Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/53 E. 2021/441 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/53 Esas
KARAR NO : 2021/441

DAVA : Patent (Patent İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 17/09/2019
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Patent İle İlgili Kurum Kararlarının İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 17/09/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı …Ş’ye (kısaca …) ait TR … sayılı patentin istem, tarifname, çizimleri ve diğer davalı TÜRKPATENT’te bulunan işlem dosyasının incelenmesi sonucunda, patent verilme sürecinde çok ciddi usule aykırılıkların ve hataların bulunduğunu, gerçeğe aykırı tercümelerin sunulduğunu, bu tercümelerin gerçeğe aykırı olmalarına rağmen araştırma ve inceleme konusu yapıldığını, ilan edilen istem ile incelenen istemin unsurları arasında çok büyük farklar olduğu bilinmesine ve şekli eksiklerin giderilmesi için verilen sürelere riayet edilmemiş olmasına rağmen reddedilmesi gereken başvuru işlemlerine devam edildiğini, nihayetinde usule aykırı olarak haksız bir şekilde patent tescil belgesinin verildiğini, reddedilmesi gerekirken usule aykırı ve haksız olarak tescil edilmiş olan patentin, patent sahipleri tarafından müvekkilinin yasalara uygun olarak sürdürdüğü faaliyetlerine sekte vurmak amacıyla kötü niyetli bir biçimde kullanıldığını, bu durumun müvekkiline zarar verdiğini, bu çerçevede 551 sayılı KHK m.70-71 ve bugün yürürlükte bulunan 6769 sayılı SMK m.108 hükümleri mesnet gösterilerek, 20/10/2009 tarihinden itibaren 3 aylık sürede başvurudaki şekli eksikliklerin giderilmemesi, dosyadaki diğer birçok şekli eksikliğin de zamanında giderilmemesi nedeniyle, patent tescil kararının kaldırılarak başvurunun 551 sayılı KHK m.54 hükmü uyarınca tümden reddine ve hatalı yapılan işlemlerin başlangıcı araştırma safhası, devamı ise inceleme raporunun alınması safhası ve tescil kararı olduğundan, hatalı işlem ve devamındaki işlemlerin ve patent verilme kararının iptal edilerek başvuru işlemlerinin baştan, araştırma safhasından itibaren, 11 unsurlu istem seti üzerinden tekrar yapılmasına karar verilmesi talebiyle 15 Ocak 2018 tarihinde davalı TÜRKPATENT Patent Dairesi Başkanlığı nezdinde müvekkili adına itirazda bulunulduğunu, bu itiraza cevaben TÜRKPATENT Patent Dairesi Başkanlığı’nın 25/05/2018 tarih 2018-OE-244082 sayılı kararının verildiği, buna göre; araştırma raporunun verildiği 7 unsurlu istem setinin tarifname kapsamını aşmadığı, 7 unsurlu istem setinde tanımlanan unsurların 11 unsurlu istem setinde aynen yer aldığı, esasen farklı istem seti üzerine sunulan …. tarafından yapılan itirazların inceleme raporu verilirken dikkate alındığı, 7 unsurlu istem setine ilişkin olarak açılan hükümsüzlük davalarının hali hazırda reddedildiği ve 20/10/2009 tarihli şekli eksiklik bildiriminden sonra patent sahibinin eksiklikleri tamamlamış olduğu gerekçe gösterilerek müvekkili tarafından ileri sürülen itirazların reddedildiğini, bu karara karşı müvekkilinin davalı TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu Başkanlığı nezdinde 03/07/2018 tarihinde itirazda bulunduğu, bu itirazı inceleyen davalı TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu Başkanlığı’nın 23/07/2019 tarih … sayılı kararı ile müvekkili itirazlarının reddine karar verdiğini, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, şöyle ki;
Başvuru sahiplerinin vekilleri ….’in; istem seti, tarifname ve resimleri içeren 24/09/2009 tarihli dilekçeyle davalı TÜRKPATENT’e müracaat ettiğini, ilk başvuruda patent verilmesi istenen 1 nolu bağımsız istemin toplam 11 unsurdan oluştuğunu, bağımlı 2 nolu istemin ise 5 satırdan oluştuğunu, 1. ve 2. istemde belirtilen 2, 7, 8, 9, 10 referans numaralarının birbiri ile tutarlı olmayıp, tarifnamede de referans numaralarının tutarsız olduğunu, başvuru üzerine TÜRKPATENT’in tarifname ve resimlerde birçok eksiklik tespit ettiğini, bunun üzerinde gönderdiği 20/10/2009 tarihli şekli eksiklik bildiriminde bir referans işaretinin tüm başvuru boyunca aynı isimde olan özellikler için kullanılması gerektiği, 10 numaralı ve diğer tüm referans işaretlerinde çelişki ve hatalar olduğu, bunların 3 ay içerisinde düzeltilmesi gerektiğinin başvuru sahibine bildirildiğini, bunun üzerine patent vekilinin 06/01/2010 tarihinde 2010-G-2251 evrak kayıt numarası ile şekli eksiklik giderme formu sunduğunu, ancak bu formun ekinde neyin sunulduğuna dair belgenin işlem dosyasında yer almadığını, TÜRKPATENT uzmanının bu form üzerine el yazısı ile “3 ay içinde gelmiştir-18/01/10” yazarak imzaladığını, ancak eksikliğin bu tarihte giderilmediği, bundan sonra dosyada yer alan tüm istemlerde referans numaralarının halen çelişkili ve yanlış yazıldığı,
TÜRKPATENT’in, 18/01/2010 tarihli 2010-O-16265 sayılı yazı ile araştırma talep edilmesi için patent sahiplerine 15 ay süre verdiği, bu kapsamda; araştırma kuruluşuna gönderilmek üzere seçilen kuruluşun kabul ettiği dilde hazırlanacak iki nüsha halinde özet, tarifname, istemler, resimler ve ücretlerin ödendiğine dair dekontların istendiğini, patent sahiplerinin 07/07/2010 tarih 2010-G-152587 evrak kayıt numaralı araştırma talep formu ile Avusturya Patent Ofisi’ni (kısaca APO) araştırma kuruluşu olarak seçtiğini, ancak formun ekinde gerçeğe aykırı bir İngilizce tercümenin sunulduğunu, bu tercümenin başvuru ekinde sunulan 11 unsurlu istem setinin tercümesi olmadığını, zira 1 nolu bağımsız istem toplamda 11 unsur içerirken, başvuru sahibinin sunduğu İngilizce tercümede sadece 7 unsur bulunduğunu, keza, 2 nolu bağımlı istem 5 satırdan oluşmaktayken başvuru sahiplerinin sunduğu tercümenin 9 satırdan oluştuğunu, gerçeğe aykırı tercümenin yarattığı hukuka aykırılığın TÜRKPATENT tarafından fark edilip, başvuru sahiplerine gönderilen 15/09/2010 tarih 2010-O-321757 sayılı yazı ile Türkçe takımdan farklı tercüme sunulduğu ifade edilerek, yazı ekinde ilk sayfada başvuru sahibinin gerçeğe aykırı olarak sunduğu tercüme üzerinde el yazısı ile “İngilizce çeviri hangi istemlere göre yapıldı? Türkçe istemler bu şekilde değil!!, Türkçe ve İngilizce metnin aynı olması gerekiyor” yazılarak yanlış istem tercümesinin üzerinin çizildiği, 2.sayfada ilk başvuru ekindeki 1.istemi 11 unsurlu olan Türkçe istemler üzerine el yazısı ile “Çeviri bu istemlere göre yapılmalı!!!Farklı çeviri olmaz!!” yazıldığı, söz konusu yazının şekli eksikliğe ilişkin bir yazı olup, eksikliğin 3 ay içinde tamamlanmaması durumunda 551 sayılı KHK m.54 ve 551 sayılı KHK’nın Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.26 hükümleri uyarınca başvurunun reddedilmesinin gerekeceği, ancak söz konusu eksiklik yazısı üzerine başvuru sahiplerinin 5 ay sonra, 24/02/2011 tarih 2011-G-48226 evrak numaralı şekli eksiklik giderme formu ile birlikte gerçeğe aykırı tercümeyi aynen yeniden sunduğunu, bunun üzerine TÜRKPATENT’in 18/04/2011 tarih 2011-O-134115 sayılı yazı ile ikinci kez eksikliğin giderilmesini istediği, ancak TÜRKPATENT’in 15/09/2010 tarih 2010-O-321757 sayılı yazı ile bir kez tercüme eksikliğinin giderilmesini istemişken ve bu eksiklik başvuru sahiplerince 3 ay içerisinde giderilmemişken, başvuru sahiplerine tekrar bir şans vererek ikinci kez aynı konuda şekli eksiklik yazısı göndermesinin hukuka aykırı olduğunu, başvuru sahiplerinin süresinde gidermediği şekli eksiklik nedeniyle başvurunun TÜRKPATENT tarafından reddi gerekirken ikinci kez şekli eksiklik yazısı gönderildiğini,
Başvuru sahiplerinin 29/06/2011 tarih … nolu form ile 11 unsurlu istem setinin İngilizce tercümesini, doğru tercümenin gönderilmesinin istendiği 15/09/2010 tarih … sayılı yazının üzerinden yaklaşık 1 yıl geçikten sonra sunduğu, öte yandan, TÜRKPATENT’in 20/10/2009 tarihli şekli eksiklik bildiriminde bir referans işaretinin tüm başvuru boyunca aynı isimde olan özellikler için kullanılması gerektiği, 10 numaralı ve diğer tüm referans işaretlerinde çelişki ve hatalar olduğu, bunların 3 ay içerisinde düzeltilmesi gerektiği başvuru sahiplerine bildirilmiş olmasına rağmen, bu eksikliklerin giderilmediğini, bu durumun başvuru sahiplerinin 29/06/2011 tarih … evrak girişli form ekinde sunulmuş olan tercümelerden görüldüğünü, başvuru sahiplerinin 20/10/2009 tarihinden itibaren verilen 3 aylık süre içinde eksiklikleri gidermemiş olduğu için, başvurunun bu aşamada reddedilmesi gerektiği açıkken bu husus gözden kaçırılarak patent tescil işlemlerine devam edildiğini,
TÜRKPATENT’in, başvuru sahiplerinin süresinden sonra ibraz ettikleri düzelmiş tercüme evrakı yerine, baştan hatalı sunulan ve eksik olduğu belirtilen gerçeğe aykırı tercümeyi araştırmaya gönderdiğini, dolayısıyla, APO. Başvurusunun konusu olan 11 unsurlu istem seti yerine, gerçeğe aykırı tercüme sonucu ve en baştan TÜRKPATENT tarafından kabul edilmeyen ve düzeltilmesi istenen 7 unsurlu daha uzun istem seti üzerinden araştırma yaptığını ve 17/01/2012 tarih 2012-G-17802 evrak kayıt numaralı araştırma raporunu TÜRKPATENT’e gönderdiğini, akabinde, başvuru sahiplerinin 12/03/2012 tarih 2012-G-80950 evrak numaralı form ile inceleme talebinde bulunduklarını, başvuru sahiplerinin inceleme talebi formunda ayrıca (tarifname, istem, özet ve resimlerde) “değişiklik yok” kutucuğunu işaretlediklerini, başka bir deyişle, başvuru sahiplerinin, ilk başvurularının konusu olan 11 unsurlu istem setinde herhangi bir değişiklik yapmadıklarını açıkça beyan ettiklerini,
TÜRKPATENT’in başvuru sahiplerinin değiştirmedikleri 11 unsurlu istem setini 21/10/2010 tarihinde 10 sayılı bültende ilan ettiğini, söz konusu ilan üzerine, ‘nin 23/10/2012 tarihinde başvuruya karşı itirazlarını sunduklarını, başvuru sahibinin de 10/12/2012 tarih ve 2012-G-408197 evrak numaralı cevaplarını sunduğunu, TÜRKPATENT’in söz konusu itiraz ve itiraz cevaplarının eklendiği 25/01/2013 tarih 2013-O-50796 sayılı yazısı ile APO’ya inceleme talebini gönderdiği, APO’nun incelemeyi, TÜRKPATENT tarafından tekrar gönderilen gerçeğe aykırı tercümeye, yanı 7 unsurlu daha uzun istem seti tercümesine göre yaptığını, Araştırma Raporu’nun neredeyse birebir aynısı olan 25/04/2013 tarihli ilk inceleme raporunu 06/05/2013 tarih 2013-G-152673 evrak kayıt numarası altında gönderdiğini,
Patent işlem dosyasında yer alan e-posta yazışmasına göre; TÜRKPATENT çalışanı …’ın, APO inceleme uzmanını … ve …’nin itirazlarının incelenmesi konusunda uyardığını, APO inceleme uzmanı Torre Palmiro ise, 23/05/2013 tarihli cevabında, kendisine gönderilen tercüme ile … ve …’nin itirazlarında değinilen unsurlar arasında tutarsızlıklar olduğunu belirterek istemlerde değişiklik yapılıp yapılmadığını sorduğunu, TÜRKPATENT uzmanının 24/05/2013 tarihli cevabi e-postasında; patent başvurusuna ilişkin en son belgelerin, araştırma ve inceleme safhasında APO’ya gönderilen, şu an ellerinde bulunan belgeler olduğunu, başvuru sahibinin Türkçesi’ni değiştirmemiş olduğunu, bu nedenle 3.kişilerin itirazlarını ona göre yaptığını, APO’nun incelemeyi Kurum’un kendilerine gönderilmiş olan tercüme üzerinden yapması, fakat ilk istem seti üzerine yapılan itirazlarda atıfta bulunulan belgelere odaklanılmasını da talep ettiği, böylece; başvuru konusu 11 unsurlu istem setine patent verilmesi talep edilmişken, bu istem seti kamuoyuna ilan edilmiş ve aleyhine … ve … tarafından itiraz edilmişken, TÜRKPATENT’in gerçeğe aykırı tercüme edilmiş 7 unsurlu daha uzun istem seti üzerinde araştırma ve inceleme yaptırdığı, APO tarafından bu durum fark edilip TÜRKPATENT yetkilileri uyarılmasına rağmen TÜRKPATENT uzmanınca gerçeğe aykırı istem seti üzerinden inceleme yapılmasında ısrar edildiği,
APO tarafından 29/05/2013 tarih 2013-G-182166 evrak numarası ile gönderilen düzeltilmiş inceleme raporunda, öncelikle TÜRKPATENT’in 3.kişilere gönderilmeyen ve itirazcıların dayanak istemlerinden farklı istem seti üzerinde inceleme yapılması bildirimi raporda not edilerek, … ve … tarafından sunulan itirazlarda atıf yapılan dokümanların bir kısmı üzerinde üstünkörü bir inceleme yaparak başvurunun patentlenebilir olduğuna işaret ettiği, olumlu inceleme raporu geldikten sonra, 29/05/2013 tarih 2013-O-311538 sayılı yazı ile TÜRKPATENT, araştırma ve incelemenin başlangıçta yanlış tercüme olarak sunulan 7 unsurlu daha uzun istem seti üzerinde yapıldığını tekrar teyit ederek, bu hatayı düzeltircesine, ilk kez bu yanlış istem setinin Türkçe tercümesinin enstitüye sunulması gerektiğini, 7 unsurlu daha uzun istem setinin İngilizcesini yazıya ekleyerek başvuru sahiplerine bildirdiğini, başvuru sahibinin de 2 gün sonra 31/05/2013 tarih 2013-G-186891 evrak numaralı dilekçesinde “Sözlü almış olduğumuz noksan bildirimine (!) ilişkin istemiş olduğunuz referans numaraları düzeltilmiş istemler ektedir” diyerek, ilk kez başta yanlış tercüme olarak kabul edilen 7 unsurlu daha uzun istem setinin Türkçesi’ni dosyaya ibraz ettiğini, bu belgenin sunulmasından sonra, Kurum uzmanı tarafından patent dosyasındaki 11 unsurlu istem setinin daha önce yanlış tercüme kabul edilen gerçeğe aykırı 7 unsurlu daha uzun istem seti ile 31/05/2013 tarihinde değiştiğine, ilk sunulan istem setinin bu tarihte iptal edildiğine dair şerh düşüldüğü, sonuç olarak; 7 unsurlu daha uzun istem setinin kamunun denetimine açılmadan, ilk kez Türkçe belgesinin 31/05/2013 tarihinde, istem seti tescil kararından önceki son belge olarak patent işlem dosyasında yer aldığı,
Yukarıda özetlenen işlem dosyası safahatinden görüleceği üzere; TR … sayılı patentin tescil sürecinde, başvuru sahibine şekli eksiklikleri gidermek üzere 3 ay süre verilmesine rağmen başvurusuna ilişkin şekli eksiklikleri zamanında gidermediği, araştırmaya yayınlanmamış, Kurumun dahi yanlış tercüme olarak kabul ettiği İngilizce istem setinin gönderildiği, kamuya açılmamış bu yanlış istem seti üzerinde 3.kişilerin de itiraz hakkını kullanamamış oldukları, inceleme aşamasında, söz konusu hata APO ile olan yazışmalarda açığa çıkmasına rağmen hatanın devam ettirildiği, ofise farklı istem seti üzerine yapılan itirazların incelettirildiği, inceleme raporunun ise kamunun denetimine açılmamış itiraz hakkı verilmemiş istemler üzerinden hazırlandığı, araştırma ve inceleme yapılan, Kurumun yanlış tercüme dediği, gerçeğe aykırı 7 unsurlu daha uzun istem setinin Türkçesinin patent işlem dosyasına ilk kez başvurunun yapılmasından 3,5 yıl sonra sunulduğu ve bu versiyonun inceleme aşaması bittikten sonra başvuru ekindeki 11 unsurlu istem setini iptal ettiği şeklinde işlem yapıldığı, bu nedenle, 551 sayılı KHK m.70-71 ve SMK m.108 hükümleri uyarınca, hatalı yapılan işlemlerin başlangıcı araştırma ve inceleme raporlarının alınması safhası olduğundan, patent verilme işlemlerinin bu safhadan itibaren kamuya açılan 11 unsurlu istem seti üzerinden tekrar yapılmasının ve bu sebeple patent verilme kararının kaldırılmasının gerektiği, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 23/07/2019 tarihli kararında, taraflarınca tespit edilen eksikliklerin kabul edildiği, ancak; patent verilme işlemleri sırasında meydana geldiği kabul edilen eksikliklerin patent verilme işlemlerinin tekrarını sağlamaya yeterli olmadığı gerekçesiyle itirazlarının reddedildiği, verilen kararın yukarıda detaylı olarak izah edilen şekli eksiklikler nedeniyle hukuka aykırı olduğunu belirterek; TÜRKPATENT YİDK’nın 23/07/2019 tarih … sayılı kararının iptal edilmesine, şekli eksikliklerden kaynaklı olarak TR … sayılı patentin hükümsüz kılınmasına ve sicilden terkinine, hüküm verilinceye kadar dava konusu patentin dava dışı üçüncü kişilere devredilmesinin, yükümlendirilmesinin ya da lisans ve sair işlemlere konu edilmesinin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili 15/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Patent işlem dosyası safahati açıklandıktan sonra, 06/11/2009 tarihinde başvuru sahibine tebliğ edilen yazıda belirtilen şekli eksikliklerin giderilmesi için verilen üç aylık süre içinde eksikliklerin giderildiğine ilişkin evrakın Kuruma sunulduğunu, şekli inceleme aşamasından geçmiş Türkçe istem setindeki 1 nolu bağımsız istemde 11 teknik unsur bulunmasına rağmen, 07/07/2010 tarihli araştırma talebi ekinde sunulan İngilizce istem setindeki 1 nolu bağımsız istemde 7 unsura yer verildiği ve araştırma raporunun anılan 7 unsurlu İngilizce istem seti üzerinden düzenlendiği, başvurunun 1 nolu bağımsız isteminin 11 unsur içerecek şekilde 20/10/2010 tarihli Resmi Patent Bülteni’nde yayınlandığı, 11unsurlu istem setinde tanımlanan özelliklerden 7 tanesinin, 7 unsurlu istem setinde de tanımlandığı, Avusturya Patent Ofisi’nin yeniden düzenlemiş olduğu 1.inceleme raporunun 7 unsurlu istem seti üzerinden hazırlandığı, inceleme sırasında itiraz sahibi olan … ve … tarafından sunulan itirazların ve bunlara karşı başvuru sahibi görüşlerinin de dikkate alındığı, yapılan inceleme sonucunda istemlerin patentlenebilirlik kriterlerini haiz olduğunun inceleme raporunda belirtildiği, İstanbul Anadolu 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …. sayılı kararında, 7 unsurlu istem setini içeren dava konusu patentin patentlenebilirlik kriterlerini taşımadığı iddiasıyla açılan hükümsüzlük davasının reddedildiği, söz konusu mahkeme kararının Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin ….K sayılı karar ile onandığı, dolayısıyla patent verilme süreci içindeki işlemlerin, patent verilmesine ilişkin değerlendirme sonucunu ve patent verilme kararını etkileyecek önemde olmadığı, belirtilen gerekçelerle; mülga 551 sayılı KHK uyarınca şekli inceleme sırasında başvurunun kabulü ile ilgili eksikliklerin bulunmadığı, aynı KHK’nın 70-71.maddeleri kapsamında, anılan patentin verilmesi işlemlerinin geçersizliği, eksikliğin yapıldığı yere kadar geriye dönülmesi ve işlemlerin yeniden yapılması sonucunu doğuracak nitelikte önemli bir şekli işlemde eksiklik yapılmadığı ya da hata bulunmadığı, kurum karanının hukuka uygun olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 28/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından bilinçli olarak yok sayılmaya çalışılsa da, dava konusu patentin hükümsüzlüğü talepli olarak bizzat davacı tarafından ikame edilen davanın hali hazırda İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile devam ettiğini, dolayısıyla eldeki davanın derdestlik dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, davacının 2015 yılından beri derdest olan davada, istediği sonucu elde edemeyeceği kanaatine vardığı için huzurdaki davayı ikame ettiğini, bu nedenle açılan davanın kötü niyetli olduğunu, davaya konu patentin tescil süreci hukuka uygun olarak tamamlanmış olup, davacı tarafın iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, dava konusu “Mobil Ödeme Sisteminde Geliştirme” konulu patent başvurusunun patent siciline 24/09/2009 tarih saat 17:13:10’da 2009/07288 sayı ile kaydedildiğini, 20/10/2009 tarih 2009-O-354048 sayılı şekli eksiklik bildiriminin 06/11/2009 tarihinde vekil … …’e tebliğ edildiğini, şekli eksiklik bildiriminde vekile verilen süre 3 ay olup, şekli eksikliğin 06/01/2010 tarih 2010-G-2251 sayılı evrak ile vekil … … tarafından giderildiğini, şekli eksikliğin kabul edildiğine ilişkin evrakın 21/01/2010 tarih 2010-O-16265 sayılı evrak ile vekile gönderildiğini, dolayısıyla şekli eksikliklerin süresinde tamamlandığını, davacının hiçbir iddiasının dava konusu patentin kapsamı ve içeriğine ilişkin olmadığını, davacı tarafından dosyaya sunulan dilekçeler incelendiğinde dahi mevcudiyeti iddia edilen eksikliğin patentin içeriğini, verilmesi sürecini sakatlayacak ve/veya geçersiz kılacak bir eksiklik olmadığını, kaldı ki bu hususun … ve … tarafından askı süreci içinde yapılan itirazlar ile de sabit olduğunu, zira diğer davalı TÜRKPATENT’in, davaya konu patent başvurusuna yönelik ileri sürülen tüm itirazları değerlendirdiğini, yine dava konusu patentin hükümsüzlüğü amacıyla davacı gibi …, … ve … BANKASI tarafından da davalar açıldığını, … tarafından ikame edilen patentin hükümsüzlüğü davasının İstanbul Anadolu 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile reddedildiğini, bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, yine İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …Esas ve 2017/243 Esas sayılı dava dosyalarının hali hazırda derdest olup, bu davalarda alınan bilirkişi raporlarının müvekkili lehine olduğunu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olup kaldırılması gerektiğini, davacıdan teminat alınmaksızın ihtiyati tedbir kararı verilmesinin müvekkiline ait patentin sınırlı süreyle koruma sağladığı düşünüldüğünde, müvekkili aleyhine zarar doğurduğunu belirterek; mahkemenin görev ve yetkisizliğine, bu sebeple ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, davanın derdestlik nedeniyle usulden reddine, esasa yönelik olarak ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde davacı talepleri kapsamında teminat alınmasına, esasa yönelik olarak davacı tarafın tüm istemlerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Fer’i Müdahil … Uydu Haberleşme ve Kablo TV İşletme A.Ş. vekili 29/06/2020 tarihli beyan dilekçesinde özetle; Davacı tarafından davaya konu patentin tescil kararında eksiklikler olduğu gerekçesiyle tescil üzerinden yaklaşık 10 yıl geçtikten sonra Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuruda bulunulduğunu, davacının bu başvurusunun TürkPatent Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YIDK) tarafından reddedildiğini, davacının söz konusu YIDK kararının iptali için dava açtığını, açılan bu davanın başında mahkemece davaya konu patentin 3. kişilere devrini teminatsız olarak yasaklayan bir tedbir kararı verildiğini, müvekkilinin yaklaşık 30 milyonun üzerinden bir değer biçilen ve hali hazırda satış ve pazarlaması için görüşmeler yaptığı işbu patentin üzerindeki devir yasağının kaldırılması için yaptığı itirazın reddedildiğini, davacının işbu haksız girişimlerinin önüne geçilmesini ve müvekkili aleyhine verilen tedbir kararının kaldırılması gerektiğini beyan ederek; dava konusu patentle ilgili verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalı kurumun tesis ettiği 23/07/2019 tarih 2017-… sayılı YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı, davaya konu TR … B sayılı patentin tescil kararını açıkça ortadan kaldıracak şekilde tescil süreci içinde şekli eksiklik ve hataların bulunup bulunmadığı, buna bağlı olarak dava konusu patentin tescil işleminin geçersiz sayılmasının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, ilgili patent evrakı getirtilmiş, İstanbul Anadolu 1. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyaları ve İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası UYAP ortamında celp edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişi heyetlerinden maddi vakıalara ilişkin raporlar alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tarafların iddia ve savunmaları, hukuki nitelendirme hali hariç olmak üzere maddi vakıalara ilişkin tespitler barındıran 27/07/2021 tarihli bilirkişi raporu ve TR … B sayılı patente ilişkin celp edilen TÜRKPATENT evrakına göre;
I- Dava dışı ….yi temsilen patent vekili … … tarafından; “İstem 1- Bu buluş pos, mobil pos, banka, ATM, kredi kartı ve nakit parayı ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği; alıcı (1), satıcı (3), telefon (2), veri alıcı ve verici (4), uydu (5), veri alıcı ve verici (6) ve sabit hat ve GSM operatörü bilgi işlem merkezi (7), yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (8), mobil ödeme merkezi ana menü (9), ödeme veya havale ekranı menüsü (10), gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi (11) içermesidir. İstem 2-İstem 1’de anlatılan pos ve mobil posu ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği: alıcının (1) almış olduğu mal veya hizmet karşılığında, kullanıcı adı ve şifresi (8) ni girerek mobil ödeme merkezi menüsünden (9) satıcıya (3) ödemesi gereken tutarı ödemesini ve kendi aralarında havale ve fatura (10) ödemelerini sağlayan Sabit hat ve GSM Operatörü (7), telefon ve cep telefonu (2) içermesidir.” istemlerini içeren “Mobil Ödeme Sisteminde Geliştirme” başlıklı buluşun adına tescili için 24.09.2009 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuruda bulunulmuştur(İşlem dosyası içindeki başvuru evrakının üzerinde el yazısı ile yazılmış “31.05.2013 ile İPTAL şerhi” bulunduğu görülmüştür).

II- Patent Dairesi Başkanlığı tarafından başvuru sahibine gönderilen 20.10.2009 tarihli 2009-O-354048 sayılı “Şekli Eksiklik Bildirimi” konulu yazı ile başvurunun mevzuattaki şekil şartlarına uygunluk yönünden incelendiği ve bazı eksiklikler saptandığı bildirilerek, söz konusu evrakın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak, patent/faydalı model belgesi başvuru kılavuzunda anlatıldığı şekilde hazırlanarak bildirim tarihinden itibaren 3 ay içinde kuruma gönderilmesi istenmiş, aksi takdirde başvurunun reddedileceği bildirilmiştir. (1 sayfa “Şekli Eksiklik Formu, 4 sayfa da “Düzeltilmesi Gereken Evrak” eki vardır. Aşağıda içeriği değerlendirilmiştir.)

III- Başvuru sahibi 06.01.2010 tarihli ve 2010-G-2251 evrak kayıt numaralı Şekli Eksiklik Giderme Formunu ve ekinde 3 sayfa “tarifname” ile 2 sayfa “resimler”i sunmuş olup, iş bu formun üstünde el yazısı ile yazılmış “18.01.2010 3 ay içinde gelmiştir” şerhi vardır.

IV- Patent Dairesi Başkanlığı’nın 21.01.2010 tarihli ve 2010-O-16265 sayılı yazısı başvuru sahibine gönderilerek, başvuru tarihinden veya rüçhan talep edilmişse rüçhan tarihinden itibaren 15 ay içinde tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırmanın talep edilmesi ve taleple birlikte veya talep tarihinden itibaren 3 ay içinde araştırma raporu düzenlenmesi hazırlık işlemleri ücretinin ve seçeceği araştırma kuruluşuna ait araştırma ücretinin ödenmesi istenmiştir.

V- Başvuru sahibi 15.02.2010 tarihli ve …. sayılı Rüçhan Hakkı Talep Formu ile “Rüçhan Belgesi Düzenlenmesi”ni talep etmiş, Patent Dairesi Başkanlığı’nın 17.02.2010 tarih …. sayılı yazı ile rüçhan hakkı belgesi düzenlenerek ilişikte gönderildiği başvuru sahibine bildirilmiştir.

VI- Başvuru sahibi 07.07.2010 tarihli ve …. kayıt numaralı Araştırma Talep Formu ile araştırma talebinde bulunmuş, araştırma ofisi olarak Avusturya Patent Ofisi’ni seçmiş ve ekinde tarifnamenin, özetin, istemlerin ve resimlerin İngilizce tercümesini sunmuştur. İngilizcesi sunulan 1 nolu bağımsız istem başvurudan farklı olarak, 7 unsurludur.

VII- Patent Dairesi Başkanlığı’nın 15.09.2010 tarihli ve 2010-O-321757 sayılı yazısı ile başvuru sahibine (vekiline), 23.06.2010 tarihli dilekçe ekindeki İngilizce tarifname takımının, Türkçe tarifname takımından farklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiş ve başvurucu vekilinden ilişikte suretleri gönderilen İngilizce ve Türkçe tarifname takımlarındaki söz konusu farklılıklar giderilerek yeniden düzenlenen evrakın iki nüsha olarak EN KISA SÜREDE gönderilmesi istenmiştir. Bu yazının ekinde Türkçe ve İngilizce suretler gönderilmiş olup, İngilizce “İstemler”in üzerinde el yazısı ile “İngilizce çeviri hangi istemlere göre yapıldı? Türkçe istemler bu şekilde değil! Türkçe ve İngilizce metnin aynı olması gerekiyor.” notu bulunmaktadır. Söz konusu yazı 30.09.2010 tarihinde başvurucunun vekiline tebliğ edilmiştir.

VIII- Bu esnada 21.10.2010 tarihli ve 2010/10 sayılı Resmi Patent Bülteninde (11 unsurlu istemleri içeren) davaya konu patent başvurusu yayınlanmıştır.

IX- Başvuru sahibi 24.02.2011 tarihli ve …. kayıt numaralı Şekli Eksiklik Giderme Formu ekinde yine 7 unsurlu istem setini içeren İngilizce tercümeyi sunmuştur.

X- Patent Dairesi Başkanlığı’nın (15.04.2011 sistem kayıt tarihli) 2011-O-134115 sayılı yazısı ile başvuru sahibine 15.09.2010 tarihli kurum yazısı ile bildirilen “düzeltilmesi gereken hususların” yeniden gönderilen İngilizce istemler ile giderilmediği bildirilmiş ve ilişikte sureti gönderilen Türkçe İstemler ile aynı olacak şekilde çevirinin yapılması ve İngilizce istemlerin Türkçe ile uyumlu hale getirilmesi istenmiştir. Bu tekit yazısı 19.04.2011 tarihinde başvurucu vekiline tebliğ edilmiştir.

XI- Başvuru sahibi 29.06.2011 tarihli ve 2011-G-172968 kayıt numaralı Şekli Eksiklik Giderme Formu ekinde 11 unsurlu istem setinin tercümesini sunmuştur.

XII- TÜRKPATENT’in 23.08.2011 tarihli ve 2011-O-337233 sayılı yazısı ile 2009/07288 sayılı Patent Başvurusu, Avusturya Patent Ofisi’ne (APO) araştırma raporu düzenlenmesi için gönderilmiştir. Gönderilen patent başvuru evrakları incelendiğinde; başvuru sahibi tarafından hatalı şekilde sunulan 7 unsurlu istem setinin (başvuruya konu istem 11 unsurludur) İngilizce tercümesinin APO’ya gönderildiği görülmüştür.

XIII- Başvuru sahibi 08.12.2011 tarihli ve 2011-G-338807 kayıt numaralı Bilgi Talebi Formu ile araştırma raporunun akıbetini sormuş ve ilgili araştırma ofisine tekit yazılmasını istemiştir.

XIV- 17.01.2012 tarihinde (7 unsurlu istem setine göre yapılan) tekniğin bilinen durumu konusundaki Araştırma Raporu, 2012-G-17802 kayıt no ile TÜRKPATENT kayıtlarına girmiştir.

XV- Patent Dairesi Başkanlığı’nın 28.01.2012 tarihli ve 2012-O-45206 sayılı yazısı ile başvuru sahibinin incelemesiz veya incelemeli patent sistemlerinden hangisini tercih ettiğini 3 ay içinde bildirmesi istenmiştir. Bu yazı başvuru sahibine 13.02.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir.

XVI- Başvuru sahibi 12.03.2012 tarihli ve 2012-G-80950 kayıt numaralı Sistem Tercihi İnceleme Talep Formu ile 1. inceleme talebinde bulunmuştur. Bu formda başvurucu tarifname, istemler, özet ve resimler de “DEĞİŞİKLİK YOK” kutucuğunu işaretlemiştir.

XVII- İncelemeli Sistem Tercihi ve Araştırma Raporu 24.04.2012 tarihli ve 2012-4 sayılı Resmi Patent Bülteninde ilan edilmiştir. Dava dışı şirketlerin itirazlarından ilanın 11 unsurlu istem seti esas alınarak yapıldığı anlaşılmaktadır.

XVIII- Dava dışı … İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından söz konusu ilana 27.09.2012 tarihli ve 2012-G-31414 kayıt numaralı İtiraz Formu ile itiraz edildiği ve başvurunun yenilik içermediğinin ileri sürüldüğü görülmüştür. (… itirazı – 32 sayfa) Yine dava dışı … Bankası A.Ş. tarafından söz konusu ilana 23.10. 2012 tarihli ve 2012-G-347392 kayıt numaralı İtiraz Formu ile itiraz edildiği ve başvurunun yenilik içermediğinin ileri sürüldüğü görülmüştür. (… itirazı – 149 sayfa)

XIX- Patent Dairesi Başkanlığı’nın 07.11.2012 tarihli yazısı ile … İtirazı, 04.12.2012 tarihli yazısı ile de … İtirazı hakkında başvurucunun karşı görüşünün sorulmuştur. Başvuru sahibi 10.12.2012 tarihinde hem … hem de … itirazına karşı, ayrı ayrı karşı görüş bildirerek patent başvurusunun yeniliğini savunmuştur. Patent Dairesi Başkanlığı’nın (08.01.2013) 2013-O-10963 sayılı yazısı ile …’den itirazının İngilizce tercümesini sunması istenmiştir. Aynı şekilde (08.01.2013) 2013-O-10980 sayılı yazı ile …’den de itirazının İngilizce tercümesini sunması istenmiştir. Patent Dairesi Başkanlığı’nın 08.01.2013 tarihli ve 2013-O-10987 sayılı yazısı ile başvuru sahibine “itirazlara karşı ileri sürülebilecek gerekçeli görüşlerin veya gerekli görülürse tarifname ve/veya istemlerin değiştirilerek yabancı dildeki çevirileri ile beraber itiraz süresi bitiminden itibaren 3 ay içinde gönderilmesi gerektiği” bildirilmiştir. 09.01.2013 tarihinde … itirazının tercümesi, 17.01.2013 tarihinde ise … itirazının tercümesi muterizler tarafından dosyaya sunulmuştur. Başvuru sahibi 21.01.2013 tarihli ve 2013-G-22033 kayıt numaralı İtiraza karşı Görüş Bildirme Formu ile … itirazına karşı görüşünün tercümesini, 21.01.2013 tarihli ve 2013-G-22032 sayılı İtiraza karşı Görüş Bildirme Formu ile de … itirazına karşı görüşünün tercümesini sunmuştur. İki formda da başvuruda tarifname, istem, özet, resim değişikliği yaptığına dair beyanı ya da tercihi yoktur.

XX- Başvuruya gelen itirazlar ile başvurucunun karşı görüşleri de eklenerek patent başvurusu, Birinci İnceleme Raporu düzenlenmesi istemiyle 25.01.2013 tarih ve 2013-O-50796 sayılı yazı ile APO’ya gönderilmiştir. TÜRKPATENT Uzman Yardımcısı Emre Seyrek tarafından, APO uzmanı ….’ye 25.04.2013 tarihinde elektronik posta gönderilerek 1. İnceleme Raporunun akıbeti sorulmuş ve hatırlatma yapılmıştır. APO Uzmanı tarafından 06.05.2013 tarihinde kurum kayıtlarına …. numara ile kaydedilen 1. İnceleme raporu gönderilmiştir.

XXI- 13.05.2013 tarihinde Patent Uzman Yardımcısı …, APO uzmanı ….’ye elektronik posta göndererek inceleme talebi ekinde gönderdiği itirazların da değerlendirilmesini istemiş, 13.05.2013 tarihinde de hatırlatma maili göndermiştir. APO Uzmanı … 23.05.2013 tarihli cevabi mailinde kendilerine gönderilen (İngilizce tercüme) istemin 7 unsurlu, itirazlarda belirtilenin ise 11 unsurlu olduğu belirterek “lütfen doğru versiyonu gönderin” talebinde bulunmuştur. 24.05.2013 tarihinde Patent Uzman Yardımcısı … Mr. Torre’ye elektronik posta göndererek itirazları ilk istemlere göre değerlendirmesini istemiş ve uygun olmazsa geri dönüş yapmasını istemiştir. Söz konusu elektronik posta: “….version of the document of 2009/07288 is as we sent during the search and examination phase. However the applicant fail to sent us the amanded Turkish translation of these documents. Because of that, third parties made their objections based on the initial claims. We ask the examiner to prepare the report with the claims we sent and especially focus on the documents cited in the objections…” şeklindedir. Üzerine el yazısı ile “İnceleme raporu düzenleyecek olan uzmanın, yapılan açıklamaları dikkate alarak, yeniden düzenlenmiş istemlerin raporu düzenlenirken ilk istemler dikkate alınarak gönderilen itirazları dikkate alabileceği, eğer bu uygun olmaz ise bize geri dönüş yapacağı beklenmektedir.” yazılmıştır. 28.05.2013 tarihinde APO uzmanı … üçüncü kişi itirazlarını da dikkate alan düzeltilmiş 1. İnceleme Raporunu, TÜRKPATENT Uzman Yardımcısı Emre Seyrek’e mail ile göndermiş, 29.05.2013 tarih ve 2013-G-182166 kayıt no ile de iş bu rapor kurum kaydına alınmıştır.

XXII- Patent Dairesi Başkanlığı 29.05.2013 tarihli ve 2013-O-311538 sayılı yazısıyla incelemeli patent verilebilmesi için araştırma ve incelemesi yapılan 7 unsurlu istemleri içeren İngilizce istem setini başvurucuya göndererek Türkçe tercümesini göndermesini istemiştir.

XXIII- Başvuru sahibi vekili 31.05.2013 tarihli ve 2013-G-186891 kayıt numaralı dilekçesi ile (sözlü istendiği belirtilen) “REFERANS NUMARALARI DÜZELTİLMİŞ İSTEMLERİ” (7 unsurlu istem setinin Türkçe tercümesini) Kuruma sunmuştur. Sunulan Türkçe Tercüme; “İstem 1- Bu buluş pos, mobil pos, banka, ATM, kredi kartı ve nakit parayı ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği; alıcı (1), telefon gsm ve sabit telefon (2), mal ve hizmeti sunan satıcı (3), veri alıcı ve verici (4), uydu (5), veri alıcı ve verici (6) ve Sabit hat ve GSM Operatörü bilgi işlem ve hesap merkezi (7) içermesidir. İstem 2- İstem 1’de anlatılan pos ve mobil posu ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği: araç içindeki abone veya alıcının (1) almış olduğu mal veya hizmet karşılığında, yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi (7) kullanıcı adı ve şifre alanını (şekil 2) kullanarak kullanıcı adı ve şifresini girip mobil ödeme merkezi ana menüsünden (şekil 3) mal ve hizmeti sunan satıcıya (3) ödemesi gereken tutarı ödemesini ve ödeme veya havale ekranı menüsünden (şekil 2) kendi aralarında havale ve fatura ödemelerini sağlayan sabit hat ve gsm operatörü bilgi işlem ve hesap merkezi (7), telefon gsm ve sabit telefon (2) içermesidir.” şeklindedir.

XXIV- TR … sayılı İNCELEMELİ PATENT belgesi 21.06.2013 tarihinde verilmiştir. İşbu patent 12.03.2018 tarihinde davalı …Ş.’ne devredilmiş ve sicile kaydedilmiştir.

XXV- Davacı …. tarafından; 551 sayılı KHK’nın 70 ve 6769 sayılı SMK’nın 108.maddesine dayanılarak, 20.10.2009 tarihinden itibaren 3 aylık sürede başvurudaki şekli eksikliklerin giderilmememesi, dosyada diğer birçok şekli eksikliğin de zamanında giderilmemesi nedeniyle, patent tescil kararı kaldırılarak başvurunun 551 sayılı KHK m. 54 uyarınca tümden reddine, hatalı yapılan işlemlerin başlangıcı araştırma safhası, devamı ise inceleme raporunun alınması safhası ve tescil kararı olduğundan, hatalı işlem ve devamındaki işlemlerin ve patent verilme kararının iptal edilerek başvuru işlemlerinin baştan, araştırma safhasından itibaren 11 unsurlu istem seti üzerinden tekrar yapılmasına karar verilmesi talebiyle 15.01.2018 tarihinde itirazda bulunulmuştur. Bu itiraza karşı patent sahibi vekili tarafından 06.03.2018 tarihli …. sayılı karşı görüş dilekçesi sunulmuştur.

XXVI- TÜRKPATENT Patent Dairesi Başkanlığı’nın 25.05.2018 tarihli ve 2018-O-244082 sayılı kararı ile; araştırma raporunun verildiği 7 unsurlu istem setinin tarifname kapsamını aşmadığı, 7 unsurlu istem setinde tanımlanan unsurların 11 unsurlu istem setinde aynen yer aldığı, … ve … tarafından yapılan itirazların inceleme raporu verilirken dikkate alındığı, 7 unsurlu istem setine ilişkin olarak açılan hükümsüzlük davalarının hali hazırda reddedildiği ve 20.10.2009 tarihli şekli eksiklik bildiriminden sonra patent sahibinin eksiklikleri zamanında tamamlamış olduğu gerekçe gösterilerek talep reddedilmiştir.

XXVII- Bu karara karşı davacı tarafından 03.07.2018 tarih 2018-GE-288066 sayılı yazı ile Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu nezdinde itiraz edilmiştir. İtirazı inceleyen TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu Başkanlığı’nın 23.07.2019 tarih ve 2017-… sayılı YİDK kararı ile; “2009/07288 sayılı patent başvurusuna ilişkin mülga 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK), 46-47 inci, 29 uncu ve 70-71 inci maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 108 inci maddeleri uyarınca, patent verilmesiyle ilgili usule aykırı işlemlerin geçersizliği ve eksikliğin yapıldığı yere kadar geriye dönülerek tescil işlemlerinin yeniden yapılması ve patentin iptaline karar verilmesi talebinin reddedilmesine dair 25.05.2018 tarihli Patent Dairesi Başkanlığı kararına karşı yapılan 03.07.2018 tarihli itiraz incelenmiştir. İtirazda, mülga 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) 54 üncü maddesi ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 95 inci maddesi uyarınca başvurunun tümden reddi; 70-71 inci maddeleri ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 108 inci maddeleri uyarınca, patent verilmesiyle ilgili usule aykırı işlemlerin geçersizliği ve eksikliğin yapıldığı yere kadar geriye dönülerek tescil işlemlerinin yeniden yapılması talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Mülga 551 sayılı KHK’nın ‘Şekli Eksikliklere İtiraz’ başlıklı 70 inci maddesinde; üçüncü kişilerin, patentin verilmesine karşı, Kurum nezdinde itiraz edebilecekleri hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu madde hükmüne göre itiraza konu edilebilecek hususlar belirlenmiştir. Bu kapsamda yapılacak itirazın kapsadığı karar buluşun bütünlüğü esası ile ilgili 45 inci madde hükmü hariç, 42 nci ila 63 üncü maddelerde belirtilen işlemlerdeki şekli eksikliklerle sınırlandırılmıştır. Anılan mülga 55 sayılı KHK’nın “Şekli Eksikliklere İtirazın Etkisi” başlıklı 71 inci maddesinde ise; Kurum tarafından yapılan inceleme sırasında, buluşun bütünlüğü konusu dışında, patent verilmesi işlemleri ile ilgili şekli bir işlem yerine getirilmemişse veya önemli bir şekli işlemde eksiklik yapılmışsa, Kurum tarafından verilecek kararın, patent verilmesi işlemlerinin geçersizliği, eksikliğin yapıldığı yere kadar geri dönülerek, işlemlerin yeniden yapılması sonucunu doğuracağı hükme bağlanmıştır. Anılan itirazda “11 unsurlu istem seti” ve “7 unsurlu istem seti tercümesi”nden bahsedildiği görülmüştür. Patent başvuru dosyası ve itiraz dilekçesi kapsamında yapılan incelemede; 20/10/2009 tarihli 2009-0-354048 evrak sayılı şekli eksiklik bildirim yazımızda belirtilen eksikliklerin, başvuru sahibi tarafından 06/01/2010 tarihli ve 2010-G-2251 evrak sayılı yazıyla 3 aylık süresi içerisinde giderildiği tespit edildiğinden; şekli inceleme sırasında başvurunun kabulü ile ilgili herhangi bir eksikliğin bulunmadığı, Araştırma işlemleri ile ilgili olarak, Şekli inceleme aşamasından geçmiş olan Türkçe istem setindeki 1 nolu bağımsız istemde 11 teknik unsur bulunmasına rağmen; 07.07.2010 tarihli araştırma talebi ekinde sunulan İngilizce istem setindeki 1 nolu bağımsız istemde 7 unsura yer verildiği ve araştırma raporunun anılan İngilizce istem seti üzerinden hazırlandığı, Başvurunun 1 nolu bağımsız isteminin 11 unsur içerecek şekilde 20/10/2010 tarihli Resmi Patent Bülteninde yayınlandığı, Araştırma raporunun, 23/04/2012 tarihli Resmi Patent Bülteninde yayınlandığı, Başvurunun, 3. kişilerin itirazlarıyla birlikte, tarifname takımında herhangi bir değişiklik yapılmadan aynı araştırma – inceleme ofisine inceleme raporu hazırlanmak üzere 25/01/2013 tarihinde gönderildiği; 1. inceleme raporunun 3. kişilerin itirazları dikkate alınmadan 06/05/2013 tarihinde gönderildiği, Anılan inceleme raporunun hazırlanmasında itirazların dikkate alınmadığının fark edilmesi üzerine, itirazlar dikkate alınarak yeniden inceleme raporunun düzenlenmesi için ilgili ofisle iletişime geçildiği, Yeniden düzenlenmiş inceleme raporunun 29/05/2013 tarihinde Kurumumuza gönderildiği ve itirazlar dikkate alınarak hazırlanan inceleme raporunda başvurunun patentlenebilirlik kriterlerine sahip oldu sonucuna varıldığı, Başvuru sahibinin 31/05/2013 tarihli hata düzeltme talebi ekinde, Kurumumuz tarafından talep edilmesine istinaden, araştırma ve incelemeye esas olan istem takımını gönderdiği ve 07/06/2013 tarihinde incelemeli patent kararı verilerek başvurunun tescil edildiği tespit edilmiştir. Mülga 551 Sayılı KHK’nın 55 ve 57 nci maddeleri hükmü uyarınca, yapılan patent başvuruları ve araştırma raporları Yönetmelik hükümlerine göre yayınlanarak kamunun bilgisine sunulur. Mülga 551 Sayılı KHK’nın 62 nci madde hükmü uyarınca, 3. kişiler yönetmelikte belirtilen şekilde ve altı ay içinde, yeniliğin bulunmadığı veya tekniğin bilinen durumunun aşılmadığı veya tarifnamenin yeterli olmadığı hususları dahil olmak üzere, patentin verilebilirlik şartlarının mevcut olmadığını ileri sürebilir ve itiraz edebilir. İtiraza konu patent başvurusu kapsamında 3. kişiler tarafından yapılan itirazın başvuruda yer alan tüm istemleri kapsadığı anlaşılmaktadır. İtiraz konusu olan 1 no’lu bağımsız istemin 7 unsuru bulunmasına rağmen, geri kalan 4 unsurun 3 ü bu isteme bağlı olan 2 no’lu istemde yer almaktadır. 2 no’lu istemde yer almayan “onay SMS bildirimi” unsuru ise tekniğin bilinen durumunda kullanımı yaygın olan bir uygulamayı içermektedir. Dolayısıyla araştırması ve incelemesi yapılan başvurunun istemlerinde yer almayan bu unsurun araştırma ve inceleme raporlarında belirtildiği üzere, yenilik ve buluş basamağı kriterlerine doğrudan bir etkisi bulunmadığı değerlendirilmektedir. Araştırma ve inceleme raporlarında, her iki istemde bulunan unsurların tamamı araştırma ofisi tarafından dikkate alınmıştır. Bu bağlamda 3. kişilerin itirazı incelendiğinde, başvurunun tamamına itiraz edildiği tespit edilmiştir. Başvurunun araştırma ve incelemesini yapan araştırma ofisi, tüm unsurları ve itirazları dikkate alarak araştırma ve inceleme raporlarını hazırlamıştır. Dolayısıyla, her ne kadar itiraz sahibi bu başvuru bakımından, toplumun incelemesine açılan istemler ile hakkında araştırma raporu düzenlenen istemlerin farklı olduğunu ve üçüncü kişilere patent başvurusuna karşı gerçek bir itiraz hakkı tanımadığını öne sürse de; kamunun bilgisine ve incelemesine sunulan istem takımı değerlendirildiğinde itiraz sahiplerinin I ve 2 nolu istemlerin toplamında yer alan tüm unsurlara itiraz etmiş olduğu araştırma ve inceleme ofisinin de bu unsurların tamamını ve itirazları da dikkate alarak raporunu hazırladığı ve böylelikle üçüncü kişilerin itiraz hakkının engellenmediği değerlendirilmiştir. Yukarıda yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde: Şekli inceleme sırasında başvurunun kabulü ile ilgili eksikliğin bulunmadığı, Başvuru yayınında 1 nolu istemin 11 unsura sahip şekilde yayımlanmasına rağmen araştırma raporu düzenlenen istem setinde 1 nolu bağımsız istemin 7 unsur içermesinin üçüncü kişilerin itiraz hakkını engellemediği, araştırma ve incelemenin 1. ve 2. istemler beraber düşünüldüğünde tüm unsurları kapsayacak şekilde yapıldığı, üçüncü kişilerin yaptığı itirazların da bu unsurların tamamına göre yapılmış olması nedeniyle üçüncü kişilerin itiraz hakkının engellendiğinin söylenemeyeceği; bu kapsamda mülga 551 sayılı KHK’nın 70 – 71 inci maddesi kapsamında itiraza konu patentin verilmesi işlemlerinin geçersizliği, eksikliğin yapıldığı yere kadar geriye dönülmesi ve işlemlerin yeniden yapılması sonucunu doğuracak nitelikte önemli bir eksiklik ya da hata görülmediğinden İTİRAZIN REDDEDİLMESİ GEREKTİĞİ sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde karar verildiği, bu kararın davacı … vekiline 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın iki aylık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
6769 sayılı SMK Geçici 1.maddesinin 2.fıkrasına göre; Bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılmış ulusal patent başvuruları ve faydalı model başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.
6769 sayılı SMK Geçici 1.maddesinin 4.fıkrasına göre; Önceki mevzuat hükümlerine göre verilmiş patent ve faydalı modeller için 99 uncu, 138 inci ve 144 üncü maddeler ile 113 üncü maddenin beşinci fıkrası ve 121 inci maddenin sekizinci fıkrası hariç olmak üzere bu Kanun hükümleri uygulanır.
SMK Geçici 1.maddesinin 4.fıkrasına göre somut olayda uygulanması gereken SMK m.108 hükmüne göre; 138 inci ve 144 üncü maddelerde belirtilen hükümsüzlük nedenleri hariç olmak üzere, patent veya faydalı model başvurusunun ya da belgesinin bu Kanunda belirtilen şartları karşılamamasına rağmen hatalı olarak başvurunun veya belgenin işlemlerine devam edilmesi ve bu durumun itiraz üzerine ya da resen tespit edilmesi hâlinde, hatalı işlem ile devamındaki işlemler iptal edilerek işlemlere hatanın yapıldığı aşamadan devam edilir. SMK m.108 hükmü gerekçesinde; Madde ile, hükümsüzlük nedenleri hariç olmak üzere, başvuru veya belge sahibi ya da Enstitü tarafından patent veya faydalı model başvurusu veya belgesi ile ilgili işlem sürecinde herhangi bir hatalı işlem yapılmasına rağmen başvurunun veya belgenin işlemlerine devam edilmesi sonrasında bu durumun itiraz üzerine veya resen tespit edilmesi halinde, hatalı işlem ile devamındaki işlemler iptal edilerek, işlemlere hatanın yapıldığı aşamadan devam edilmesi hususu düzenlenmiştir. Bu hükmün amacı işlem süreci içinde yapılabilecek hataların telafi edilmesine imkân sağlamaktır.

Somut olayda, davacı, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun yürürlükte bulunduğu dönem içinde, davalı TÜRKPATENT’e müracaat ederek, davaya konu patentin tescil süreci içinde hatalı işlemler yaptığını ileri sürdüğünden, davacının bu talebi bakımından SMK m.108 hükmü uygulama alanı bulmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki; dava konusu patent başvurusunun yapıldığı dönemde 551 sayılı KHK hükümleri mer’i olduğundan, patent işlem süreci içinde hatalı işlemlerin yapılıp yapılmadığı hususu incelenirken SMK Geçici 1.maddenin 2.fıkrası da nazara alınarak, patent işlem sürecinin 551 sayılı KHK ve buna bağlı yönetmelik hükümlerine uygun olarak yürütülüp yürütülmediği denetlenmelidir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar ışığında, tarafların iddia ve savunmaları, ibraz edilen deliller, celp edilen patent işlem dosyası, mahkememize ibraz edilen patent işlem dosyasında eksik evrak bulunması nedeniyle yerinde bilirkişi heyeti ve taraf vekillerinin katılımı ile icra edilen bilirkişi incelemesi sonrasında tanzim edilen 27/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda yer alan maddi vakıalar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
İlk olarak hemen belirtilmelidir ki; her ne kadar davalı şirket vekili derdestlik itirazında bulunmuşsa da, somut olayda derdestlik dava şartı noksanlığı bulunmamaktadır. Şöyle ki; İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/51 Esas sayılı dosyasıyla görülen patentin hükümsüzlüğü davası ile eldeki YİDK kararının iptali davasının konusu aynı değildir. Davacı vekili, dava dilekçesinde yer alan talep sonucunda YİDK kararının iptaline bağlı olarak patent tescil süreci içindeki şekli eksikliklere bağlı olarak patentin hükümsüzlüğü isteminde bulunmuş olup, iş bu dava sebebi ile İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/51 Esas sayısına kayıtlı dava sebebi aynı olmadığından derdestlik itirazının reddine karar verilerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Mahkememizce ilk olarak oluşturulan üç kişilik bilirkişi heyetinden 21/04/2020 ve 16/09/2020 havale tarihli bilirkişi kök ve ek raporları aldırılmışsa da, söz konusu bilirkişi raporlarının patent başvuru evrakının eksiksiz olarak incelenmek suretiyle hazırlanmadığı anlaşıldığından, patent tescil süreci içindeki eksikliklerin tespiti bakımından söz konusu bilirkişi kök ve raporları hükme esas alınmamış olup, mahkememizce daha sonra oluşturulan üç kişilik bilirkişi heyetinin tanzim ettiği 27/07/2021 tarihli bilirkişi raporu; patent tescil süreci içindeki tüm aşamaları eksiksiz olarak tespit ettiğinden, bu bilirkişi raporu içindeki maddi olgular hükme esas alınarak yargılama yürütülmüştür.
Yukarıda ayrıntılı olarak incelendiği üzere; TÜRKPATENT Patent Dairesi Başkanlığı tarafından başvuru sahibine gönderilen 20.10.2009 tarihli … sayılı “Şekli Eksiklik Bildirimi” konulu yazı ile başvurunun mevzuattaki şekil şartlarına uygunluk yönünden incelendiği ve bazı eksiklikler saptandığı bildirilerek, söz konusu evrakın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak, patent/faydalı model belgesi başvuru kılavuzunda anlatıldığı şekilde hazırlanarak bildirim tarihinden itibaren 3 ay içinde kuruma gönderilmesi istenmiş, aksi takdirde başvurunun reddedileceği bildirilmiştir.
Başvuru sahibi 06.01.2010 tarihli ve .. evrak kayıt numaralı “Şekli Eksiklik Giderme Formunu” ve ekinde 3 sayfa “tarifname” ile 2 sayfa “resimler”i sunmuş olup; “Resimler” yönünden bildirilen eksikliğin giderildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Tarifname bakımından eksikliğin giderilip giderilmediğinin anlaşılabilmesi bakımından ise her iki tarifname aşağıdaki tabloda karşılaştırmalı olarak verilmiştir:
BAŞVURU EKİ TARİFNAME

ŞEKLİ EKSİKLİK GİDERME FORMU EKİ TARİFNAME

Ödeme araçlarını (banka, pos, k.kartı vs) ortadan kaldıran mobil ödeme sistemi

Sabit hat ve GSM sektöründe kullanılmak üzere geliştirmiş olduğumuz; pos ve mobil pos’u, banka şubesini, atm’leri, kredi kartlarını ve nakit para gibi ödeme araçlarına ihtiyacı ortadan kaldıran mobil ödeme sisteminde geliştirme olup buluşumuzun detayları aşağıdaki gibidir.

Geliştirdiğimiz buluşta, bir yerden alınan mal
veya hizmet bedelini banka, atm, kredi kartı veya nakit gibi ödeme şekilleri kullanmadan sadece cep telefonu (2) veya sabit hat kullanarak gerçekleştirilen ödeme hizmetidir.
Projenin temeli, cep telefonu (2) veya sabit telefon (2) numaralarının birer hesap numarasına dönüştürülerek aboneye verilen kullanıcı adı veya şifreyi kullanarak girilecek
olan mobil hesap merkezi yönetim konsolu ile havale, nakit ödeme, fatura ödeme aracı haline dönüştürülmesidir. Buluşumuz, sabit veya GSM operatörü (7) kullanıcılarının, kullanmakta oldukları telefon (2) numaralarını operatöre (7) başvuru yaparak bir banka hesap numarası gibi kullanma imkanı sağlar.
Çalışma Sistemi;
Bu hizmet cep telefonları (2) (faturalı veya kontörlü) ve sabit hatlarda, kısa mesaj servisini (SMS, WAP-3G) kullanarak mal ve hizmet bedelinin veya yapılacak havalelerin Sabit ve GSM operatörü (7) tarafından abonenin(1) alıcının hesabından alınarak hizmeti verenin satıcının (3), hesabına (banka, atm, kredi kartı, pos cihazı kullanmadan) aktarılması şeklinde gerçekleşir.

a) Mal veya hizmet veren ve hizmet alan mükelleflerin Sabit ve GSM operatörleri (7) ile hesap açma sözleşmesi yapması gerekmektedir. Sözleşmede adı geçen hesap numarası kullanılmakta olan telefon (2) numarasıdır, bu numara üzerinden mobil hesap merkezi için kullanıcıya kullanıcı adı ve şifre (9) verilir, (Faturalı hatlarda TL, kontörlü hatlarda TL karşılığı kontör olarak işlem gerçekleştirmek mümkündür)

b) Sabit ve GSM operatörü (7) ile abone (1) arasında kullanılabilir kredi limiti sözleşmesi yapılır. Sözleşme sonrası Sabir ve GSM operatörü (7), belirlenmiş olan kredi miktarını abonenin (1) telefon (2) hattına yükler (faturalı hatlarda TL,
kontörlü hatlarda kontör). Abone (1), hattına yüklenmiş olan krediyi kullanabilmek için bir hizmet veya mal aldığında sırası ile şu adımları gerçekleştirir;

– Kullanıcı adı ve şifre (8) ile mobil hesap merkezindeki (9) ilgili menüye girilir.
– Hizmet ve malın tutarını, (10) (TL cinsinden),
– Hizmet ve malı aldığı yerin telefon (2)(10) numarasını, (Sözleşme ile operatör(7) tarafından Hesap numarasına çevrilmiş telefon (2) numarası)
– Kullanıcı onay şifresini(10) (operatörün hizmet anında belirlemiş olduğu şifre) tuşlayarak SMS ile işlemini gerçekleştirir.

Bu işlemden sonra alıcının (1) kredi veya hesabından mal ve hizmetin bedeli satıcının (3) hesabına aktarıldığı, satıcının (3) ve alıcının (1) telefonuna (2) gelen SMS (11) ile
teyit edilmiş olur.
Diğer yandan kullanıcılar kendi aralarında havale işlemleri de gerçekleştirebilirler. Projemizin kullanıcıları kullanmakta oldukları telefon (2) numaraları (Hesap numarası veya operatörden (7) aldıkları kredi limiti) ile kendi aralarında havale işlemleri de
gerçekleştirebilirler.

Bu işlemin gerçekleşmesi;

1- Kullanıcı adı ve şifre (8) ile mobil hesap merkezindeki (9) ilgili menüye girilir.
2- A(1) kullanıcısı B(3) kullanıcısına(10) göndereceği miktarın tutarını ,
3- B(3) kullanıcısının telefon (hesap)(2) (10) numarasını,
4- Kullanıcı onay şifresini (10) tuşlayarak SMS,
WAP-3G ile işlemini gerçekleştirir.

Ayrıca her türlü fatura ödemelerini (Elektrik, Telefon, Su, Doğalgaz… vb) de şu şekilde gerçekleştirebilirler.

– Kullanıcı adı şifre(8) ile mobil hesap merkezindeki (9) ilgili menüye girilir.
– Fatura ödenecek olan kurum ve kuruluşların
sabit veya GSM operatörüne (7) başvuruda bulunarak Türkiye’nin her yerine kullanabilecekleri bir telefon (2) numarası (hesap numarası/Ör….gibi)(10) sözleşmesi yapar.

Sistem kullanıcıları;
a) Ödeme yapacağı faturanın numarasını(10),
b) Ödeyeceği tutarı(10),
c) Fatura ödenecek olan kurum ve kuruluşun hesap numarasını (Ör. … gibi)(10)
d) Kullanıcı onay şifresini (10) tuşlayarak SMS, WAP, 3G ile işlemini gerçekleştirmiş olur.

Referanslar:
1- Araç içindeki abone veya alıcı,
2- Telefon GSM ve sabit telefon,
3- İstasyon içindeki mal ve hizmeti sunan satıcı,
4- Veri alıcı ve verici,
5- Uydu,
6- Veri alıcı ve verici
7- Sabit hat ve GSM Operatörü bilgi işlem ve
hesap merkezi,
8- Yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan
mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı,
9- Mobil ödeme merkezi ana menü
10- Ödeme veya havale ekranı menüsü
11- Gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi

Yeni Ödeme Sisteminde Geliştirme

Ödeme araçlarını (banka, pos, k.kartı vs) ortadan kaldıran mobil ödeme sisteminde geliştirme; Sabit hat ve GSM sektöründe kullanılmak üzere geliştirmiş olduğumuz; pos ve mobil pos’u, banka şubesini, atm’leri, kredi kartlarını ve nakit para gibi ödeme araçlarına ihtiyacı ortadan kaldıran mobil ödeme sisteminde geliştirme olup buluşumuzun detayları aşağıdaki gibidir.

Tekniğin bilinen durumunun aşılması,
Tekniğin bilinen durumunda herhangi bir yerden alınan mal veya hizmet bedelini nakit, kredi kartı veya banka havalesi ile yapmak mümkündü, mobil ödeme sisteminde geliştirdiğimiz buluşta, herhangi bir yerden alınan mal veya hizmet bedelini banka, atm, kredi kartı veya nakit ödeme şekilleri kullanmadan sadece cep telefonu veya sabit hat kullanarak gerçekleştirilen ödeme hizmetidir. Projenin temeli, cep telefonu veya sabit telefon numaralarının birer hesap numarasına dönüştürülerek aboneye verilen kullanıcı adı ve şifreyi kullanarak girilecek olan mobil hesap merkezi yönetim konsolu ile havale, nakit ödeme, fatura ödeme aracı haline dönüştürülmesidir. Buluşumuz sabit veya GSM operatörü kullanıcılarının, kullanmakta oldukları telefon numaralarını operatöre başvuru yaparak bir banka hesap numarası gibi kullanma imkanı sağlar.

Çalışma Sistemi;
Bu hizmet cep telefonları (faturalı veya kontörlü) ve sabit hatlarda, kısa mesaj servisini (SMS, WAP-3G) kullanarak mal ve hizmet bedelinin veya yapılacak havalelerin Sabit ve GSM operatörü tarafından abonenin alıcının hesabından alınarak hizmeti verenin satıcının, hesabına (banka, atm, kredi kartı, pos cihazı kullanmadan) aktarılması şeklinde gerçekleşir.

a) Mal veya hizmet veren ve hizmet alan mükelleflerin sabit ve gsm operatörleri ile hesap açma sözleşmesi yapması gerekmektedir. Sözleşmede adı geçen hesap numarası kullanılmakta olan telefon numarasıdır, bu numara üzerinden mobil hesap merkezi için kullanıcıya kullanıcı adı şifre verilir, (Faturalı hatlarda TL, kontörlü hatlarda TL karşılığı kontör olarak işlem gerçekleştirmek mümkündür)

b) Sabit ve GSM operatörü ile abone arasında
kullanılabilir kredi limiti sözleşmesi yapılır. Sözleşme sonrası Sabit ve GSM operatörü, belirlenmiş olan kredi miktarını abonenin telefon hattına yükler (faturalı hatlarda TL, kontörlü hatlarda kontör). Abone, hattına yüklenmiş olan krediyi kullanabilmek için bir hizmet veya mal aldığında sırası ile şu adımları gerçekleştirir,

– Telefon gsm ve sabit telefon (2)’undan yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (şekil 2)’ından kullanıcı adı ve şifre ile mobil ödeme merkezi ana menü (şekil 3)’den ilgili menüye girilir.

– Ödeme veya havale ekranı menüsü (şekil 4)’ünden hizmet ve malın tutarını, (TL cinsinden),

– Hizmet ve malı aldığı istasyon içindeki mal ve hizmeti sunan satıcı (3) telefon numarasını, (Sözleşme ile operatör tarafından hesap numarasına çevrilmiş telefon numarası)

– Kullanıcı onay şifresini (operatörün hizmet anında belirlemiş olduğu şifre) tuşlayarak SMS ile işlemini gerçekleştirir.

Bu işlemden sonra araç içindeki abone veya alıcı (1) hesabından mal ve hizmetin bedeli istasyon içindeki mal ve hizmeti sunan satıcı (3) hesabına aktarıldığı, satıcının ve alıcının telefonuna gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi (şekil 5) sms ile teyit edilmiş olur.

Diğer yandan kullanıcılar kendi aralarında havale işlemleri de gerçekleştirebilirler. Projemizin kullanıcıları kullanmakta oldukları telefon gsm ve sabit telefon (29 numaraları (Hesap numarası veya operatörden aldıkları kredi limiti) ile kendi aralarında havale işlemleri gerçekleştirebilirler.

Bu işlemin gerçekleşmesi;
1- Mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (şekil 2) ile mobil ödeme merkezi ana menü (şekil 3)’den ilgili menüye girilir.
2- Ödeme ve havale ekranı menüsü (şekil 4)’nde A(1) kullanıcısı B(3) kullanıcısına göndereceği miktarın tutarını,
3- B(3) kullanıcısının telefon gsm ve sabit telefon (2) (hesap) numarasını,
4- Kullanıcı onay şifresini tuşlayarak SMS, WAP-3G ile işlemini gerçekleştirir.

Ayrıca her türlü fatura ödemeleri (Elektrik, Telefon, Su, Doğalgaz.. vb) de şu şekilde gerçekleştirebilirler.

-Mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (şekil 2) ile ödeme merkezi ana menü (şekil 3)’den ilgili menüye girilir.
-Fatura ödenecek olan kurum ve kuruluşlar sabit veya GSM operatörü bilgi işlem merkezi (7)’ne başvuruda bulunarak Türkiye’nin her yerinde kullanabilecekleri bir telefon, GSM ve sabit telefon (2) numarası için (hesap numarası/ör.4440444 gibi) sözleşmesi yapar.
-Sistem kullanıcıları;
a) Ödeme yapacağı faturanın numarasını,
b) Ödeyeceği tutarı
c) Fatura ödenecek olan kurum ve kuruluşun hesap numarasını (ör. 4440444 gibi)
d) Kullanıcı onay şifresini tuşlayarak SMS, WAP, 3G ile işlemini gerçekleştirmiş olur.

Referanslar:
1. Araç içindeki abone veya alıcı,
2. Telefon GSM ve sabit telefon,
3. İstasyon içindeki mal ve hizmeti sunan satıcı,
4. Veri alıcı ve verici,
5. Uydu,
6. Veri alıcı ve verici,
7. Sabit hat ve GSM Operatörü bilgi işlem ve hesap merkezi,

Şekil Açıklamaları
Şekil 1- Mobil ödeme sistemi işleyişini gösteren şekil görünüşü
Şekil 2- Yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı görünüşü,
Şekil 3- Mobil ödeme merkezi ana menü görünüşü,
Şekil 4- Ödeme veya havale ekranı menüsü görünüşü,
Şekil 5- Gerçekleşen ödemenin onay SMS bildirimi görünüşü.

Yukarıdaki tablodandan görüldüğü üzere, Şekli Eksiklik Giderme Formu ekinde sunulan (yeniden düzenlenmiş) Tarifnamede;
1- İlk olarak tekniğin bilinen durumundan bahsedilmiş ve mevcuttaki benzerlerinden farkları açıklanmıştır. Yani bildirilen bu eksiklik giderilmiştir.
2- Şekillerin kısa açıklamaları bir liste halinde tarifnamede yer almaktadır. Bildirilen bu eksiklik de giderilmiştir.
3- Tarifnamenin buluş başlığı başvuru formunda belirtilen buluş başlığı ile aynıdır. Bildirilen bu eksiklik de giderilmiştir.
4- Referans işaretlerinin metin içerisinde belirttikleri adlardan hemen sonra parantez içerisinde yazılması gerektiği bildirildiği halde, düzenlenmiş tarifnamenin “Referans Listesinde” sadece 7 referans işaretine yer verilmiştir. Oysaki başvuru ekindeki İstemler; “İstem 1- Bu buluş pos, mobil pos, banka, ATM, kredi kartı ve nakit parayı ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği; alıcı (1), satıcı (3), telefon (2), veri alıcı ve verici (4), uydu (5), veri alıcı ve verici (6) ve sabit hat ve GSM operatörü bilgi işlem merkezi (7), yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (8), mobil ödeme merkezi ana menü (9), ödeme veya havale ekranı menüsü (10), gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi (11) içermesidir. İstem 2- İstem 1’de anlatılan pos ve mobil posu ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği: alıcının (1) almış olduğu mal veya hizmet karşılığında, kullanıcı adı ve şifresi (8) ni girerek mobil ödeme merkezi menüsünden (9) satıcıya (3) ödemesi gereken tutarı ödemesini ve kendi aralarında havale ve fatura (10) ödemelerini sağlayan Sabit hat ve GSM Operatörü (7), telefon ve cep telefonu (2) içermesidir.” şeklinde olup, istemlerde yer alan 8, 9, 10 ve 11. unsurların referans numaraları yeni tarifnamede “referans listesinde” yer almamaktadır. Bu kapsamda, bir referans işaretinin tüm başvuru boyunca aynı isimde olan özellikler için kullanılması gerekliliğine uygun bir düzeltme yapılmamış ve bu husustaki eksiklik verilen 3 aylık sürede giderilmediği gibi, tarifname ile istemler arasındaki referans işareti/numarası uyumsuzluğu artmıştır. Öte yandan, şekli eksiklik bildiriminde ifade edildiği üzere; tüm metin gözden geçirilmemiş ve başvuru ekindeki 11 unsurlu istem setinde yer alan 1. İstem ile 2. İstem arasındaki referans numarası farklılıkları dahi (2, 7, 8, 9, 10) giderilmemiştir. Zira şekli eksiklik giderme formu ekinde istem setine dair bir düzenleme yer almamaktadır. Açıklanan nedenlerle; 20.10.2009 tarihli 2009-O-354048 sayılı yazı ile bildirilen referans numaralarına ilişkin şekli eksikliğin, fiilen giderilmemiş olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bu noktada söz konusu şekli eksikliğin yaptırımının ne olacağının irdelenmesi gerekmektedir.
551 sayılı KHK m.42 hükmüne göre; Buluşlara patent verilebilmesi için, Yönetmelikte şekli ve kapsamı belirlenen ve aşağıda belirtilen unsurlar ile başvuruda bulunmak şarttır:
a- Başvuru dilekçesi;
b – Buluş konusunu açıklayan tarifname;
c- Patentle korunması istenilen buluşun unsur veya unsurlarını kapsayan istem veya istemler;
d – Tarifnamede, istem veya istemlerde atıf yapılan resimler;
e- Özet;
f – Başvuru ücretinin ödendiğini gösterir belge.
Bir patent başvurusu ile birlikte veya daha sonra Enstitü’ye verilecek her türlü belge, bu Kanun Hükmünde Kararnameye ilişkin yönetmelikte yazılı hususları kapsar.
551 sayılı KHK m.46 hükmüne göre; Tarifname buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda uzman olan bir kişi tarafından buluşun uygulanabilmesini sağlayacak nitelikte açık ve yeterli yazılır.
551 sayılı KHK m.47 hükmüne göre; Başvuru bir veya birden çok istemi içerir.
İstem veya istemler buluşun korunması istenilen unsurlarını tanımlar. Her istem açık ve öz olmalıdır. İstem veya istemlerin dayanağı tarifnamedir. İstem veya istemler tarifnamede tanımlanan buluşun kapsamını aşamaz. İstem veya istemler Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde yazılır. Başvuru sahibi, istem veya istemleri Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde yazabileceği gibi, bir başka şekilde de yazabilir.
551 sayılı KHK m.54 hükmüne göre; Başvuru tarihinin kesinleşmesinden sonra, Enstitü başvurunun 42 inci ila 52 inci maddelerde belirtilen ve Yönetmelikte öngörülen şekli şartlara uygunluğunu inceler. İnceleme sonucunda, 53 üncü madde hükmüne göre, başvurunun şeklen bir eksikliği olduğu anlaşılırsa veya başvuru konusunun patent ile korunabilir bir buluş olmadığı sonucuna varılırsa, inceleme işlemi durdurulur ve başvuru sahibinden, Yönetmelikte öngörülen süre içinde, eksikliği gidermesi veya bu konudaki itirazlarını Enstitü’ye bildirmesi istenir. Başvuru sahibi, bu işlemler sırasında istem veya istemleri değiştirebilir veya başvuruyu birden fazla başvuruya ayırabilir. Başvuru konusunun patent ile korunabilir bir buluş olmadığı kararına başvuru sahibinin itirazının Enstitü tarafından kabul edilmemesi veya mevcut eksikliğin, Yönetmelikte öngörülen şekil ve şartlara uygun olarak giderilmediğinin tesbit edilmesi ile Enstitü, istem veya istemler itibariyle başvuruyu kısmen veya tamamen reddeder. Enstitü tarafından, bu madde hükmü itibariyle yapılan inceleme sonucunda, şekli şartlara uygunluk açısından bir eksikliğin olmadığı anlaşılır veya söz konusu eksiklikler bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine uygun bir şekilde giderilir veya tamamlanır ise, başvuru sahibine, önceden talepte bulunmamışsa tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılması için, 56 ncı maddede öngörülen süreler içinde, talep yapması gerektiği bildirilir.
Yukarıda yer verilen 551 sayılı KHK hükümlerine göre; patent başvurusundaki şekli eksikliklerin yönetmelikte öngörülen şekli şartlara uygun olarak giderilmesi gerektiği yönünde düzenleme bulunduğundan, 05/11/1995 tarih 22454 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak mülga 551 sayılı KHK döneminde mer’i olan Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmelik (kısaca Yönetmelik olarak ifade edilecektir.) hükümleri de dikkate alınmalıdır.
Buna göre, Yönetmelik 8.maddesinde tarifnamenin tanımı yapıldıktan sonra, tarifnameyi oluşturan unsurlardan biri olarak d bendinde “Resimlerin Açıklanması” ibaresine yer verilmiştir. Bu ibareye göre, varsa, resimlerin her birinin kısa tanımı tarifnamede yapılır, resimlerde yer alan parçaların tümünün numaraları ve tanımları açıklanır. e bendinde “Buluşun Açıklanması” ibaresine yer verilmiş olup, buna göre; Patentle korunması istenen buluş, hiçbir şüpheye ve yanlış anlamaya yer vermeyecek şekilde, örnekler verilerek, varsa resimlere atıfta bulunularak ayrıntılı olarak açıklanır. Açıklamada resimlerdeki parçalar ve işlevleri anlatılırken her bir parçanın sonunda parça numarası parantez içinde belirtilir. Yönetmelik 10.maddesinde resimler düzenlenmiş olup, söz konusu madde hükmüne göre; Tarifname ve istemlerde belirtilmeyen referans işaretleri resimlerde gösterilmez. Aynı şekilde, resimlerde gösterilmeyen referans işaretleri de tarifname ve istemlerde bulunmaz. Referans işaretleri kullanıldığında, başvurunun tamamında aynı özellikler aynı referans işaretleri ile belirtilir.
Yönetmeliğin 26.maddesine göre; Başvuru tarihinin kesinleşmesinden sonra, Enstitü başvurunun; Kanun Hükmünde Kararnamenin 42 ila 52 nci maddelerinde ve bu Yönetmeliğin 5, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 inci maddelerinde belirtilen şekli şartlara ve 18 – 25 inci maddelerinde belirtilen fiziksel özelliklere uygunluğunu inceler. Kanun Hükmünde Kararnamenin 53 üncü maddesi hükmüne göre, başvurunun şeklen bir eksikliği olduğu anlaşılırsa veya başvuru konusunun patent ile korunabilir bir buluş olmadığı sonucuna varılırsa, inceleme işlemi durdurulur ve başvuruyu yapandan, üç ay içinde eksikliği gidermesi veya bu konudaki itirazlarını Enstitüye bildirmesi istenir. Başvuru sahibi, bu işlemler sırasında istem veya istemleri değiştirebilir veya başvuruyu birden fazla başvuruya ayırabilir. Başvuru konusunun patent ile korunabilir bir buluş olmadığı kararına itirazın Enstitü tarafından kabul edilmemesi veya mevcut eksikliğin, bu Yönetmelikte öngörülen şekil ve şartlara uygun olarak giderilmediğinin tespit edilmesi halinde Enstitü, istem veya istemler itibariyle başvuruyu kısmen veya tamamen reddeder. Enstitü tarafından, bu madde hükmü itibariyle yapılan inceleme sonucunda, şekli şartlara uygunluk açısından bir eksikliğin olmadığı anlaşılır veya söz konusu eksiklikler bu Yönetmelik hükümlerine uygun bir şekilde giderilir veya tamamlanır ise, başvuruyu yapana, önceden talepte bulunmamışsa tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılması için, Kanun Hükmünde Kararnamenin 56 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Enstitünün bildirim tarihinden itibaren bir ay içinde talep yapması gerektiği bildirilir.
Belirtilen açıklamalara göre; somut olayda, TÜRKPATENT Patent Dairesi Başkanlığı tarafından başvuru sahibine gönderilen 20.10.2009 tarihli 2009-O-354048 sayılı “Şekli Eksiklik Bildirimi” konulu yazı ile başvurunun mevzuattaki şekil şartlarına uygunluk yönünden incelendiği ve bazı eksiklikler saptandığı bildirilerek, söz konusu evrakın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak, patent/faydalı model belgesi başvuru kılavuzunda anlatıldığı şekilde hazırlanarak bildirim tarihinden itibaren 3 ay içinde kuruma gönderilmesi istenmiş, aksi takdirde başvurunun reddedileceği bildirilmiştir.
Başvuru sahibi 06.01.2010 tarihli ve 2010-G-2251 evrak kayıt numaralı “Şekli Eksiklik Giderme Formunu” ve ekinde 3 sayfa “tarifname” ile 2 sayfa “resimler”i sunmuş olup; “Resimler” yönünden bildirilen eksikliğin giderildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Tarifname bakımından eksikliğin giderilip giderilmediği bakımından yapılan değerlendirmede ise; şekli eksiklik giderme formu ekinde sunulan (yeniden düzenlenmiş) tarifnamede; İlk olarak tekniğin bilinen durumundan bahsedilmiş ve mevcuttaki benzerlerinden farkları açıklanmıştır. Yani bildirilen bu eksiklik giderilmiştir. Şekillerin kısa açıklamaları bir liste halinde tarifnamede yer almaktadır. Bildirilen bu eksiklik de giderilmiştir. Tarifnamenin buluş başlığı başvuru formunda belirtilen buluş başlığı ile aynıdır. Bildirilen bu eksiklik de giderilmiştir. Referans işaretlerinin metin içerisinde belirttikleri adlardan hemen sonra parantez içerisinde yazılması gerektiği bildirildiği halde, düzenlenmiş tarifnamenin “Referans Listesinde” sadece 7 referans işaretine yer verilmiştir. Oysaki başvuru ekindeki İstemler; “İstem 1- Bu buluş pos, mobil pos, banka, ATM, kredi kartı ve nakit parayı ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği; alıcı (1), satıcı (3), telefon (2), veri alıcı ve verici (4), uydu (5), veri alıcı ve verici (6) ve sabit hat ve GSM operatörü bilgi işlem merkezi (7), yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (8), mobil ödeme merkezi ana menü (9), ödeme veya havale ekranı menüsü (10), gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi (11) içermesidir. İstem 2- İstem 1’de anlatılan pos ve mobil posu ortadan kaldıran ödeme sisteminde geliştirme olup özelliği: alıcının (1) almış olduğu mal veya hizmet karşılığında, kullanıcı adı ve şifresi (8) ni girerek mobil ödeme merkezi menüsünden (9) satıcıya (3) ödemesi gereken tutarı ödemesini ve kendi aralarında havale ve fatura (10) ödemelerini sağlayan Sabit hat ve GSM Operatörü (7), telefon ve cep telefonu (2) içermesidir.” şeklinde olup, istemlerde yer alan 8, 9, 10 ve 11. unsurların referans numaraları yeni tarifnamede “referans listesinde” yer almamaktadır. Bu kapsamda, bir referans işaretinin tüm başvuru boyunca aynı isimde olan özellikler için kullanılması gerekliliğine uygun bir düzeltme yapılmamış ve bu husustaki eksiklik verilen 3 aylık sürede giderilmediği gibi, tarifname ile istemler arasındaki referans işareti/numarası uyumsuzluğu artmıştır. Öte yandan, şekli eksiklik bildiriminde ifade edildiği üzere; tüm metin gözden geçirilmemiş ve başvuru ekindeki 11 unsurlu istem setinde yer alan 1. İstem ile 2. İstem arasındaki referans numarası farklılıkları dahi (2, 7, 8, 9, 10) giderilmemiştir. Zira şekli eksiklik giderme formu ekinde istem setine dair bir düzenleme yer almamaktadır. Açıklanan nedenlerle; 20.10.2009 tarihli 2009-O-354048 sayılı yazı ile bildirilen referans numaralarına ilişkin şekli eksikliğin, fiilen giderilmemiş olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Söz konusu eksikliğin yaptırımı 551 sayılı KHK m.54/3, m.54/5 ile Yönetmelik m.26/4 ve m.26/6 hükümleri uyarınca, patent başvurusunun kısmen veya tamamen reddedilmesine karar verilmesidir.

Somut olayda, davalı TÜRKPATENT, dava konusu patent başvuru sahipleri vekiline gönderdiği şekli eksiklik bildirimi yazısına rağmen, bildirimde belirtilen süre içinde başvuru sahipleri vekili tarafından ibraz edilen şekli eksiklik giderme formunun, şekli eksikliklerin tamamını gidermediği, bu nedenle davalı TÜRKPATENT’in, davaya konu patent başvurusunu, istem ve istemler itibariyle kısmen veya tamamen reddetmesi gerekirken, şeklik eksikliklerin tamamlandığı kabulü ile patent tescil prosedürünü eksiklik bulunmamış gibi ilerletmesi, 551 sayılı KHK ve buna bağlı yönetmelik hükümlerine aykırı bulunmuştur. Dolayısıyla, davacı vekilinin, davaya konu ettiği 2017-… sayılı YİDK kararda, bu kısma ilişkin aksi yöndeki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu saptamaları, mahkememizce yerinde bulunmamıştır.
Davalı TÜRKPATENT’in, şekli eksikliklerin giderildiğini belirten 21/01/2010 tarih 2010-O-16265 sayılı yazısından sonra; başvuru sahipleri vekili 07.07.2010 tarihli ve 2010-G-162587 kayıt numaralı Araştırma Talep Formu ile araştırma talebinde bulunmuş ve ekinde tarifnamenin, özetin ve istemlerin İngilizce tercümesini sunmuştur. İngilizcesi sunulan istemler başvurudan farklı olarak, 7 unsurludur. Patent Dairesi Başkanlığı 15.09.2010 tarihli ve 2010-O-321757 sayılı yazısı ile başvuru sahipleri vekiline, 23.06.2010 tarihli dilekçe ekindeki İngilizce tarifname takımının, Türkçe tarifname takımından farklı olduğunun tespit edildiğini bildirmiş ve başvurucular vekilinden İngilizce ve Türkçe tarifname takımlarındaki söz konusu farklılıklar giderilerek yeniden düzenlenen evrakın iki nüsha olarak en kısa sürede gönderilmesini istemiştir. Bu yazının ekinde Türkçe ve İngilizce suretler gönderilmiş olup, İngilizce “İstemler”in üzerinde el yazısı ile “İngilizce çeviri hangi istemlere göre yapıldı? Türkçe istemler bu şekilde değil! Türkçe ve İngilizce metnin aynı olması gerekiyor.” notu bulunmaktadır. Başvurucuya doğru tercümeyi teslim etmesi için herhangi bir süre vermeyen ya da her halükarda son teslim tarihi içermeyen TÜRKPATENT yazısı, 30.09.2010 tarihinde başvurucunun vekiline tebliğ edilmiştir. Ancak başvurucu vekili aynı hatayı yinelemiş ve 24.02.2011 tarihli, 2011-G-48226 kayıt numaralı Şekli Eksiklik Giderme Formu ekinde yine 7 unsurlu istem setini içeren İngilizce tercümeyi sunmuştur. Patent Dairesi Başkanlığı (15.04.2011 sistem kayıt tarihli) 2011-O-134115 sayılı yazısı ile başvuru sahibine 15.09.2010 tarihli kurum yazısı ile bildirilen “düzeltilmesi gereken hususların” yeniden gönderilen İngilizce istemler ile giderilmediğini bildirmiş ve Türkçe İstemler ile aynı olacak şekilde çevirinin yapılmasını ve İngilizce istemlerin Türkçe ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Bu tekit yazısı 19.04.2011 tarihinde başvurucu vekiline tebliğ edilmiş olmakla birlikte, işbu yazıda da başvurucuya doğru tercümeyi teslim etmesi için herhangi bir süre verilmemiş ya da her halükarda son teslim tarihi bildirilmemiştir. Başvuru sahibi, süre kısıtı içermeyen kurum yazıları uyarınca, doğru tercümeyi sunma sürecini ancak 29.06.2011 tarihli ve 2011-G-172968 kayıt numaralı Şekli Eksiklik Giderme Formu ekinde 11 unsurlu istem setinin tercümesini sunarak tamamlamıştır.
Davacı yan ilk yazı üzerine eksiklik 3 ay içinde giderilmediği için başvurunun reddi gerektiğini ileri sürmektedir.
Öncelikle belirlenmesi gereken husus, hatalı çeviri bildiriminin hukuken bir şekli eksiklik olup olmadığıdır.
551 sayılı KHK’nın 54/1 maddesi uyarınca Kurum, başvuru tarihinin kesinleşmesinden sonra, başvurunun 42 inci ila 52 inci maddelerde belirtilen ve Yönetmelikte öngörülen şekli şartlara uygunluğunu incelemekte ve aynı KHK’nın 55. maddesi uyarınca da şekli şartlara uygunluk incelemesinin bitmesinden ve başvuru sahibi tarafından 56. madde hükmüne göre tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılmasını talep etmesinden sonra; başvuru yayınlanarak toplumun incelemesine açılmaktadır.
Hatalı çeviri bildirimi, 551 sayılı KHK’nın 42 ile 52. Maddelerinde ve buna bağlı yönetmelik hükümlerinde yer almayan, başvurunun şekil şartlarına uygunluğuna dair bir bildirim olmadığından, şekli eksiklik bildirimi mahiyetinde değildir. Bu nedenle de söz konusu hatanın, Yönetmeliğin 26.maddesinde belirtildiği gibi üç ay içinde giderilmesi yönünde yasal bir zorunluluk bulunmamaktadır.
Bu nedenle hatalı çeviri bildiriminin, tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma talebine ilişkin yasal düzenlemeler bağlamında değerlendirilmesi gerekmektedir:
551 sayılı KHK’nın 56. Maddesinin 1. fıkrası uyarınca; “Başvuru sahibi, başvuru tarihinden itibaren onbeş ay içinde tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılmasını Enstitü’den talep eder ve ilgili ücreti öder.” 4. Fıkrası uyarınca ise “Başvuru sahibi, bu madde hükmüne göre, tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılmasını talep etmezse, başvuru geri alınmış sayılır.”
Aynı KHK’nın Geçici 2. Maddesi; “Enstitü’de tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma raporu düzenlenmesi için gerekli teşkilat kuruluncaya kadar, bu Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uyarınca Enstitü tarafından düzenlenmesi öngörülen tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma raporu, milletlerarası niteliği tanınmış araştırma kuruluşları tarafından düzenlenir.” hükmünü içermektedir.
551 sayılı KHK incelendiğinde; sadece araştırma yapılması talebi ile ilgili bir yasal zorunluluk bulunduğu ve talepte bulunulmamasının hukuki bir sonuca bağlandığı görülmektedir.
Yönetmeliğinin 28. Maddesinin 1. Fıkrasında; “…551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 2 nci maddesi ve bu Yönetmeliğin Geçici 4 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü uyarınca diğer kuruluşlar tarafından düzenlenecek araştırma raporu talepleri için ilgili kuruluşun kabul ettiği dildeki tarifname, istemler, özet ve varsa resimler taleple birlikte veya talep tarihinden itibaren üç ay içinde Enstitüye verilir.” şeklinde bir düzenleme yer almaktadır. Ancak, başvurucunun araştırma talebiyle birlikte, hatalı da olsa istenen tercümeyi hukuken sunduğu hususu dikkate alındığında, bu hükme uygun davranıldığı değerlendirilmektedir.
Öte yandan 551 sayılı KHK’nın 64. maddesinin 1. fıkrasının “İmla hataları yapılması, yanlış evrak verilmesi gibi belirgin hataların düzeltilmesi dışında, patent istem veya istemlerinin değiştirilebilmesi, ancak bu Kanun Hükmünde Kararnamenin açıkça izin verdiği hallerde ve yalnız patent verilmesi işlemleri safhasında yapılabilir.” lafzından, yanlış evrak verilmesi hatasının her zaman düzeltilebilecek hatalardan olduğu, buna dair bir süre kısıtlaması bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
Her ne kadar Yönetmeliğin (Ek madde:RG-30/3/2013-28603) 48/A maddesinde; “Bir patent başvurusu veya patentle ilgili işlemlerde uyulması gereken süre, 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararname veya bu Yönetmelikle belirlenmemişse uygulanacak süre, Enstitünün bildiriminden itibaren iki aydır. Enstitü tarafından yapılan bildirimler yazılı olarak yapılır ve bildirim tarihi olarak tebliğ tarihi esas alınır…” denilmekteyse de; bu hüküm 30.03.2013 tarihinde yasaya eklenmiş olduğundan, dava konusu işlemlerin yapıldığı tarihte bu madde yürürlükte değildir. Dolayısıyla söz konusu yönetmelik hükmünün uygulama alanı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; başvuru sahibine hatalı tercümenin doğrusunu (7 unsurlu istem seti yerine, 11 unsurlu istem setinin İngilizce tercümesini) sunması için belli bir süre ya da kesin tarih verilmediği, söz konusu işlem tarihinde 551 sayılı KHK’de ya da uygulama yönetmeliğinde de kesin bir süre şartının da yer alamadığı dikkate alındığında; başvurucunun araştırma raporu için defaatle hatalı tercüme sunmasının, doğru tercümeyi nihayet 29.06.2011 tarihinde Kurum’a ibraz etmesinin, patent işlemlerinin iptalini gerektirir bir husus olmadığı kanaatine varılmıştır.

Dava konusu patent başvurusu hakkında araştırma raporu alınması safhası bakımından yapılan incelemede; patent başvuru sahiplerinin başlangıçta davalı kuruma ibraz ettikleri 11 unsurlu 1 nolu bağımsız istemi bu aşamaya kadar değiştirmedikleri, yukarıda ifade edildiği üzere her ne kadar hatalı 7 unsurlu istem setinin İngilizce tercümesini iki ayrı defa davalı kuruma ibraz etmelerine rağmen, daha sonra davalı kurum tarafından yapılan bildirim dolayısıyla 11 unsurlu 1 nolu bağımsız istem ile uyumlu İngilizce tercümenin davalı kuruma ibraz edildiği, davalı kurumun, patent başvuru evrakındaki 11 unsurlu 1 nolu bağımsız istemin İngilizce tercümesi ile ilişkili evrakı Avusturya Patent Ofisi’ne göndermesi gerekirken, kurum görevlilerinin hatasıyla, 7 unsurlu istem setinin İngilizce tercümesinin araştırma raporu düzenlenmesi için bu uluslararası ofise gönderildiği, 21.10.2010 tarihinde 10 sayılı bültende ilk sunulan 11 unsurlu istem setinin ilan edilerek kamunun incelemesine açıldığı, ilana itiraz ve karşı görüşlerin 11 unsurlu istem seti üzerinden yapıldığı, buna ilişkin evrakın 25.01.2013 tarih ve 2013-O-50796 sayılı yazı ile Avusturya Patent Ofisi’ne gönderildiği, Avusturya Patent Ofisi’ne gönderilmiş olan 7 unsurlu istem seti iken ilan edilenin 11 unsurlu istem seti olduğu, Avusturya Patent Ofisi’nin incelemeyi kurum tarafından gönderilen 7 unsurlu istem seti tercümesine göre yaptığı, kamuya ilan edilen istem seti 11 unsurlu iken, araştırma raporu düzenlenmesi ve akabinde inceleme raporu düzenlenmesi için Avusturya Patent Ofisi’ne gönderilen İngilizce tercüme evrakının 7 unsurlu istem seti olduğu, patent başvuru sahiplerinin başlangıçtaki 11 unsurlu istem setini değiştirmemelerine rağmen davalı kurumun bu yönde bir talep varmış gibi araştırma ve incelemeye 7 unsurlu hatalı İngilizce tercüme evrakını göndermesinin davalı TÜRKPATENT’in açık hatası mahiyetinde bulunduğu, her ne kadar patent başvuru evrakında dava dışı … ve …’nin 11 unsurlu istem setine yapmış oldukları itirazların genel olarak; “kısa mesajlaşma servisi (SMS) arayüzü, mobil müşteri başvuru arayüzüne sahip bir tüketici arayüzü, mobil cihaza kurulmuş olan mobil tüketici arayüzünde transfer edilecek para ve satıcının telefon numarasının girileceği bir alan, kullanıcıları yetkilendirmek için kullanılan bir PIN numarası (personal identification number) veya alternatif olarak kişiye özel bir kullanıcı adı ve şifre, her bir kullanıcıya sağlanan sabit hatlı cep telefonu numarası ile ilişkilendirilmiş bir hesap, para transfer işlemi tamamlandığında operatör tarafından kullanıcıya gönderilen bir onay mesajı içeren alıcı ile satıcı arasında ekonomik bir işlem gerçekleştiren mobil kişiden kişiye ödeme sistemi” ile “mobil cihaza kurulmuş olan bir mobil uygulamasında, kullanıcı PIN kodu veya kullanıcı adı ve şifresi, satıcının telefon numarası ve transfer edilecek para girilerek yapılan mobil kişiden kişiye ödeme sisteminden bahsedilmektedir. Operatör tarafından her iki tarafa da onay için bir metin mesajı gönderilebilmektedir. Böylece kişinin telefon numarası ile ilişkilendirilmiş hesabına para gönderme işlemi SMS ile tamamlanmaktadır.” itirazları ile mobil ödeme sisteminin operatör altyapısına dayalı itirazları içerdiği, 11 bağımsız unsurlu istem seti içerisinde “Sabit hat ve GSM Operatörü bilgi işlem ve hesap merkezi (7), yapılan sözleşme gereği kullanıcıya açılan mobil ödeme merkezi kullanıcı adı ve şifre alanı (8), mobil ödeme merkezi ana menü (9), ödeme veya havale ekranı menüsü (10), gerçekleşen ödemenin onay sms bildirimi (11)” istemleri 7 bağımsız unsurlu istem seti içerisinde bulunan “Sabit hat ve GSM Operatörü bilgi işlem ve hesap merkezi (7)” ifadesinde bulunan “Operatör Hesap Merkezi” ifadesini kapsamakta olduğundan 11 bağımsız unsurlu mobil cihaz ödeme sistemine yapılan itirazların, 7 bağımsız unsurlu istem setine yapılacak itirazları da aynı şekilde kapsadığı hususu mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları ile belirlenmişse de, salt bu hususun, yukarıda ifade edildiği şekli ile davalı TÜRKPATENT’in talep konusu olmayan yanlış tercüme evrakının araştırma ve incelemeye gönderilmesi işlemlerini hukuka uygun hale getirdiğinin söylenemeyeceği, zira; kamuya sunulan istem seti 11 unsurlu olmayıp, araştırma ve incelemeye gönderilen 7 unsurlu istem seti olsaydı, bu istem seti üzerinden olası muhtemel başkaca itirazların da bulunabileceği ihtimalinin yok sayılamayacağı, başka bir deyişle; dava dışı … ve …’nin, 11 unsurlu istem setine yapmış oldukları itirazların, 7 unsurlu istem setini de kapsadığı olgusundan hareketle, salt mevcut iki itiraz üzerinden, 7 unsurlu istem setinin hatalı olarak araştırmaya ve incelemeye gönderilmesi ve bu istem seti üzerinden patent tescil prosedürünün ilerletilmesi işleminde, davalı TÜRKPATENT’in 11 unsurlu istem seti yerine 7 unsurlu istem setini ilan etmiş olması ihtimalinin patent tescil süreci içinde yadsınamaz bir idari aşama olduğu, zira; 551 sayılı KHK m.62 hükmü uyarınca; tekniğin bilinen durumu ile ilgili yapılan araştırma raporunun yayınlanmasından sonra, üçüncü kişilerin Yönetmelikte belirtilen şekilde ve altı ay içinde, yeniliğin bulunmadığı veya tekniğin bilinen durumunun aşılmadığı veya tarifnamenin yeterli olmadığı dahil, patentin verilebilirlik şartlarının mevcut olmadığının ileri sürülebileceği ve itiraz edilebileceği gibi yapılan yazılı itiraza iddiayı kanıtlayan belgelerin de eklenebileceği, dolayısıyla, bir patent başvurusunun, patent verilebilirlik şartlarını sağlayıp sağlamadığına ilişkin olarak üçüncü kişilere itiraz imkânı sağlanmasının, patent başvurusuna tescil belgesi verilmesi aşaması bakımından, önemli bir mekanizma olduğu, bu nedenle, her ne kadar dava dışı … ve …’nin 11 unsurlu istem seti üzerinden ileri sürdükleri itirazların aynı zamanda 7 unsurlu istem setine karşılık geldiği yönündeki saptama haricinde, bir an için; 11 unsurlu istem seti ve bu set üzerinden yapılan araştırma raporunun ilanı halinde, dava konusu patent başvurusuna yapılabilecek olası başkaca itirazların, davalı TÜRKPATENT tarafından yapılan hatalı işlem nedeniyle önüne geçildiği, dolayısıyla, yapılmamış olası itirazlar bakımından, bu olası itirazların da aynı zamanda 7 unsurlu istem setine karşılık geldiğinin peşinen söylenemeyeceği, bu nedenle, davalı TÜRKPATENT’in, talep olmamasına rağmen, 11 unsurlu istem seti yerine, hatalı olarak 7 unsurlu istem seti üzerinden araştırma raporu alması ve akabinde yine 7 unsurlu istem seti üzerinden inceleme raporu alması işlemlerinin iptalini gerektirecek derecede patent tescil sürecine etki eden asli nitelikli hukuka aykırılık taşıdığına mahkememizce kanaat getirilmiştir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; dava konusu patent tescil süreci içinde, patent başvuru sahipleri vekiline 20/10/2009 tarih 2009-O-354048 sayılı yazı ile bildirilen şekli eksiklik ihtarına rağmen, başvurucular vekilinin 06/01/2010 tarih 2010-G-2251 sayılı şekli eksiklik giderme formu ile patent başvuru evrakında yer alan şekli eksikliklerin tamamını 551 sayılı KHK ve buna dayanak Yönetmelik hükümlerine uygun olarak giderilmemesine rağmen davalı TÜRKPATENT’in 551 sayılı KHK m.54/3, m.54/5 ile Yönetmelik m.26/4 ve m.26/6 hükümleri uyarınca, patent başvurusunun kısmen veya tamamen reddine karar vermeksizin, dava konusu patent başvurusu için araştırma raporu düzenlenmesi safhasına geçmesi, yine, patent başvuru sahiplerinin herhangi bir istem değişikliği olmamasına rağmen, araştırma raporu düzenlenmesi için Avusturya Patent Ofisi’ne gönderdiği istem seti tercümesi olarak 7 unsurlu istem seti üzerinden araştırma ve inceleme raporları alınması işlemlerinde hukuka aykırılık bulunduğu, teknik olarak; 7 unsurlu istem setinin 11 unsurlu istem setinin kapsamını aşmadığı ve dava dışı … ve …’nin 11 unsurlu istem setine yönelttikleri itirazın aynı zamanda 7 unsurlu istem setine de karşılık geldiği olgularının, davalı TÜRKPATENT’in yukarıda yer verilen hukuka aykırı işlemlerini düzeltici etkisinin bulunmadığı, zira, patent tescil sürecinin birbirini takip eden kompleks bir yapıya sahip olduğu, dava konusu patent başvuru dosyasında mevcut olgular yanında, davalı TÜRKPATENT’in 551 sayılı KHK ve buna dayanak Yönetmelik hükümlerine uygun işlemler yapmış olması halinde, patent başvurusunun seyrinin ne şekilde olacağını kestirmenin, doğru şekilde uygulanması gereken işlemler uygulanmadan bilinmesinin mümkün olmadığı, şöyle ki; davalı TÜRKPATENT’in tespit ettiği şekli eksikliklerin kısmen giderilmemesi nedeniyle davaya konu patent başvurusunu oluşturan istemlerin tamamının veya bir kısmının reddedilip reddedilmeyeceği, ikili ihtimale göre; kısmen red halinde başvuruyu oluşturan istemlerin nihai şeklinin ne şekilde oluşacağı, bu istem setinin patent verilebilirlik şartlarını sağlayıp sağlayamayacağı, patent başvurusunun ilanı üzerine olası üçüncü kişi itirazlarının ne şekilde olacağı, araştırma ve inceleme raporlarının ne şekilde oluşacağının, yukarıda yer verilen hatalı işlemler düzeltilmeden bilinmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından; izah edilen gerekçelerle 2017-… sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.
Davacı taraf, dava dilekçesiyle her ne kadar YİDK kararının iptali isteminin yanı sıra, TR … sayılı patentin hükümsüz kılınması ile sicilden terkinini de talep etmişse de, SMK m.108 hükmü uyarınca; “Patent veya faydalı model başvurusunun ya da belgesinin bu Kanunda belirtilen şartları karşılamamasına rağmen hatalı olarak başvurunun veya belgenin işlemlerine devam edilmesi ve bu durumun itiraz üzerine ya da resen tespit edilmesi hâlinde, hatalı işlem ile devamındaki işlemler iptal edilerek işlemlere hatanın yapıldığı aşamadan devam edilir.
” denilerek, hatalı olarak tescil belgesi verilen bir patentin, tescil süreci içinde yapılan hatalı işlem ile devamındaki işlemlerin (somut olayda tescil belgesinin verilmesi işlemi dahil) iptal edilmesi görev ve yetkisi, TÜRKPATENT’e tanınmıştır. Eldeki dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkememizce YİDK kararının iptalini gerektirecek dava konusu patent başvuru süreci içindeki aşamalar tespit edilmiş olup, belirtilen gerekçelerle bir idari işlem niteliğini haiz olan YİDK kararının iptaline karar verilmekle yetinilmiştir. Zira; bir idari işlemin mahkemelerce iptal edilmesi halinde, mahkeme, idarenin yerine geçerek, iptal ettiği kararın yerini almak üzere, hukuka uygun yeni bir karar alamaz. İptal davasında yargıcın görevi, hukukun ne olduğunu söylemek ve hukuka aykırı bulduğu idari işlemi iptal etmektir. İptal davasında yargıç, idareye ne yapması, ya da ne yapmaması konusunda emir veremediği gibi, idareyi, bir şey yapmaya ya da yapmamaya mahkum edemez (Gözübüyük, Şeref (2012) Yönetsel Yargı, 32.Bası, Ankara, Turhan, s.245). Bununla birlikte, davaya konu YİDK kararının iptali istemine bağlı olarak, davalı TÜRKPATENT’in davaya konu patentin tescil belgesini hükümsüz kılarak hatalı yapılan işlemlere geri dönmesi, bu kararın iptalinin doğan sonucu olup, bu nedenle YİDK kararının iptali istemi ile birlikte ileri sürülen patentin hükümsüzlüğü istemi, YİDK kararının iptali istemine bağlı, ayrı bir dava olarak değerlendirilemeyecek bir istemdir. Bu nedenle hükümsüzlük isteminin reddi dolayısıyla davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir. Nitekim markalara ilişkin olarak uygulanan bir uyuşmazlıkta; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22/03/2017 tarih 2017/11-78 E 2017/521 K sayılı kararında; “Marka tescil işlemi idari nitelikte bir işlem olup Kurul kararının kabulüne bağlı doğal bir sonuçtur. Tescil istemi ayrı bir dava olarak değerlendirilemez.” şeklinde çıkarsamada bulunularak, tescil isteminin reddi nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir. Belirtilen nedenlerle dava konusu patentin hükümsüz kılınması ve sicilden terkin edilmesine yönelik istemin reddine karar verilmiş olup, bu istem YİDK kararının iptaline bağlı doğal bir sonuç niteliğinde olduğundan davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile; 23/07/2019 tarih ….-… sayılı YİDK kararının İPTALİNE, YİDK kararının iptaline bağlı TR … sayılı patentin hükümsüz kılınması isteminin REDDİNE,
2-Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararının etkisinin HMK m.397/2 hükmü uyarınca nihai kararın kesinleşmesine kadar DEVAM ETTİRİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile alınması gereken 14,90 TL harcın müteselsilen davalılardan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 4.050,00 TL bilirkişi ücreti, 10,91 TL dosya kapağı masrafı, 597,70 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.753,81 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 14,20 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Feri Müdahil … Uydu Haberleşme ve Kablo TV İşletme A.Ş. tarafından yapılan 23,40 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iade edilmesine,
Dair, davacı vekili, davalı kurum vekili, davalı şirket vekili ve feri müdahil vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/12/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza