Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/205 E. 2021/338 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/205 Esas
KARAR NO : 2021/338

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i, Sözleşmenin Butlanı
DAVA TARİHİ : 18/10/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i, Sözleşmenin Butlanı davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı 18/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalının, çevirisi şahsına ait olan … …’nın … (…) adlı kitabını sanki üç çevirmeni varmış gibi yayınladığını, şahsı dışında Mirel Benveniste ve Menekşe Arık’ın yayınlanan eserlerde çevirmen olarak gösterildiğini, davalı ile 14/09/2015 tarihinde … Magnavista’nın çevirisi için sözleşme imzaladığını, çeviri ücretini sözleşme hükümlerine uygun olarak tahsil ettiğini, davalı yayınevinin editörü Menekşe Arık’ın 7. ve 8. bölümlerin çevirisinin daha önce başka bir çevirmen tarafından yapıldığını ve bu çevirilerin kullanılacağını tarafına bildirdiğini, 21 Aralık 2015 tarihinde kendisine bu durumu kabul etmeyen e-postayı gönderdiğini, kendisinin karşı çıkmasına rağmen kitap üç çevirmenliymiş gibi basıldığını belirterek; yargılama süresince eserin satışının durdurulmasını, davanın nihayetinde ise; hak gaspının engellenmesini, şöhret ve itibarının iade edilmesini, çevirinin eli ürünü olduğunun ispatı ile basılı nüshalarda isim ve unvanının konulmasını, satıştaki nüshaların toplatılarak düzeltilmesini/imha edilmesini, davalı tarafın sözleşmeyi tek taraflı ihlal etmesi nedeniyle sözleşmenin butlan sayılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 28/01/2020 tarihli dilekçesinde sonuç olarak; İlk dava dilekçesinde talep edilmiş olduğu şekli ile müvekkilinin fikri ve sınai haklarının ihlalinin tespiti ile haksız tecavüzün men’i ve ref’ine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 18/11/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; HMK m.119/1-d ve ğ bendi gereği dava dilekçesinde bulunması zorunlu unsurlar bulunmadığından davanın reddinin gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin; … … tarafından yazılmış bulunan “….” isimli eserin Türkçe dilinde Türkiye’deki fikri ve mali haklarının sahibi olduğunu, bu eserin Türkçe’ye çevrilmesi için müvekkili ile davacı arasında 14/09/2015 tarihinde çevirmen sözleşmesi imzalandığını, müvekkil editörü … ve diğer müvekkili şirket yetkilileri tarafından davacının yaptığı çevirinin, eserin orijinalindeki anlamına aykırı olacak şekilde Türkçe’ye çevrildiği ve düzeltilmesi gerektiğinin tespit edildiğini, davacı çevirmene, eserin orijinal anlamına aykırı olarak çevrildiğinin yazılı olarak bildirildiğini, davacıya çeviriyi düzeltmesi için uyarı yapıldığı halde, davacının düzeltme yapmak için zamanı olmadığını, düzeltme yapamayacağını yazılı olarak beyan ettiğini, çeviri üzerinde yapılacak düzeltme ya da değişikliğe de peşinen onay verdiğini, ayrıca eserin basımında çevirmen olarak istedikleri isim/isimleri de basabileceklerini yazılı olarak bildirdiğini, söz konusu onaydan sonra ve kitabın basımının ve yayımının gerçekleşmesinden çok uzun süre sonra huzurdaki davanın açılmasının açıkça kötü niyetli olduğunu, davacı tarafından yapılan çeviri niteliksiz ve hatalı olduğu için yapılan düzeltme ve değişikliklerin neredeyse yeni bir çeviriye denk geldiğini, davacının adının basılan kitaptan müvekkilinin iyi niyeti dolayısıyla çıkarılmadığını, ancak kitaba katkısı kayda değer olan diğer iki çevirmenin adı da, davacının yazılı onay vermesi dikkate alınarak, kitaba eklendiğini, bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yapılarak davacının çevirisinin, eserin orijinal dilindeki anlamını Türkçe’ye yansıtıp yansıtmadığının orijinal dile sadık kalınarak Türkçe’ye çevrilip çevrilmediğinin tespit edilmesi, eser sahibi olan müvekkilinin; eserin manevi haklarını korumak ve eserin orijinal dilinde doğru dile çevrilerek yayınlama hakkını kullandığının tespit edilmesi gerektiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, 5846 sayılı Kanundan kaynaklı; Fikir ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i, Sözleşmenin Butlanı istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; “….” isimli eserin Türkçe dilindeki çevirisi olan “…” isimli kitabın eser mahiyetinde olup olmadığı, davacının söz konusu çeviri üzerinde eser sahipliğinden kaynaklı haklarının bulunup bulunmadığı, davalının, davacıya ait eser sahipliğinden kaynaklı manevi haklara tecavüz eyleminin bulunup bulunmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin butlanının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalara ilişkin hususlar bakımından bilirkişi raporları aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe kısmında birçok karşılaştırmalı tablo olup, bu tabloların UYAP Doküman Editörü’ne işlenmesi teknik olarak mümkün olmadığından; bir bütün olarak gerekçeli karar, dolayısıyla delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe kısmı, iş bu gerekçeli karar ekinde DOC formatında mündemiçtir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalının, davacıya ait eser sahipliğinden kaynaklı haklara tecavüz teşkil edecek eylemlerde bulunduğunun TESPİTİNE, muhtemel tecavüz eylemlerinin MEN’İNE, tecavüz eylemlerinin REF’İNE,
Tecavüzün REF’İ kapsamında; davalı tarafından yayınlanan … numaralı “…” isimli kitapların davalının elinde bulunan nüshalarının toplatılarak İMHA EDİLMESİNE, basılı nüshalara davacının tek başına adının konması ve satıştaki nüshaların toplatılarak düzeltilmesine ilişkin ref yöntemleri hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Taraflar arasındaki sözleşmenin butlan sayılması isteminin REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nin düşümü ile bakiye kalan 14,90 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davanın kabul ret oranının takdiren 3/4 olarak kabulüne,
6-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 44,40 TL peşin karar ve ilam harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı, 175,81 TL posta, müzekkere, dosya kapağı masrafı ve 3.150,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.376,61 TL yargılama giderinin 3/4 ü olan 2.532,46 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 844,15 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 6,40 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin 1/4 ü olan 1,60 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye 4,80 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı …, Davacı vekili ve davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/10/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza