ile sona erdirilmesinin hedeflendiği anlaşılmaktadır. Mülga 556 sayılı KHK henüz yürürlükte iken, 42/1-c maddesinin AYM’nin 09.04.2014 ve 2013/147-2014/75 sayılı, 14.maddesinin ise 14.12.2016 tarih ve 2016/148 – 189 sayılı kararıyla iptal edildiği, ikincisinin Resmi Gazete’de yayın tarihinin 06.01.2017 olduğu ve bu tarih itibariyle kullanmama nedeniyle hükümsüzlük/iptal davalarına ilişkin mülga KHK’da yer alan yasal dayanak ortadan kalkmış ise de markanın son beş yıllık süre içerisinde kullanılmaması bu tarihten önce TBMM tarafından kabul edilen 22.12.2016 tarihli 6769 sayılı SMK’nın 9, 19, 25, 26 ve 27.maddelerinde, iptal ve def’i sebebi olarak kabul edilmiştir. Kural olarak kanunlar geriye yürümez ve ileriye etkili olarak sonuç doğurur ise de, TBMM’nin geçmişe etkili olacak şekilde kanun çıkarmasına da bir engel bulunmamaktadır. Her ne kadar 6769 sayılı SMK’da kullanmama nedeniyle iptal ve def’i haklarını düzenleyen Kanun maddelerinin yürürlük tarihi konusunda özel bir düzenleme yapılmadığı için Resmi Gazete’de yayını tarihi itibariyle yürürlüğe girdiği anlaşılmakta ise de, Kanunun Resmi Gazetede yayın tarihinin 10.01.2017, kabul tarihinin ise 22.12.2016 olduğu dikkate alındığında, mülga 556 sayılı Marka KHK’nın 14.maddesinin iptaline dair AYM kararının 06.01.2017 tarihinde R.G.’de yayınlanması ve bu tarihte yürürlüğe girmesi nedeniyle, 14.maddenin bu tarihe kadar hukuki varlığını sürdürüyor olması karşısında, SMK’nin kabul tarihi konusunda kanun koyucunun iradesi 22.16.2016 tarihinde ortaya çıktığından, Kanun Koyucunun asıl amacının geçmişe etkili olacak şekilde kullanmama sebebiyle markanın iptalini öngördüğünün kabulünün gerektiği, Kanunun kabulünden sonra ve henüz yürürlüğe girmesinden önce, yürürlük konusunda öngörülemeyen AYM kararı ile ortaya çıkan kanun boşluğunun bu şekilde doldurulması gerektiği kabul edilmelidir. (Yargıtay 11.HD, 14.06.2019 tarih, 2019/1765 E 2019/4421 K)
Tescilli markanın kullanıldığını ispatlama yükümlülüğü TMK m.6 ve HMK m.190/1 hükmü uyarınca tescilli marka sahibine aittir. Marka sahibi, markasını tescil ettirdiği her bir mal ve hizmet bakımından markasını amacına uygun olarak ve pazar payı oluşturacak şekilde, ciddi suretle kullandığını ispatlama yükümlülüğü altındadır.
Yukarıda izah edilen gerekçeler ışığında somut olayda yapılan değerlendirmede; Dava konusu … sayılı markanın 01-45. sınıfların tamamı bakımından 27.01.2001 tarihinde tescil edildiği, dava tarihi ile tescil tarihi arasında 5 yılı aşkın süre bulunduğu, dolayısıyla davacı tarafından açılan markanın kullanılmama nedeniyle iptali davasının dinlenebilir olduğu tespit edilmiştir.
Davalının, davaya konu markasını dava tarihinden önceki son 5 yıl içerisinde davaya konu 40.sınıftaki hizmetler bakımından ciddi surette kullandığını ispatlaması veya kullanmamasını gerektirecek haklı bir sebep bulunduğunu ispatlaması gerektiği, ciddi surette kullanımdan bahsedebilmek için piyasadaki mal veya hizmete yönelik doğrudan veya ilişkili bir kullanımın olması gerektiği ve kullanımın belirli bir pazar yaratmaya ya da mevcut pazarı korumaya yönelik olması gerektiği, marka sahibinin amacının markasını gerçekten ticarî hayatta kullanmak olsa bile, markanın piyasaya etkin şeklide sunulamaması, yeterli zaman geçmesine rağmen işaretin tüketici nezdinde kalıcı hâle gelmesinin sağlanamaması, bunun sonucu olarak da markanın, mal veya hizmetlerin kaynağını gösterme işlevini yerine getirememesi halinde, markanın ciddi surette kullanıldığından bahsedilemeyeceği,
Belirtilen açıklamalara göre somut olayda yapılan değerlendirmede; Davalının cevap dilekçesi ekinde ibraz edilen 06/02/2004 tarih 5981 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi nüshasına göre; termik, hidrolik, doğal gaz ve nükleer enerji tesislerinin inşaat, montaj ve taahhüdü dahil bir çok faaliyeti şirketin maksat ve mevzuu olarak ilan ettiği, ancak tek başına bu sicil kaydının davalıya ait … sayılı markanın tescilli olduğu 40.sınıftaki hizmetler bakımından dava tarihinden önceki son 5 yıl içinde markasal etki doğuracak şekilde ciddi surette kullandığını ispatlayamayacağı, cevap dilekçesi ekinde ibraz edilen tarihsiz görsellerde “…” ve “Şekil+…” ibaresinin işletme tabelası ve yön işareti olarak rüzgar enerji santrali ve hidroelektrik santrali faaliyetleri bakımından kullanıldığı, söz konusu görsellerin tarihsiz olması hasebiyle davalı markasının kullanımına tek başına delil teşkil etmeyeceği, ancak rüzgar santrallerinin yer aldığı işletme tabelası üzerinde “Şekil+…” ibaresinin bulunduğu fotoğrafın 08/05/2017 tarihini taşıdığı, yine 28/10/2015 tarihini taşıyan fotoğraf üzerinde de “Şekil+…” ibaresinin fiziki işletme üzerinde markasal olarak yer aldığı, 12/10/2015 tarihli fotoğraf üzerinde aynı ibarenin davalıya ait teçhizat üzerinde markasal olarak kullanıldığı, bilirkişi heyeti marifetiyle davalıya ait ticari defterler üzerinde yapılan incelemeye göre; davalının grup şirketlerinden biri olan “… Enerji Yatırım Holding A.Ş.”nin faaliyetlerine ilişkin ticari ve finansal kayıt ve defterlerin bilirkişi incelemesine sunulduğu, bu belgelerin incelenmesinde adı geçen firmanın 2014-2016 yıllarına ait yevmiye, envanter ve kebir defterlerinin bulunduğu, yine adı geçen firmanın 2005-2020 yılları arasında, bir kısmı grup şirketlerine kesilmiş olan faturaları kapsadığı, ancak bu kayıtlar üzerinde davalının “Şekil+…” ibaresini markasal olarak kullandığına ilişkin delile rastlanmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlere göre; özellikle 12/10/2015, 28/10/2015 ve 08/05/2017 tarihli görseller incelendiğinde, davalının … sayılı markasını rüzgar enerji santrali ve hidroelektrik santrali faaliyetleri bakımından kullandığının söylenebileceği, rüzgar enerjisi ve hidroelektrik enerjinin gözle görülür, elle tutulur eşya olmadığı, dolayısıyla bu enerjilerin üzerinde dava konusu … sayılı markanın iliştirilmesinin eşyanın tabiatına aykırı olduğu, davalı tarafın ibraz ettiği görsellerde, bu enerjilerin üretilmesi işleminde gerekli fiziki bina, teçhizat ve yön gösterme araçları üzerinde … sayılı markanın kullanıldığı, nicelik olarak ibraz edilen tarihli görseller az olsa da, bu durumun tek başına davalının davaya konu … sayılı markasını ciddi surette kullanmadığı anlamına gelmeyeceği, zira davalının yukarıda yer verilen tarihli görselleri üzerindeki rüzgar enerji santrali ve hidroelektrik santrali faaliyetlerinin tescilli markası kapsamındaki “Enerji üretimi hizmetleri”ne denk düştüğü, enerji üretimi hizmetlerinin mahiyeti itibariyle yoğun sermaye ve altyapı gerektirdiği, söz gelimi ekmek üretimi ve satışı için gereken emek ve sermaye ile enerji üretimi için gerekli emek ve sermayenin kıyaslanamayacak derecede farklı olduğu, bu nedenle enerji üretimi hizmetleri üzerinde bir markanın ciddi surette kullanılmasından söz edebilmek için, bu markanın bu hizmetlerde nicelik olarak çok sayıda mekan, teçhizat, fatura vb üzerinde aranmasının mutlak koşul olmadığı, somut olaydaki gibi fiziki bina inşa eden, rüzgar gülü inşa eden, hidoelektrik santrali için şantiye oluşturan, teçhizat temin eden ve bunlar üzerinde “Şekil+…” ibaresini tanıtıcı vasıta olarak kullanan davalının dava tarihinden önceki son 5 yıl içinde davaya konu … sayılı markasını “Enerji üretimi hizmetleri” üzerinde markasal olarak ve ciddi surette kullandığı kanaatine varılmıştır. Belirtilen nedenlerle her ne kadar mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda yer alan maddi vakıa tespitlerinden yararlanılmışsa da, davalı markasının 40.sınıftaki hiçbir hizmet üzerinde ciddi surette kullanılmadığına ilişkin hukuki görüşe itibar edilmemiştir. Zira, HMK m.266 hükmü uyarınca hukuki sorunları çözme ödevi mahkemenin görevi kapsamındadır. Belirtilen nedenlerle “Enerji üretimi hizmetleri” bakımından bilirkişi raporunda yer alan hukuki görüşe iştirak edilmemiştir.
Davalı “Enerji üretimi hizmetleri” üzerinde davaya konu markasını dava tarihinden önceki son 5 yıl içinde ciddi surette kullandığını ispatlamış olmakla birlikte, 40.sınıfta yer alan “Metal işleme hizmetleri: Demircilik hizmetleri, galvanizleme hizmetleri, metal kaplama hizmetleri, kadmiyum kaplama hizmetleri, krom kaplama hizmetleri, altın kaplama hizmetleri, sac, teneke kaplama hizmetleri, gümüş kaplama hizmetleri, nikel kaplama hizmetleri, bakırcılık hizmetleri, elektroliz hizmetleri, lehimleme hizmetleri, mıknatıslama hizmetleri, metal sertleştirme hizmetleri, metal dökümcülük hizmetleri, kazan (boyler) yapımı hizmetleri, malzeme işleme hakkında bilgilendirme hizmetleri. Fotoğrafik ve sinematoğrafik ürünlerin işlenmesi hizmetleri: Sinematoğrafik filmlerin işlemden geçirilmesi hizmetleri, fotoğraf filmlerinin banyo edilmesi hizmetleri, fotoğraf filmlerinin baskı hizmetleri, fotogravür hizmetleri. Yorgancılık hizmetleri. Ayakkabı boyama hizmetleri, Saraçlık hizmetleri, Lamine etme işlemleri hizmetleri, Lazerle işaretleme hizmetleri, Ciltçilik hizmetleri, Kağıdın işlenmesi, kullanılır hale getirilmesi hizmetleri, Jeneratörlerin kiralanmâsı hizmetleri, Çömlekçilik, çanak çömleğin pişirilmesi hizmetleri, Diş teknisyenliği (döküm) hizmetleri, Gıdaların (yiyeceklerin) işlenmesi hizmetleri: Değirmencilik hizmetleri, tahıl öğütme hizmetleri, yiyecek ve içeceklerin korunması hizmetleri, yiyecek ve içeceklerin konservelenmesi hizmetleri, yiyecek tütsüleme (füme yapma) hizmetleri, meyve sıkma hizmetleri. Hayvan kesim hizmetleri, Deri ve kürk işleme hizmetleri: Derinin işlenmesi hizmetleri, derinin boyanması hizmetleri, derinin hazırlanması hizmetleri, derinin tabaklanması hizmetleri, kürklerin işlenmesi hizmetleri, kürklerin boyanması hizmetleri, kürklerin güvelerden korunması hizmetleri, kürklerin parlatılması hizmetleri, kürklerin yumuşatılması hizmetleri, kürklerin modaya uygun hale getirilmesi hizmetleri. Hayvan derisi doldurma hizmetleri, Kumaş işlem hizmetleri: Çözgücülük hizmetleri, kumaşların güveden korunması hizmetleri, kumaş bitim işlemleri hizmetleri, kumaş kesimi hizmetleri, kumaş ağartma hizmetleri, kumaş boyama hizmetleri, kumaşlara kalıcı baskı yapılması hizmetleri, kumaşların yanmaz hale getirilmesi hizmetleri, kumaşların su geçirmez hale getirilmesi hizmetleri, kumaşların çekmez hale getirilmesi hizmetleri, kumaşlarda buruşmayı önleyici işlem hizmetleri. Yün işleme hizmetleri, Terzilik hizmetleri: Giysi dikim hizmetleri (terzilik), giysi kesim hizmetleri, overlokçuluk hizmetleri, giysilerin modellerinin değiştirilmesi hizmetleri. Nakış işleme hizmetleri, goblen örtü işleme hizmetleri. Ahşap / kereste işleme hizmetleri: Kerestelerin kesimi ve işlenmesi hizmetleri (hızarcılık), keresteleri düzeltme hizmetleri (planyadan geçirme). Ahşap oyma hizmetleri, sanat eserlerinin çerçevelenmesi hizmetleri, Sıvı, kimyasal madde, gaz, hava işleme hizmetleri: Hava temizleme hizmetleri, hava arıtma hizmetleri, havadaki kötü kokuların giderilmesi hizmetleri, atık ve çöplerin dönüştürülmesi hizmetleri, atık ve çöplerin kullanılabilir hale getirilmesi hizmetleri, rafine hizmetleri, petrolün işlenmesi hizmetleri, su arıtma ve işleme hizmetleri. Cam işleme hizmetleri (optik camlar hariç): Hava ile cama şekil verme hizmetleri, camın renklendirilmesi işlemi (yüzey kaplama) hizmetleri. Optik cam işleme hizmetleri: Optik camların parlatılması ve cilalanması hizmetleri. Malzemelerin montajı (üçüncü şahıslar adına) hizmetleri.” hizmetler bakımından bu markasını ciddi surette kullandığını ispatlayamadığı gibi kullanmamasının haklı bir sebebe dayandığını da ispatlayamamıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilerek, “Enerji üretimi hizmetleri” haricinde kalan 40.sınıftaki diğer hizmetler bakımından davalıya ait … sayılı markanın iptaline ve sicilden terkinine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalıya ait … sayılı markanın 40.sınıfta yer alan “Metal işleme hizmetleri: Demircilik hizmetleri, galvanizleme hizmetleri, metal kaplama hizmetleri, kadmiyum kaplama hizmetleri, krom kaplama hizmetleri, altın kaplama hizmetleri, sac, teneke kaplama hizmetleri, gümüş kaplama hizmetleri, nikel kaplama hizmetleri, bakırcılık hizmetleri, elektroliz hizmetleri, lehimleme hizmetleri, mıknatıslama hizmetleri, metal sertleştirme hizmetleri, metal dökümcülük hizmetleri, kazan (boyler) yapımı hizmetleri, malzeme işleme hakkında bilgilendirme hizmetleri. Fotoğrafik ve sinematoğrafik ürünlerin işlenmesi hizmetleri: Sinematoğrafik filmlerin işlemden geçirilmesi hizmetleri, fotoğraf filmlerinin banyo edilmesi hizmetleri, fotoğraf filmlerinin baskı hizmetleri, fotogravür hizmetleri. Yorgancılık hizmetleri. Ayakkabı boyama hizmetleri, Saraçlık hizmetleri, Lamine etme işlemleri hizmetleri, Lazerle işaretleme hizmetleri, Ciltçilik hizmetleri, Kağıdın işlenmesi, kullanılır hale getirilmesi hizmetleri, Jeneratörlerin kiralanmâsı hizmetleri, Çömlekçilik, çanak çömleğin pişirilmesi hizmetleri, Diş teknisyenliği (döküm) hizmetleri, Gıdaların (yiyeceklerin) işlenmesi hizmetleri: Değirmencilik hizmetleri, tahıl öğütme hizmetleri, yiyecek ve içeceklerin korunması hizmetleri, yiyecek ve içeceklerin konservelenmesi hizmetleri, yiyecek tütsüleme (füme yapma) hizmetleri, meyve sıkma hizmetleri. Hayvan kesim hizmetleri, Deri ve kürk işleme hizmetleri: Derinin işlenmesi hizmetleri, derinin boyanması hizmetleri, derinin hazırlanması hizmetleri, derinin tabaklanması hizmetleri, kürklerin işlenmesi hizmetleri, kürklerin boyanması hizmetleri, kürklerin güvelerden korunması hizmetleri, kürklerin parlatılması hizmetleri, kürklerin yumuşatılması hizmetleri, kürklerin modaya uygun hale getirilmesi hizmetleri. Hayvan derisi doldurma hizmetleri, Kumaş işlem hizmetleri: Çözgücülük hizmetleri, kumaşların güveden korunması hizmetleri, kumaş bitim işlemleri hizmetleri, kumaş kesimi hizmetleri, kumaş ağartma hizmetleri, kumaş boyama hizmetleri, kumaşlara kalıcı baskı yapılması hizmetleri, kumaşların yanmaz hale getirilmesi hizmetleri, kumaşların su geçirmez hale getirilmesi hizmetleri, kumaşların çekmez hale getirilmesi hizmetleri, kumaşlarda buruşmayı önleyici işlem hizmetleri. Yün işleme hizmetleri, Terzilik hizmetleri: Giysi dikim hizmetleri (terzilik), giysi kesim hizmetleri, overlokçuluk hizmetleri, giysilerin modellerinin değiştirilmesi hizmetleri. Nakış işleme hizmetleri, goblen örtü işleme hizmetleri. Ahşap / kereste işleme hizmetleri: Kerestelerin kesimi ve işlenmesi hizmetleri (hızarcılık), keresteleri düzeltme hizmetleri (planyadan geçirme). Ahşap oyma hizmetleri, sanat eserlerinin çerçevelenmesi hizmetleri, Sıvı, kimyasal madde, gaz, hava işleme hizmetleri: Hava temizleme hizmetleri, hava arıtma hizmetleri, havadaki kötü kokuların giderilmesi hizmetleri, atık ve çöplerin dönüştürülmesi hizmetleri, atık ve çöplerin kullanılabilir hale getirilmesi hizmetleri, rafine hizmetleri, petrolün işlenmesi hizmetleri, su arıtma ve işleme hizmetleri. Cam işleme hizmetleri (optik camlar hariç): Hava ile cama şekil verme hizmetleri, camın renklendirilmesi işlemi (yüzey kaplama) hizmetleri. Optik cam işleme hizmetleri: Optik camların parlatılması ve cilalanması hizmetleri. Malzemelerin montajı (üçüncü şahıslar adına) hizmetleri.”hizmetleri bakımından İPTALİNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-6769 sayılı SMK Geçici 4.madde hükmü gereği karar kesinleştiğinde bir örneğinin re’sen TÜRKPATENT’e gönderilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile alınması gereken 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davanın kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmeleri sebebiyle AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davanın kabul ret oranının takdiren 4/5 olarak kabulüne,
7-Karar ve ilam harcının davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 54,40 TL peşin karar ve ilam harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti, 104,00 TL posta, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 1.466,20 TL yargılama giderinin 4/5 i olan 1.172,96 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 293,24 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … Mühendislik A.Ş. tarafından yapılan 650,00 TL bilirkişi ücreti, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 657,80 TL yargılama giderinin 1/5 i olan 131,56 TL’nin davacıdan alınarak davalı … Mühendislik A.Ş.’ye verilmesine, bakiye 526,24 TL yargılama giderinin davalı … Mühendislik A.Ş. üzerinde bırakılmasına,
10-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iade edilmesine,
Dair, davacı vekili, davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2021

Katip …
E imza

Hakim …
E imza