Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/143 E. 2021/70 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/143 Esas
KARAR NO : 2021/70

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 10/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 19/06/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … başvuru numaralı “…” ibareli markanın tescili için TürkPatent’e başvuruda bulunduğunu, markanın yayınına davalı şirketçe “…” ibareli marka gerekçe gösterilerek itiraz edildiğini, itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı’nca reddedildiğini, ret kararına karşı davalı şirket tarafından YİDK nezdinde yapılan itiraz neticesinde markaların benzer olduğu ve karıştırılma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle tescil başvurusunun reddedildiğini, tescil başvurusu öncesinde “…+ŞEKİL” ibaresi için TürkPatent’in 43. sınıf kayıtlarında araştırma yapıldığını, akabinde marka üzerinde yatırım ve çalışmaların tamamlandığını, yapılan araştırmada Türkiye’de “…” ibaresiyle tescilli marka olmadığının tespit edildiğini, itiraza mesnet marka ile müvekkiline ait markanın farklı sınıf ve sektörlerde hizmet verdiğini, müvekkili markasının kök kelimesi olan “…” ibaresinin sözlük anlamının bir mürekkep balığı türü olduğunu, davalı şirket markası olan “…” ibaresinin ise tane olarak çok etli ve büyük zeytin şeklinde olduğunu, taraf markalarının anlam, okunuş ve şekil açısından aynı algılanmadığını, markalar arasında benzerlik ve karıştırılma ihtimali olmadığını, taraf markalarının bulundurdukları ibareler, oluşturuluş biçimleri, görselleri ve telaffuzlarının birbirinden tamamen farklı olduğunu, tüketiciler nezdinde iltibas oluşturmasının mümkün olmadığını, markaların hitap ettiği tüketici kitlesinin özellikli ve dikkat düzeyi yüksek tüketici grubunda yer aldığını belirterek; Türk Patent ve Marka Kurumu YİDK’nın … sayılı kararının iptali ile … sayılı “…+ŞEKİL” ibareli markanın tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
C E V A P :
Davalı TÜRKPATENT vekili 26/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket itirazı üzerine başvuru konusu “…” ibareli markanın tescil talebinin reddine karar verildiğini, itiraza mesnet markanın da başvuru markasının kapsamındaki 43. sınıftaki hizmetler ile aynı hizmetleri kapsadığını, taraf markalarının kapsamındaki hizmetlerin aynı/benzer olduğunu, markalar arasında ayniyete varacak derecede benzerlik olduğunu, son hecede yer alan farklılığın markaların genel izlenimine etki edemediğini, taraf markalarının 43.sınıf hizmetlerin ortalama tüketicisi tarafından aynı markalar gibi algılanabileceğini, tüketicilerin taraf markaları ile sunulan hizmetlerin birbiri ile bağlantılı işletmeler tarafından sunulduğunu düşünebileceklerini, karşılıklı etkileşim kuramı çerçevesinde karşılaştırılan hizmetler arasındaki benzerlik düzeyi ve aralarındaki yüksek düzeydeki benzerlik sebebiyle markaların karıştırılma tehlikesinin bulunduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili 18/08/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 2011 yılında otel işletmeciliği alanında faaliyet göstermek üzere kurulduğunu ve … Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. bünyesindeki grup şirketlerden olduğunu, … A.Ş.’ye ait olan “…”de bulunan … Restoran’ın işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, …’un Antalya Belek’te bulunan 5 yıldızlı bir tatil köyü olduğunu ve yurt içi ve yurt dışında yüksek düzeyde bilinirliği olduğunu, sayısız ödül aldığını, davacı tarafın başvuru markasının müvekkili şirket markası ile aynı sınıfta tescil edilmek istenildiğini, markaların aynı ve benzer sektörde, sıklıkla bir arada, benzer şekilde, aynı veya benzer yerlerde tüketiciye sunulacağını ve tüketiciler nezdinde karıştırılma veya ilişkilendirme ihtimali olacağını, davacının “…” ibaresinin “…” kökeninden türetildiği iddiasını gösteren bir ifade, logo/çizim bulunmadığını, davacının müvekkili şirkete ait markanın tanınmışlığından yararlanmak istediğini, taraf markaları arasındaki küçük ayrıntıların müvekkili şirketin yabancı turistlere de hizmet verdiği gözetildiğinde tüketiciler tarafından fark edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirkete ait “…” markasının faal olarak hizmet veren restoran ve menülerde fiilen kullanıldığını, müvekkili şirkete ait marka ile davacı markası arasında bir harf farkı olduğunu, markaların ayniyet derecesinde benzer olduğunu, her iki markanın da sıklıkla kullanılan kelimelerden türetilmediğini, söyleniş ve yazılış olarak benzerliği sebebiyle ortalama tüketici nezdinde seri marka izlenimi oluşacağını, davacının başvurusu markasını müvekkili şirket markasına benzetme kastının olduğunu, davacı markasının tescili halinde haksız rekabet oluşacağını beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davacıya ait … sayılı “…+Şekil” ibareli marka başvurusu ile davalı şirkete ait 2018/39217 sayılı “…+Şekil” ibareli marka arasında SMK m.6/1 hükmü bağlamında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İşlem dosyasının tetkikinde; Davacının 21.08.2019 tarihinde “…+Şekil” ibareli … sayılı başvuru ile 43. sınıfta bulunan “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri. Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri. Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri. Hayvanlar için geçici barınma sağlanması hizmetleri.” hizmetleri için tescil talebinde bulunduğu, başvurunun 27.08.2019 tarih ve 331 sayılı Resmi Marka Bülteni’nde yayımlandığı, davalı şirketin 18.10.2019 tarihinde SMK m.6/1 hükmü uyarınca … sayılı markayı mesnet göstererek yayına itiraz ettiği, davacının 12.11.2019 tarihli itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz ettiği, Markalar Dairesi Başkanlığı’nca ileri sürülen itirazın reddine karar verildiği, davalı şirketin 11.03.2020 tarihinde yeniden itirazda bulunduğu, davacının 17.03.2020 tarihli itiraza karşı görüş bildirme dilekçesi ibraz ettiği, itirazı değerlendiren Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 28.04.2020 tarih … sayılı kararı ile; “İtirazın kabulüne ve başvurunun reddine” şeklinde karar verdiği, kararın davacı marka vekiline 30.04.2020 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere; Davacıya ait … sayılı marka başvurusundan çıkartılan “Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri. Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri. Hayvanlar için geçici barınma sağlanması hizmetleri.” hizmetleri ile redde mesnet alınan … sayılı marka kapsamında bulunan “Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri. Gündüz bakımı (kreş) hizmetleri. Hayvanlar için geçici barınma sağlanması hizmetleri.” hizmetleri birebir aynıdır.
Davacıya ait … sayılı marka başvurusundan çıkartılan “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri.” ile redde mesnet alınan … sayılı marka kapsamında bulunan “29.SINIF: Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 30.SINIF:Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez.” gıda emtiaları benzerdir. Her ne kadar bilirkişi raporunda redde mesnet marka kapsamında 32.sınıfta bulunan içecekler ile dava konusu marka başvurusundan çıkartılan “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri.” arasında benzerlik bulunduğu belirtilmemişse de, 32.sınıftaki içecek emtiaları ile söz konusu hizmetler arasında da benzerlik bulunmaktadır. Zira; yiyecek ve içecek hizmetlerinin verildiği yerlerde, gıda emtiaları (yiyecek ve içecekler) tüketicilere sunulmaktadır. Yiyecek ve içecek hizmeti veren bir işletmenin aynı zamanda gıda emtiaları üretmesi ve bu emtiaları tüketicilere sunması ilgili hizmetin bileşenlerinden birini oluşturmaktadır. Bu nedenle söz konusu hizmet ile gıda emtiaları benzer tüketici kesimine hitap ederler, benzer ihtiyaçları giderirler, birbirleri arasında tamamlayıcılık ilişkisi bulunur. “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri” ile gıda emtiaları arasında benzerlik bulunduğu olgusu yüksek mahkemenin de kabulündedir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi, 11.11.2019 T, 2019/35 E 2019/7063 K; 02.03.2020 T, 2019/3835 E 2020/2264 K)
Dava konusu marka başvurusu; üst tarafta sarı renkli daire ile alt satırda büyük harflerle ve sarı renk kullanılarak yazılmış “…” ibaresinden oluşmaktadır. Dava konusu marka, yazıldığı gibi okunmakta ve telaffuz edilmektedir. Yapılan araştırmada “…” ibaresinin herhangi bir anlamı tespit edilememiştir. Dava konusu marka başvurusunun “…” ibaresinden türetildiği ifade edilmişse de “…” ibaresi, bir bütün olarak “…” ibaresinden farklılaşmış, yeni bir ibare haline gelmiştir. Bir diğer deyişle, “…” ibaresini gören birinin “…” ibaresini anımsaması mümkün değildir.
Redde mesnet marka incelenrdiğinde; üst tarafta zeytin ağacına benzer bir ağaç çizimi yer almaktadır. Ağacın gövdesi kahverengi, dalları yeşil ve meyveleri siyah renktedir. Ağacın alt tarafında baş harfi büyük, diğer harfleri küçük harfle ve yazının tamamı mavi renk ile yazılmış “…” ibaresi bulunmaktadır. “…” ibaresi Türk Dil Kurumu nezdinde “Bir tür etli ve büyük zeytin.” anlamını haizdir. “…” ibaresi, “zeytin” emtiası yönünden tanımlayıcı olup, davacı tarafa ait dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan uyuşmazlık konusu hizmetler arasında “zeytin” emtiası bulunmamaktadır. Bu nedenle, “…” ibaresi anlamı olan bir kelime olmakla birlikte, uyuşmazlık konusu emtialar bakımından marka vasfı bulunmaktadır.
Dava konusu marka başvurusu ile redde mesnet marka karşılaştırıldığında; iltibas tehlikesi oluşturacak derecede benzer oldukları, “Söz görünümden yüksek sesle konuşur.” ilkesi uyarınca dava konusu marka başvurusunu oluşturan esas unsurun “…” ibaresi olduğu, redde mesnet markanın esas unsurunun ise “…” ibaresi olduğu, her iki markada yer alan şekil unsurlarının kelime unsurlarına göre markasal ayırt ediciliklerinin nispeten daha düşük olduğu, her iki markanın ilk altı harfinin birebir aynı harflerden ve aynı dizilimle oluşturulduğu, markaların son harflerinin de aynı olduğu, markaların uzun kelime markaları oldukları gözetildiğinde, aralarında bulunan 1-2 harf farklılığının iltibas tehlikesini bertaraf etme kabiliyetinin bulunmadığı, zira davaya konu 43.sınıf hizmetlerin makul derecede bilgili, dikkatli ve ihtiyatlı ortalama tüketici kesimine hitap ettiği, daha önce redde mesnet “…” markasını gören, işiten, bu markalı mal ve hizmetlerden yararlanan bu tüketici kesiminin, daha sonra davacıya ait “…” markasını aynı veya benzer hizmetler üzerinde gördüğünde, bu hizmetlerden yararlanmak için ayıracağı süre içerisinde bu markayı redde mesnet markadan ayıramayabileceği, zira bu tüketici kesiminin markaların başlangıç kısmında yer alan ilk altı harfin birebir aynı olmasından kaynaklı olarak her iki markayı birbirinin aynısı veya serisi zannedebileceği, ortalama tüketicinin markaları bir bütün olarak algılayacağı, markayı oluşturan kelimeleri bölüp parçalamayacağı, ortalama tüketicinin bu bütüncül bakış açısının markalar arasında iltibas tehlikesini arttıran bir unsur olduğu, bir kısım tüketici kesiminin markaların farklı ticari kökeni işaret ettiğini algılama ihtimalinde dahi marka sahipleri arasında idari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu yönünde yanılsamaya düşebilecekleri, dolayısıyla karşılaştırılan markalar arasında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimali bulunduğu, SMK m.6/1 hükmü koşullarının somut olayda oluştuğu tespit edilmiştir.
Yukarıda izah edilen nedenlerle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 116,60 TL harç, 107,00 TL posta, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.623,60 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı …Ş. tarafından yapılan 7,80 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …Ş.’ye verilmesine,
6-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, Davalı Kurum vekilinin ve Davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/02/2021