Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/121 E. 2021/16 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/121 Esas
KARAR NO : 2021/16

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 18/05/2020
KARAR TARİHİ : 08/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 18/05/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Gıda’nın 1961 yılından bu yana faaliyet gösterdiği alanda birçok ürünün tanıtımı ve geliştirilmesini sağlayarak bir kalite sembolü olduğunu, “…” markasının TPMK nezdinde tanınmış marka olarak tescilli olduğunu, WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı) nezdinde 23.02.2000 tarih ve … no ile tescil edildiğini, davalının “…” ibareli marka başvurusuna karşı müvekkili adına yapılan itirazların haksız biçimde reddedildiğini, müvekkilinin “fit” ibaresini ilk olarak 2007 yılında tescil ettirdiğini ve bu marka üzerinde yatırımlar yaparak markalarını da arttırdığını, YİDK kararının aksine müvekkiline ait “fit” markasının ayırt ediciliği düşük bir ibare olmayıp tescilli bir marka olması sebebiyle geçerli tüm hakları marka sahibine sağladığını, müvekkiline ait “FİT” ibareli markaların ayırt edicilik vasfına haiz olduğunun kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla dahi hükme bağlandığını, dava konusu markaların sınıfsal benzerlik içerdiğini, bütünsel benzerlik değerlendirmesinde ayırt ediciliği olmayan “notes” ibaresinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiğini, ortalama tüketicinin daha ucuz ve risk faktörü daha düşük olan dava konusu ürünlerin alımında gösterdiği dikkat ve özenin daha az olduğunu, bu durumun iltibas ihtimalini güçlendirdiğini, davalının marka başvurusunun 6769 sayılı SMK’nın 6/9 maddesi anlamında kötü niyetli başvuru olduğunu beyan ederek; 29, 30 ve 35/5(29, 30 ve 32.sınıftaki malların perakendeciliği) bakımından … sayılı YİDK kararının iptaline ve davalı şahsa ait … sayılı markanın belirtilen mal ve hizmetler bakımından hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
C E V A P :
Davalı … vekili 05/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Başvuru markası ile itiraz gerekçesi markalar arasında görsel, işitsel ve bütün olarak ortaya çıkan izlenim bakımından düşük-orta düzeyde benzerlik olduğunun belirlendiğini, ihtilaf konusu markaların benzerlik düzeyinin, itiraz gerekçesi markanın kapsamındaki hizmetlerin başvuru markasında bulunan mal ve hizmetler ile aynı tür olmadığı hususu ile birlikte dikkate alındığında, markalar arasında karıştırılma ve ilişkilendirilme ihtimali ortaya çıkmayacağını, markaların benzerlik düzeyi, ibarelerin düşük ayırt edici gücü ve sektörlerin farklı olduğu hususları da dikkate alındığında markanın tescili halinde 6/5 te belirtilen koşulların oluşmayacağını, YİDK kararının usule ve yasaya uygun olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediğinden HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK Kararının İptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği … sayılı YİDK kararının 29, 30 ve 35/5(29, 30 ve 32.sınıftaki malların perakendeciliği) altsınıfta bulunan mal ve hizmetler bakımından hukuka uygun olup olmadığı, davalı şahsa ait … nolu “…” ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “FİT” ibareli markalar arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı, davalının kötüniyetli olup olmadığı, hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili 19/08/2020 tarihli dilekçesi ile davalı …’na yönelttiği davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Feragat beyanı nedeniyle markanın hükümsüzlüğü istemli dava eldeki davadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş ve markanın hükümsüzlüğü istemi bakımından feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. (Mahkememizin 06.10.2020 tarih … Karar sayılı ilamı) Belirtilen nedenlerle eldeki dava salt YİDK kararının iptali istemine ilişkin olarak yürütülmüştür.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İşlem dosyasının tetkikinde; Davalı …’nun “…” ibaresinin 29, 30 ve 35. sınıflarda bulunan mal ve hizmetlerin tescili amacıyla 02.07.2019 tarihinde gerçekleştirdiği … sayılı marka başvurusunun yapılan ilk incelemeler sonrasında 12.07.2019 tarih ve 328 sayılı Bülten’de ilan edildiği, söz konusu ilana karşı davacı yanın 06.09.2019 tarihinde … sayılı markalarını mesnet göstererek 6769 sayılı SMK’nın 6/1 hükmü kapsamında itirazda bulunduğu, yayıma yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı’nca reddedildiği, bu karara karşı davacı şirket tarafından 23.12.2019 tarihinde yeniden itirazda bulunulduğu, yeniden yapılan itirazı değerlendiren … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı YİDK kararı ile itirazın reddine karar verildiği, bu kararın davacı … vekiline 23.03.2020 tarihinde tebliğ edildiği, iki aylık hak düşürücü süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6.maddesinin 1.fıkrasına göre; Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırma ihtimali, ortalama tüketicilerin, her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Bu durum, bir mal veya hizmetin alıcısının bildiği veya duyduğu bir mal veya hizmeti aldığı zannı ile başka bir işletmenin aynı veya benzer malını ya da hizmetini alma ihtimali biçiminde tanımlanmaktadır. Karıştırılma ihtimali, iltibas kavramından daha geniş bir kavram olup, doğrudan ve dolaylı karıştırılma ihtimali olarak ikiye ayrılır. Bu ayrıma göre eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet, başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyorsa doğrudan karıştırılma ihtimali söz konusudur. Buna karşın, eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırt ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik veya idari bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırılma ihtimalinden söz edilir.
Karıştırılma ihtimalinden bahsedilebilmesi için öncelikle önceki ve sonraki markalar arasındaki mal veya hizmet sınıflarının aynı ya da benzer olması gerekir. Mal veya hizmetlerin benzer olup olmadığının belirlenmesinde, karşılaştırılacak mal veya hizmetlerin benzer alıcı çevresine hitap edip etmediği, benzer ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığı, aralarında hammadde-yarı mamül-mamül ürün ilişkisi bulunup bulunmadığı, birbirleri yerine ikame ya da tamamlayıcı ürün ya da hizmet olup olmadıkları, dağıtım kanallarının ortak olup olmadığı, marketlerde aynı reyon ya da raflarda satılıp satılmadıkları, aynı toptancılarda satılıp satılmadıkları gibi kriterler göz önünde tutulmalıdır. Sınıfsal benzerlik karşılaştırmasında gerek Nice sınıflandırması gerekse de TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğleri mahkemeler bakımından bağlayıcı değildir. Somut olayın özelliklerine göre TÜRKPATENT tarafından çıkartılan sınıflandırma tebliğinde farklı sınıflarda yer almalarına rağmen ilgili alıcısı nezdinde karıştırmaya yol açacak nitelikteki ürün ve hizmet markalarının kapsadıkları mal ve hizmet sınıflarının benzer olarak değerlendirilmesi de mümkündür.
Karıştırılma ihtimali bakımından sınıfsal benzerliğin söz konusu olması halinde önceki ve sonraki markanın aynı ya da benzer olup olmadıklarının incelenmesi gerekir. Markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenirken markayı oluşturan her bir unsura göre değil, bir bütün olarak karşılaştırılan markaların bıraktığı genel, global izlenim, markaların bütünü ile bıraktığı etki dikkate alınacaktır. Markalarda eğer tanımlayıcı unsurlar var ise bu unsurlar değerlendirme dışı bırakılacaktır. Global değerlendirmeye göre, karşılaştırılan markalar arasında karıştırılma ihtimalinin mevcut olup olmadığı incelenirken, ilgili alıcısı nezdinde bıraktıkları genel intibaya göre markaların benzer olup olmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı, ortalama alıcısının algısının ve satın alma kararı verirken göstereceği özen ve dikkat derecesinin ne olduğu, markalar veya işletmeler arasında bağlantı ihtimalinin söz konusu olup olmadığı gibi hususlar incelenerek değerlendirme yapılmalıdır. Bu şekilde inceleme yapılırken, markanın toplumda ne kadar tanındığı, markaların ayırt edici unsurlarının neler olduğu, markanın hitap ettiği ürün ya da hizmetin tüketici kitlesinin kimler olduğu, bu kitlenin satın alma sürecinde göstermeleri beklenen dikkat ve algılama düzeyinin ne olduğu, mal veya hizmetin niteliğinin ve fiyatının ne olduğu, markanın ne kadar özgün, ayırt edici ya da tanımlayıcı olduğu, seri marka algılamasına yol açıp açmadığı gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
Belirtilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, marka işlem dosyası, itiraza mesnet markalar, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda tablolaştırıldığı üzere; davaya konu edilen 35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” haricindeki tüm mal ve hizmetler, davacıya ait itiraza mesnet … markalar kapsamında AYNEN yer almaktadır.
… sayılı marka kapsamında yer alan “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” hizmetleri, davacı markaları kapsamında yer alan “35. Sınıf:Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” hizmetleri ile benzerdir. Zira ilgili emtialar aynı raflarda satışa sunulmakta, aynı dağıtım kanallarına sahip, tüketicilerin bir alışveriş sırasında sayılan ürünlerin tamamını alabilmesi, birbirini tamamlayan ürünler olması nedeniyle benzerlik arz etmektedir.
Sonuç olarak; dava konusu … sayılı marka kapsamında olup eldeki davaya konu edilen “29. Sınıf: Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 30. Sınıf: Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez. 35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez. Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal ve hizmetlerle yukarıda belirtilen davacıya ait itiraza mesnet marka kapsamındaki mal ve hizmetler arasında emtiaların aynı veya benzer olması şartının gerçekleştiği tespit edilmiştir.
Dava konusu marka; kelime markası şeklinde oluşturulmuş, siyah fon üzerine beyaz renk ve küçük harflerle yazılmış “…” ibaresinden oluşmaktadır. Davaya konu marka kapsamında başka bir unsur veya şekil bulunmamaktadır. “…” ibaresinin bütün halde herhangi bir anlamı bulunmamakla birlikte, “fit” ibaresi İngilizce’de “uymak, uygun, zinde” , “notes” ibaresi ise İngilizce’de “not, nota, senet” anlamına gelen “note” ibaresinin çoğuludur. “…” ibaresi “fitnots” şeklinde telaffuz edilmektedir.
Davacıya ait itiraza mesnet markalar; “Fit” ibaresini ortak olarak içermekte, “Fit” kelimesinin sonuna gelecek şekilde “Index”, X”, “İndeks” ibarelerini bulundurmaktadır. Gerekçe markalardan ikisi ise, sadece “Fit” ibaresinden oluşmaktadır. Davacıya ait markaların dört tanesi, siyah renk ile oluşmuş kelime markası iken, diğer dört tanesi sarı ve pembe renklerden oluşmaktadır. Markalar herhangi bir şekil unsuru içermemektedir. “fit” kelimesinin anlamına bir önceki paragrafta yer verilmiştir. Davacı markalarında yer alan “index” ibaresi ise, Türkçe’de de kullanılan “indeks” kelimesinin İngilizce’deki karşılığıdır. “dizin, fihrist” anlamında kullanılmaktadır.
Taraf markaları bütün olarak karşılaştırıldığında; taraf markalarının görsel, işitsel ve anlamsal olarak benzer olması, dava konusu marka kapsamında yer alan mal ve hizmetler ile davacı markaları kapsamında yer alan mal ve hizmetlerin aynı/benzer olması, aynı/benzer olarak işaretlenen emtiaların kısa zaman aralığında karar verilerek satın alınan ve nispeten ucuz olarak nitelendirilen yiyecek ve içecek grubuna dahil emtialar olması, taraf markalarında ortak olarak bulunan “FIT” kelimesinin orijinal bir ibare olmamakla birlikte 29, 30 ve 35. sınıf mal ve hizmetler ile doğrudan ilişkilendirilebilecek bir ibare olmaması, taraf markalarında ortak olarak bulunan “FIT” ibaresinin taraf markalarının ilk kelimesini oluşturması, zira tüketicilerin dikkatinin markanın başına yoğunlaşması nedeniyle kelimenin başında oluşturulan benzerliğin tüketiciler nezdinde iltibasa yol açma ihtimalinin yüksek olması, tüketicinin taraf markalarını aynı/aynı tür ya da benzer ürünler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, farklı marka ile karşı karşıya olduklarını anlayabilmelerinin mümkün olmayacağı, taraf markalarının birbiri ile ilişkilendirme ihtimalinin bulunması nedeniyle, somut olay bakımından markaların karıştırılması ihtimaline dayalı nispi tescil engeline ilişkin şartların oluştuğu kanaatine varılmıştır.

Davacı vekili dava dilekçesi ile her ne kadar davalı şahsın marka başvurusunda kötüniyetli olduğunu iddia etmişse de, marka işlem dosyasında bu hususu bir itiraz sebebi olarak ileri sürmemiştir. Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin ve Hukuk Genel Kurulu’ nun yerleşmiş uygulamasına göre (HGK. 19.11.2003 T, E. 2003/11-578, K. 2003/703) YİDK kararının yerinde olup olmadığı, kararın alındığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmelidir. (Y11HD, 21.01.2010 T, 2008/4266 E 2010/586 K) Eldeki dava salt YİDK kararının iptali istemine ilişkin olduğundan, marka işlem dosyasında ileri sürülmeyen kötüniyet iddiası eldeki davada inceleme konusu yapılmamıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; markalar arasında SMK m.6/1 hükmü bağlamında nispi tescil engeli bulunduğundan; davanın KABULÜ ile; 29, 30 ve 35/5(29, 30 ve 32.sınıftaki malların perakendeciliği) altsınıfta bulunan mal ve hizmetler bakımından … sayılı YİDK kararının İPTALİNE karar verilmiştir.
Davacı vekilinin mahkememize ibraz ettiği 19/08/2020 tarihli dilekçesine ekli sulh protokolüne göre; karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmedikleri anlaşıldığından davalı … aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; 29, 30 ve 35/5(29, 30 ve 32.sınıftaki malların perakendeciliği) altsınıfta bulunan mal ve hizmetler bakımından … sayılı YİDK kararının İPTALİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davalı …’ten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 116,60 TL harç, 1.531,00 TL bilirkişi ücreti, posta, tebligat masrafına esas olmak üzere toplam 1.647,60 TL yargılama giderinin davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, davalı …’nun yokluğunda HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/01/2021

Katip …
E imza

Hakim …
E imza