Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/156 E. 2021/339 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/156 Esas – 2021/339
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/156 Esas
KARAR NO : 2021/339
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali – Markanın Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 29/06/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Grup şirketler topluluğu içinde yer aldığını; maden ve turizm başta olmak üzere birden çok alanda faaliyet gösteren bir şirket olduğunu; madencilik sektöründe yıllarca elde ettiği birikim ve deneyimi yeni sektörlere de taşımış ve 2009 yılında Taksim’de İstiklal ve Sıraselviler Caddelerinin kesişim noktasında bulunan … Otel’i bünyesine katarak … Taksim Hotel İstanbul markasıyla otelin kapılarını yeniden açtığını; müvekkilinin itibarlı ve köklü bir firma olduğunu; müvekkilinin Kurum nezdinde birçok markaya sahip olduğunu; müvekkilinin markalarının hemen hepsinin çekirdek unsuru (marka kökü) ise “…” ibaresi olduğunu; kullanımla ayırt edici bir nitelik kazandırılmış, hem medya hem de sosyal medyada dahi bilinirlik seviyesine ulaşmış markalar olduğunu; müvekkilinin, “…” çekirdek unsurlı bir çok markasını 2010 yılından beri aktif olarak kullandığını; ve “…” kelimesine bir marka değeri kattığını; TPMK Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 06.09.2019 tarih ve 2019-OE-368847 sayılı karar ile itirazın kısmen kabul edildiğini fakat bu kararın eksik olduğunu; dava konusu “… …” ibareli başvurunun, müvekkilinin tescilli “…” çekirdek unsurlu markalarının da kapsamında bulunan 25. Sınıfta yer alan mallar ile bu malların 35/5 kapsamında perakendeciliği üzerinden tescil edilmek istendiğini; itiraza konu markayı müvekkilinin tescilli markasının devamı niteliğinde seri bir marka olarak algılanabileceğini; müvekkilinin markasının asıl unsuru olan “…” ibaresi ile itiraza konu olan “… …” markası fonetik olarak ortalama tüketiciyi yanıltacak derecede benzer olduğunu; davalı marka başvurusunun aynı zamanda haksız rekabet de teşkil ettiğini ifade ederek; TürkPatent tarafından verilen 02.03.2020 tarih ve … sayılı YİDK kararının iptaline ve tüm tescil sınıfları bakımından dava konusu … sayılı markanın reddedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 12/08/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Kurum aleyhine açılmış bulunan işbu davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu ve reddine karar verilmesi gerektiğini; her iki markada da “…” ibaresi yer alsa da genel izlenimlerinin ve ortalama tüketici nezdinde bıraktıkları intibanın farklı olduğunu; taraf markaları mal ve hizmetlerin benzerliği açısından değerlendirildiğinde başvuru markası kapsamında kalan 18. sınıftaki “İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları.” emtialarının davacı firmaya ait markalarda görülmediğini; markalar Dairesi Başkanlığınca yayına itirazda aynı tür/benzer hizmetler incelenmiş başvuru konusu markanın kapsamından 25. ve 35. Sınıftaki hizmetler çıkarılarak markalar arasında iltibas olma ihtimalinin engellendiğini; davacının, davalının başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olduğunu ispat edemediğini beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … DERİ KÜRK TEKSTİL SANAYİ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediğinden HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davalı şirkete ait … sayılı “… …” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “…” ibareli markalar arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı, tescili halinde davalı markasının hükümsüz kılınmasının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetlerinden maddi vakıalara ilişkin raporlar alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı şirketin “… …” ibaresinin 18, 25 ve 35.sınıfta bulunan “18. sınıf:İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları. 25.Sınıf: Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. 35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler.Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler.Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar.Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” mal ve hizmetlerinin tescili amacıyla 12.12.2018 tarihinde gerçekleştirdiği … sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 14.01.2019 tarih ve 316 sayılı Bülten’de ilan edildiği, söz konusu ilana karşı 14.03.2019 tarihinde davacı şirket tarafından SMK m.6/1 ve m.6/6 hükümleri kapsamında 2015 79725, 2010 71618, 2010 71611, 2018 108442, 2016 93428, 2013 72926, 2013 68243, 2013 68234, 2011 20811 sayılı markalar mesnet gösterilerek yayına itiraz edildiği, davalı şirketin 15.04.2019 tarihli itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz ettiği, karşı görüş dilekçesinde 2015/79725, 2010/71618, 2010/71611, 2018/108442, 2013/68243, 2016/93428, 2013/72926, 2013/68234, 2011/20811 sayılı markalara ilişkin kullanmama def’i ileri sürdüğü, davacı yanın 10.06.2019 tarihli kullanım ispat formu ibraz ettiği, Markalar Dairesi Başkanlığı’nca marka tescil başvurusundan “25.Sınıf: Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. 35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” mal ve hizmetlerin çıkarılmasına karar verildiği, davacı yanın 31.10.2019 tarihli karara yeniden itirazda bulunduğu, itirazları değerlendiren Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 02.03.2020 tarih ve … sayılı kararı ile; itirazın reddine karar verdiği görülmektedir. YİDK kararı davacı marka vekiline 04.03.2020 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından iki aylık yasal hak düşürücü süre içerisinde eldeki dava açılmıştır. (7226 sayılı Kanun Geçici 1.madde hükmü uyarınca yasal durma süreleri dikkate alınmıştır.) Dava konusu marka başvurusu yargılama süreci içinde geri çekilmiş olup tescil edilmemiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran 20/08/2021 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre;
Her ne kadar mahkememizce ilk olarak 25/02/2021 tarihli bilirkişi kök raporu, akabinde 20/05/2021 tarihli bilirkişi ek raporu alınmışsa da, bu bilirkişi kök ve ek raporları incelendiğinde; dava konusu marka başvurusu kapsamında kalan mal ve hizmetler ile itiraza mesnet markalar kapsamındaki mal ve hizmetlerin aynı ya da benzer olup olmadığı hususunun yukarıda yer verilen kriterlere uygun olarak incelenmediği, SMK m.11/4 hükmü uyarınca mal veya hizmetlerin farklı sınıflarda yer almalarının, bu mal ya da hizmetlerin benzer olmadıklarına karine teşkil etmeyeceği, yukarıda yer verilen kriterler doğrultusunda mal veya hizmet karşılaştırmasının yapılması gerektiği anlaşıldığından yukarıda tarihleri belirtilen bilirkişi kök ve ek raporları denetime elverişli olmadığından hükme esas alınmamışlardır.
Dava konusu … sayılı marka başvurusu kapsamında kalan ve eldeki davaya konu olan mal ve hizmetler; “18/İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları. 35/Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler.Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler.Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar.Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları bir araya getirilmesi hizmetleri.” şeklindedir.
Başvuru markasının tesciline karar verilen 18. sınıfa konu “İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar” malları ve bu malların 35. sınıfta toptan ve perakende pazarlanması hizmetleri ile davacının itiraza mesnet gösterdiği ve kullanım ispatı yükümlülüğü bulunmayan 2013/68243 sayılı markasının kapsadığı 25. sınıfa konu “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar. Ayak giysileri. Baş giysileri” ve bu malların 35. sınıfta toptan ve perakende pazarlanması hizmetlerinin ise; aynı sektöre (giyim/tekstil) konu, aynı kullanım alan/amacında aynı ihtiyaçları (giyinme/örtünme) karşılayan, aynı üretim tesislerinde aynı veya benzer hammadde, malzeme ve mataryellerle (deri ve/veya kumaştan) birarada üretilebilen, üreticisi/tedarikçisi ve bunların vasıfları ile üretim yer ve metodları müşterek hale gelebilen; birbirini tamamlayabilen ve birlikte kullanılan (giysi, çorap, şal, şapka, kemer, ayakkabı, çanta), aynı satış noktalarında ve hatta aynı bölüm/reyon/raf ünitelerinde birarara yanyana satılabilen, başta nihai tüketici olmak üzere aynı alıcı kitlesinin alımına sunulabilen, böylece üretim, dağıtım ve satış kanalları ile sunum metodları müşterek hale gelebilen; ekonomik değeri yüksek mal ve hizmetler olmadığı için kısa bir alım satım süresi içerisinde alışverişi yapılabilen ve potansiyel alıcısının yüksek dikkat göstermesi beklenmeyen; ve dolayısıyla karakteristik özellikleri itibarıyla taraf markaları, işletmeleri ve sundukları mal ve hizmetlerinin ilişkilendirilmesine sebebiyet verebilecek ve tarafların ekonomik ve idari olarak bağlantılı olduğu algısı yaratabilecek BENZER MAL niteliği taşıdığı kanaatine ulaşılmıştır.
Yargıtay 11.HD.’nin 30.09.2010 tarih E.2008/13588 K.2010/9472 sayılı Kararında da “ayak giysileri” ile “işlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler/derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar”ın hammadde-mamul ilişkisi, pazarlama koşulları, amaçları, satış sonrası servis ve onarım süreçlerinde ortaya çıkan müşteri kitlesindeki ayniyet bakımından benzer bulunmuştur.
Sonuç olarak, … sayılı başvuru markasının tesciline karar verilen 18. sınıfa konu mallardan “İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar” malları ile 35. sınıfa konu hizmetlerden “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler.Şemsiyeler, bastonlar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri”nin, davacının itiraza mesnet markalarından kullanım ispatı yükümlülüğü bulunmayan 2013/68243 sayılı markasının kapsadığı 25. sınıfa konu “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar. Ayak giysileri. Baş giysileri” ve bu malların 35. sınıfta toptan ve perakende pazarlanması hizmetleri ile SMK 6/1 kapsamında BENZER mal ve hizmet niteliği taşıdığı kanaatine ulaşılmıştır. Her ne kadar davacının itiraza mesnet 2013/68243 sayılı marka başvurusunun kullanılmadığına ilişkin olarak davacı tarafından marka işlem dosyasında kullanmama def’i ileri sürülmüşse de bu markanın tescil tarihi ile dava konusu marka başvuru tarihi arasında beş yıldan daha az süre bulunduğu anlaşıldığından ileri sürülen kullanmama def’inin yerinde olmadığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafında itiraza mesnet diğer markaları kapsamındaki mal ve hizmetler ile dava konusu marka başvurusu kapsamındaki mal ve hizmetler arasında ise benzerlik bulunmamaktadır. Zira bunlar; benzer ihtiyaçları gidermezler, aralarında rekabet veya birbiri yerine ikame imkanı bulunmaz, aralarında tamamlayıcılık ilişkisi yoktur, benzer yerlerde tüketiciye arz edilmezler.
Dava konusu … sayılı marka incelendiğinde; “… …” markası görsel olarak düz beyaz yazı fontu zemin üstünde “…” ve “…” ibarelerinden oluşmaktadır. Marka genel olarak incelendiğinde “…” ibarelesinin özel bir anlama sahip olmadığı, davalı firmanın ticaret unvanının benzeri olması sebebiyle tercih edildiği; “…” ibaresinin ise İngilizce bir terim olup, Türkçe’de “marka”, “tarz” anlamlarına geldiği, bu sebeple “…” ibaresinin herhangi bir ayırt ediciliğinin olmadığı tespit edilmiştir. Bu tespitle, markanın esas unsurunu “…” ibaresi, yan unsurunun ise “…” ibaresinin oluşturduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davacıya ait dava konusu marka kapsamındaki bir kısım mal ve hizmetler ile benzer emtiaları barındırdığı yukarıda ifade edilen 2013/68243 sayılı itiraza mesnet marka incelendiğinde; …, … ve Spa kelimeleri ile şekil unsurunun biraraya getirilmesiyle oluşturulmuş karma bileşke marka olduğu; davacı markası şekil unsuru içermekle birlikte; başvuru markasının “… … Spa” olarak okunup, işitilip algılanacağı; davacı markasında ön plana çıkan ve markayı temsil eden esas unsurun “… …” ibaresi olduğu ve SPA ibaresinin markanın tescil edildiği güzellik hizmetleri bakımından doğrudan tanımlayıcı, ayırtediciliği düşük ve marka kompozisyonunda ebat, boyut ve konumu itibarıyla geri planda ve sönük kalacak şekilde yerleştirilmiş tali/yardımcı unsur niteliğinde olduğu; markanın tamamlayıcı/tali unsuru olduğu değerlendirilmiştir.
Taraf markaları bütün olarak karşılaştırıldığında; Başvuru markasının … ve … kelimelerinin biraraya getirilmesiyle oluşturulmuş karma/bileşke marka olduğu, başvuru markasının esas unsurunun aynı ebat, boyut ve renklerde yazılan “… …” ibaresi olduğu, ancak, bu marka kompozisyonunda … ibaresinin markanın başlangıcında ilk vurguyu yapan dikkat çeken ibare olarak yer aldığından ön planda bulunduğu ve “marka” anlamına gelen yaygın kullanımı bulunan “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük bulunduğu ve geri planda kaldığı, davacının markasınının da …, … ve Spa kelimeleri ile şekil unsurunun bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş karma bileşke marka olduğu, davacı markası şekil unsuru içermekle birlikte, “Şekil ve sözcük bileşimi ile oluşturulan markalarda “ses görünümden daha yüksek sesle konuşur“ ilkesi gereği genellikle sözcüklerin baskın ve ayırtedici unsur olduğu”, başvuru markasının “… … Spa” olarak okunup, işitilip algılanacağı, davacı markasında ön plana çıkan ve markayı temsil eden esas unsurun “… …” ibaresi olduğu ve SPA ibaresinin markanın tescil edildiği güzellik hizmetleri bakımından doğrudan tanımlayıcı, ayırt ediciliği düşük ve marka kompozisyonunda ebat, boyut ve konumu itibarıyla geri planda ve sönük kalacak şekilde yerleştirilmiş tali/yardımcı unsur niteliğinde olduğu, müşterek … ibaresi sebebiyle taraf markalarının görsel ve işitsel benzerlik taşıdığı, davaya konu bileşke işarette, “…” ibaresinin ayrı bağımsız ayırt edici role sahip olduğu, … ibaresinin markanın bütünü tarafından absorbe edildiğinin veya bu ibareye “marka” anlamına gelen “…” kelimesinin eklenmesiyle kavramsal bakımdan yeni anlama sahip bambaşka bir marka oluşturularak davacı markasıyla benzerliğin bertaraf edildiğinin ileri sürülemeyeceği, markaya yapılan ekleme ayırt edici değilse, zayıfsa ve/veya baskın değilse, tescilli markanın ayırt edici karakterini değiştirmeyeceği, başvuru markasında … kelimesine eklenen “…” ibaresinin başvuru markasına davacının … markasından uzaklaşmasını sağlayacak düzeyde ayırt edicilik katmadığı, somut olayda, taraf markaları arasındaki farklılıkların, taraf markalarının kapsadığı mal ve hizmetlerin benzerliğinden kaynaklanabilecek karıştırılma ihtimalini bertaraf etmeye yeterli olmadığı ve potansiyel alıcıların taraf markaları ve/veya işletmeleri arasında idari ya da ekonomik bir bağ olduğu algısına kapılabileceği, yukarıdaki gerekçeler altında, dava konusu marka başvurusu ile itiraza mesnet gösterilen 2013/68243 sayılı markanın davaya konu mal ve hizmetlerden benzer olduğu tespit edilen “18.SINIF: İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar. 35.SINIF: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler.Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri” mal ve hizmetleri bakımından, bunların hitap ettiği makul derecede bilgili, dikkatli, ihtiyatlı, markaları her zaman bir arada görüp karşılaştıramayan, markaların detaylarını hatırlamayan, ayırt edici unsurlarının gözünde ve kulağında kalan izi ile hareket eden ortalama tüketici kesiminin dava konusu marka başvurusunu, davacıya ait itiraza mesnet marka ile ilişkilendirebileceği, bir kısım tüketici kesiminin markaların farklı ticari kökeni işaret ettiğini algılaması ihtimalinde dahi marka sahipleri arasında idari veya ekonomik bağlantı bulunduğu yönünde yanılsamaya düşebileceği, bu nedenle karşılaştırılan bu markalar arasında, yukarıda benzer olduğu tespit edilen mal ve hizmetler bakımından SMK m.6/1 hükmü uyarınca ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma tehlikesi bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; “18.SINIF: İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar. 35.SINIF: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler.Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, bastonlar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri” mal ve hizmetleri bakımından … sayılı YİDK kararının İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Dava konusu marka başvurusu tescil edilmediğinden hükümsüzlük istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı TÜRKPATENT kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı TÜRKPATENT’e verilmesine,
6-Davanın kabul ret oranının takdiren 4/5 olarak kabulüne,
7-Karar ve ilam harcının davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 54,40 TL peşin karar ve ilam harcının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 3.400,00 TL bilirkişi ücreti, 178,50 TL tebligat, posta masrafı olmak üzere toplam 3.640,70 TL yargılama giderinin 4/5 i olan 2.912,56 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 728,14 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iade edilmesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2021