Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/401 E. 2021/20 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/401 Esas
KARAR NO : 2021/20
DAVA : Endüstriyel Tasarım Hakkının İhlâli
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ : 13/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım Hakkının İhlâli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 26/11/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Ankara ilinde 2014 yılından bugüne mobilya tasarım, üretim ve satış iş kolunda faaliyet gösterdiğini, kötü niyetli kişilerin herhangi bir yasal gerekçeye dayanmaksızın müvekkili tasarımlarının taklitlerini yapıp, ürettiğini, sattığı ve satışa arz ettiği sonucunda da haksız kazanç elde ettiğini, davacıya ait tescilli tasarımların karşı tarafça hiçbir değişiklik yapılmaksızın taklit edilmek suretiyle satışa sunulduğunu, “https://….” linkinde … isimli kişinin Katar Emirinin oturduğu görselleri de paylaştığını, Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, süresi içerisinde taraflarınca arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, 2019/120776 arabuluculuk büro numarası alan görüşmelere davalı yanın usulüne uygun çağrıya rağmen katılmadığını beyan ederek; davalının tasarımdan doğan müvekkili haklarına tecavüzünün devamını önlemek amacıyla davacı adına Türk Patent bünyesinde tescilli 2018/00415 21.1 sayılı tasarımın 6769 sayılı yasanın 149/1-d,f maddeleri uyarınca tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde el konulması ve bildirilen web sitesinde yapılan satışın önlenmesi ile erişimin engellenmesi yönünde verilen tedbir kararının devamına karar verilmesine, davacının 6769 sayılı Yasanın 150, 151/1 ve 151/2-.b maddeleri uyarınca maddi zararın tespiti ile 149/1-ç ve 150 maddeleri uyarınca fazlaya ilişkin talep, artırım, ıslah ve diğer bütün yasal haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi zararının tespit tarihi olan 10.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik iş sayılı dosyasına yapılan masrafın yargılama gideri kalemi olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …, dava dilekçesinin kendisine tebliğine rağmen cevap dilekçesi ibraz etmediğinden HMK m.128 hükmü gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 6769 sayılı SMK m.81 ve m.149 hükümlerine göre açılan; tasarım hakkına tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalının, davacıya ait … sayılı tasarım hakkını ihlal eden eylemlerinin bulunup bulunmadığı, bu bağlamda varsa söz konusu eylemlerin önlenmesinin gerekip gerekmediği, davacının davalıdan maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği ve bunun bedelinin ne kadar olabileceği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tasarım tescili ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası celp edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, bilirkişidan maddi vakıalara ilişkin rapor alınmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
6769 sayılı SMK m.81 hükmüne göre; Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, tescilli tasarım hakkının ihlaline sebebiyet verir.
SMK m.149 hükmüne göre; sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan kimse; muhtemel tecavüzün önlenmesini, maddi ve manevi zararının tazmin edilmesini talep edebilir.
SMK m.150/1 hükmüne göre; Sınai mülkiyet hakkına tecavüz sayılan fiilleri işleyen kişiler, hak sahibinin zararını tazmin etmekle yükümlüdür.
SMK m.151 hükmüne göre; Hak sahibinin uğradığı zarar, fiili kaybı ve yoksun kalınan kazancı kapsar.
Yoksun kalınan kazanç, zarar gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri ile hesaplanır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.
Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, ikinci fıkranın (a) veya (b) bentlerinde belirtilen değerlendirme usullerinden birinin seçilmiş olması hâlinde, mahkeme ürüne ilişkin talebin oluşmasında sınai mülkiyet hakkının belirleyici etken olduğu kanaatine varırsa, kazancın hesaplanmasında hakkaniyete uygun bir payın daha eklenmesine karar verir.
Belirtilen açıklamalar ışığında tarafların iddia ve savunmaları, Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası, davacıya ait tasarım tescil belgesi, davalıya çıkartılan isticvap davetiyesi, mahkememizce maddi tazminat istemine ilişkin aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Bilirkişiler …. tarafından Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporunda; “…. ” adlı facebook hesabının …’a ait olduğu, …’a ait mağaza ve üretim atölyesinde … sıra nolu ürünlere benzerlik veya aynılık arz eden ürünlere rastlanılmadığı, “https://www… ” adresine 29.07.2019 tarihi itibari ile erişim sağlandığı, ilgili web adresinde 11 Haziran 2019 tarihi itibariyle … nolu tasarım tescilli ürünler ile benzerlik arz eden ürünlerin sergilendiği, sunumunun ve reklamının yapıldığı belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda kayıt altına alınan “…” kullanıcı adı ile paylaşılan görseller incelendiğinde; Resim 3.2-1, 3.2-2, 3.2-3, 3.2-4, 3.2-5, 3.2-6 ve 3.2-7 nolu görsellerde davacıya ait … nolu tasarım ile bilgilenmiş kullanıcı nezdinde ayırt edilemeyecek derecede benzer tekli koltuk ürünlerin bulunduğu, bu ürünlerin “…” kullanıcısı tarafından “Qatar projemizi tamamladık” kaydı ile 11 Haziran 2019 tarihinde paylaşıldığı, böylece söz konusu ürünlerin davacıya ait mezkur tescilli tasarım hakkına tecavüz oluşturacak şekilde piyasaya sunulduğu tespit edilmiştir.
Delil tespiti dosyasında incelenen “…” isimli facebook kullanıcı hesabının hakikaten davalıya ait bir sosyal medya hesabı olup olmadığına ilişkin olarak dosyamız davalısı …’un isticvabına karar verilmiştir. “Davaya konu “…” kullanıcı isimli facebook adresinin kendisine ait olup olmadığı hususunda soru sorulacağı, isticvap için tayin olunacak gün ve saatte geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu “…” kullanıcı isimli facebook adresinin kendisine ait olduğu ve bu sayfa içerisinde yapılan paylaşımların kendisinden sadır olduğu vakıalarını ikrar etmiş sayılacağı duruşma tutanağı ile birlikte davalıya tebliğen ihtar edilmiştir.
İhtaratlı isticvap davetiyesine rağmen; davalı, belirlenen gün ve saatte mahkememiz duruşma salonunda hazır bulunmayarak; HMK m.171/1 hükmü gereği “…” kullanıcı isimli facebook adresinin kendisine ait olduğu ve bu sayfa içerisinde yapılan paylaşımların kendisinden sadır olduğu vakıalarını ikrar etmiş sayıldığı tespit edilmiştir.
Davalının, Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında tespit edilen sanal ortamda davacıya ait tescilli tasarım ile genel izlenim itibariyle benzer koltuk ürünlerini piyasaya sunduğu, bu nedenle davacı tescilli tasarım hakkının ihlal edildiği ve davalının bu eylemlerinin muhtemel yeni tecavüz eylemlerine sebebiyet olabileceği gözetilerek; davalının, davacıya ait … sayılı tasarım hakkına muhtemel tecavüz eylemlerinin ÖNLENMESİNE karar verilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin tasarım hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek maddi tazminat isteminde de bulunmuştur. Dava dilekçesine göre davacı vekili maddi tazminat istemini SMK m.151/1 ve m.151/2-b hükümlerine istinaden talep etmiştir. Bu hale göre; davalı eylemleri nedeniyle davacının uğradığı fiili kayıp ile sınai mülkiyet hakkına tecavüz eden davalının elde ettiği net kazancın tespiti gerekmektedir. Davalının gerçek kişi olduğu, tacir olduğunun ileri sürülmediği, bu hale göre ticari defter tutmakla yükümlü bulunduğunun tespit edilemediği anlaşıldığından sadece davacıya ait ticari defterler üzerinde yerinde inceleme yapılmak suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ….’nın mahkememize ibraz ettiği 15/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacının davaya konu … sayılı tasarımının uygulandığı berjer koltuğun ticaret hacminin adet ve tutar yönünden belirlenemediği, genelde bir koltuk takımının 2 adet kanepe, 2 adet berjer, 1 adet orta sehpa ve 2 adet yan sehpadan meydana geldiği, 1 adet berjerin koltuk takımı içerisindeki parasal değerinin takriben %15-17 aralığında olduğu, davaya konu berjerin birim satış fiyatı ile birim maliyetinin kanuni defter ve muhasebe kayıtlarına müstenit faturalardan tespit edilmediği, dolayısıyla davaya konu berjerin birim kârlılığının tespit edilemediği, davacının faaliyet kârı oranının 2018 yılı için 1000’de 9, 2009 yılı için 1000’de 8 olarak hesaplandığı, bir başka ifadeyle her 1.000,00 TL’lik satıştan davacının ortalama 8,50 TL faaliyet kârı tespit ettiğinin anlaşıldığı, SMK m.151/2-b bendi bağlamında davacı lehine maddi tazminat hesabı için öncelikle davalının satışa konu ettiği, davacının tasarımını uyguladığı ürün sayısı ile her bir ürün satışından elde ettiği ortalama kârın tespitinin gerektiği, belirtilen verilerin tespit edilemediği, bu nedenle SMK m.151/2-b bendi uyarınca maddi tazminat bedelinin hesaplanamadığı belirtilmiştir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 09.01.2018 tarih 2016/5949 E 2018/78 K sayılı kararına konu yerel mahkeme kararında da belirtilip, Yargıtay ilgili dairesince de tasvip edildiği üzere; tasarım hakkı ihlali nedeniyle talep edilen seçimlik hakka dayalı maddi tazminat isteminin tam olarak belirlenememesi halinde 6098 sayılı TBK m.50/2 hükmü uyarınca söz konusu tazminat miktarının belirlenmesi gerekir. TBK m.50/2 hükmüne göre; Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olayda yapılan değerlendirmede; Davacıya ait tescilli tasarım hakkının davalı tarafından ihlal edilmesi nedeniyle, davalının bu eylemi karşılığında gelir elde ettiğinin şüphesiz olduğu, bu nedenle miktarı belirlenemese de söz konusu ticari faaliyetinden kaynaklı olarak kâr elde ettiği, bu kârın içinde davacıya ait tasarımın etkisinin de bulunduğu, davalı eyleminin yoğunluğu, davacıya ait faaliyet kârı oranı ve dava konusu eylemin olağan akışına göre, TBK m.50/2 hükmü uyarınca 1.000,00 TL maddi tazminatın tespit tarihi olan 10/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin tasarım hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek manevi tazminat isteminde de bulunmuştur.
Manevi tazminatın amacı, tasarım hakkına tecavüz edilen sınai mülkiyet hakkı sahibinin ticari piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve tasarımın özgünlüğü, tasarımı taşıyan ürünlerin niteliği dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, tasarım hakkı ihlaline ilişkin fiilin niteliği, tarafların kusur oranları, sıfatları, işgal ettikleri makam, ekonomik ve sosyal durumları birlikte değerlendirilerek bir sonuca varılmalıdır.
Belirtilen açıklamala göre; tarafların mali, sosyal ve ekonomik durumları, ihlale konu ürün sayısı, bu ürünlerin niteliği, davacı tasarımının özgünlüğü, tarafların kusur oranları, sıfatları, işgal ettikleri makam ve 4721 sayılı TMK m.4 hükmünde ifadesini bulan hak ve nesafet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde; davanın kısmen kabulü ile; 2.000,00 TL manevi tazminatın tespit tarihi olan 10/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.01.2016 tarih 2014/11-253 Esas 2016/75 Karar sayılı kararı da dikkate alındığında; dava, tasarım hakkına muhtemel tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olmak üzere üç ayrı bağımsız istemi barındırmaktadır. Söz konusu davada, objektif dava birleşmesi müessesesi mevcuttur. Bu durumda, her bir dava türü için ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A/11.fıkrası uyarınca; davalının mazeret bildirmeksizin Ankara Arabuluculuk Bürosu’nun 2019/14870 dosya numaralı zorunlu arabuluculuk görüşmesine katılmadığı anlaşıldığından, yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın Kısmen Kabulü ile;
A) Davalının, davacıya ait … sayılı tasarım hakkına muhtemel tecavüz eylemlerinin ÖNLENMESİNE,
B) 1.000,00 TL maddi tazminatın 10/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C) 2.000,00 TL manevi tazminatın 10/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteminin reddine,
2-Davacının peşin yatırdığı 187,86 TL peşin nisbi harcın mahsubu ile alınması gereken 17,07 TL bakiye karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacının tasarım hakkına tecavüzün önlenmesi istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacının maddi tazminat istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13/1 hükmü gereği hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacının manevi tazminat istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3, m.10 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 187,86 TL peşin nisbi harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 170,21 TL posta, müzekkere ve dosya masrafı, 1.391,00 TL Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı delil tespiti dosyasında yapılan masraf olmak üzere toplam 2.312,01 TL yargılama giderinin tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin tamamının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı …’un yokluğunda, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2021

Katip …
E İMZA

Hakim …
E İMZA