Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/58 E. 2022/13 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/58 Esas
KARAR NO : 2022/13

DAVA : Telif Tazminatı (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2019
KARAR TARİHİ : 19/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Telif Tazminatı (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 18/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, mühendislik üzerine bilgisayar yazılımı üreten sayılı firmalardan biri olduğunu ve lisans hakkı kendilerine ait olan … isimli bilgisayar yazılımının FSEK uyarınca eser sahibi olduğunu, müvekkili şirketin yazılım sektörünün kendine has özellikleri nedeniyle Türk Patent Enstitüsü’nden … isim hakkını marka olarak aldıklarını ve tescil ettirdiklerini, müvekkilinin, bu programın kullanılması ve sair şekilde çoğaltılması, değiştirilmesi, işlenmesi, tersine mühendislik işlemine tabi tutulması, tamamının veya bir bölümünün başka bir şekilde kullanılması vs. konularda ülkemizde veya yurt dışında hiçbir kişi ya da kuruluşa izin ya da yetki vermediğini, … 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin 19.10.2017 tarih ve … D.İş sayılı kararı doğrultusunda yapılan arama ve el koyma işlemi sonucunda düzenlenen işyeri arama ve el koyma tutanağında belirtildiği üzere karşı tarafa ait …. – … adresinde yer alan işyerinde; karşı yana ait 1 adet bilgisayarda mali hakları müvekkili şirkete ait olan … GIS yazılımı ile birtakım modüllerinin kurulu ve çalışır durumda olduğunun tespit edildiğini, bu şekilde müvekkili şirket yazılımlarının izinsiz olarak, korsan diye tabir edilen biçimde yüklenmiş ve kullanılmakta olduğunun tespit edildiğini, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. Sor. numaralı savcılık dosyası kapsamında el konulan anılan bilgisayarın ve bilgisayara ilişkin raporların celbinin talep edildiğini, şahıslar hakkında yapılan şikayetin devam ettiğini, ceza davası açılması halinde bilgi verileceğini, bu nedenle, davalının, davacı şirketin sahibi olduğu bilgisayar yazılımlarını herhangi bir sözleşme ve izne tabi olmaksızın, şifre kırmak suretiyle bilgisayarında kullandığını ve faaliyet alanı gereği bu programlardan haksız kazanç elde ettiğini; FSEK’e aykırı hareket etmek suretiyle müvekkil şirketin mali haklarına tecavüz ettiğini, bu nedenle davalı aleyhine FSEK m.68/2 uyarınca, davaya konu bilgisayar programının satımı konusunda sözleşme olması halinde belirlenecek mutad bedelin 3 katı tutarında tazminat talebinde bulunduklarını belirterek; davacı şirkete ait bilgisayar programlarının davalı tarafından izinsiz ve lisanssız kullanılması ve müvekkili şirketin mali haklarının ihlal edilmesi nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000.-TL’nin, öncelikle programların yükleme tarihlerinin tespit edilmesi halinde yükleme tarihinden itibaren, mümkün olmaması halinde ise haksız eylemin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari (reeskont) faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 16/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; talep sonucunu 5.680,40 TL arttırmak suretiyle toplam 15.680,40 TL’nin haksız eylemin gerçekleştiği 20.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
C E V A P :
Davalı vekili 25/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Gayrımenkul firması olarak …’da sadece gayrimenkul alım satım işleriyle uğraştığını, TBK uyarınca simsarlık faaliyetlerini yürüttüğünü, davacı firmanın harita programcısı olup belediyelerin harita programlama, imar kadastro işlemlerine yönelik çalışmalar yaptığını, müvekkili firmanın söz konusu programı aktif olarak kullanması ve somut fayda sağlamasının olanaksız olduğunu, davalının bilgisayarının bozulduğu dönemde vermiş olduğu bilgisayar tamircisinin “yararı olur belki” düşüncesiyle demo programı olan harita programını davalının bilgisi dışında bilgisayarına yüklendiğini, söz konusu programın davalıya hiçbir şekilde fayda sağlamayacağını, müvekkilinin güvene davalı ilişkisine dayanarak ve teknik bilgisi yetersiz olduğundan bilgisayarı tamir olunca aldığını, söz konusu programın adı dahi bilinmeden bilgisayarda bulunduğunu, söz konusu programın demo bir paket olduğunun daha sonra bilgisayarcı tarafından taraflarına iletildiğini, davalı firmanın daire satışı üzerine çalıştığını, söz konusu programı aktif olarak hiç kullanmadığını, iş bu davanın hakkaniyete ve iyiniyete aykırı şekilde hareket edilerek açıldığını, davacının bu programın crack şifrelerini çeşitli forum sayfalarında gizliden gizliye paylaşarak bu şekilde kendilerine dava çıkarmaya çalıştığını, davacı tarafın dürüstlük kurallarına aykırı hareket ederek kendilerine adeta bir ekmek kapısı oluşturmaya çalıştığını, … web sitesinde otomatik kurulum linki bulunduğunu, bu link ve kolay bulunan crack’lerle programın indirilmesini çok kolaya indirgeyip Fikri ve Sınai Haklar Kanunu’nu açıkça kötüye kullandığını beyan ederek; yetki itirazının değerlendirilerek … Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkili olduğundan yetkisizlik kararı verilmesini, açıklanan neden ve resen gözetilecek sebeplerle hukuki dayanaktan yoksun iş bu davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan uhdesinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu m.68 hükmünden kaynaklı Telif Tazminatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davayı görmeye mahkememizin yetkili olup olmadığı, davacı yanın sahipliğini iddia ettiği “…” isimli yazılımların davacıya ait olup olmadıkları, söz konusu yazılımların eser mahiyetinde olup olmadıkları, bu yazılımların hukuka aykırı olarak davalıca çoğaltılıp çoğaltılmadığı, bu suretle davacının mali haklarının ihlal edilip edilmediği, mali haklar ihlal edildiyse bu ihlal eylemlerinin tarihi, davacının mali hakları ihlal edildiyse davacının talep edebileceği telif tazminatı bedelinin ne kadar olabileceği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı olarak tebliğ edilmiş, tarafların ibraz ettikleri deliller celp edilmiş, … 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin … D. İş sayılı dosyası UYAP ortamında temin edilmiş, … 3.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı kovuşturma dosyası UYAP ortamında temin edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe veya arabuluculuğa teşvik edilmiş, bundan sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetinden maddi vakıalar hakkında kök ve ek raporlar aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek yargılamaya katılan taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen dosya kapsamına, benimsenen bilirkişi heyeti görüşüne ve toplanan delillere göre;
İlk olarak belirtilmelidir ki; 5846 sayılı FSEK m.66/5 hükmü uyarınca mahkememiz eldeki davayı yürütmeye yetkili olduğundan, davalı vekilinin yetki ilk itirazının reddine karar verilerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
5846 sayılı FSEK’in 2/1 maddesi uyarınca, bilgisayar programlarının ilim ve edebiyat eseri niteliğinde olduğu, aynı yasanın 1/B-g maddesi gereğince bilgisayar programının; “Bir bilgisayar sisteminin özel bir işlem veya görev yapmasını sağlayacak bir şekilde düzene konulmuş bilgisayar emir dizgesini ve bu emir dizgesinin oluşum ve gelişimini sağlayacak hazırlık çalışmaları” şeklinde tanımlandığı; şu halde bilgisayar programının bizzat kendisi ve bunun hazırlık çalışmalarının bu tanım içinde yer aldığı, FSEK’in 2/1.madde hükmünde bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları birer fikri eser olarak koruma altına alındıkları, bir bilgisayar programının esas olarak dört bölümden oluştuğu; bunların program akışı, algoritma, kodlar ve kullanıcı ara yüzlerden oluştuğu, bilgisayar programının değişik aşamalardan geçerek oluşan bir mimari yapı gibi olduğu; ortaya çıkartılan bu yapıda programın esasını ve bunun temelinde yatan düşünceleri okumanın mümkün olduğu; aslında bu düşünce ve fikirler tek başlarına korunmasalar da programlara özgünlük veren ve korunmasını gerekli kılan bu fikir ve düşüncelerin “bilgisayar programı” olarak somutlaştıklarında, nesnel fikri ürünler olarak korunmalarının kabul edildiği,
Program akışının, sistem analizlerinin yapılıp, gereksinimlerin belirlendiği ve işletim kavramının oluşturulduğu bölüm olduğu; bu bölümde programcının sistem mimarisini kurmakta, verilerin ve girdilerin değerlendirilmesini yapıp, somut problemin çözümü ile ilgili sistem mimarisinin mantıksal dizilimini yapmakta olduğu; böyle bir sonucun ise bir fikri çaba gerektirip, elde edilen sonucun bir fikrin ifadesi olduğu; şu halde yazılımın program akışı bölümünün koruma altında olduğu,
Kod yazılımının teknik anlamda program yazılımının en önemli bölümlerinden biri olduğu, toplam çalışmanın yaklaşık yüzde ellisini oluşturduğu; hazırlanan program ve hazırlık tasarımlarının gerek insan, gerekse donanım (hardware) tarafından okunup, girdi ve verilerin istenilen şekilde çıktılarının alınmasını sağlayan bölüm kodlaması ile mümkün olabildiği; açıklanan nedenle programın kod bölümünün de, kaynak (source) veya amaç (object) kod ayırımı yapılmadan koruma altına alındığı,
Algoritma ve arayüz veya kullanıcı arayüzü diye bilinen son iki unsurun ise koruma kapsamı dışında oldukları,
Bu bağlamda bilirkişi kurulu tarafından incelenen … ismi ile üretilip pazarlanan bilgisayar programının, sahibinin hususiyetini yansıtacak biçimde şekillenmiş bulunması, FSEK’de öngörülen eser türlerinden birinin içine girmesi ve fikrî bir çabanın ürünü olması nedeniyle ilim eseri vasfında bulunduğu,
Aksi ispat olunmayan kanıtlar kapsamına göre, anılan bilgisayar programının, davalı kullanımının tespiti tarihinden de evvel, davacı şirket ve onunla birleşen şirket tarafından hazırlatıldığı ve pazarlandığı, şu hâle göre FSEK’in 12. maddesi hükmü de nazara alındığında, eserle ilgili hakların ve kullanım yetkisinin sahibinin davacı şirket olduğu,
5846 sayılı Yasa’nın 38. madde hükmü uyarınca bir bilgisayar programının, herhangi bir şekilde bir bilgisayara yüklenmesi ve çalıştırılmasının, ancak programı yasal yoldan edinmiş ve lisans hakkı elde etmiş kişilere ait bulunduğu,
Aynı Yasa’nın 22/son maddesi uyarınca, bilgisayar programının geçici çoğaltılmasını gerektirdiği ölçüde, programın yüklenmesi, görüntülenmesi, çalıştırılması, iletilmesi ve depolanması fiillerinin, bilgisayar programının çoğaltılması niteliğinde bulunduğu,
Bilgisayar programının yasal yollardan edinmemiş olanların yazılımı kişisel kullanım amacıyla bile çoğaltamayacağı,
… 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin … D. İş sayılı dosyası incelendiğinde; davacı … Yazılım A.Ş. vekilinin işbu davayı açmadan evvel, … 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin 19.10.2017 tarih … D.İş sayılı kararı ile … – … adresinde faaliyet gösteren … Gayrimenkul isimli işyeri için arama talebinde bulunarak 20.10.2017 tarihinde işyerindeki bilgisayarlarda arama yapıldığı, yapılan arama sonucu işyerinde; … programı bulunan bir bilgisayarın harddiskininin sökülerek alındığının belirtildiği, C. Savcılığının talebi ile Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince imajının alınmasının talep edildiği, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından yapılan Adli Bilişim incelemesi sonucunda; “… isimli yazılıma ait kurulum dosyalarının bulunduğu klasör görülmüş olup, kurulumun yapıldığı klasör ve dosya içeriği resim1 ve resim 2 de gösterildiğini, … isimli yazılıma ait Crack (izinsiz lisanslama) klasörü görülmüş olup Crack (izinsiz lisanslama) klasörü ve dosya içeriği Resim 3, Resim 4 ve Resim 5 de gösterilmiştir.” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
İşyerinde yapılan incelemede davalıya ait işyerinde; 1 adet bilgisayarda … yazılımının kurulu ve çalışır durumda olduğunun tespit edildiği ve bilgisayarın harddiskinin alındığı daha sonrasında imajının alındığı, imajın bir örneğinin de mahkememiz dava dosyası arasına alındığı, dosyamız arasına alınan 1 TB kapasiteli …. harici harddisk içeriğinde imaj dosyalarının bulunduğu, imaj dosyaları bilirkişi heyeti marifetiyle açılarak incelendiğinde; harddisk (bilgisayar) üzerinde kurulu “… 5.1” yazılımının bulunduğu ve bu program ile oluşturulabilen ve açılarak görünülebilen “ncz” uzantılı dosyaların olduğu, … programının kilit (dongle, usb’ye takılan fiziki cihaz) olmadan çalışmasını sağlayan “… …” programının ve … programının cracklenerek nasıl çalıştırılacağını anlatan doküman bulunduğu tespit edilmiştir. Buna ilişkin ekran görüntüleri bilirkişi heyeti kök raporunda rapor içeriğine görsel olarak yansıtılmıştır.
Bilirkişi heyeti marifetiyle yapılan incelemelere göre; … 5.1 programının davalıya ait bilgisayarda yüklü ve kullanabilir durumda olduğu, yükleme tarihinin kesin olarak tespit edilemediği, bu nedenle haksız fiilinin başlangıç tarihinin tespit tarihi olan 20.10.2017 olarak kabul edilmesi gerektiği, bununla birlikte davalıya ait bilgisayarda ek modüllerin yüklü olduğu konusunda herhangi bir maddi veri bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı vekili, davaya konu … 5.1 programının demo olduğunu iddia etmiştir. Davalı vekilinin, müvekkiline ait bilgisayarın tamirciye verildiği esnada, davaya konu programın tamirci tarafından yüklendiğini ve bu programın demo olduğunu kendilerine beyan ettiğini belirten … …’ın … 3.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında tanık olarak beyanının alındığı anlaşılmıştır. … … tanık olarak vermiş olduğu yeminli beyanı ile; Müştekiyi ve şikayetçi kurum yetkililerini tanımadığını, 7-8 yıl önce bilgisayar tamir işi yaptığını, tarafların bu dönemde bir işlemi olduysa da hatırlamadığını, şikayetçi kurum olan … isimli şirketin programları ile çalıştığını hatırlamadığını, hiç bir bilgisayara özel programlar kurmadığını, sadece tamir için gelen bilgisayarların tamirini yaptığını, sanık ve eşinin iş yerine 7 yıl önce gidip gitmediğini hatırlamadığını, olaya dair bilgi ve görgüsünün bundan ibaret olduğunu, ayrıca tanıklık ücreti istemediğini beyan etmiştir. Gerek davalı vekilinin tamirci olarak belirttiği … …’ın ceza mahkemesinde verdiği yeminli beyanı, gerekse mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesine göre; davalıya ait bilgisayar harddiskinden alınan imaj içeriğine göre, … 5.1 yazılımının davalıya ait bilgisayarda kurulu ve çalışır vaziyette olduğu, bu program ile oluşturulabilen “ncz” uzantılı dosyaların davalı bilgisayarında bulunduğu, … programının kilit olmadan çalışmasını sağlayan “… …” programının ve … programının cracklenerek nasıl çalıştırılacağını anlatan dokümanın varlığı tahtında, davalı bilgisayarında tespit edilen … 5.1 yazılımının demo olmadığı kanaatine varılmıştır.
Somut olayda, davacıya ait eserin davalı tarafa ait işyerindeki bilgisayara yüklenebilmesi için, hak sahibinin izninin alındığını gösteren bir belge dosyada mevcut değildir. Yine olayda mali hakları davacının tasarrufunda olan bilgisayar programının, davalının kontrolünde olan bir bilgisayara izinsiz (lisanssız) yüklenerek çoğaltılması söz konusudur. Dolayısıyla hak sahibinin FSEK m.22’den kaynaklanan çoğaltma hakkının ihlal edildiği değerlendirilmiştir. Bu kapsamda çoğaltma hakkının ihlaline dayalı olarak davacı tarafın tazminat talebinde bulunabileceği değerlendirilmektedir. Nitekim … 3.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda; dosyamız davalısı hakkında … isimli yazılımı izinsiz olarak ticari amaçlı kullanması eylemi nedeniyle adli para cezası ile mahkûmiyetine hükmedildiği, bu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, verilen kararın 07/12/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyeti marifetiyle davacıya ait ticari defterlerin bulunduğu yerde yerinde inceleme yapılması suretiyle tanzim edilen 26/10/2020 havale tarihli bilirkişi ek raporunda tespit edildiği üzere; 2004 yılında … 4.0 versiyonu, 2006 yılında … 5.0 versiyonu, 2012 yılında … 6.0 versiyonu, 2015 yılında … 7.0 versiyonu çıkmıştır. Buna göre, davalı işyerinde tespiti yapılan … 5 yazılımının haksız fiil yılı olan 2017 yılında güncel sürüm olmadığı, güncel sürümün … 7.0 olduğu görülmektedir. Yazılımın yükleme tarihi 20.10.2017 olduğundan, yazılımın bu tarihteki rayiç değeri belirlenerek telif tazminatına esas farazi sözleşmenin kurulduğu değerlendirilmelidir.
Dosyadaki faturalarda satışı yapılmış olan … programlarının versiyon bilgisinin yer almadığı görülmekte ve tespitin yapıldığı yıl olan 2017 yılında spesifik olarak … 5.1 satışını gösteren bir fatura bulunmamaktadır. 24.02.2020 tarihli kök bilirkişi raporunda davacının dosyaya sunduğu …’in güncel sürümünün tespit tarihi liste fiyatının (20.10.2017) 8.950,00 TL olduğu, bu fiyat üzerinden yine davacının dosyaya sunduğu 2017 yılı İcmal Tablosundaki %27 indirim düşüldüğünde 1 adet 2017 güncel … için lisans bedelinin 6.533,50 TL olduğu tespit edilmiştir.
Bununla birlikte; yazılım ürünlerinde yeni sürümler önceki sürümlerin özelliklerini kapsadığı gibi yeni özelliklerin katıldığı da bilinmektedir. Yeni sürüm çıktığında eski sürüm kullanılmaya devam edilebilmektedir. Ancak genel uygulama olarak; yazılım firmaları programın yeni versiyonu çıktığında eski sürüm satışını keserek hemen yeni sürüm satışına başlamaktadırlar. Genel olarak eski sürümün -donanım ürünlerinden farklı olarak- daha uygun satışını satmak gibi bir yöntemi izlememektedirler. Bahsedilen teamül, … yazılımı içinde geçerlidir. Nitekim yukarıda ifade edildiği üzere 2017 yılı itibariyle davacının … 5.1 versiyonuna ilişkin yapmış olduğu emsal satış sözleşmesi davacıya ait ticari kayıtlarda tespit edilememiştir.
Temel işlev bakımından … 5.1 yazılımı ile çizim yapılabilmekte, yapılan çizimler güncel sürüm … 7.0 ile uyumlu olmaktadır. … 5 ürünün 2006 yılında çıktığı, … 6.0 yazılımın 2012 yılında, … 7.0 sürümünün de 2015 yılında çıktığı, davalı işyerindeki bilgisayara ise 20.10.2017 tarihinde kurulduğu dikkate alındığında, 2017 yılında güncel sürümün … 7.0 olduğu, davalının iki eski sürüm yazılım aldığı değerlendirildiğinde ürünün eksi ve eksik özellikleri sebebiyle %20 oranında daha indirim yapılabileceği değerlendirilmiştir.
Zira … 7.0 versiyonu ile eski versiyona ilaveten eklenen yeni eklenen özellikler aşağıda sayılmıştır:
• Otomatik Yakalama/Auto Snap Yeteneği,
• CAD Yeteneklerinde Geliştirme ve Yenilikler,
• Arayüz İyileştirmeleri,
• Tabakalar, Hat tipi ve Sembollerin Filtrelenebilme Yeteneği,
• Kartografik Çizim,
• Sık Kullanılan İşlemleri İçin Hazır Mimar Modelleri,
• Yeni Seçim Araçları & GIS-CAD Bir Arada Dinamik Konumsal Seçim Yeteneği,
• DEM, DTED, SRTM, GDEM vb. Tüm Raster Yükseklik Verilerinin ‘Sayısal Arazi Modeli’ne dönüştürülebilmesi,
• Konumsal Veriler İçin ‘Geri Al/Yeniden Yap’,
• Veri Karşılaştırma Aracı,
• TUCBS Temalarına Uygun Hazır Veri Tabanı ve Sayısallaştırma Kalemleri,
• Konuşan ….
Bu durumda; … 5.1 anamodül için yukarıda belirtilen lisans bedelinin KDV hariç toplam 6.533,50 TL olduğu, bunun üzerinden %20 eskime indirimi yapıldığında farazi lisans bedelinin 5.226,80 TL olduğu hesaplanmış olup; FSEK m.68 uyarınca telif tazminatı olarak bu bedelin en fazla 3 katı istenebileceğinden; 5.226,80 TL X 3 = 15.680,40 TL’nin davacının davalıdan talep edebileceği telif tazminatı bedeli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; davanın kabulü ile; 15.680,40 TL telif tazminatının 20/10/2017 tarihinden itibaren değişik reeskont faiz oranları üzerinden işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın KABULÜ ile; 15.680,40 TL telif tazminatının 20/10/2017 tarihinden itibaren değişik reeskont faiz oranları üzerinden işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.071,13 TL nispi karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan 267,78 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 803,35 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 7.375,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 17,90 TL vekalet harcı, 170,78 TL peşin harç, 97,00 TL ıslah harcı, 2.380,00 TL bilirkişi ücreti, 10,91 TL dosya kapağı masrafı, 407,10 TL delil celp masrafı, 338,30 TL posta ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.466,39 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 6,40 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, HMK m. 341 hükmü gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/01/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza